bugün

dizinin çok merak edilen "dayı ezel'i ne için kullanıyor?" temalı asıl konusu aşağıdaki gibi olacaktır tahminimce:

dayı, cengiz'de kendi gençliğini ezel'de ise hasmının gençliğini görmektedir, bunu cengiz'e açıkça söylemiştir de. dolayısı ile her ikisinin de** gelecekte oluşacak şartlarda ne gibi seçimler yapabileceğini kestirebilmekte ve oyununu işte tam da bu öngörülerine dayanarak kurmaktadır, çünkü tek şansı budur. neden mi?

-dayı daha önce hatırlarsanız hasmının kendisinden çok daha güçlü olduğunu ifade etmişti, bu bir.
-hasmının kendisi gibi düşündüğünü, zorluğun da burada olduğunu ifade etmişti, bu iki.
-bu durumda kalan tek silahı "hasmının da kendisi gibi düşünüyor olduğunu bilmesi" dir ki eder üç.
-bu nedenle kendisinin "ezel"in arkasında bulunması durumunda, hasmının da ne yapıp ederek "cengiz"e ulaşacağını ve o'nu kullanmak isteyeceğini bilmektedir, bu da dört.

peki plan nedir dediğinizi duyar gibiyim...işte bu dört temel gerçeğe ek olarak dayının yegane taktiğinin

"her hasmının yanında bir adamın olsun ki bitirici darbeyi istediğin anda indirebil"

olduğundan hareket ile plan şudur:

saflar belirecek ve savaş önümüzdeki sezon başlayacaktır. eyşan, ali ve cengiz üçlüsü, dayının hasmının desteği ile ezel'in karşısındadır. tüm bu süreçte dayı nasıl ki ezel'i kendisine yakın tuttu ise, cengiz de dayının hasmı ile yakınlaşacaktır. ne zaman ki bizler işler sarpa sarıyor, dayı-ezel ikilisi kaybediyor diyeceğiz, işte o anda, evet ancak ve ancak o anda, ezel'in aslında ömer olduğu gerçeği bu 3'lüye ulaşacaktır*... her gününü vicdan azabı ile geçiren ali ve eyşan'ın bu durumda ezel'i bağırlarına basmaları pek süpriz olmayacaktır. kilit adam cengiz olacaktır bu noktada. yani dayının kendisinde gençliğini gördüğü cengiz. ne yapabileceğini sanki kendisiymişcesine kestirebildiği cengiz... ve dayı bilmektedir ki, ezel'in ömer olduğu gerçeği cengiz'i de durduracaktır! bu birbirine atmadığı kazık kalmayan dörtlü (ki bu arada herşeyin sebebi, başlangıcı olan bahar'ın da ölümü ile birlikte) tüm yaşananlar sonucunda düşmanlığı bırakacak ve içinde bulundukları savaşı bitirmenin tek yolunun dayı tarafında hasmına karşı durmak olduğunu görerek hasmı içeriden vuracak, dayıyı zafere taşıyacaktır...özet ile, başta cengiz olmak üzere işte bu 3'lü, dayının içerideki adamları olacaktır. ezel sayesinde vicdanlarına ulaşılmış, yönlendirilebilir adamları... işte bu neden ile bundan bölümler önce:

"ezel vazgeçerse biz de vazgeçmiş oluruz" babında birşeyler mırıldanmıştır dayının yavuklusu dayıya...

işte bu ana senaryonun çerçevesinde bizleri mükemmel detaylar ve gelgitler beklemektedir. "geçmişte kötü olan* ve iyiyi* destekleyen" vs. "geçmişte iyi adam olan* ve kötüyü* destekleyen" arasındaki çatışma ve çatışmanın çelişkileri bizlere "noluyo lan" dedirtmeye devam edecek, bu dizi bir unutulmaz olarak televizyon tarihimize geçecek ve umarım yerlerde sürünen kaliteyi yukarı çekmek için bir motivasyon kaynağı olacaktır senaristlere.

emeği geçenlere teşekkürü borç bilirim efenim...
güzel bir bölümdü, işte akılda kalanlar:

1- Cengiz kendisine el işkencesi yapıp sonra da "sana yardım edeceğiz" diyen sayko katile verdiği cevapla yardırmıştır: "nasıl yardım? el masajı mı yapacaksınız?"

2- Ezel'in Bahar'ı hayat hikayesine inandırma çabalarındaki "dil döküşlerinde" yine- yeni-yeniden oyunculuğunu konuşturmuştur kenan imirzalıoğlu (artık çoktan alıştık)
3- Bahar ile ezel arasındaki şu diyalog adalet denen olgunun "kardeş sevgisinden bile" ileri olması gerektiğini özetler:
- ezel o benim ablam, sen ablama kötülük yapacaksın, onca sene bunun için beklemedin mi? bunları ablama anlatmayacağımı mı sanıyorsun, nasıl sessiz kalırım zannediyorsun?
- anlatırsan "yaptıklarıyla kalırlar"!

4- dayı, tefo'yu mekanına çağırarak ezel'i bulmasını söyleyip ve yarın sabah tüm ekiple kahvaltıda toplanılacağını açıklarken tefo'nun gözü dayı'nın yara-bere içindeki eline kayar, sizi bilmem ama sözlükçüler içim sızladı benim, neden derseniz işte sinema-dizi denilen kurgu sanatları böyle bir şey; gerçek olmadığını bile bile orda gördüğünüz sahnelere karşı gerçek duygular beliriyor insanın içinde. sanki ramiz dayı'ya yani tuncel kurtiz'e gerçekten bir şey olmuş gibi, sanki gerçekten canı yanmış gibi geriliyoruz burukça. bunun aynısını ben kendi adıma bir sahnede daha yaşamıştım: hani ali'nin dayı'yı sandalyeye oturtup ağzından laf almaya çalıştığı sahnede, ali bi ara iyice dellenip dayı'ya tokat vurmak için elini kaldırdığında hangimizin içi cız etmedi, o atılma ihtimali olan tokat sanki kendi babamızın, kendi dayımızın suratına inecekmiş gibi irkilmedik mi?
işte dizi deyip geçmememin sebebi bu, oturup izleriz yaşanan "gerçeksi kurguyu"

5- dayının tefo'ya "hakkını helal et, hadi" deyip yollaması ne iş anlamadım, dayı yolun sonuna geldiğini düşünüyorsa işler iyice karışacak desenize!

6- kim ne derse desin cansu dere rolünün hakkını veriyor, başka eyşan düşünün bakalım diğer kadın oyunculardan, daha ne yapsın, elinden geleni yapıyor işte.

7- insan kardeşinin ölümcül hastalığını tedavi ettirebilme adına masum bir insanın hayatına kast eder mi, etmemeli mi sorularını sorduran dizidir.
benim cevabım nettir sözlükçü kardeşlerim: benim kardeşim onu yaşatmak adına işlediğim günahla kurtulacaksa kara toprak onun olsun, bana olan sevgisini kullanıp başka insanın kanına girmenin, suçsuz yere bir insanı mapus damlarında çürütmenin haklılık payı sıfırdır benim nazarımda. derdi veren allahsa kardeşime, çare diye yalanlara sarılmak, yılanlık etmek, vicdansızlıkla yaşamak da neyin nesi?

8- "bu dayı hiç mi günlük hayat diliyle konuşmaz, sıradan şeyler yaşamaz" diyenlere kahvaltı sahnesi kapak oldu. mesele ramiz dayı'yı sıradanlaştırmaksa avucunu yalarsın yeğen, ama o da bir insan elbette. ne sandın?

9- ali'yle cengiz'in hapishanedeki konuşmaları enfesti.
ali çok dikkate değer bir şey söyledi cengiz'e dair. neydi bildiğimiz: cengiz eyşan'a olan aşkından ihanet etti ömer'e, cengiz için hayatta tek önemli şey eyşan ve ne yaptıysa eyşan için yaptı vs vs. ama ali ne diyor: sen ne yaptıysan ömer'i kıskandığın için yaptın cengiz, eyşan aşk maşk geç bunları!

10- dayı'nın kahvaltı sofrasında "ezel arkadaşlara bi izin ver, seninle ben konuşayım" diyerek kamil ve şebnem'i sofradan uzaklaştırması bir güvensizlik alameti olarak özellikle kamil'in canını sıktı gibi geldi. ne gerek vardı ki, ekip içinde gizli-saklı olur mu ki, hep beraber konuşabilirlerdi meseleyi.
maşallahı var ali'nin tefo'nun. silahlar da özel yapım mı nedir. sürekli mermiyi ağzına veriyorlar. adam mermiyi namluya sürüp silahı beline takıyor, 5 dakika sonra bir daha ağzına verip ezel in kafasına dayıyor. eee diğer mermi ne oldu, normalde dışarı atması gerekmiyor mu silahın? serdar'ın götüne mi giriyor onlar yoksa?
--spoiler--
tefo kendine sıksa türk dizi tarihinde milat olur
--spoiler--
Son bölümün bitişi ile ilgili aklıma gelen bir ihtimal;Savunulduğunun aksine Silah doludur ve tefo ezel'i vuramayıp elini indirecektir.Tefo'nun hain olduğunu anlayan ali tefoyu vurmak isteyecek ancak yapamayıp kaçmasına, gitmesine izin verecektir.Ezel'e gelince ali'nin bu tezgahının sebebi ezel'i vurmak değildir zaten tefo'yu sınamaktır.Ayrıca söylediği gibi sevdiği kızı tedaviye ikna edebilecek tek kişi ancak Ezel'dir ve Bahar artık yüzünü görmek istemiyorum demiş olsa da Ali onun tedavi olmayarak göz göre göre ölüme gitmesini göze alamayacaktır...
cansu dere'nin her kelimeden sonra içini çekmesi insanı bayıltır.

ezelhhhh...
cengizhhh...
babahhh...
en berbat olan bölüm sonu klisesini yapan dizi.

ha bu arada merak edip 1 hafta beklemek istemeyenlere gelsin;

silah falan patlamayacaktir, cünkü ezel ölmeyecegine göre ve orada bulunan bir sürü eli silahli adamin yaninda ali'yi öldüremeyeceklerine göre sahneye bahar hanfendü girer ve olaylar gelisir.

edit: imla
ezel dizisi tüm zamanların efsanesi olsun istiyorlarsa haftaya o silah patlasın ve ezelin intikamını bahar karısı alsın.
neredeyse herbir karakter, gereksiz yere, aynı sözleri bi kaç kere, farklı tonlamayla, tekrar ederek senaryoya katkıda bulundukları dizidir. misal:

a kişisi: bıdıbı bıdıbı bıdıbı
b kişisi: bırak beni gideyim. bırak (bekleme) gideyim. bırak beni (bekleme) gideyim.

başlarda hoş gibi gelen ama artık yapıldıkça ööğğğğğggg dedirten bi hal almıştır.

yine de her pazartesiyi sabırsızlıkla bekletecek derecede güzeldir orası ayrı
28.bölümünün şu şekilde başlayacağını düşünüyorum. ali' ye telefon gelir. arayan bahar' dır. bir bakarsınız bahar' ın da ensesinde silah vardır. kim silahı doğrultmuştur? tabiki dayı'nın adamları. bu şekilde ezel' i kurtarabilir.
--spoiler--
sis dağılıyor arkadaş! karşı taraf görünmeye başlıyor.
--spoiler--
yeni bölüm fragmanı yayınlanmıştır:
http://www.youtube.com/watch?v=EL3W_DvgUpo
Pazartesi geceleri yoklukta gideri olan yerli dizi. Birsürü cevapsız soruya sahip olmasıyla Lost dizisine benzeyen bu dizide en çok intikam kelimesi kullanılmaktadır.
28. bölümde ezel'in nasıl kurtulağını merakla beklediğim dizidir. bakalım bu sefer ne olacak?
Senaryo gereği ezelin Ömer olduğu ilk sezonun sonlarında nispeten belli oldu ve saflar netleşip otelin fake olduğunu eyşanın öğrenmesi de yakın, bu şartlarda bu dizi en fazla 2 sezon daha sürmeli yoksa dizinin tüm karizması yerle bir olur.
kerpeten ali ve ezel bir odaya kapanıyorlar ve cevap almaya çalışıyor ali!
bomba gibi bir bölüm geliyor canlar..sıkı tutunun!
hayatımın en sıkıcı günlerinden birisini yaşamış ben için günün en iyi tesellisi olacak dizidir.

--spoiler--
tefo'nun hayatının kararını vereceği bölüm bu akşam yayınlanacak. aslında tefo ne kadar silahı kendi ellerinde tutsa da namlunun ucunda olandır. ne karar verirse versin bu kararın en çok etkileyeceği kişi yine kendisi olacaktır.
--spoiler--
ulan durun bir bismillah. bari o bölümü nasıl geçiştiriceksiniz onu verip reklama girin. allah belanı versin atv.
--spoiler--
ebeni sikiim o silah doluydu lan tefo bakmıştı silaha. ben ezeli daha izlemem
--spoiler--
dizide hata olduğunu sandım, ama ali'nin oyunuymuş lan.

(bkz: #8039161)
habire birbirlerine silah çeken artizlerin oynadığı ama o silahlardan hiçbirinin kazayla bile olsa patlamadığı dizidir.

rest, rest, rest de bir yere kadar. inandırıcılık gittiğinde seyirci sana öyle bir rest çeker ki ezelim; kendini flaş tv'de kolbastı oynarken buluverin.

bırakıp bırakıp diziye dönüyoruz ya, vay anasını sayın seyirciler.
--spoiler--
an itibariyle dayı şebnemi okşamıştır. sarktı lan resmennnn!!!
--spoiler--
ali'nin aslen adanalı olduğunu anladığımız dizidir.
o nasıl küfür etmektir lan? aboooooo.
ali abi bu gidişatla tefo'yu vuramadan kalpten gider.
--spoiler--
hata felan yok. ali, tefo tetiği çektikten sonra neden ateş açılmadığı ile ilgili bir şey söyledi sanırsam ama silahlardan pek anlamadığım için ne olduğunu belirtemiyorum. kısacası hata yok.
--spoiler--