bugün

islamiyetle birlikte ciddi olarak sorgulanmaya başlanmıştır..
türklerde özellikle oğuzlarda pek görülmezdi. bazı eski türk boylarında ve özellikle eski moğollarda yaygındı.
depremde ki yağmalarda buna dahildir. Yani yeni türk lerde de vardır.
(bkz: yok öyle yağma)
türkler yağmalama yapmadı demek tamamıyle bir dürzülüktür. bu sadece türklere ait bir gelenek değil, dönemin insanlarının geliştirmek zorunda kaldıkları bir davranış biçimidir. savaş sonrası askerler mutlaka yağmalama yapar. ama tarih bilgisi sipariş üzerine hazırlanmış resmi tarihten ibaret olan acayip heyvanlara göre türkler çok temiz, kimsenin kılını incitmemiş insanlardır. hayır efendim, türkler de yağma yapmışlardır, türkler de talan etmişlerdir. bu bahsi geçen zaman diliminin savaş raconlarından birisidir. bunu her millet mutlaka yapmıştır.
tüm tarihi kavimlerin uyguladığı yaşam tarzıdır, islamiyet' le de sona ermemiştir, çünkü islam devletlerinde de savaş ganimeti geleneği devam eder.

türkler; araplardan *, iskandinavlardan *, germenlerden *, yunanlılardan * , makedonlardan * *, yakın dönem haçlılardan
*, azteklerden * daha yağmacı değildir,

yakın dönem emperyalistlerine klavyeler yetmez zaten,
(bkz: 6-7 eylül olayları)
(bkz: 1934 trakya olayları)
nah yok!
Türklerin her zaman olmasa da zaman zaman gerçekleştirdikleri gelenektir.

Yüzyılda bir yağmayı severler ama çok fazla gürlerler.( neden 3. şahıs gibi yazıyosam)

Yüzyılda bir yağmayı severiz ama çok fazla gürleriz.( bu iyi oldu işte)

(bkz: yağmasada gürlemek)
sağlamdır ve istikrarlıdır.

(bkz: durmak yok yola devam)
Orta Asya'ya kadar dayanan bir gelenektir. Şehirler istila edildiğinde komutanlar hemen girmez, birkaç gün askerlerin şehri yağmalamasına, kadın ve çocuklara (zevke göre erkeklere) tecavüz etmelerine izin verirlerdi. Kazanılan zaferlerin ardında, askerlerin şehri yağmalayabilecek olmaları, ona buna tecavüz edebilecek olmalarından başka da itici bir güç yoktur. Yağma vaad etmeden nasıl savaş kazanacaksın be!?

Tarih yanlış öğretildiğinden (çünkü biz kazandık) atalarımızı yanlış tanıyor olmamız normal, ama bu yaşta hala "yok efendim peygamber gibi milletiz" dememiz de mantığa aykırıdır. Evet tecavüz ettik, yağmaladık, kazanan herkesin yaptığı gibi. Sokakta olan bitenleri bile göremeyip, savaş ortamında yaşanan bu gerçekleri süpersonik oldukları gerekçesiyle reddetmek de naifliğin daniskasıdır.

Barbar millettik vesselam, gurur duymamız gerekiyor.
göçebe toplumdan gelmenin bir alışkanlığı olarak değerlendirilen özellik.
(bkz: yağma hasan ın böreği)
savaşan her milletin galip geldikten sonra yaptığı tabii durumdur. bu yüzden mağlup olan milletin yağmaya uğraması ve maddi kaynaklarının da sömürülmesi tabi karşılanmalıdır. günümüzde devam eden bu gelenek savaşlar olduğu sürece de sürecektir. islamın kabulünden sonra bile yağma geleneği her toplumda devam etmiştir. istanbulun fethi, mısırın fethi gibi savaş tarihi iyi araştırılsa görülecektirki, elde edilen topraklardaki evlere ve vakıfla padişaha ait olur ki bu durum sivil halkın yağmalanmasını engellemek amaçlıdır ve bu gelenek sadece osmanlıda vardır.
Sadece turkiye gibi bir ulkede yapilmasina musaade edilebiliecek yanlis sacma sapan bir onermedir. Turkiye disinda hicbir ulkede o ulkenin asli unsuru olan irka boyle hakaretamiz ithamlarda bulundurmazlar. Gidin atiyorum norvec'te "norvecli'ler yagmacidir" deyin bakalim uluorta. adamin gotunden kan alirlar valla. Kaldi ki norvecliler'in atalari olan vikingler dupeduz yagmaci istilaci bir kavimdi. Ama turkiye'deki Turk ve turkluk dusmanliginin herhangi bir yaptirimi yok maalesef. Yahu hadi gectim norvecli'yi, iskandinavyali'yi, kurtler'e yagmaci diyin bakalim surada ne oluyor. Irkci, kafatasci, fasist yaftasini yapistiriverirler hemen. buradan uzaklastirilir, hatta hakkinizda hukuki islem bile baslatilir. ama sira turk'e gelince atis serbesttir. ne yagmaciligi kalir ne barbarligi.
hadi kendimizi aşağılayalım kompleksi gibi bir şeydir.
(bkz: gol olup yagmak)
acaip yağmacıyızdır. doğrudur. bu iş küçüklükten başlar. misket oynayanlar bilir. * yerde çok misket biriktiğinde güçlü veya hınzır oyunculardan biri ''kapıııııış''' diye bağırır. ortalık karışır. misketler kapanın elinde kalır. yeniden oyuna başlanabilmesi için uzun pazarlıklar yapılır, sözler verilir. ama kaçınılmaz geleneğimiz tekrarlanacaktır.
bunun türklükle ilgisi yok, roma bile yağma yapıyordu ele geçirdiği yerlerde sonsuz kaynağına rağmen.
Yağma geleneği olmadığından Yanlış önermedir.

Evet Savaşın çetin geçdiği, tamamen kontrolün sağlanamaığı yerlerde Elbet yağma ve talan yapılmıştır fakat bunu bir Topluluğa yapıştırmak ahmaklıktır.

Yağma deyince Aklıma ilk gelen moğollar dır.
Ortaçağ harp hukuku, milat öncesi ve ilk cağlar ele alınırsa pektabi kılıç hakkı olarak usulüyle türklerdede vardır bunu kimse inkar edemez,bu yağma haraç yolu ilede olabilir işe yarıyan fonksiyonelligi ön planda tutulan materyallerde olabilir hunlar birçok barbar tribütünü ve romayı haraca bağlamıştır,barbar tanımı kabaca biz türkleri zan altında bıraksa ve tam anlamıyla yafta olsada genişle,hükm'et,yaşa politikası tanrıdan kut al ve adaleti sağla fikri bize hastır,bu yağma tahribat ve soykirim keyfiyetine sokulamaz elbet tam manası ile yağma moğolların ve barbar kuzey kavimlerinin işi diyebiliriz.. delilleride mevcuttur.
Doğrudur, Türklerde yağma geleneği vardır..

Düşmanının üstüne yağmur gibi yağar şimşek gibi çakar..
artık değerin anında paylaşılması.
(bkz: pençik çıkarma)
öğrenci milletine de yansımıştır. çocuk bıraksak kapıyı sırayı kıracak.
Türklerle ilgili dönemlerinde karakteristik özellikler belirten yazıları okumanızı dilerim.

türkleri asyalı diye moğollarla bir tutan veyahut kendi perspektifleri gereği barbar olarak anlatılan yazıları es geçin.

Gerisinde tamamen doğruluk, erdem göreceksiniz. Tarihin en ufak döneminde dahi türkler için yoldan çıkmış, sapkın ibaresini bulamazsınız. Dönemin objektif arap gezginleri dahi göçebe olduklarından türkleri hor görse de toplumsal düzeni ideal toplum yapısına yakın görmüştür.

Ha hiç mi yağma olmamıştır?
Elbette ki olmuştur. Ancak yağma konusunda akla son gelecek savaşçı topluluk türklerdir.

Kimi araplarca dahi orta asyadan itibaren allah'ın yeryüzündeki ordusudur türkler. Ona göre bilin, konuşun.