bugün

gelmiş geçmiş en iyi teknik direktör bence ben bir bayan olarak bunu bilir bunu söylerim.
bin tane ünal aysal'a değişmem kendisini. o kadar.
Kendisiyle ilgili negatif haberlerin Basına bilinçli olarak servis edildiği spor adamıdır.. Liseli medyanın amacı yönetimce istenmeyen adam olan fatih terim'i, sanki kendi lsteğiyle gitmiş gibi göstermeye çalışmak. Çünkü onun gidişinden sonra olası başarısızlıkta kabak yönetimin başında patlayacak. Halbuki problemin olduğu gün gibi ortada. Bir ara milli takım olayından sonra hocaya bir sahip çıkmalar, bizi ayırıyolar nidaları... Sizi tilkiler sizi.*
gs taraftarı da takımını seviyorsa sahip çıkar. Olm bu adam geçen sene sadece çirkefliğiyle bile 3-4 maç kazandırdı takımına. Verdiği kazı mancini mi verecek?
koskoca galatasaray a.ş'nin başkanı tarafından ulaşılamayan teknik direktör. antrenmanları sanırım florya'dan uganda'ya felan taşıdı kendisi.
* muhteşem bir başkan ve idareci ekibi ile kurumsal bir yapılanmada çalışacaksın...
* önüne sunulan imkanlar sınırsız olacak, hatta amrabat gibi bir bidona çuvalla para dökebileceksin, genç yeteneğe 10 milyon € bayılabilecek ekonomik gücün olacak
* iki sene haklı bir başarı alacaksın... ve tartışmasız ülkenin en iyi türk teknik adamı olacaksın...
* sonra ne olduysa bi anda egon şişecek...
* milli takımı da idare etmeye kalkacaksın,
* pek tabii ki kulübünle ilgilenemeyeceksin...
* yanlış kadro tercihlerinin, yanlış taktiklerin haddi hesabı olmayacak...
* kulübün gördüğü en başarılı ve en vizyon sahibi başkanlarından birisinden telefonlarına dahi çıkmayacak kadar uzaklaş, eleman lafına takıl...
* önüne sunulan sözleşmeyi sürüncemede bırakacaksın, imzalamaktan kaçacaksın...
* bir de çıkıp mevzuyu galatasaraylılığa zarta zurta bağlayacaksın hoca...

olmaz hocam...

* sen uefa kupasını aldıktan sonra galatasaray'ı bırakıp gittin, biz seni yine sevdik...
* sen çok büyük sözleşme bedelleri ile yeniden geldin, işler kötü gitti, biz istifa demeden biz seni bırakmadan, sen galatasaray'ı yine yarı yolda bıraktın, biz seni yine sevdik...
* sen başarılı iken önüne dünya kupası gibi bir hedef konulduğunda gaza geldin, bizi unuttun, galatasaray'ı unuttun... biz yine gitme istiyoruz, yine bırakma bizi hocam diyoruz...

sen galatasaraylısın eyvallah hocam ama başkan da senden daha az galatasaraylı değil...

* mesela o avrupai başkan, daha başkan olmadan çoook önce galatasaray'a milyonlar dökerek bir çok kere krizden çıkaran adamdır... hiçbir çıkarı olmadığı halde...
* galatasaray en zor döneminde iken taşın altına elini sokabilen, dokunduğu her şeyi mucizevi bir biçimde parlatmış başkandır...
* sırf sen istedin diye beş para etmez futbolculara tonla para döken, senin tercihlerini her zaman önemseyen, sana müdahale etmeyen 10 numara bir galatasaraylıdır...

seni seviyoruz hocam; ama ünal başkan'a sevgimiz de seninkinden az değildir... bizim sevgimizi artık sınama hocam... gideceksen git... biz seni yine severiz...

ama başkanın gönlümüzdeki yeri ayrı!
ilk başlarda kendisine hak veriyordum. ali dürüst ve a. albayrak'ın görevden uzaklaştırılması canını sıktı. eli kolu bağlanmış gibi oldu. yeni yönetim kurulu ve Bülent Tulun'la aynı derecede yakınlık kuramıyordu. ama başarı geldikçe de büyüyerek tarzları itibariyle başkanla ters düşmeye başladı. sonra bir tff saçmalığı girdi araya ki son iki yılda o federasyon sana kupanı bile vermemeye çalışmış, abartılı cezalarla seni aylarca tribüne yollamış, ne alaka, bu sevda nerden çıktı şimdi? unutma ki yiğit gökoğlan, erman kılıç, sercan yıldırım, demirbaş ruhsuz aydın yılmaz gibi bir sürü acayip transfer yapıp paraları çar çur ettiriyorsun, dengeli bir defans kurgusu bir türlü oturtamıyorsun. hele bir önceki döneminde transfer tam bir fiyaskoydu. ünal başkan bize ilk defa transfer aylarında liderlik yaşattırdı, başarılı bir adam. alaturka değil, farklı bir adam. nankörlük yapmak istemiyoruz hoca ama senin de büyük hataların var. transferi beceremiyorsun. eline gelmiş Gökhan töre gibi bir adamı almıyorsun. vefa adı altında birkaç tembel, kalın kafalı futbolcuyu gs.ye demirbaş ettin, bizi de kanser. Umut'a formayı niye vermiyorsun. eğer ayrıca başkanın telefonlarını kendisine trip yaptığın için açmıyorsan şimdiden güle güle. böyle bir görüntü ile olmaz bu iş ve bence milli takımda başarısız olacaksın maalesef.
an itibari ile sözleşmeyi imzalamadığı ünal başkan tarafından açıklanmıştır.

güle güle imprator...
ünal aysal: 2014'e kadar, yani bu Mayıs ayına kadar hocamızla anlaşmamız geçerlidir. Yani iki sene uzattık. Yönetim kurulumuzun iki sene daha uzatma teklifinin temeli budur. ilk başta bir sene doğrudur ama sonradan iki sene uzatılmış bir vaka var ortada. Bir gerçek. Şimdi iki sene daha uzatmayı önerdik. Hocamız Antalyaspor maçından sonra böyle bir uzatmayı kabul etmeyeceğini söyledi. Sebep olarak da birer birer gidiyorduk neden şimdi ikişer ikişer gidiyoruz dedi. Görüşü saygı duyulacak bir görüştür. Emek onun emeğidir. Hocamız bunu nasıl değerlendirmek isterse öyle değerlendirir.

ne yapmaya çalıştığını anlayamadığımız galatasaray teknik direktörü. adam saf egodan ibaret hale geldi.
yaşanan gelişmeler bir ayrılık olabileceğini gösteriyor. ama hem fatih terim hem ünal aysal tarafı şunu bilmeli ki ayrılık olması durumunda bu taraftar ikisinden birini seçer. o kişi büyük ihtimalle fatih terim olur. yani aysal fatih hocayı gönderirse taraftar desteğini kaybedebilir.

evet ikisi de bu takım için hep en iyiyi istiyor ama bizi de seçim yapmak zorunda bırakıyolar.
gassaraydan şutlanma ihtimali olan teknik direktör.
ünal başgan ın dedikleri doğruysa amacının ne olduğunu çözemediğim imparatordur. 2 yıl uzatmak istememenin bahanesi çok ucuz hocam. tamam senin galatasaraylılığını ölçmek bize kalmaz ama uefa döneminde de yine sözleşmeyi uzatmamış bırakıp gitmiştin. yapma bunu hocam. seni en kötü durumda bile seven, destekleyen taraftarına yapma bunu. kötü kadro tercihlerin, kötü transferler hepsi halledilir. ama senin burada kalman şart. senin şimdi bırakıp gitmen tam da bazı kansızların istediği şey. başganla sorun neyse çözün kendi aranızda uzamasın bu mesele. illa gideceğim diyorsan da yolun açık olsun. biz yine severiz seni uzaktan.
eğer olaylar gerçekten de ünal aysal tarafından bahsedildiği gibiyse bir inat yüzünden galatasaray'dan gidecek olan teknik direktör. kendisine sözleşmeyle ilgili sorular geldiğinde "ben birileri istedi diye sözleşme imzalamam." demiştir. bu sözlerle de "biz sözleşme işini şimdiye kadar hep istediğimiz gibi yaptık, şimdi bu sistemi sadece birileri istedi diye değiştirmem." demeye çalışmıştır. fakat ünal aysal, gerek tff'den kendisine sözleşmenin bir kopyası gelmediği için, gerek herkes huzursuz olduğu için kulübü ve kendini garantiye almak istemiş, hocaya iki senelik sözleşme imzalatmak istemiştir.

bu noktada fatih terim, söylenen, teklif edilen şeyleri kendisine karşı bir güvensizlik olarak algılamış olabilir, şayet ben hocanın gitmek istediğini ve bunun için bahaneler aradığını düşünmüyorum. fakat 25 milyon taraftarı olan bir kulüp için de başkanın sadece bir kişinin ağzının içine bakmaması, kendi işini garantiye almak istemesi normaldir. dolayısıyla fatih hoca önerilen sözleşmeyi imzalamazsa, gönderilmek istendiğinde direnen kişi olmayacaktır, kendisi böyle söylemiş olmasına rağmen.
Geçen sezon devre arasından beri abdullah Avcı'nın altını oyan kişi.
Nasıl 2010 dünya kupasına gidilemiyecegini anladığı gün Rijkaard'ın altını oyduysa.
an itibari ile galatasaraydan atılan zaat.
galatasaray ile yolları ayrılmış teknik direktördür... hoca bizi ikinci plana atmamalıydın...

http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/24777368.asp
beklenen oldu. hoca artık yok. küçük huzursuzluklar, büyük patlamayı sonunda getirdi.
fatih terim ile galatasaray'ın yol ayrımı için hepimizin verdiği şaşkınlığı ali ece iyi yansıtmıştır.

görsel

Not: yorumu sonra yaparım.
ARTIK MiLLi takımımızın teknik patronudur ve güzel günler bizi beklemektedir.
milli takımdan ne kadar alacağını merak ettiğim insan kişisi.
madem milli takımı ve bu tüp kafayı bu kadar çok istiyordun niye yaz dönemi gitmedin diye kızdığım adamdır. derdin neydi bir türlü gülemedin. keşke sezon sonu gitseydin. ayıp ettip hoca. alacağın parayı da açıkla bir zahmet. nankörlük değil ama her şeyin de bir mantığı, yolu vardı.
Oy birliğiyle, akla ziyan bir sebeple görevine son verilmiştir.
Bir fenerbahçeli olarak yuh diyorum. Kulübün ağa babasını, kulübü adam edeni insan gönderir mi? Çıkar terimi gs tarihinden, bjk'den farkı mı kalır? Anca 10 senede 1 şampiyon olur o takım. Geçen sene sadece çirkefliğiyle bile kaç maç kazandırdı takımına. Çirkef mirkef ama tuttuğunu koparır.
Esas suçlulardan birisi de t.adamına sahip çıkmayan gs taraftarında. Bizim taraftarlar kendi öz evladı diye b*ktan futbol oynatan aykut hocayı bile her haliyle canhıraş savunuyordu, şu adamı kalkıp savunan kaç kişi var şu an? Ama en kısa zamanda kendileri de farkına varacak ama o zaman da "hökömet - aziz yoldorom bir oldo bizden ayırdı ühüüü" nidaları olacaka ama neyse. Bakın şuraya yazıyorum! Bu entry burda kalsın.
yolun açık olsun imparator.
hangi takımı tutarsak tutalım büyüklüğünü kabul ettiren saygın insan. fenerbahçeli olarak gitmesine sevindim ancak yapılan şerefsizliğe de üzülmedim değil. ulan madem anlaşamıyacan sene başında yolları ayır yoluna öyle devam et. olmadı ünal efendi yakışmadı size. inşallah milli takımda uzun süre kalır da eski şanlı günlerimize geri döneriz.
Demirören Galatasaray ile yollarını ayırmasının ardından şöyle bir açıklama yaptı. "Zaten 3+1 yıllık kontrat için kendisinden söz almıştık. Hemen masaya oturup, ayrıntıları konuşacağız" Hocam nasıl söz verdin galatasaray'ın başındayken? bu taraftar bunu unutur mu? sus! daha fazla konuşmak istemiyorum. git burdan!
zaten milli takımla anlaşma sözü vermiş teknik direktör. üzülmüştüm gittiğine ama şu anda gram içim sızlamıyor. bizi kafasında bitirenle işimiz olmaz. galatasaray eyvallah. sevgin eyvallah ama öyle milli takıma öncelik verip galatasaray'ı sallamaman hoş olmadı hocam. yolun izin açık olsun.

"Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, "Zaten 3+1 yıllık kontrat için kendisinden söz almıştık. Hemen masaya oturup, ayrıntıları konuşacağız" dedi."

buyrun ülker link: http://www.fanatik.com.tr...si_3_Detail_32_335768.htm
güncel Önemli Başlıklar