bugün

ölü bedeni.
el cuerpo adli ispanyol gerilim filmnin turkce adi.
Lise sınıf arkadaşımın lakabıydı. Çocuk mumya gibi kara kuru bir şeydi. Bazen cesi de derdik. Ayrıca sınıfın ineğiydi.
insanın fizyolojik görevlerini yerine getiremez hali.
Çok kötü koktuğu söylenendir. Bunu kimden duymuştum hatırlamıyorum. Ceset incelemek zorunda olanlarda iyi mide var.
yaşam belirtisi bulunmayan ölmüş canlılardan kalan kalıntıya verilen adtır.
hayatımda bir kaç kere ceset gördüm insanın gerçekten tüyleri ürperiyor o hareketsiz rengi solmuş soğuk bedeni görünce.
Kurtulmaya çalışırken değişik olaylar meydana gelebilir.
görsel
görsel
Bir ispanyol filmi.

--spoiler--
Bir gün bir morgdan iş kadını Mayka'nın cesedi kaybolur. Hayatta her şeyi düzenli ve planlı olan bu kadının ölümünün arkasındaki sır perdesi henüz aralanamamışken, bir de cesedinin ortadan kaybolması olayı daha da karmaşık hale getirir. Dava ile ilgilenmesi için dedektif Jaime Pena görevlendirilir. Jaime de eşini kaybetmiştir ve bu travmanın izlerini henüz tam olarak atlatamamıştır. Bu davayı hem kişisel duygularını çözüme kavuşturmak hem de halen meslekte iyi bir polis olduğunu göstermek için değerlendirecektir. Fakat olayın o kadar çok karanlık noktası vardır ki davaya dahil olan hiç kimse aslında göründüğü kişi değildir. Cinayetin ve kaybolan cesedin arkasını araştırdıkça hem maddi hem manevi farklı sonuçlara doğru yönelecektir...
Oriol Paulo'nun ilk uzun metrajlı sinema filmi olan yapımın başrollerinde Belén Rueda, Hugo Silva ve Aura Garrido bulunuyor.--spoiler--
Beynim bir ev.

Evimin içinde kilitli bir kapı var. Bu kapının olduğu tarafa bile bakmıyorum yıllardır. Yanlışlıkla baksam bile kafamı çeviriyorum. Görmesem daha iyi, böyle yaşanır görmesem diye düşünüyorum. Kaç yıl geçti ben görmedim o kapıyı. içerde ne varsa eksikliğini unuttum. Var hayatımda bir eksiklik farkındaydım ama ne olduğunu unuttum işte. Yok edemesek de girmeyelim işte o odaya.

Bugün duvar yıkıldı. Ben kapıdan tarafa bakınca bile stres terleri döküyorken, bugün duvar yıkıldı. Kapıyı unutmaya çalışırken odayı gördüm.

Bir ceset.

Yatıyor öyle kan revan içinde. Kemikleri tuz buz. Hiçbir organı yerinde değil. Delik deşik, parça parça.

Bir ceset.

Bırakıp çıkmışım işte. Kapısını kilitlemişim. Demişim ki ben girmezsem bu odaya, unutursam bu kapıyı, yaşarım işte lan. Yaşarım be. Bırak da yaşayayım be. Eksik meksik. Ne olacak ki?

Bugün duvar yıkıldı. içerde bir ceset.

Benim cesedim. O zaman öldürmüşüm işte kendimi. Kendimi hissetmeden yaşıyorum. Sırası mı şimdi? Belki de sırası. Göstere göstere yıkılmadı mı bu duvar? Madem açmıyosun kapıyı al ulan duvarını yıkarız mezarının der gibi yıkmadılar mı?

Sık sık ben hasta mıyım lan diye düşündüm. Kendim gibi hissetmiyorum. Bir şey eksik. Unutmuşum işte, hatırlamaya değer mi? Unuttuysam bir bildiğim vardır diye diye geldim bugüne. Eksik meksik. Ne olacak ki?

Ama şimdi olmuyor işte. Bir ceset. Gömülmemiş. Yakılmamış. Odaya kilitlenip unutulmaya bırakılmış. Tanıyorum kendimi. Yarım iş bırakmam. Zamanı gelir, yolunu bulur diriltirim diye bırakmışımdır oraya. insan kendi cesedini gömmeye nasıl kıysın?

Bir ceset.

Benim cesedim.

Diriltirim lan ben bu cesedi!
Ruhsuz beden.
herkes bir gün bu adla anılacaktır.
ispanyol yapımı kafa yediren müthiş bir filmdir. böyle senaryo yüzyılda bir çıkar.
48 saat sonra çürümeye başlar.
Hukuki anlamda eşya .
Ölen insanların cansız bedenine verilen isimdir.
yaşam belirtisi olmayan eski canlıdır.
https://www.youtube.com/watch?v=1hcXfiGz7ho izmir'de kullanılmayan asansörde bulunan 5 yıllık ceset.
(bkz: el cuerpo).
ruhun posası, tazeyken üzerinde tüten acıları ve karanlığı hissetmek ve dokunmak...

ölü geride kalanların ruhunu besliyor, bir kısmına da haz veriyor. belki de o yüzden bazılarımız böyle tapıyor.
öiü ölünce ortada kalan hareketsiz buz gibi vucut.
ruhu çalınmış beden.
Stephen King'in "the Body" adlı eserinin Türkçe'de yayınlandığı isim. Ne yazık ki baskısı tükenmiş durumda. Arıyoruz sahafları falan.

Rob Lowe'un başrol oynadığı "Stand By Me" filmi bu eserinden çekilmiştir.
(bkz: maktül)
ölmüş insan vücudu.