bugün

yurtta kalıp hafta sonu eve giden insanlar için pazar sendromu olarak değiştirilebilir. zira pazar akşamları yurda geri dönmek oldukça zor gelir bünyeye.
(bkz: pazar akşamı sendromları)
pazartesi'ye 37 dakika önce girmiş olsak bile şuan hissedilmeyen, sabah olunca depreşecek olan, "ayy işe hiç gidesim yok, okulu bugün assam olur mu?" rahatsızlığıdır.
haftabaşı keyfisizliğidir perşembeye doğru geçer
pazarı pazartesiye bağlayan çalışanlar için işkence haline dönüşen salak bi gün şeklidir
a.q. sendromudur. kendisine başka bişey demiyorum.
haftasonları 8de kalkılmasına rağmen pazartesi uyanmamak istememize verilen isim
pazar gecesi saat 2 ye kadar uludagsozlukte takıldıktan sonra sabah 6 da kalkma zorunlulugu ve pazartesı off olma durumudur.
uykusuzluk, bitkinlik, tükenmişlik semptomlarından oluşur. Etkisini azaltmak için C vitamini takviyesi (portakal suyu neyim) gereklidir. P.tesi sabahı otobüsü kaçırmak ya da kahvaltı yapamamak bu sendromda tavan yapmanıza vesile olurken, söz konusu pazartesi ayın 15'ine geliyorsa "neyse şu maaşımı çekeyim de kendime geleyim" denilerek bastırılabilecek bir tür ruh hali
hele ki haftasonu yapılan güzel bir tatil sonrası pazartesi erkenden işe,okula,staj yerine gelmek tam bir işkencedir.işkencenin hafiflemesi için acilen uludağ sözlük açılır;gelen mesaj var mı,hangi entrylerim oylanmış,neler yazılmış bakılır.
pazartesi...çocukken hafta sonu evde sıkılıp pazar akşamından önlük ütülenir,çanta hazırlanır beklenirdi pazartesi...haftasonu gidilen yerler yapılan şeyler,oynanan oyunlar okulda sıra arkadaşına anlatılırdı bir bir...sonra lise geldi bütün hafta sonu dershanede geçtiği için pazartesi kalkmak zor gelir oldu..5 dakika diye süre uzadı..anne bugün okula gitmesem oldu..zorla yenen kahvaltı oldu..şimdiyse yavaş yavaş iş hayatı oluyor pazartesi...keşke çocuk olsam dediğimiz gün galiba...sabah yataktan kalkması o kadar zor bir gün ki!!!
pazar gecesi çok geç başlayan spor programlarını seyrettiğim zaman sabahları yaşadığım her hafta tekrarlanası şey...
her hafta aynı şekilde tekerrür eden, çalışan insanın delirmesine, pazar gecesinden olası istifa etme komploları düzenlemesine, sonra vazgeçip, derin bir nefes alıp sadece geçici bir durum olacağını hatırlayıp, ne giysem acaba yarın diye fikir değiştirmesine yol açan ruh hali.
bu saatte bira vodka ve ustune viski icen bi insanın sabah tum iliklerine kadar hissedecegi duygu
pazartesi o kadar uzun bir gündür ki, pazar öğle saatlerinde başlar, salı sabahına kadar devam eder..sendromun temel nedeni budur.
yapılan anketler de iş dünyasının en profesyonellerinin bile yakalanmaktan kurtulamadığı sendrom olduğu açıklanmakta. zira rahmetli sakıp sabancı bile hiç sevmezmiş pazartesileri.
tatlı ve neşeli haftasonunun bitimiyle pazartesi' ye uyanan insanın tatilin kırıntılarını atmakta ve işe konsantre olmakta zorlanmasından doğan sendromdur.
muhte$em gecen haftasonu ardindan haftanin ilk i$ gunu insan ustunde yogun $ekilde hissedilen bezginlik, isteksizlik, hayata lanet okuma durumu.
(bkz: aksam olsa da gitsek modu)
pazartesi sendromunu ortadan kaldırmak için işe gitmedik diyelim,bu kez de salı sendromu çıkacaktı başımıza.
pazar gunu aksam dokuz civari baslayan rahatsizlik
belirtileri .
- bas donmesi
- hastalansam mi? dusuncesi
- bogurerek aglama
- uffff sozcuguyle baslayan uyku
tüm gün asabi bir şekilde ortalıkta dolanırsınız. ne hikmetse mesai bitiminde bu durum ortadan kalkar. ertesi gün sanki o işe gitmek zorunda değilmişsiniz gibi somutmanın, gereksiz yere sinirlenmenin bir alemi yoktur aslında.
başbakan seçilirsem pazartesini tatil yaparak çözeceğim sorundur.
pazartesi sabahı sınav olduğunda etkisini ikiye katlayan sendrom.
beni 15 yillik meslegimden nefret ettiren durum.