olmak ya da olmamak cümlesinin ingilizce versiyonudur..orjinali de ingilizcedir zaten demek ki olmak ya da olmamak to be or not to be cümlesinin türkçe versiyonudur..
can yücelin bi ihtimal daha var o da ölmek mi dersin? şeklinde nevi şahsına münhasır bi şekilde çevirdiği shakespeare sözü.
Prens hamlet in delirmeden önceki son sözleri
"hamlet de olmasaydı kim değinecekti bu hayat sorunsalına, sağolasın varolasın hamlet abi ve Shakespeare sen bizim herşeyimizsin!, I love you Shakespeareee, I love you Shakespeareeee!" dedirten replik.
hamlet'in intihar edip etmeme düşüncesi arasında gelip gittiği anlardaki söylediği replik.
to be or not to be
&
to suicide or not to suicide...diye de açıklar dersin hocası bu repliği.
gece alemlerinde, two beer or not two beer seklini almıs soz obegi. iki cumle de tarafımca yasam felsefesi olarak kabul edilmistir.*
nadide bir felesefe hocasının shakespeare yanlış söylemiş ''to be and not to be diyecekmiş'' demesiyle o durağan ama huzurlu edebiyat akıllarda nasıl bir mixere dönüşmüştür buradan tebrikler*
anlamsız mack reklamındaki kopma noktası. alttan da mesaj veriyor nasıl yavşanır diye, bak bak empatiye bak; kız shakespeare sevdalısı, çocukta hamlet repliği... bi git ya..
(bkz: two beer or not two beer)
hayat basit: kovalayacaksın ya da kaçacak. karmaşık olan hangisinin daha zor olduğuna karar vermektir.
"To be or not to be" değil.
"Cogito ergo sum" hiç değil...
Asıl iş, anlamak kaçınılmaz'ı,
Durdurulmaz çığı
Sonsuz akımı.* *
(bkz: ko be or not ko be)
mel brooksun cok makara yeniden bir cevrim bir filmi olmakla beraber orjinali ernst lubitsch'in fimidir. filmde konu olarak ikinci dunya harbinde alman isgaline ugrayan varsovada bir tiyatro kumpanyasinda gecen olaylari anlatiyor. esata drama olan bu filmde firlama kara mizahin örneklerini görebiliriz.
tiyatro ile uğraşan herhangi bir şahsın (türk uyruklu)öğrendiği ilk, ingilizce oyun sözü.
1942 tarihli efsanevi ernst lubitsch filmi.

+ büyük tiyatro oyuncusu joseph tura'yı tanıyorsunuz değil mi?
- evet tabii. onun bir zamanlar shakespeare'e yaptığını biz şimdi polonyalılara yapıyoruz.
(bkz: bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin)
orhan veli kanık'ın 'kitabe-i seng-i mezar' şiirinin bir bölümündede geçer bu cümle;
işte o bölüm;

mesele falan değildi öyle,
'to be or not to be' kendisi için;
bir akşam uyudu;
uyanmayıverdi.
aldılar, götürdüler.
yıkandı, namazı kılındı, gömüldü.
duyarlarsa öldüğünü alacaklılar
haklarını helal ederler elbet.
alacağına gelince...
alacağı yoktu zaten rahmetlinin.
en güzel karşılığının "ya herro ya merro" olduğunu düşündüğüm söz.
(bkz: yaşamak mı yoksa ölmek mi)
mel gibsonun, "tekrar doğsam ve seçme hakkı verilse, yerine geçmeyi bir saniye bile düşünemeyeceğim kadar akıllı ve yalnız bir karakter" dediği zavallı prensin sorguladığı iç aktarımlı cümle. sorunun cevabını bilip, manasını bilmediği için korkmaktadır.
dream evil the book of heavy metal parcasinda gusel bir efektle seslendirilen soz.
to be or nato be uyarlaması vardı vakti zamanında... o zamanlar anlamlıydı elbette, şimdilerde daha üst güçlerce işgal edilmiş durumda.
bir ümit yaşar oğuzcan şiiri.

Bütün mesele
içmek ya da içmemek değil
içince küçülmemek
Küçülünce içmemek
Ünlü ingiliz şairi ve dram yazarı William Shakespeare' in ünlü Hamlet isimli eserinde kullandığı bir sözdür. Zamanla pek çok dile deyim olarak girmiştir.
unutulmayan tiyatro oyunu replikleri kategorisine ilk sıradan giriş yapacak cümle.