bugün

diyarbakır ın eski ismi.sanılanın aksıne bu ad, sehirdeki bakırcılardan türetilmemiştir.diyarbakırın uzun yıllar bekir ismindeki bir hükümdarın kontrolu altında kalması sonucunda sehir bu adla anılmıstır.diyarbekir; yani bekirin diyarı..
http://www.diyarbekir.net
(bkz: diyarbekir etrafında bağlar var)
(bkz: amed).
ciwan haco'nun güzel bir eseridir. aynı zamanda agire jiyan'da seslendirmişlerdir.

diyarbekir warê min e
diyarbekir cihê min e
cihê bav û kalê min e
ew mesken û paytaxta min e
ew xumxuma ava mezin
diherike û pêl bilezin
kulê dilêm pê re dibezin
civat û seyrana min e

li ser surhê singa te bû ferman
hatin bi te re xortên ciwan
bi hêbet û bi qehreman
êdî ne ma tirsa giran
li ser birca te yê bilind
mij û dûman her girtine
gul û sosin pel weşandin

bimrim bijîm li vê dinyayê
li te divegerim carek dine...
ha diyer bekir ha öbür bekir.* hepsi amed e çıkar.
zamanında şehrin bekir isimli biri tarafından yönetilmesi nedeniyle, şehre bekirin diyarı anlamına gelen diyar-ı bekr denilmiştir. diyar-ı bekr'in zamanla faklılaşması ve kolay kullanımı açısından diyarbekir'e daha sonra da diyarbakır'a dönüşmüştür.
trt 6 ya göre diyarbakır ın adı.
ahmed arif'in bir şiirine bu haliyle isim olmuştur. diyarbekir kalesinden notlar ve adiloş bebenin ninnisi isimli bu şiir aynı zamanda grup kızılırmak tarafından bestelenmiştir. tekrar tekrar okunası bir şiirdir.

Varamaz elim

Ayvasına, narına can dayanamazken,

Kırar boynumu yürürüm.

Kurdun, kuşun bileceği hal değil,

Sormayın hiç

Laaaaal

Kara ferman çıkadursun yollara,

Yarin bahçesi tarumar,

Kan eder perçem

Olancası bir tutam can,

Kadasına, belasına sunduğum,

Ben öleydim loooy

Elim boş,

Ayağım pusu.

Bir ben bileceğim oysa

Ne afat sevdim.

Bir de ağzı var dili yok

Diyarbekir Kalesi

2.

Açar,

Kan kırmızı yediverenler

Ve Kar yağar bir yandan,

Savrulur Karacadağ,

Savrulur zozan

Bak, bıyığım buz tuttu,

Üşüyorum da

Zemheri de uzadıkça uzadı,

Seni, baharmışın gibi düşünüyorum,

Seni, Diyarbekir gibi,

Nelere, nelere baskın gelmez ki

Seni düşünmenin tadı

3.

Hamravat Suyu dondu,

Diclede dört parmak buz,

Biz kuyudan işliyoruz kaba - kacağa,

Çayı Kardan demliyoruz.

Anam sır gibi saklar siyatiğini,

"Yel" der, "Baharın geçer".

Bacım, ikicanlı, ağır,

Güzel kızdır, bilirsin.

ilki bu, bir yandan saklı utanır

Ve bir yandan korkar

Ölürüm deyi.

Bir can daha çoğalacağız bu kış.

Bebeğim, neremde saklayım seni?

Hoş gelir,

Safa gelir,

Ahmed Arif'in yeğeni

4.

Doğdun,

Üç Gün aç tuttuk

Üç gün meme vermedik sana

Adiloş Bebem,

Hasta düşmeyesin diye,

Töremiz böyle diye,

Saldır şimdi memeye,

Saldır da büyü

Bunlar,

Engerekler ve çıyanlardır,

Bunlar,

Aşımıza, ekmeğimize

Göz koyanlardır,

Tanı bunları,

Tanı da büyü

Bu, namustur

Künyemize kazınmış,

Bu da sabır,

Ağulardan süzülmüş.

Sarıl bunlara

Sarıl da büyü.
diyabakır ortasında vurulmuş uzanırım, ben bu kurşun sesini nerde olsa tanırım..

(bkz: ahmet kaya)
diyar-ı rûm'un en şarkında, memalik-i kürdî'nin garb-ı şimalinde bir şehir. bekir'in diyarı demişler. bekir öleli belki yıllar-yıldızlar oldu. amma adı artık kardeş kavgasına yâren olmuş. hükümdarlar, şairler memleketi, kadınlı-çocuklu koca bir şenlik meydanı kan kokusuyla uyuyup-uyanır olmuş. birileri kaledir derken, birileri bunu tasdiklermişcesine fethetmeye meyillenmiş. ey asia minor evladı, bre romalı, bre hititli, bre osman'ın torunu! selahattin'in oğlu! kendine gel de, gör şu yaban halini. gör şu düştüğün ruhsuz pusuları, gör hayın tuzakları. gör şu kana susamışlığın, kendi kanlarına tapanların elinde nasıl silah olduğunu. gör kardeş katlinin mevlana'nın, yunus emre'nin ruhları önünde ne fecaat bir hal arz ettiğini. gör de utan. gör de usan gayrı. el uzat barışa. el ver sevdalıya.
(bkz: diyarbakır)

edit: niye kötü oylar bir insan bunu? mal olsa gerek.
bazı komik kesimlerin sözde ülkelerine başkent yaptığı ilimiz. sanıyorlar ki bir şehrin insanları değiştirilemez, bir şehir boşaltılıp türklerle doldurulamaz.
Akkoyunlu devletinin başkenti.
diyarbakır'a diyarbekir demek, kürt'e kurt demek gibidir.
adı,çevresinde özellikle de ergani ilçesinde bulunan bakır madenlerinden dolayı diyarbekir'den diyarbakır'a çevrilmişitir. bir vakte kadar nüfusunun çoğunluğunu türkmenler oluşturmaktaydı ama şimdi ite köpeğe mekan olmuştur. adını, bağlı olduğu ülkeyi beğenmeyen s.ktir olur gider başka ülkede yaşar. o kadar!
diyarbakır'ın Osmanlı dönemindeki adı yazılışıda diyar-ı bekir şeklindedir.
gerçek ismi asimile edilmiş şehir.
atatürk'ün şehre ziyareti sırasında diyarbekir halkına nutuk çekerken kullandığı isim yüzünden değişerek diyarbakır olan kadim şehir.

devlet politikalı sonucu geri kalmış kalkınamamış bir şehirdir; ama buna rağmen kendi olanaklarıyla varolmaya çalışmıştır.
halkının %98' i kürd kökenlidir.
iş imkanı olmadığı için halkının büyük çoğunluğu diğer şehirlere göç etmiştir.
diyarbakırlı asıl kürtlerin memleketleri için söylemleridir. ayrıca bir ahmet kaya türküsünde de geçer. bu yüzden amed tamamen uydurma bir isimdir.
osmanlı imparatorluğu devrinde diyarbakır'ın adıdır.
asıl adı ''amed'' olan şehrin osmanlı zamanında adlandırıldığı isimdir.
diyarbakırın gerçek adıdır. doğunun başkentidir.
güzel bağlar hanımey lorke
suları buz gibi çağlar de la le lorke

dizelerinden bağlarının güzel, akarsularının buz gibi çağladığını anladığımız şehir. buz gibi sulardan gelen adam(şahin k) dan çekindiğimiz için gitmek istemediğimiz yerdir genellikle.
ne kadar unutturulmaya çalışılsa da Diyarbakır; uzun hasan'ın şehridir.