bugün

ucuz olmamızın sebebi.
cunku biz ucuz olmazsak cogu insan bize ulasamaz.
yani ben de şıkır şıkır giyinip keyifle florya sahilde şıkır şıkır bir mekanda lattemi yumdumlamak istiyorum asık oldugum adam gozlerimin icine bakarken ve asık oldugum adam uzerinde beyaz gomlegi jilet gibiyken, dalyan gibiyken. bu beni asırı mutlu eder.

ama sefalet var. yokluk var. zor durumda ve kosullarda calısan insanlar var.
insanlar esit degil, parası olan dudugu calar diyorsunuz.
o zaman hicbir sendika olmasın, hic isyerinde yarr.k gibi olmus diyen adam olmasın, hic itiraz olmasın, hepimiz her haksızlıkta iki dudagına bakalım patronların. dunya cöksün.

tabi ki her adaletsizlik gordugumuz yerde sesimizi cıkaracagız, tabi ki haksızlıga karsı sesimizle inat edecegiz, tabi ki hep halden anlayacagız, zor durumda olana elimizden geldigince yardım edecegiz.

ama yine de:
-sahilde bi latte patlatalım mı sevgili?;)
kediye yüklenirse işler sarpa sarar.
yeşil parkalı ve yağlı saçlı üniversiteli gençler bu kelimeyi pek sever. instagramdan yazdıkları kız çay ocağında oralet ve kivi içmek yerine kafede takılmayı tercih ettiği için sınıf kinleri bir türlü dinmez.
SERMAYE: f. Ana mal. Esas para. ilk elde mevcut olan para. * Kazanılmış ilim. * Hayat. Ömür.
görsel
biriktirdiğindir. neyse o. yeri gelir para. yeri belir bilgi. yeri gelir insan. yeri gelir yersiz kaygılar.
insanın esas sermayesi dinidir.
çaçaların ekmek teknelerine verdikleri isim.
rusçası '' sebestoimost '' olan kelime.
bu kelime anlamını en iyi olarak cem karacanın nöbetçinin türküsü şarkısında bulmuştur:
--spoiler--
sehirler güler ama
kurt gibi kapar seni
hayat güzeldir ama
sermaye yapar seni
--spoiler--
bir komünistin her 3 lafından birinde kullandığı kelimedir.
kapitalizmin özü olan ekonomik varlıktır. üretim araçları mülkiyetinden doğan işçi emeğini sömürme hakkı neticesinde patronun, işçinin ürettiği artı değere el koyması ile birikir, biriktikçe daha çok işçinin sömürülmesine yol açar böyle sürer gider.

biz "böyle gitmez" diyenlerdeniz.
genelde insanımızca doğrudan; para olarak bilinir. ancak sermaye: üretim faaliyetlerini gerçekleştirebilmek için gerekli olan, ihtiyatlar bütünüdür. bina, alet-edevat, teçhizat, hammadde...
bazı dangozlara söylemek isterim ki, milliyeti yoktur. para, paradır. sermaye, sermayedir. kapitalizm, kapitalizmdir. siz verdiğiniz paranın elden ele dolaşarak nereye ne için gittiğini asla bilemezsiniz. ister israil sermayesine verin paranızı, ister anlı şanlı müslüman herhangi bir ülkeden çıkan sermayeye.
daha önce insanlar tarafından üretilen ve üretimin devamı için kullanılan araç-gereç. aynı zamanda üretim faktörlerinden biri.
ilk kaynağı ne olursa olsun basit kapitalist yeniden üretim sürecinde bile işçinin emeğiyle yaratılan ve kapitalist tarafından el konulan değere dönüşendir.
yani sermaye işverenin kendi emeğiyle kazandığı zenginlik değildir!
kaynağı sermaye birikimidir.
(bkz: sermaye birikimi)
(bkz: sermayenin organik bileşimi)
emek sömürüsüyle semirip azgınlaşan ve büyüdükçe her şeyi yutmak isteyen bir canavardır.
Sermaye terimi çok değişik anlamlarda kullanılmasına rağmen iktisat, finansman ve muhasebede değişik anlamlarda kullanılır. Bu nedenle sermaye teriminin tam olarak bir tanımı yoktur. işletme ilminde ise anlamı bütün fiziki üretim araçlarıdır. Bu anlamda sermaye, aktifler toplamından oluşur ve genellikle sabit ve döner sermaye olarak ikiye ayrılır.
(bkz: bezaat)
(bkz: meta)
(bkz: kucuk emrah in fuhustan para kazanmaya merakli familyasi)
emek bu kavramdan yücedir her zaman.

(bkz: emek)
bilançoda 5 numaralı hesap grubunda izlenir..
(bkz: sermayeyi kediye yüklemek)
küçük emrah'ın annesinin filmin ilerleyen bölümlerinde alacağı şekil.