bugün
- boşuna yaşıyorum hissi17
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- bik bik moderatör olsun9
- evlilik17
- ellerim bos gonlum hos10
- patiswiss17
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı11
- akp seçmeni17
- ali erbaş19
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası13
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- arkadaşlar biri var12
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi18
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- kent lokantası niye bedava değil demek21
- nervio'ya aşık olmak11
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı16
- karınıza range rover alır mısınız23
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- anın görüntüsü15
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- ilk buluşmada çorumlu olduğunu ağzından kaçırmak8
- icardi190512
- türkiye işçi partisi11
- futbolcu ismiyle nick almak15
- çin halk cumhuriyeti8
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı18
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi28
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi12
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- online olup entry girmeyen yazarlar9
Yalnız yazdıkları ile değil, yaşamıyla da ilgi çekici bir yazar olan Suat Derviş, 1903 istanbul doğumlu. Osmanlı aristokrasisine mensup bir ailenin kızı olarak, yabancı mürebbiyelerden ana dili gibi Fransızca öğrenmiş, Türkçe'sini geliştirmek için özel hocalardan ders almıştı. 1919 yılında Berlin'de konservatuar öğrencisi olarak görürüz onu. Almanca'sını ilerleterek, bir süre Berlin Üniversitesi Felsefe ve Edebiyat bölümüne de devam eder. Bu sıralarda yazarlık kariyerini, istanbul'da yayınlanan romanları ile sürdürmektedir. Almanya'dan 1932 yılında döndükten sonra gazeteciliği seçmiş, 1941'de eşi Reşat Fuat Baraner'le birlikte "Yeni Edebiyat" dergisini çıkarmıştı. Bu sosyalist dergi, dönemin bir çok genç yazar ve şairinin ilk eserlerinin basıldığı yer olarak göze çarpıyor; Orhan Kemal, A.ilhan, A.Kadir, Mehmet Seyda ilk akla gelen isimler. Bu sırada "Devrimci Kadınlar Birliği" ile basın sendikasının kurucuları arasında da yer alan Suat Derviş, yazıları nedeni ile hapse girdi, makaleleri sansüre uğradı ve Reşat Fuat Baraner'in TKP davası nedeniyle tutuklanması üzerine Fransa'da yaşamak zorunda kaldı. On yıl süren bu "sürgünlük" döneminde, yabancı dillere çevrilen eserleri büyük ilgi toplasa bile, Türkiye'de adından hiç sözedilmedi. Fransızca yazdığı, Türkiye'ye döndükten sonra kendi eliyle senaryolaştırdığı "Fosforlu Cevriye" romanının sinemada kazandığı başarıyı gördükten sonra, 1972'de istanbul'da öldü. Suat Derviş'in eserleri üzerindeki sessizlik hala sürüyor.
Eserleri;
(bkz: FOSFORLU CEVRiYE)
(bkz: HEPiMiZ BiRBiRiMiZiN ÖRNEĞiYiZ)
(bkz: KARA KiTAP)
(bkz: Ankara Mahpusu)
(bkz: AKSARAY DAN BiR PERiHAN)
Eserleri;
(bkz: FOSFORLU CEVRiYE)
(bkz: HEPiMiZ BiRBiRiMiZiN ÖRNEĞiYiZ)
(bkz: KARA KiTAP)
(bkz: Ankara Mahpusu)
(bkz: AKSARAY DAN BiR PERiHAN)
vay be o devirde kadın yazarlarımız varmış dedirten kadın yazar. nazım hikmet aşık olmus ama yuz vermemiş. nazım hikmet gölgesi şiirini ona yazmış.
Gölgesi
Ağlasada gizliyor gözlerinin yaşını;
Bir kere eğemedim bu kadının başını.
Kaç kere sürükledi gururumu ölüme
Fırtınalar yaratan benim coşkun gönlüme.
Cevapları öyle heycansız ki onun,
Kaç kere iman ettim, hiçliğine ruhunun.
Kaç kere hissettim ki, yine bu gece gibi
Güzelliğin önünde, dolup, çarpmalı kalbi
Ne mehtabın aksine yelken açan bir sandal
Ne de ayaklarında kırılan ince bir dal
Onun taştan kalbini sevdaya koşturmuyor.
Bir çiçeğin önünde bir dakkika durmuyor...
Dönüyoruz yine biz uzun bir gezintiden
Gönlümün elemini döküyorken ona ben
O bana kendisini gülerek naklediyor
diyor.
Ya bu kadın delidir, yahut ben çıldırmışım
Ben ki.bir çok kereler kırılmışım, kırmışım
Ömrümde duymamıştım böyle derin bir acı
Birden onun yüzüne haykırma ihtiyacı
içimde alev alev tutuştu yangın gibi
Bir dakika kendimin olamadım sahibi
Hiç olmazsa öcümü böyle alırım dedim
Yolda mağrur duran gölgesini çiğnedim.
nazım hikmet
Gölgesi
Ağlasada gizliyor gözlerinin yaşını;
Bir kere eğemedim bu kadının başını.
Kaç kere sürükledi gururumu ölüme
Fırtınalar yaratan benim coşkun gönlüme.
Cevapları öyle heycansız ki onun,
Kaç kere iman ettim, hiçliğine ruhunun.
Kaç kere hissettim ki, yine bu gece gibi
Güzelliğin önünde, dolup, çarpmalı kalbi
Ne mehtabın aksine yelken açan bir sandal
Ne de ayaklarında kırılan ince bir dal
Onun taştan kalbini sevdaya koşturmuyor.
Bir çiçeğin önünde bir dakkika durmuyor...
Dönüyoruz yine biz uzun bir gezintiden
Gönlümün elemini döküyorken ona ben
O bana kendisini gülerek naklediyor
diyor.
Ya bu kadın delidir, yahut ben çıldırmışım
Ben ki.bir çok kereler kırılmışım, kırmışım
Ömrümde duymamıştım böyle derin bir acı
Birden onun yüzüne haykırma ihtiyacı
içimde alev alev tutuştu yangın gibi
Bir dakika kendimin olamadım sahibi
Hiç olmazsa öcümü böyle alırım dedim
Yolda mağrur duran gölgesini çiğnedim.
nazım hikmet
güncel Önemli Başlıklar