bugün

hata, yanlış, akla ve mantığa uymayan, gerçeklikten uzak olumsuz düşünce.
(bkz: ismi guzel olanin kendiside guzel olur yanilgisi)
Değil kardeşim değil , dal yeşil gök mavi değil
Bilsen ben hangi alemdeyim sen hangi alemde
Aklından geçer mi dersin, aklımdan geçen şeyler
Sanmam
Yıldız ve rüzgar payımız müsavi değil
Sen kendi gecende gidersin ben kendi gecemde
Vazgeç
Ayrıdır bindiğimiz gemiler *
yenilgi getirir.
ongordukleriniz gerceklesmez.
hosgeldin keske, ayrıca.
askta cok olur.
sanrıdır, sanrı.
inandıgınız dogrunun yanlıslıgı ortaya cıktıgındaki durumun adı hüzünlüdür cogunlukla.
Kendimizden bir adadayız,
Dört yanımız başkalarından.
Aynı önemli kapıdan giriyoruz,
O eski, o beyaz kapıdan.
ilkin yıllar üstünde
Bizi ayıran bir dünya vardı, adımıza kurulu.
Burada yıldaşlarımız soyunup-giyiniyor,
Bilinik kılıyor birbirimizi.
Bir hastalık bulaşıyor anlamlarımıza,
Büyümsümeye vardırıyor yinlerimizi.
Ben sınırlanıyorum göz göre göre,
Kardeşleşmemiz ayrıklaşıyor,
Kopuyor kan.
Sen konuşmadan duruyorsun senelerce karşımda.
Kalımsız bir anıtsın gençlikten, kitapsızlıktan.
Başkalarından bir adadayız,
Dört yanımız biz gibi insandan.
Aynı önemsiz kapıdan çıkıyoruz,
O eski, o kırmızı kapıdan...

özdemir asaf
bir yazara methiye düzmek için nick altı entry girdiğimizde karşılık beklediğimizin sanılmasıdır. oysa sadece bir iki güzel kelam edip gideceydik.
adı üstünde..
felsefi bağlamda doğruyla yanlışı çorba yapmak. ne doğruysa iki nokta arasındaki en kısa yol bile eğri değil mi dünya yuvarlak olduğundan kelli.
(bkz: error)
olmak, yapmak istedikleriniz peşine gittiğinizde hata ettiğinizi hem maddi hemde menavi olarak fark etmenizdir.
o anki zayıflığınızı yok sayıp rol kesmeye devam edersiniz ama omuzlarınızdaki başka insalara ait olduğunu düşündüğünüz bu hayat yükü sizi hiç bir yere götürmez. önününüzü bile göstermez.
karıştırmamak gerek,

erken düşenlerin,

hayır bak izin vermiyorlar işte onların silahlarını kuşanmalısın demeleri ile

evet bak bunu demek istemiştim işte

izin vermezler

ve sen

şimdi

ne yapacaksın

yani ne oldu

hani o

tüm
Yamulma.

(bkz: yamulmuyorsam)
yanılgı diye bir şey yok belkide,

kendine bir yanılgının oluşma sürecini izleme keyfi sunmakla da

ilgili olabilir bak...

bile bile yani.

bir yanılgı testinin subjesi seçtim seni ki

kendimi olumlayayım diye.

yanıltmadığın için bu yanılgımda beni

sabun köpüğü hapsi verdim sana

ödül olarak.

bilmekten utanan smiley was here.
Özdemir asaf'ın güzelim şiiridir aynı zamanda.

Kendimizden bir adadayız,
Dört yanımız başkalarından.
Aynı önemli kapıdan giriyoruz,
O eski, o beyaz kapıdan.
ilkin yıllar üstünde
Bizi ayıran bir dünya vardı, adımıza kurulu.
Burada yıldaşlarımız soyunup-giyiniyor,
Bilinik kılıyor birbirimizi.
Bir hastalık bulaşıyor anlamlarımıza,
Büyümsümeye vardırıyor yinlerimizi.
Ben sınırlanıyorum göz göre göre,
Kardeşleşmemiz ayrıklaşıyor,
Kopuyor kan.
Sen konuşmadan duruyorsun senelerce karşımda.
Kalımsız bir anıtsın gençlikten, kitapsızlıktan.
Başkalarından bir adadayız,
Dört yanımız biz gibi insandan.
Aynı önemsiz kapıdan çıkıyoruz,
O eski, o kırmızı kapıdan
A. Yavuz Özpınar'ın şiiridir.

YANILGI
Hileli zarlar düşerken avuçlarından
Kekre bir sığırcığa karışıyor gözlerin
Kokunu ve rengini unutuyorum,
Uçlarında kıvranan gölgemle
Ölümcül hünerler sergiliyorsun sevgili:
Neden göç eder kumrular şehirden?
Neden ayrılığı vurduğunda zevklenir kırbaç?
Çünkü; en güzel yeşil, yılan
En yılan güzel, "sen"
Sessizliğini kemiklerimle mi tutayım
Ne ağzıma tıktığın fayton gezintileri
Ne de sırtıma gömdüğün ölü askerler
Hiçbiri, ama hiçbiri yeşermiyorlar

Falcının savrulan baklalarına sor:
Yanar döner bir topaç var mı aranızda
Gülümseyen bir deniz feneri ya da?
Bulamayacaksın sevgili, bulamayacaksın
Eğreti duruşlara seninle alıştım
Kafa tutmalara, yenilgilere, sövgülere
Damla, yere düştüğünde onurunu yitirir ya
Çamur harflerle kazındım ben de kitâbene

Çok parçalı bir ortaçağsın sen:
Günahı çıkmamış kabin, isa'lı çarmıh
Çürümüş bir kağnı, içine akan...
Korkma, felçli bir turnayım mağaranda
Ne gözbebeklerini toplayabildim uçurumlardan
Ne haçlılarına direnebildim

Haydi, ikinci bir tabiat yarat
Külâhta dondurmalara kaldı da öpüşlerim.
Yanılmak bir yanılsama mıdır?
Yanılmak çok yalın, yanılmak belirsiz aslında..
Yanılmak kendim için yanılmak ,hayatım için yanılmak..
Yanılgı damarlarımda gezinen bir virüs..
Yanılgı artıkça karmaşa artıyor.. Yanılgı beni geçmişte tutuyor. .
Yanılgı gelecekle benim aramda.. karşımda duruyor.. Kahkahalar atıyor karşımda.. Yanılgı çok ukala şimdi.. yine karşına çıkacağım diyor..
Yanılgı beni hasta ediyor.
Yanılgı bir dert hayatımda .. bana sımsıkı tutunuyor..
Bir kış akşamında yanılgı rüzgarla beraber odamın camını zorluyor. Ben onu dışarıda tutmaya çalışırken o uğultusuyla kulaklarımı huzursuz ediyor..
Odamın camından bakıyorum .Yanılgı orada işte.. Ben senin peşinde oldukça yanlışların da beraberinde gelecek diyor..
Yanılgı çok berbat ve acımasız .. Beni sen çağırdın diyor. Beni hep istedin sen diyor.. kendim gelmişim gibi düşünmen bile benim aslında diyor..
Yanılgı çok adi, pis bir düşman..
http://a1.sphotos.ak.fbcd...15341653_1906760718_n.jpg
türkiye'de kimsenin uğramadığı kavram.

herkes haklı amk.
insan denen canlıda, karbondan yüksek oranda bulunan yegane şey.
öfkeyi sahicilik, kibri asalet, yalakalığı sadakat, demagojiyi entellektüellik sanmak.

murat menteş böyle tanımlamış.
"demokrasilerde çare tükenmez" diyen Süleyman Demirel'in yanılgısı değildir.