bugün

taffarel'in performansını ve takımına böyle bir kalecinin gelecek oluşunu unutabilir mi insan?
zidane'nin finalde brezilya'ya 2 tane kafa golü attığı dünya kupasıdır.
r.carlosun frıkıkden kullandıgı muhtesem vurusu bu yılda olmamısmıydı?
hırvatistan-almanya maçı aklıma kazınmış olan dünya kupasıdır. 98'den sonraki dünya kupaları hiç tat vermedi nedense. çünkü hep gösterişe gidildi. teknolojinin nimetlerinden daha fazla yararlandıkça dünya kupası daha fazla boynu bükük kaldı. 98 dünya kupası bence insanlığın izlediği son mükemmel dünya kupasıdır.
maskotu horoz olan ve fransa'da yapılan turnuvadır. biraz da hakemlerin müsamahası ile fransa şampiyon olmuştur.
maymun çarli türkiye'ye gelmiş dizide oynamıştı, ilker aksum başroldeydi, eniştesinin evine 98 dünya kupası izlemek için gelmiş bi daha gitmemiş bi tipi canlandırıyordu.
hey gidi günler...
yanlış hatırlamıyorsam kupayı kaldıran isim fransa kaptanı deschamps'tı. maskotu horozdu.
finalde ki ronaldo'nun hayalkırıklığı yaratan performansından sonra ortalıkta bir sürü spekülasyon dönmüştü.

acaba maçı sattı mı.

halbuki gerçek çok farklıydı 40 derece ateşle ronaldo nike'ın baskısı yüzünden oynamak zorunda kalmıştı ve ne yazıkki brezilya 3-0 kaybetmişti.

bu arada emmanuel petit çok iyiydi lan o zamanlar.
petrol şirketi bpnin verdiği oyuncak tırı oynarken maçları izlediğimi hatırlıyorum.

(bkz: bp nin verdiği oyuncak tır)
thuram'ın mükemmel oyunu finaldeki unutulmaz brezilya galibiyeti.
her zaman benim için en özel dünya kupası olarak kalacaktır. ileride türkiye bir tanesini kazansa bile.
fransa'nın kazandığı ilk ve tek dünya kupasıdır.
içinde bulunduğum güruhtur. ronaldo'suz kadrosuyla brezilya'nın fransa karşısında kupayı kaybetmiştir. çıkartma albümü halen kitaplıkta durmaktadır euro 96'yla beraber.
chumbawamba nın i get knocked down şarkısını, "eke ke, ne güzel şarkıymış la bu" diyerekten dinleyen insandır.

http://www.dailymotion.co...f5_i-get-knocked-down_fun
ricky martin'in meşhur go go go'sunu ve ayrıca david beckhamın bir maça sevgilisi (o zamanlar) victoria'nın tangasını giyerek çıktığını da hatırlayanlardır.
final maçını az çok hatırladığım maç. ispanya-nijerya ve brezilya-hollanda maçları güzeldi ama hollanda-arjantin maçında denis bergkamp'ın attığı gol unutulmazdı.
turnuvanın açılış maçı olan iskoçya-brezilya maçını trt-1'den izlemiş kişilerdir. skor 2-1'di sanırım.
(bkz: sözlük formatı)
Yeni Yüzyıl gazetesi Dünya Kupaları tarihi isimli bir kitap vermişti o zaman. ilkokula giden bir çocuk olarak pür dikkat okumuştum o kitabı. hey gidi günler..
kafası kırmızı gerisi mavi garip ağaçlkakanımsı maskotu olan olan şampiyona ben o zamanlar küçüktüm ama şuan evde bahsi geçen maskot desenli bi yastık var kaynağı belirsiz. lan yoksa?
Turnuvayı büyük bir zevkle takip ederken 1998 Adana/Ceyhan depreminin turnuvanın yaklaşık ortalarına denk gelip, geride kalan günlerde yaşadığım ilk büyük depremin şokunu üzerimden atmaya uğraşırken bir şey anlamadığım, Hırvat Davor Suker in 6 golle gol kralı olduğu dünya kupası.
hafızası kuvvetli kişiler.

maskotu olan kuş benzeri şeyi hatırlıyorum ama maçlara dair hiç bir şey hatırlamıyorum. izlemedim çünkü.
final maçında babamla iddaya girmiştik. dondurmasına. o brezilya demişti bense fransa. değişen bişe olmayacaktı kazansam da o alacaktı kaybetsem de. taffareli ilk defa orda izlemiştim.
paraguay-fransa 2.tur maçında, 0-0 biten 90 dakika sonunda uzatmada, fransa adına laurent blanc ın attığı altın gole üzülenlerdir. yazık olmuştu paraguay'a o maçta.
Bir de fransa kalecisi fabien barthez in kel ve topsakallı halinin yanısıra, sergilediği muhteşem turnuva performansı unutulmazdı.
açılış maçı brezilya-norveç olarak aklımda kalmış. ayrıca fransa-paraguay maçında atılan altın gol dünya kupaları tarihinin ilk altın golüdür. fransa-hırvatistan yarı final maçında lilian thuram milli forma altında çıktığı 100 küsür maçta tüm kariyeri boyunca attığı 2 golü atmıştı. hollanda , brezilya ya yarı finalde elenmişti.