dozajını kaçırmadıktan sonra, çok zevkli bir online oyun. ancak age of empires tarzı oyun (bkz: rts) oynayanlar online oyunlarla daha önceden tanışmamışsa sabırsızlık baş gösterebilir. günde toplam 30-40 dakika oyunu oynamanız için yeterli olur.
ilginç şekilde birçok bağımlısı bulunan oyun. strateji yapacam diye sabahlara kadar uyumayanlar mı dersiniz, birlik kuracam diye gecelerce msn toplantıları yapanlar mı... ilk bakışta çoğunluğu çocuk sanılsa da oynayanlar arasında doktor, avukat ve bilimum meslekten koca koca insanlar var. savaş oyunu, kavga, dövüş, klasik erkek ortamı dersin ama bi bakarsın hatunların himayesinde heryer. başkan diye birliklerine bi hükümdar seçip onun himayesine girmeye de bayılıyor herkes. başkanım emret, başkanım vur de de vuralım,başkanım kes de keselim, başkanım öl de ölelim, sanırsın çanakkale savaşına gidiyolar. bu başkanlarda da bir hava bir kibir sormayın gitsin... sonra ordaki başkan sıfatındakiler o ilgiye öyle bir alışıyor öyle bir bağlanıyor ki kendini imparator sanıyor hakikaten. oyun bitince de gerçek dünyaya adapte olamayıp hurra ilk fırsatta krallığına yeni bir server ile geri dönüyor.
sonuç olarak hakikaten ilginç bir ortam, kapılıp gidince boşa vakit kaybı, sonradan anlaşılıyor ama ne fayda... sakıncalı bi alışkanlık gibi.
bugün hayvan gibi kasarak açılan site sorunun hala devam ettiği böyle olunca boku çıkan oyun.
bir zamanlar delisi olduğum oyun. s4 te ilk 600 de falandım. baya bir de askerim vardı ama sildim hesapları. bu oyunu bırakmak çok zordur. özellikle de ileriki seviyelerde. başlamayanlar yanına bile yaklaşmamalıdırlar bence.
yeni speed serverı açılmış olan bağımlılık yaratan strateji oyunu.
son derece sabır gerektiren yavaş ama güzel oyun.
(bkz: klansavasları)nın bu cocuk oyunundan bin kat daha güzel olduğu fakat daha çok bilinen oyundur.
18 yaş altına kati sürette yasak olması gereken oyun. hayır 16lık bir velet var, asker masker bırakmadı pis ergen. gitsin ders çalışsın yav. alla alla. gelecek nesil böyle mi yetişecek. köyümü düşünüyorsam şerefsizim... ağır oldu bu gerçi. yani köy de önemli de, ne olacak bu gençliğin sonu?
sıkıcı bir oyun, adalar falan inandırıcı gelmeyen tık tık tık tarayıcı oyunu.
ofis ortamında çalışıyor görünüp insanlara sürekli kedi, bebek, çiçek resimleri forward eden 30 yaş üstü beyni bulanmış ablaların kesinlikle merak sarması gereken oyundur.
sizin yüzünüzden mail gruplarına katılmaya korkar oldum lan, yeter artık göndermeyin o kedi resimlerini. gidin travian oynayın, köy kurun. yuvayı dişi kuş yaparmış hem. bunu da aklınızdan çıkarmayın.
9. türk sunucusunda az sonra kayıt işlemlerimi gerçekleştirip transfer olacağım oyun. wildguns oynamışlığım olduğundan fazla sıkıntı çekeceğimi düşünmemiştim ama zibilyon tane bina, hede hödö var. server 9, cermen; pozisyon kuzeydoğu. ittifağı, köyü olan ulaşıverirse sevindirik olurum, koruyun kollayın gelişeyim. *
türk gençliği nereye gidiyor dedirtten oyun. oyundakilerin birçoğu bebe ve durduk yere dalaşıyorlar. benden haraç kesmeye kalkanlar bile var. 16-17 yaşındaki bebeler tehdit yağdırıyor. bu ne densizlik, bu ne biçim düzen. abd gibiler ortaya bi korku politikası yayıyorlar görün sonrasını. birde savaş nedenleri anlamsız neymiş efendim ben onların köylerinin prensesine sarkmışım. köyde prensesin ne işi var kardeşim?
35 ytl yatırıp altın satın alarak oynadığım oyun. bağımlılık yapıyor artık. ne sözlük ne başka birşey varsa yoksa travian.
biri köylerime mancınıklarla saldırsın, yıksın artık da beni kurtarsın dediğim oyundur.
başlarda hammadde azken, asker yokkken o kadar önemsememiştim burayı, lakin hammadde seviyeleri yükselip yağma yemeye başlayınca hep köyümü düşünür oldum.
evet evet. bu köy beni deli edecekti. paso yağma paso hammadde kaptırma.
sonra bir gece sohbet odasına girdim. orada oyunla ilgili tüyolar almaya başladım. benden daha tecrübeli bir oyuncu ile aramda şu diyalog geçti.

+ya arkadaş ben paso yağma yiyorum, güçlenemiyorum dolayısıyla.
-sığınak bas!

hiç duymamıştım o güne kadar bunu. evet bir sığınağım vardı ama kullanmıyordum. sığınak basmak demek meğersem sığınak seviyesini yükseltmek demekmiş. her sığınak seviyesi yükseltildiğinde, düşmana daha az hammadde vermeye başlamıştım. elimde kalan hammaddeleri de asker yapmaya harcamaya başladım. lakin yaptığım askerleri yağmaya gönderemiyordum. dolayısıyla gelen saldırıda hepsi şehid oluyorlardı. bu sorunu da gene sohbet odasında dile getirdim. orada sonradan yaşı 17 olduğunu öğrendiğim bir velet bana nasıl yağma yapacağımı anlattı ve bu brifingi şu cümle ile bitirdi;
"anladın mı koçum"
ben de "anladım abi"(!) diyerek uzaklaştım. tabii 17 yaşındaki o veledin koordinatlarını almayı ihmal etmedim.

o günü izleyen günlerde çevre köyleri yağmalamaya başladım. ilgisizlikten mi? yoksa sürekli yağma yediklerinden midir nedir girdiğim köylerde hiçbir dirençle karşılaşmıyordum.
ordum sürekli büyüyor, yağmaladığım köy sayısı gün geçtikçe artıyor. adeta köyüme hammadde yağıyordu. bu arada tek tük yağma yiyor olsam da bastığım sığınaklar sayesinde düşmana 1 tane bile hammadde vermiyor, bir de mesaj çekip "hadi naş başka kapıya, bu köyden sana ekmek yok" diye dalga geçiyordum.
izleyen günlerde sürekli büyüdüm, bölgenin en güçlü köyü oldum. hal böyle olunca da birlik teklifleri almaya başladım. ama baktım ki hiçbir birlik bana uygun değil kendi birliğimi kurmaya karar verdim ve kurdum. çevre köyleri bana tabi olmaya ikna etmeye çalıştım. 5 köy bana biat etti, biat etmeyip uzattığım eli havada bırakanlar ise çok geçmeden tokmak sallayanlarımın meşhur yağmalarıyla yüz yüze kaldılar.

artık oyun hayatımda önemli bir yere sahipti.
işyerimde sürekli açıktı ve ben bir yere gidecek dahi olsam köyümü elemanlardan birine emanet ediyor, ne zaman ne yapması gerektiğini sıkı sıkıya tembih ediyordum.

bu yağma işi öyle zevk vermeye başlamıştı ki, hedef büyütmeye nüfusu daha fazla olan köylere yağma yapmaya başladım. lakin kurnazlık yapıp birkaç benden güçlü köyü birbirlerine düşürdüm önce. onlar birbirini yerken ben de köylerini yağmaladım.
hammaddelerim sürekli artıyor, üretimim devasa boyutlara ulaşıyordu kısa sürede. ama benim için şimdi önemli olan şey zamandı. o işi de kredi kartıyla plus hesabı satın alarak çözdüm.
hemen hammadde üretimlerini arttırdım.
paladin bastım. bunların uzun yetişme süresini beklemeyerek verdim 3 altını bastım anında paladinleri.
böylece ordumun hareket ve yağmalama kabiliyeti fevkalade arttı. düşmanlarım ne olduğunu anlamadan acımasız paladinlerimin kılıç darbeleri altında inim inim inlemeye başladı.
şimdi çevremdeki 13*13 lük haritada(13*13 ne diye sorma. al plus hesap gör ne olduğunu) en güçlü köyüm ve sömürge köyümü oluşturmakla meşgulüm.

buradan ilgililere sesleniyorum;
benim gibi 34 yaşında yaşını başını almış birini bu kadar meşgul eden bu oyun, hayatının başındaki gençlerin hayatını karartabilir. lütfen kısıtlayın, yaş sınırı koyun. insanlar günün 20 saatini köyünü düşünerek geçirmesin, dünyadan izole olmasın...
natar köyünü gözetlemek için 100-150 casusun bile az geldiği, gidenlerin çoğunun geri dönmediği bir stres kaynağı.
natar köyü ele geçirilmeye çalışılırken birlikler içinde acaip çekişmeler ortaya çıkar. kimse kimseyi tanımaz. kelle, kol, baş havada uçuşur. acaiptir bulaşmayın.
bir zamanların klan savasları'ndan iyi olmayan oyun.
malzeme üretimi çok yavaş lan bu oynun. (bkz: dertliyim a dostlar)
"ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler" diyemeden ne üdüğü belirsiz bir grup köylüye ve askere tahıl yetiştirmeye çalıştığım oyundur kendileri. travian dan enteresan malzemeler çıkabilmekte.

misal birlik profillerine yazılan enteresan yazılar, oyuncu profillerinde yazan "delikanlılığın kitabı" kıvamında özlü sözler, hele bir de saldırdığın köyden gelen gerek tehditkar gerek acitasyon kokulu mesajlar var ki çok enteresan.

"travian gibisin katılmak istiyorum, on beş tarlalı köy gibisin saldırmak istiyorum"
gibi sözler sarfeden travian recep leri de var.

oynanabilir yegane server in speed3x olduğu kanısındayım.

ha son olarak tavsiye ediyor muyum? hayır.

edit: aklıma geldi!!! neden uludağ sözlük kullanıcıları bir birlik kurmaz ki.
düdüt: sorumun cevabını eksileyen arkadaş sayesinde anladım türküz vesselam.
s9'da sadece ve sadece kurtlar vadisi saatinde yağma yapmadığım oyun. 7/24 online...
altın denen hedelerden kazanmak için sürekli başka serverlarda hesap açıp bi hafta açtığım köyü geliştireceğim diye kendimi fıtık ettiğim oyun. bir de nüfustan daha çok asker önemliymiş gibi bir mantık var ancak gördüğüm o ki; 1000 üstü nüfusa pek saldıran olmuyor ya da olursa çok sağlam saldırı oluyor 1500 üstü nüfustan. nüfus saldırmamayı denememek için psikolojik bir bariyer yani nihayetinde.
o değil de sevgilimi ben bulaştırdım, yakında köyüne mancınık gönderirsem şaşırmayacağım. köyünü benden çok mu önemsiyor ne ? *
hayat gibi lan. herşeyi dengeli götürmek lazım. askerin olsa tahılın yetmez. tahılın olsa askerin olmasa gelir alırlar. öyle bir şey işte. denge.
aylarca oynadıktan sonra zaman israfı dedirten olay
birde klan savasları var o sınırsız çlene kadar oyna modunda
12. serverı dün sabah itibari ile açılmıştır. birçok kişi aynı seviyede olduğu için yeni başlayacakların bu serverdan başlaması tavsiye edilir. ayrıca,

http://www.travian.com.tr/?uc=tr5_128661

bu linkten girerseniz bana altın kazandırırsınız.* 5, 12 ve 13 te sonsuz desteğim olur. eğerki 5 te girecekseniz oyuna -/- de başlayın ve benden hiç utanmadan hammadde isteyin.*
insanı psikopata bağlayan online savaş oyunu. bir sefer başladım ve yaklaşık bir yıl boyunca gece gündüz oynadıktan sonra oyun sonlanınca ancak bırakabildim ama geçmiş günlere dönüp bir de baktım ki elime geçen hiç bir şey olmamış velhasıl zaman öldürme açısından çok zararlı bir oyun, bağımlılık yapması da cabası.
büyük bir hevesle oynanan ama dünya harikası yapılıpta server resetlendiği zaman oyun bitince; eski hevesten eser kalmıyor.

bir keresinde; bir kaç kare yanımda bulunan bir köyle papaz olduk. bir adam bana saldırıyor bir ben ona. ikimizde büyüyemez olmuştuk. dayanamadım; altın satın aldım. valla dayanamadım. inaan nasıl bir hırs ve sinir haline bürünüyor anlatamam.

herzaman, " ulan hangi salaklar böyle bir şey için para harcayıp altıns atın alıyor " dedikten sonra bende o salaklar kervanına katıldım. tabi ben birliğe üye olmayan delikanlılardandım.

artık anasayfa'sına bile girmem ben o oyunun.