bugün

çöp poşetinin yaptığı işi bedavaya yapabilen market poşetlerini heba etmeyen, akıllıca bir iş yapan insan tipidir.
(bkz: gereksiz şeyleri kullanarak gerekli şeyler yapmak)
(bkz: derya baykal)
bazen durup düşünüyorum, "bir insan neden ısrarla troll olmak ister?" diye. neden troll olmak için satırlarca, paragraflarca yazar? karma olayının en alt mertebesine mi inmeye -kendi bakış açısından; yükselmeye- çalışıyordur? neden ha neden? bir cevabı olmalı değil mi?

ayrıca bunu diyen bunu da demiş;

SELÇUK ÜNiVERSiTESi
Fen-Edebiyat Fakültesi
26,1 24,5 12,0 0,4 24,5 21,2 --- --- --- 108,7

dur bu değil. ctrl+c'de kalmış bunlar çok özür dilerim. doğrusu şöyle olacaktı;

(bkz: 2009 yılında hala bisiklete binen insan)
(bkz: gece evde kitap okuyan özenti tip)
(bkz: kadın dövmeyi kabalık olarak gören oğlan)
(bkz: sabah kahvaltısını iş yerinde yapan görgüsüzler)
(bkz: 30 yaşından sonra msn e giren zihniyet)

edit: harbi bi zamanlar öss'ye girdiydim. ehe
tip değildir,anamızdır, bacımızdır, eşimizdir.
ev ekonomisi bilen kadındır. * *
öğrencidir. öğrenci evidir.
çöp poşetine para verme zahmetine katlanma zekasından yoksun insandır bu. her yerde bulunur bunlar. prokaryotik hücre gibi çoğalıyorlar vallahi durduramıyoruz.

market poşeti diye bir şey var en nihayetinde ve ne olucak onları evimizde biriktirip çöp ev mi yapıcaz, ya da çöp poşeti satın alıp onların içine mi atıcaz çöpümüzü, biz o kadar zengin miyiz, ya da bi dakika o kadar zenginler var demek ki.
marketten aldigi her zimbirtiyi ayri posetleyen tiptir. ben o ben. *
akıllı insandır.

geçen hafta okuldaki arkadaşlarla pikniğe gittim. uzun bir yolculuğun ardından sıkışmıştım ve derhal kendimi tuvalete attım. tuvalete bakan, 1.72 boyunda, mavi gözlü, esmer bir hatundu. elinde çöp poşetleriyle eğildi, ayakkabımı çıkardı ve ayak baş parmağımı yalamaya başladı. hemen enseye şaplak, göte parmak şeklinde müdahale ettim olaya. ağlıyordu. ağzını kapattım, ''ağlama lannn'' dedim ve suratının ortasına diz attım. ağzı yüzü kan içindeydi. adeta follofoş olmuştu güzelim kız. bu arada elinde çöp poşetleriyle salsa yapıyordu. kucağıma atladı ve ''götür meni aybalam'' dedi. azerice konuşuyordu evet. yere yatırıp ayaklarından tuttum ve 5 metre öteye fırlattım. kalkıp striptiz yapmaya başladı. gözünden bir damla yaş süzüldü... artık çöp poşetine boşu boşuna para vermemesi gerektiğini biliyordu...
market alışverişini yapıp eve döndükten sonra alınan malzemeler boşaltılır elimizde boş poşet kalır bunu kullanabileceğimiz en uygun yer tabiki çöp poşeti olarak kullanmaktır. böylece ekstradan çöp poşeti edinip cebimize ve çevreye daha az zarar veririz. ne yapalım yani, cips paketi gibi market poşetini de içi boşaldıktan sonra çöpe mi atalım? ne fark var, o da poşet o da poşet.
ya ne olacağıdı diyen tiptir.
gayet mantıklı olan tiptir. kullanılmış bir poşeti amacı doğrultusunda kullanmaya devam ederek içine birşeyler koymaya devam ediyordur. patchwork halinde yatak örtüsü yapsa daha mı iyi.
yoğurt kovasını çiçek saksısı olarak kullandığımızıda söyleyinde tam olsun bari.
yazmamak lazım aslında ama,
(bkz: don t feed the troll)
aleni olarak edepsizliğin dibine vurmuş tiptir. market poşeti hiç çöp poşeti olarak kullanılır mı cık cık cık.
(bkz: çöpe atacağı şeye para veren insan tipi)
markette aldıkları 2 poşet tutarken kasiyer kafasını çevirdiği anda fazladan 2 poşet daha alan insandır.
bizzat içimizden yaşayanlardır.

(bkz: anne bak seni çağırıyorlar)
benim. alış veriş yaptığımda bazen bir tomarda poşet dolduruyorum. karizmayıda bozmamak için "ya yolda poşet delinir melinir" diyorum. vicdanımda rahat ediyor. enayimiyim gidip çöp torbasınada para vereyim?
cop posetlerini market poseti olarak kullanan market olsa bu sorun ortadan kalkacak sanirim.
çevreciliktir bile aynı zamanda... o laylon poşetin toprağa karışmasının ne kadar zaman aldığını biliyor musun sen? Gel sana matematiksel bir açıklama yapayım.
Market poşeti + çöp poşeti = 2 poşet
Ama sen marketten aldığın poşetle hem eve gelene kadar aldığın malzemeleri taşırsan, hem de boşalttıktan sonra çöp poşeti kullanmış olursan ne olur? Dur senin kafan basmaz ben açıklayayım... iki poşetin yerine bir tane kullanmış olursun. Ayrıca marketlerden aldığın poşetler ücretsizdir, çöp poşeti için cûzi de olsa bir ücret ödersin. O da cabası. Hem ayrıca market poşetini çöp poşeti olarak kullanmazsan ne yapacaksın? Çöpe atacaksın? Ne kadar akıllıca...
(bkz: her kuşu öptük bi kaldı hacı leylek)

ilgili durumu avrupa topluluğu yolunda bir engel olarak görmekte olan bünyeler için iki kelam edelim önce;
(bkz: bulgaristan)
(bkz: romanya)

devam ediyoruz... asgari ücret en son brüt 666, net ise 527 lira idi yanılmıyorsam. hesaba girişelim hemen.

300 lira en boktan muhitteki bir evin kirası...
100 lira hiç yoktan elektrik ve su faturası...
bunun mutfak masrafını, yol harcamalarını da hesapladığımız zaman biz poşet oluyoruz hacım. çöp poşetine ne hacet?

he şunu dersen anlarım "market poşetini çöp poşeti yaptıran şartlar yüzünden geri kalıyoruz, ivme kazanamıyoruz" amenna... ama "market poşetini, çöp poşeti yapanlar yüzünden geri kalıyoruz" demek bir deve kuşu olmayı gerektirir... kafayı kuma alabildiğine gömmektir. şimdi tekrar bakalım durumumuza; market poşetini çöp poşeti olarak kullanan tip... subjektif cevaplayalım: benim lan bu... ve sivrisinekleri öldürmek zaman kaybıdır; bataklığı kurutmalıyız. hem de ilelebet...
Evdeki çöpün miktarına göre markette gerekli gereksiz poşet alma yoluna baş koyan akıllı tiplerdir.
çöp poşeti yerine market poşeti kullanan tiptir. annemdir kendisi. severim aferindir ona.
çevreci insan tipidir. onca işe yaramaz poşet varken bir de çöp poşetiyle çevreyi kirletmek istemez. çöpünü sıkı sıkıya bağlar atar.
market poşetini kafasına geçirip si.. öhm. bir kere market poşeti, çöp poşeti diye bir şey yoktur. poşet, poşettir önce bunu öğrenmemiz lazım. hayatı kolaylaştıralım, zorlaştırmayalım.
güncel Önemli Başlıklar