bugün

ikinci bahar dizisinde komiser karakteriyle karşımıza çıkan yazar. *
(bkz: sefa sirmen)in oğlu. mankenlerle takılır. ayrılmadılarsa (bkz: aslı sarı) ile evlenecektir
gectigimiz sene cnn turk kanalinda can bartu'yla birlikte spor programinda yorumculuk yaparak beni sasirtan cumhuriyet gazetesi yazari.
bahçeşehir üniversitesi 'nde devrim tarihi dersine girer. hukuk 1 'deki öğrencilerin korkulu rüyasıdır, 4. sınıfa kadar, hatta daha okul bitse bile, insanın anasını ağlatır.bülent tanör ün kurtuluş kuruluş kitabını öğrencilerine okutur ve finalde bu kitaptan sorar sorularını.
12 Eylül darbesinden sonra, cumhuriyet gazetesinde 'samim lütfü' mahlasıyla yazılar yazmıştır. yazılarını, daha sonra 'kelepçeli yazılar' olarak kitaplaştırmıştır.
suratından nefret fışkıran kalın sesli kel adam.
futbol ve siyaset uzmanı yazar.
cumhuriyet'ten ayri kaldigi donemde milliyet gazetesi'nde spor yazilari da yazmis olan, galatasaray liseli gazeteci. eskiden galatasaray universitesi'nde devrim tarihi dersleri verirdi. halen cumhuriyet gazetesinin dorduncu sayfasinda yazmaktadir. pek cok yazisina "sevgili" diye baslar. su siralar skyturk'te siyah-beyaz adli bir programi vardir.
skytürk kanalında, kürşat bumin ile, hafta içleri 19.30'da yayınlanan, gündemden konuları ele alan programın bir parçası. büyük parçası.
giriştiği her işin üstesinden hakkıyla gelen yazar, oyuncu, yorumcu ve en bulunmazı "insan".
(bkz: ali sürmeli)*
dikkat çeken bir cumhuriyet gazetesi yazarı.
bugün bursa almira hotel'de cumoklarla buluşmuştur.
cumhuriyet gazetesinin kaliteli yazarlarındandır.
dün gece ki genç bakış programında sanıldığının aksine orada bulunan sözde öğrencilere ayarın kralını vermiş kişidir. başbakanın gazete okumayın demesi üzerine ''bu halk zaten okumuyor % 70'i okumuyor , e okumadıkları için seçimlerde böyle oldu'' demiştir. tüm akp'lilere selam etmiştir. bu arada 2 recep denklemine de hayran kaldım. biri recep ivedik bir diğeri recep tayyip erdoğan. cahil halkın seçtiği parti ve film. genç bakış'ın neden o saatte yayınlandığı ise ali sirmen'in bütün söylediklerini haklı çıkarmakta.
türkiye'nin gerçekleri bu saatte konuşulur dedi bir de saat yanılmıyorsam 02.30 civarıydı.
darbelere karsıyım, ancak demokrasi icin gerekliydi sözlerinin sahibi.
"insanlar hem darbeye karsı olup hem nasıl demokrasiden bahsedebilir" diyerek beni beyin a*cıklaması gecirtmiştir.
edit:sivil darbelerde olurmuş. biri bu yaşlı amcaya soylesin sivil darbelere darbe denmez "devrim" denir.
az önce habertürk te açıklama yapmış kişidir.efendim ben darbe gerekliydi demedim,o zamanlar demokrasi mi vardı ki demokrasi karşıtı hareket olsun dedim diye açıklama yapmıştır.
cumhuriyet halk partisi yazarı.
türkiye'nin açılımdan önce daha huzurlu bir ülke olduğunu, açılımın ülkeyi gerdiğini söylemektedir. aynı mantıkla bakarsak, o zaman hastaneye gidip kanser olduğunu öğrenen ve kemoterapi tedavisine başlayan bir hasta da hastaneye gitmeden önce son derece huzurludur, mutludur. durup dururken başını belaya sokuyor denyo. halbuki hastaneye gitmese hasta da olmayacaktı. diiimi diiimi...

bu düşünce yapısında bir adam da gazete yazarı olabiliyor ya. pes doğrusu.
geçenlerde yaşadığım olayı hatırlatır. 70 yaşında bir hasta onkoloji servisinde yatmaktadır. ilerlemiş kolon ca olduğu için son günlerini yaşamaktadır. ailesi hastalığını bilmesini istemediği için hastaya bildirilmez. kolostomi takılarak, morfin ile ağrıları azaltılarak kalan günleri geçirmesi sağlanmaktadır. anamnez almam için hoca gönderir. bir bölümünü aynen yazayım.

-amca geçirdiğin hastalıkı söyler misin?
-hiç hastalık geçirmedim, ömrüm boyu doktora bile hiç gitmedim.
-hastanemize neden başvurdun?
-karnımda ara ara ağrı oluyordu, bazen gaz oluyordu, kabızlık felan oluyordu. aldı getirdi çocuklar.
-ne zamandan beri var.
-10-15 senedir böyle.
-başka bir sorunun var mıydı?
-başka bir şeyim yoktu, sapasağlam yürüyerek geldim. şimdi her yerimi kestiler, yürüyemiyorum, her yerime hortumlar taktılar. ne zaman çıkaracaksınız beni. öldürünceye kadar tutacaksınız anlaşılan.

böyle devam etti. yıllar boyu ağrılarını önemsemeyip, doktora gitmemiş. şimdi ağrıları dayanılmaz hale gelince mecburen gelmiş. olanları, olacakları tedavi eden doktorların suçu olarak görüyor.

ali sirmen'de aynı hesap. türkiye'de yıllarca halı altına süpürülen sorunlar ortam demokratikleşip, konuşulabilir hale gelince yıllarca yapılan baskı değil demokrasi ve bunu sağlayan hükümeti suçluyor.
olduğu gibi adlı programda 'kenan evren, asacak birşey bulamadığı için resim yapmaktadır.' demeye getirmiş espirili köşe yazarı.
http://www.gazeteciler.co...si-erdogandan-21822h.html
kimlikte müslüman gerçekte yahudi inancına mensup olan yani sabetaycı/sabetaist bir yazardır. müslümanlara olan kini ve şeytana olan yakınlığı bundandır.
darbenin askerden veya sivilden gelmesi farketmez diyor. sivillerin diktatörlüğünde 12 eylül'den daha beter hukuksuzluk olduğunu iddia ediyor. tutklamaların 12 eylül'de 600 bin günümüzde ise 400 bin ve devam ettiği için 600 bin rakamını geçeceğini iddia ediyor.

biri şu adamı sustursun. çok feci küfredecem. iğrenç ve akıllara zarar.
cumhuriyet'te yazdığı yazılarına buradan ulaşılabilir :

http://www.kemalistler.org/category/ali-sirmen/
güncel Önemli Başlıklar