bugün

devlet büyüklerinin saçmalıkları yüzünden masum olan , onlar gibi olmayan halkın da yaşamlarını tehlikeye atan , kurunun yanında yaşın da yanacağı ülke.
Havadan inme, vatan bulan bir milletin suni devleti.
thedor herzl , hitler ve ingiltere sayesinde israile zorunlu göç ettirilen yahudilerden bir millet , filistenden çalınan vatan ,paranoyak bir zihniyet ve nil-fırat nehirlerini temsil eden mavi çizgiler arasında putperest bir yıldızdan müteşekkil bayrağı olan yapay devlet.
50 katı kalabalık arapların cahilliğinden aşırı yobazalıkalrından yenemediği küçük devlet .
Bütün bu dehşet verici olayların vahimliğini sorgulamayağım çünkü zaten yeteri kadar entry girilmiş durumda, ama benim dikkatimi çeken nokta şudur:

israil neden bu kadar korku dolu?

yaralıların elinde kelepçe kullanacak kadar.

operasyonda sopalarla * saldıran aktivistlere gerçek mermiyle ateş açacak kadar..

ne yaşadı ki bu kadar korku dolu bir israil var karşımızda..

bu kadar çok mu korkutuyor filistin ya da arap halkı, israili.

bu entry de dikkat çekmek istediğim şey israilin korkusu..

ve bir şeyleri çözüme kavuşturmak için bu korkuyu inceleyip bunu yok etmek için yollar aranmalıdır bence...
ortodoks yahudilerin hala kabul etmediği devlettir. şöyle ki talmud'da "kudüs ve civarını size haram kıldım, ordan çıkın ve mesih gelene kadar bir daha girmeyin" emri çiğnenmiştir. bazı yahudi alimleri "herzl mesihti hadi girelim" demişlerse de bazıları herzl'in mesih vasıfları taşımadığını, şartların oluşmadığını bir süre daha beklenilmesi gerektiğini savunmaktadır.

olayın detaylı kısmı incelenecek olursa: talmud alimlerine göre yahudilerin başına çok büyük bir bela gelecek, çok büyük zulüm görecekler ve birisi çıkıp bunları selamete çıkaracaktır. bu duruma yahudi alimleri ilk başta bela olarak 2. abdülhamit'i, mesih olarak da herzl'i namzet göstermişlerdir lakin hitler sahneye çıkınca bu fikirden vazgeçip mesih olarak da ingiltere ve abd'yi kabul etmişlerdir. üçüncü grup olan ortodoks yahudiler ise bu görüşü kabul etmeyip beklemeye devam edelim demiştir. işte bu çelişkiler içinde kurulmuş bir devlettir israil.

islam inancına göre ise dünyanın bütün dengesini bozmak üzere kurulmuş bir devlettir. öyle ki yahudiler bir devlet kuracak, sırtını çok büyük bir güce yaslayacak (abd olma ihtimali kuvvetlendi) çok güçlenecek ve akıl almaz zulümler yapacaklardır. sonunda bütün insanlık bunlardan yaka silkecek, sırtını dayadıkları güç birden ortadan kalkacak ve hemen akabinde islam halkları birleşip bu devlete savaş açacak, her gördükleri yahudiyi öldürmeye başlayacak ve israil devleti harita üzerinden silinecektir (ahmedinecad'ın ısrarla -israil haritadan silinecek- demesinin dayandığı kaynak).
Onlar Kim mi?
Onların en büyük özelliği, üzerine silah doğrultulup katledilen masum insanları suçlu çıkaracak kadar kirli bir kaleme sahip olmalarıdır. Dünyayı, silahlardan çıkan kurşunların gül olduğuna inandıracak kadar ahmak yerine koyarlar!
Ülkeler işgal edip, “Nükleer silahları vardı” bahanesine sığınırlar. insanlar katledip, “Onlar teröristti” diye yutturmaya uğraşırlar. Uluslararası kara sularında sivil gemileri yağmalayıp masum insanlar öldürdükten sonra, “Onlar teröristlerle işbirliği yapan haydutlardır” diye propaganda yaparlar.

Onlar kim mi?
Türkiye ne zaman halkının isteklerini dillendiren bir lidere sahip olsa “Eksen kayması var” yaygaraları kopartıp; “Bizi sırtımızdan vuran Araplara yağcılık yapıyor.” yaftasıyla karalamaya çalışırlar. Milyonlarca insan abluka altına alınır, evleri başlarına yıkılır, aç susuz bırakılır ama “Onlar da falancaya destek vermesinler canım!” bahanesiyle özgürlüğe kement atarlar.

Onlar kim mi?
“Üç beş Arap için en yakın müttefikimizi mi kaybedeceğiz?!” diyerek caninin suç ortağı olurlar… Düşmanlarını haksız duruma düşürmek için her cümlenin sonuna “vatandaşlarımız tehdit altında” açıklaması sıkıştırıp Türkiye’de Yahudi çocukların korkudan sıraların altına gizlenerek ders yaptığı palavrasını sıkarlar. Bir gün bile Gazzeli çocukların altına girecek bir sırası, koynuna girecek bir annesi, başını sokacak bir yuvası, eline alacak bir kalemi olmadığını düşünmezler.

Onlar kim mi?
Dünyanın her yerinde özel ajanlarıyla otel odalarında katliam yaparlar, gerekirse kendi vatandaşlarını ülkelerini haklı çıkarmak için öldürüp ihaleyi başkalarına yıkarlar. Dünyanın en gelişmiş silahları kendilerinde diye önlerine gelen herkesi çocuk, anne, masum, sivil demeden katletme andı içerler!

Onlar kim mi?
Cümlelerine şirinlikle başlar “Evet ama…” diye devam ettirirler. Net bir ifadeleri yoktur. Sizden gözüküp satır aralarında sırtınızdan bıçaklarlar. Yalancıdırlar. ikna edicidirler. Herkes haksız, onlar haklıdır. Dünyanın en şımarık ve en korkak çocuklarıdır! Bütün oyunlardan ve oyuncaklardan nefret ederler. Tek dayanakları ahtapot gibi sarıp sarmaladıkları ekonomik güçleridir. işlerine gelmeyen yönetimleri siyasi propagandayla, satın aldıkları medyayla devirmeye çalışırlar! Kalem alırlar, gazeteci alırlar, köşe yazarı alırlar… TV alırlar, uçak alırlar, nükleer silah alırlar, dünyanın en gelişmiş silahlarıyla nefret alırlar. Alamadıkları tek değer insanlıktır!

Onlar kim mi?
Başörtülü kızlara “kevaşe” diyebilecek kadar şeriattan nefret ederler ama dünyanın en katı şeriat uygulayan ve şeriat kurallarına göre yönetilen tek ülkesi israil’in katliamlarını aklamak için ölümsüz politika teorileri uydururlar! Hukuk ve Tarih, onların istedikleri gibi kesip biçebilecekleri bir kumaştır, her şeyi çırılçıplak edip arsızlıklarıyla övünürler! Arapların bizi sattığından dem vurup “Bunlar için niye ölelim?” diyerek gözleri olduğu halde görmezler, kulakları olduğu halde duymazlar. Tek geçerli aklın kendi düşünceleri olduğunu iddia ederler.

Onlar kim mi?
Her şeyden önce insan olduğunu unutanlar… Neme lazımcılar… Vurdumduymazlar… Küresel vicdan katilleri… Silahlarından başka her şeyi susturanlar.. Boğazdaki yalılarında denizi seyredip kan üstüne şerefe diyerek kadeh tokuşturanlar… Taksim Meydanı’nda “Allâhu Ekber!” diyenleri Hamas mensubu, “Kahrolsun israil!” diye slogan atanları antisemitist ilan edenler… Beş kurşunla şehit edilen 19 yaşındaki Furkan’ı israil askerlerinden önce katleden cellâtlar…

Onlar kim mi?
Kendi vicdanlarını; ülke çıkarları, reel politika gerçekleri, ekonomik göstergeler bahanesiyle küresel sermaye pazarlarında satılığa çıkaranlar… Vicdansızlığı gelenekselleştirip neredeyse sıradanlaştıran, daha uygar, daha eğitimli ve teknik donanımı daha güçlü vicdan cellâtları…

Onlar kim mi?
“Bu ülkede, burada, bizim yurdumuzda ne işiniz var?” ya da “Niye öldürdünüz?” sorusuna tahammülü olmayanlar, cevap vermeyenler… Korkunç ağızlarından irin kusup, içinde ‘insanlık’ gemisinin yüzmediği başka bir evrenden bize seslenenler… Yerle göğün yerini değiştirip “biz mi yapmışız?” diyenler… Özür dilemeyen, hep özür bekleyenler!

Onlar kim mi?
Hayır, hayır, yemin ederim yanıldınız!
Onlar israilliler değil; ortadoğunun iri göbekli politikacıları ve içimizdeki yavşak gazeteciler!

(bkz: Nurdal Durmuş)
insan denemeyecek kişilerin yaşadığı, islam düşmanı ülke. *
(bkz: ibne gibin puşt gibin bir şey)
2004 e kadar türkiye nin dostu 2004 ten sonra düşmanı olmuş ülke.
Bu ülkenin bu kadar güçlü olmasının altında yahudilerin hemen hemen dünyanın her yerinde finans şirketleri de dahil tüm büyük ticari kuruluşların ortagı olması. hangi büyük firmayı kurcalasanız avrupada ve amerikan markalarında mutlaka altında bi yerlerde yahudi bulunmaktadır. islam aleminin özellikle arap aleminin petrol gibi muazzam bir kaynagı olduğu halde ilmine yetişemediği bir millettir.
hiç sevmem bunları ama yiğidi öldür hakkını ver islam aleminin yarısı kadar dahi olmadığı türden birbirlerine baglıdırlar.
dünyanın finans gücünü yöneten bir millettir. aynı zamanda dünyaya gelmiş geçmiş en büyük illetirler.
(bkz: Rotschild ailesi)
zamanında asil!!! ingilizlerin yardımıyla müslüman ülkelerin arasında kurulmuş bir din devletidir. kendisine aynı anda savaş açan bütün komşu ülkelerini bir anda yerin dibine sokabilecek kapasiteye sahip bir din devletidir. etrafındaki müslüman devletlerden korunmak adına kendini kapalı kutu moduna sokan bu yüzden de kendisine tehdit olabilecek bütün unsurları yoketmekten başka lüksü olmayan bir din devletidir. kendi sınırlarını delip geçmeye çalışacak olacağı belli olan müslüman ülkelerin bir çeşit misyonerleri tarafından gönderilen gemiye "gelmeyin vururuz" demesine rağmen o gemi geldiğinde vuran, çünkü eğer o gemiyi vurmazsa abluka altına aldığı topraklara götürülen yardım sayesinde ablukanın kırılacağını iyi bilen bir din devletidir.
şimdi adama sorarlar:
-bu israil denilen yahudi devleti o kadar müslümanın arasında ne yapsaydı "gelin kardeşim geçin toprağımdan yardım mı götürüyorsunuz ne yapıyorsanız yapın" mı deseydi?
-adamlar şerefsiz ona eyvallah lakin bizimkilerde az değil mi? adam göstere göstere vuracağını söylemiş sana daha ne gönderiyosun masum!!! insanları?
-muazzam lobileri sayesinde arkasına aldığı abd yi ve dolayısıyla ab devletlerini görmezden gelerek islam birliğinin lideri olma ütopyası nedendir?
-aynı şey senin başına gelse elin adamı binse gemilere dese ki biz bu kürtlere yardım edeceğiz onlar dağlarda aç aç dolaşmaktalar dese sen ne yaparsın? (bkz: abd nin cudi dağına yardım götürmesi)
-sen manyak mısın elindeki silahların sahibine ters yapıyorsun?
-yoksa sende mi bu komplo görüntüsünü açıkça belli eden olayın içindesin?
soruların kime gittiği bellidir umarım.
st. mehmet ali birand tarafından adı ismail olarak değiştirilen ülke.
ne yazıktır ki mahallenin ağır abisidir.

(bkz: mükremin çıtır)
(bkz: kültigin abi)
o bir rogue state
milliyetten okuduğumuz haber netıcesiyle şunu söyleyebilirimki yavaşş gel israil..öpdüm bye.
ciddi ciddi paronayaklaşmış bir ülkedir. israil vatandaşı olmayan herkesi terörist olarak görmeye başlayan şizofrenler tarafından yönetilmektedir. gidişatı iyi değildir. tüm güvencesi abd'dir.buna karşılık allah'a güvenenlerin sayısı gün geçtikçe artmaktadır. herkese "allah mı güçlü abd mi" diye sordurtan bir ülkedir. lakin cevabını bilmesi gerekirdi. (ayağında ayakkabısı olmayan afganlı mücahidlerin, koskoca sscb'yi çökertmesini unutmuşa benziyor)
aponun yakalanmasıda dahil pkk ile savaşta her türlü yardımı türkiye ye yapmış olan devlet. bunun yanında apo'nun kalesi haline gelmiş suriye ile artık vizesiz kankardeşi ülkeleriz. yada mossadın konsolosluğunda bulduğu cebinde kıbrısrumkesimi pasaportu ile yunnistanla halliceyiz. veya kıbrıs türk kesimini tanımayan, ermenistana hertürlü desteği veren iran ile aşk yaşamaktayız. lakin söz konusu israil olunca birden "kesin iskenderun olayını israil yapmıştır" diyecek kadarda zavallıyız.
billie jeanin görüşlerine katılmakla beraber,beni bu akape yüzünden israil sempatizanı yaptılar..
antisemitik değiliz deyip durmadan israel ile alakası olmayan avrupanın her ülkesinden yahudileri katleden adama methiyler düzen insanların bok atığı ülke. sonra bunlar bu ülkenin karşısına "barış elçisi" diye demir cubuklarla çıkar dayağı yer.
Recep Bey'in tevratın 6. emrini Hatırlatmaya çalıştığı ülkedir.
israil: mavi marmara olayını mit ve tayyip planlamıştır.
bu gün baykal: mavi marmara olayı mit tarafından tertip edildi.

israil nire türkiye cumhuriyeti nire. (bkz: ne alakası var canım)
insanları mükemmel bir şekilde kandırıyor çünkü biliyor birgün neslinin tükeneceğini sırf buna inat insanları oyuna getirip onları bir çok şeyle meşgul ediyor.
Türkiye'nin uçak almaya, yüz milyon dolarlar kazandırmaya devam ettiği ülkedir.

siz ulusalcı ve akp gençliği ordu ile akp'nin el ele vererek bu ülkeyi yakın zaman sonra savaşarak yok edeceği hayallerini kurmaya devam edin.
sonunda iranın sikip sikip çoğaltacağı devlettir.
(bkz: ulan bi tanesi yetiodu dünyaya iki olcaklar arkadaş)