bugün

(bkz: evrim teorisinin molekuler duzeyde ıspatı)
saçma olduğunu görmek için zeki olmanın gerekmediği kalbin mühürlenmemiş olması gereken hipotez..
günümüzde yaşananlara baktıkça doğru olduğuna git gide inanmaktayım ne demişler
bunu yapan insan olamaz
(bkz: başka açıklaması olan varsa burda paylaşsın arkadaşlar)
bir sürü şey gibi doğru olup olmamadığının asla kanıtlanamayacağı teori. doğru olup olmadığını öğrenmek için olabilecek tek şey dünyanın varoluşundan beri süregelen zamanı çıplak gözle gözlemlemektir.*. doğru olduğunu kanıtlayabilecek binlerce gerçek vardır. ama doğru olmadığını kanıtlayabilecek somut bir gerçek yoktur. şahsen inansam da bir zaman teori olmaktan öteye gidemeyecektir.
bu saçmalığa ınananlara yoksa sizin hala harun yahya dan haberiniz yokmu denesi durum.
evrim teorisinin bir uydurmacadan ibaret olduğunu gözümüze sokmaktadır harun yahya.
Evrim karşıtı üstün zekalıların bazıları * şu tarz bir düşünce sistemi içindelerdir.

Öncelikle maddesel evrenin olmadığını ileri sürerler, onlara göre herşey bir sanrı gibidir, madde yoktur.

Bundan sonra da o olmayan maddesel kaynaklarlarla evrimin olamayacağını kanıtlamaya çalışırlar; genellikle bir anti tez şeklinde değil "bu kadar karmaşık şey nasıl olabilir" şeklinde itirazlardır bunlar.

Yahu, önce madde yoktur diyosun, sonra da maddeleri kullanıp ispat yapıyorsun*. Çok mu akıllısın? Herkesi senin müritlerin gibi süperzeki mı sanıyorsun? diye sordurtuyor insana.

kaynak için: http://www.harunyahya.org
isteyen herkesin ataları dedeleri nineleri vs vs gelmişi geçmişi maymun olsun benımkıler değil dediğim ve karanlıkta kalmadan bunları söyleyebildiğim saçma teori.
"allahım şükürler olsun ki sana inanıyorum ya bi de evrimi savunmak zorunda kalsaydım" gibi dualarda yer bulması muhtemel hadise
kafası çalışan aklı başında hiç bir bilim adamının inkar etmediği teori. aklı sıra evrimi çürütenlerin çoğunun bu konuyla ilgisiz kişiler olması da komiktir. bugün tartışılan evrimin olup olmadığı değil işleyişidir.hala bilinmeyen şeyler olsa da dün bilmediklerimizi bugün biliyoruz, bugün bilmediklerimizi yarın bileceğiz. darwin bir patika açmış, bilim de onu otobana çevirmiştir.
Hakkında çok bilgili yazar arkadaşların nedense yaratilis başlığı altında gıkı çıkmadığı başlıktır. Bu kişiler evrimin hala "maymundan gelmek" olduğunu sanırlar.

(bkz: algısı kıt bir halka izahat vermek)

http://evolution.berkeley...u/evolibrary/whatsnew.php
http://www.friday-fun.com/files/smiles/evolution.gif
sayesinde cok anlamli(!) muhalif sorularin ortaya cikmis oldugu teori.

neden bir kisi de cikip ben maymundum, insan oldum demiyor?

yakinda insanlarin gözlerinin yeri de degisecek o zaman, mesela dizlerinde cikacak.

neden diger maymunlar insan olmuyor? *
senin atalarin maymun degil tek hucrelilerdi dedirten teoridir cunku bu teoriden sonra billim adamlarinin calismalarina gore * * dunyada ilk once tek hucreliler vardi.maymunlarin suan evrim gecirmemesine gelince evrimin bir kac bin yilda degil de milyonlarca yilda gerceklesmesidir

ne yani lan ben atam tek hucreliler miydi
ewt cnm yuzeysel bir bakis acisina gore oyle * *
Efendim görülüyor ki, evrim hakkında yorum yapmak, doğruluğu üzerinde tartışmak ve dalga geçmek için öncelikle bilimin ne olduğu, daha sonra da evrimin ne olduğu bilinmelidir.

Öncelikle bilimin mutlak, sabit ve kesin olduğu bir yanılgıdır. Bilimsel yollarla ulaşılan doğrular mutlak değildir, değişebilirdir. Bilimin bize \"doğru\" olarak öne sürdükleri sadece doğru farzedilmiş bilgilerdir, aksi ispatlanmamış olduğu için bu bilgileri kullanarak ilerlenir. Bilimin ilgilendiği konularda \"tamam doğruyu bulduk, buraya kadarmış\" diye bir anlayış söz konusu olamaz. Bazı kaynaklardan gelen bilgilerin kesin doğrular olduğunu savunmak, bu doğrular da bilimsel yollarla desteklenemeyecek duruma geçildiğinde ise bu -sözde- doğruları doğaüstü güölerle ilişkilendirmek bilimin işi değildir. Yaratılışla ilgili konuların uzaktan yakıdan bilimsellikle ilgili olmamasının nedeni,yukarıda açıklanan değerlendirmelerle ters düşmesi, sabit doğru kabul edilmesi ve deneye tabi tutulamamasıdır.

Konunun dağılma ihtimaline karşı bilimsel yolu açıklayalım.

\"1. Evrendeki bir fenomenin gözlemlenmesi
2. Bu fenomene dair, gözlemler ile tutarlı, ancak kesin olmayan, hipotez adında deneysel bir açıklama getirilmesi
3. Hipotezin tahminlerde bulunmak için kullanılması
4. Tahminlerin deneylerle veya ek gözlemlerle test edilmesi ve sonuçlar ışığında hipotezde gerekli değişikliklerin yapılması
5. (3) ve (4) numaralı adımların hipotez ve deney arasında tutarsızlık kalmayana kadar tekrarlanması\" *

http://tr.wikipedia.org/w...:Bilimsel_y%C3%B6ntem.png

Bunları göz önünde bulundurduğumuzda, yaratılış daha 2. basamağa anca gelirken, evrim bu yöntem ile geliştirilmiş ve çoktan belli güvenilirliğe sahip olmuştur.

Bilimin özüne yönelik bu kadar göz gezdirmekten sonra evrim teorisiin ne olduğuna gelelim;

Canlılığın başlaması için ortamda mutlaka organizmayı oluşturup ona yaşam alanı sağlayacak bazı öğelerin bulunması gerekir. bunlar; sıcaklık (enerji), su, karbon, hidrojen, azot, fosfor ve oksijedir. Bu öğeler amino asitleri ve canlı yapı taşları olan proteinleri oluşturmak durumundadır. Bilime düşen ise zaten dünyada mevcut olan bu maddelerin nasıl birleştiği hakkında düşünmektir ve işini de zaten yapıyordur. Bir deneye göre yeterli ve güçlü bir enerji kaynağının bu organik moleküllerin bireleşmesini sağladığı ispatlanmıştır*. Fakat tabii ki bilimsel olmak gerekirse bu kesin gerçek olarak kabul edilmiyordur. Yaşamın temelinin uzayaki farklı bir ortamndan dünyaya taşınmış olabileceği de ihtimaller dahilindedir. Uzaydan gelen parçacıklar arasında tonlarca organik madde de yer alıyordur.

Evrimim mekanizmaları:

Evrilmenin gerçekleşmesi için öncelikle iki temel süreç lazımdır. Bir tanesi genetik çeşitlili sağlayıcı mekanizmalar, diğeri de ortama uyum sağlayıp sağlayamama durumuna göre \"temizlik\" görevini yapacak mekanizmalardır.

GEnetik çeşitliliği sağlayan bir mekanizma mutasyonlardır; Çoğu mutasyon organizmaya zarar verir ve bir çoğu da sadece kendi organizmasına etki eecek özelliklere sahiptir, özelliklerin taşınmasına el vermez. Fakat özellikle karmaşık yapıdaki canlılarda basitlerinkinden çok daha az da görülse yararlı mutasyonlar da vardır.

ilgili birkaç teknik konu:

mekanizmalar üzerine genel bakış: http://www.genetikbilimi.com/genbilim/evrimvegen.htm

rekombinasyon: [link]http://www.biltek.tubitak...ori_id=2&soru_id=1143
[/link]

genetik sürüklenme: http://en.wikipedia.org/w...netic_drift#External_link

Çeşitliliğin sağlanmasından sonra ise kimin soyunu devam ettireceğini belirleyen ve tabii ki bilinçsiz olan doğal seçilim devreye girer. Genetik özellikleri ortama ayak uydurabilmesi yönünde avantaj sağlayanlar hayatta kalır, diğerleri yok olur.

ayıntılı bilgi ve örnekleri için: http://en.wikipedia.org/wiki/Natural_selection * *
bilimden, bilim tarihinden anlamayan insanların (bkz: aramaya inanmak) darwin nin "insanın atası maymundur" dediğini sandığı teoridir. darvin hiçbir zaman bunu söylememiştir.
-lütfen türlerin kökenini okuyunuz
-kara cahiller için bilim
-maymun çok güzel bir hayvandır
-bilmemek değil aramamak ayıptır
hayatı tesadüflerle açıklayan saçma teori.
en yanlış anlaşılan tarafı insanların atası maymundur ki türlerin kökenini okuyan yada bilimle ufak bi şekilde ilgilenen insan darwinist yaklaşımda insanla maymunun atası ortaktır denilmesi daha doğru olur.
hayvanat bahcelerinde maymun ve goriller bolumune VIP giris karti bulunan maymunlarin atasi darwinin bir zirvasi...

(bkz: zirvalar)
(bkz: maymunlarla cinsel iliski)
bu kadar entry girilmesini hak etmeyen saçmalık. umarım bu son olur. (bkz: ateiste allah belanı versin demek)
insanların var oluşundan milyonlarca, milyonlarca yıl önce Pangea isimli "tek kıta" parçalara ayrıldı ve yine insanların var oluşundan milyonlarca, milyonlarca sene önce günümüz dünyasının haritada gördüğümüz haline dönüştü.

ilginç olan şudur ki, Avustralya, madagaskar, yeni zelanda, yeni gine ve daha bir çok adada, bugünkü yerlilerin atalarına ait iskeletler, fosiller bulunmuştur. Örneğin
1- "avustralya yerlileri olan aborjinler'in ataları koskoca denizi aşıp Avustralya kıtasına nasıl varabilmişlerdir? Yüzbin sene önce gemi yapmayı öğrendilerse, şimdi hala ellerinde mızrakla nasıl dolaşıyorlar?"

2- "Yoksa hiç geçmemiş, hep orda mı var olmuşlardır?"

Hangisinin mantıklı geldiğini sorgulayarak düşünmek gerekir. Hem de dogmalara, saplantı fikirlere bağlı kalmadan...
allaha inanmayanların sarıldığı saçmalık. halbuki national geographic channel'da birkaç tane belgesel izleseler hemen kitaba* sarılırlar.
bütünüyle olmamakla birlikte kabul edilebilecek teoridir.zira darwin büyük bir hata yapıp evrimin yönünün tam tersini savunmuştur.maymundan insana geçiş süreci aslında insandan maymuna [hayvana] olarak değiştirilmelidir.günümüzde örneklerine sıklıkla rastlanır
charles darwin in türlerin kökeni kitabında kanıtlamaya çalıştığı olgu. her geçen gün bulunan fosiller ve devam eden araştırmalar sayesinde gelişmektedir. bu gelişmeleri kuran yazmıyor, incil bahsetmemiş ya da benim dedem maymun değil gibi oldukça yüzeysel fikirlerle çürütmeye çalışmak yararsızdır. çünkü kuran incil ya da maymun evrimin sadece rolleridir. 1500 sene önce mağarada vahiy almak kutsal ve erişilemezken şimdilerde uzayın derinliklerini araştırmak peşindedir insanoğlu. bu bakımdan evrim doğanın en gelişmiş devinim aracıdır. yanlış olduğu veya olabileceği sadece ilahi dinlerin kutsal saydığı kitaplar ya da bunları kullanarak fikir edinen insanlar tarafından kabul edilmektedir. aksine bilim tarafından gayet savunulan ve geliştirilen bir hal almıştır. kavram olarak sürekli devinim halinde olmak anlamında düşünülebilir. evrim bir ders değil bir sonuçtur fakat bu sonuç kendisinden sonra kurallar koymaz sadece yoluna devam eder. yolu da önceden belirlenemez ve kestirilemez.
maymunların bir kısmı evrim geçirmiştir.

- oleyyy, heyooo, lorkee
+ noluyo lan burda
- evrim geçirdik, artık insan olduk.
* taze muz buldum, gidip toplayalım mı ismail?
+ sktr, muna kodumun maymunu!
güncel Önemli Başlıklar