bugün

Beklenmedik hadiseler ust uste geldi. Bir hafta icinde kaldiramayacagim kadar olumsuzluk yuklendim. Nasil asarim koskocaman bir muamma.
ben: artik biri sevsin beni yeter

biri: seni seviyorum

ben: sen degil ya
ruhani ve duygusal boşluk ve karmaşa içindeyim.
Genel olarak yazan insanlar bir derdi olan insanlardır. Dertlerini kağıda dökmeyi severler. insana dökmektense kağıda dökmek daha güvenilir.
KYK geri ödemesi.
Hicbir sey. Evet. Bir neden olmadan mutsuz olmak.
iş arayışı.
Sevgilimin olmaması ve 2 aydır sosyalleşememek.
koronavirüs. bunun yüzünden sevdiğimi göremiyorum. evdeyim evet evde olmayı severim aslında ama yeter artık. kendimi unuttum resmen. saçma sapan düşüncelerle strese girmek istemiyorum. genel bir bıkkınlık hali, isyan halindeyim. garibin yüzü gülür mü.
mutsuzum çünkü beni anlayan ve beni destekleyen bir ailem yok(bazı konularda), şu dünyaya kanadımı açıp uçayım diye değil de sanki kanadımı kırmak için gelmişim gibi.

yaşadığım eve , bulunduğum bazı ortamlara , bu hayata ait hissetmiyorum kendimi.

kırıldıkça kaybediyorum değerlerimi, düşüncelerimi, umutlarımı.

bazıları yüzünden sevmemeye başladım insanları, daha yakından gözlemleyip gerçekleri görmek güzel bir şey değilmiş inanın.

her zaman hissettiğimden daha çabuk dibe düşmeye meyilliyim sanki, zihnim hep bi karanlıkta, aklım akıl almayacak oyunlar peşinde, deliliğe vurup gülüp geçince geçer sanıyorum ama sanırım çok başarılı değilim bu konuda...

kendimin, bedenimin kontrolünü kaybediyorum bazen. bu his son derece güvensiz hissettiriyor hele planlar, sınırlar çerçevesinde süren bir hayatınız varsa.
Saymakla bitse, denilesi.
Bugünlerde, geçmek bilmeyen, koronavirüs tehlikesi.
Havanda su dövüyorum.
Belirsizlik.
Gelecek kaygısı.
Mutsuz olmak için ne kadar çok sebep yazmışsınız. Bende buna üzüldüm.
Tebrikler canımı sıktınız. Mutsuzluğum hakkında düşünmek canımı yakıyor. kendimim sebep kendi kendimi mutsuzluğa sürüklemeyi huy edindiysem.
görsel
dünYaya gelmem hayatım tam bir dıram.
çok fazla ses var, çok fazla fikir var, çok fazla fotoğraf, resim, slogan var. çok fazla kadın, çok fazla erkek var.

ve hiç kimse daha azına razı değil.

kullandığımız araçlar çok akıllı, çok özellikli, çok becerikli. telefonlar örneğin, çok fazla özellikleri var. çok megapikselli kameralarıyla bir daha geri dönüp bakmayacağımız binlerce fotoğraf çekiyoruz. çok lazımmış gibi...

ters orantılı paradoksal bir yaşam formuna dönüşüyor varlığımız. çok fazla olan o her şey insanı çok mutlu edeceğine çok mutsuz ediyor.
Yalnızlık.
Tam 99 bin barajı altına inmiş iken dün gene bir hareket ile 120 bin barajına çıktım.
Öde öde bitmez.
gelmesi gereken zamanda gelmeyen, sorun yaşadığım sipariş kargolarım. resmen zaman kaybı.
sabah erken kalkmak zorunda olmak bundan buyuk mutsuzluklari su anda askiya aldim.
anksiyetenin asla gitmemesi, sanki kapının dışına kovalıyorum da, an kovalıyor kapı azıcık aralansa da girsem diye.