bugün

telefonda yada internette yapılan söyleşinin ağız dalaşına dönüşmesi ve bu ağız dalaşınında fiili bir eyleme yani kavgaya dönüşmesi esnasında söylenebilecek sözdür. örneğin; bekle beni ananı s... senin vb.
"bırak! beklemekten usanmış dostlarım
öldüğümü sansınlar benim.

içme! anılar gibi acı
içme sakın o şaraptan"

dese bile, bünyeleri içmeye meyleden bir ezginin günlüğü şarkısıdır.
(bkz: daha naabim ölim mi)
eğer ilişki devam "etmiyorsa", kurulan en aptal cümlelerden biridir.
neyi bekliyoruz arkadaş, kimi bekliyoruz, niçin bekliyoruz?!
ben beklerken sen ne yapacaksın hem?!
seven adam bekletmez ki, tutar kolundan seni de götürür gittiği yere..suratında "ehe" yle gidersin zaten..
seven adam sevdiğiyle toplanır, toparlanır...
seven adam hiç gitmez ki zaten, gidemez..
seven adam bırakamaz ki...1500 km uzağa bile gitse seni de götürür yüreğinde..

neyse benden size tavsiye;
böyle bir şey duyduysanız ayrılık arefesindeki sevdiceğinizden, bırakın gitsin o sevdiceği..
nasılsa her türlü onu beklemekle geçecek ömrünüz, bir de "gün gelip te bir gün geleceği yanılgısına" düşüp umutlanmayın, acıtmayın canınızı..
kabullenin "o hiç gelmeyecek, hem de hiç"!!
son nefestir. usulca verilen, içi kanata kanata, yüreği yaka yaka verilen son nefestir.
bekle diyen adamın tarafından bakmayız çünkü, ya dışardan bakarız bu söze, ya ters tarafına empatiyle yaklaşırız..
anlamayız bekle diyen adamı. sevdiceğin kollarına bırakmak varken kendisini, o huzuru yaşamak varken, o sıcaklığı hissetmek varken, o mutluluğu yaşamak varken uzakta kalmasının sebebini anlamayız, işimize gelmez çünkü. biz bekleriz, o bekle dediği andan itibaren artık bizden çıkmıştır iş, çünkü biz o gittiği için bekleriz. o geldiğinde bir anlamı olmaz. o elini uzattığında bir önemi kalmaz. böylece değersizleşir o tüm beklemeler, o hasretler değersizleşir. hemen yeni bir sevgili ararız. hemen yeni insanlarla tanışırız. yeni hikayelere katarız kendimizi. hemen yeni bir güne uyanırız. hemen yenilikler oluverir hayatımızda. bir anda. hani deli divaneydik ya, hani kopamıyoduk ya, geçiverir. bir anda..
çünkü gelmiştir ve bir anlamı kalmamıştır artık. şimdi çekilen acının tek sebebi yanlız olmaktır. etrafında çocuklarımın babası/annesi olabilecek bir aday bulamadığın içindir. ve sağa sola duyurma çabasıdır, yanlızım hey tadında. o acı artık çirkinleşmeye başlamıştır. çünkü beklenen gelmiş ve önemini yitirmiştir. kabul etmessin geldiğinde ve artık tamam dersin. o acı bitti, şimdi biri bana gelsin, acilen, hemen gelsin...

kabullenmek gerek, herkes gerçekten hangi kalpte ne kadar yer ettiğini bilir. kendine itiraf ettiğinde gerçekten bilir bunu. ama itiraf edemez bunu, ya da itiraf edemez neyi neden beklediğini, ya da itiraf edemez o söylemeye korktğu şeyi...

hadi yalan de *
bekle beni der,beklemezsin gelmez,ölüm gibi bir şey olur ama kimse ölmez.
içme anılar gibi acı içme sakın o şaraptan...

hüsnü akan'ın, solo albümde çıkarsan ezginin günlüğünden gitme, dediren, gitme ki sonu gelmesin bu tadda şarkıların,şarapların diye haykırtan şarkısı.
mabel matiz'in yorumuyla da güzel olmuş ezginin günlüğü şarkısı.
Bekle beni küçüğüm
umudu karartmadan
sevinci yitirmeden bekle.
Döneceğim bir gün elbet
bekle beni küçüğüm.

diye insanın çaresizliğinde bile umut vareden Ahmet Telli şiiri.
bir özdemir asaf şiiri.

--spoiler--
bekle dedi gitti
ben beklemedim, o da gelmedi.
ölüm gibi bir şey oldu
ama kimse ölmedi.
--spoiler--
hiç gelmeyecek kisinin giderken kalanin daha fazla incinmemesi icin verilen emirdir.

bizim ahmak da bekler. gunler, haftalar belki aylar gecer. ama unutur nasilsa aman.
konstantin simonovun duygu yüklü şiiridir.
isin kotusu, bunu diyen hic gelmez, gelecek olsa gitmezdi ki.
deseydi, hep beklerdim.
mabel matiz'in yine eline yüzüne bulaştırdığı, manuş baba'nın ise mükemmel yorumladığı şarkı.
öğretmenler günün kutlu olsun nurettin rençber...

--sözleri--
karların tozduğu bir gün geleceğim
belki de üstüm başım kir pas içinde
bütün bir zemheri nefesimle ısıtıp
saçlarını okşayacağım.

bir türkü tutturup uzanacağım
eski bir kanepe ya da somya üstüne
senin o su gibi tertemiz yüzüne
doya doya bakacağım.

bekle, bekle, bekle beni
aklının dinmeyen ateşiyle
umudun dingin ışığıyla
yüreğinin şefkatiyle bekle.

bekle, bekle, bekle beni
aklının dinmeyen ateşiyle
inancın dingin ışığıyla
yüreğinin şefkatiyle bekle.

masmavi bir sabah uyandığında
pencereni aç ve rüzgarı bekle
baharı müjdeleyen bir kanarya sesiyle
avuçlarına konacağım

çiçeklerin balkonda solmasın diye
her akşamüstü bir bir sulayacağım
en sevdiğin kitabın son satırlarında
usulca kaybolacağım.

bekle, bekle, bekle beni
aklının dinmeyen ateşiyle
umudun dingin ışığıyla
yüreğinin şefkatiyle bekle.

bekle, bekle, bekle beni
aklının dinmeyen ateşiyle
inancın dingin ışığıyla
yüreğinin şefkatiyle bekle.

--sözleri--

https://www.youtube.com/watch?v=wlnQh3RRfe0

bekle beni...
Sana bekle demiyeceğim bir sonbahar akşamı yağmurların altında.
Belki beni seviyordun ama yağmurları sevmezdin.
Sırf bu yüzden seni sevmiyorum.
Haberin olmiycak ama senin icin gelecegim.
Abisi Bahattin Karakoç'un "ıhlamurlar çiçek açtığı zaman" şiirine benzemiş. Artık hangisi önce yazdiysa diğeri ona öykünmüş.

"...
Şimdilik bağlayıcı bir takvim sorma bana,
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman..."
ömür çok kısa hacit bunlar için değmez.
en nihayetinde farkederse terdeker.
Cem karaca'dan dinlenince daha bir güzel olan şarkı.

Gece şarkısı.