bugün
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı18
- ideal duş alma sıklığı12
- icardi190511
- anın görüntüsü21
- integralin müfredettan kaldırılması15
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi21
- evlilik14
- patiswiss9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım24
- artificialintelligence11
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı22
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı51
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- sitede birine sövseniz entry 3 gün kalıyor8
- erkeğe ne hediye alınır13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- futbolcu ismiyle nick almak9
- uzağı göremeyen insan18
- bir şarkı sözü der ki10
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- ali erbaş12
- bik bik moderatör olsun19
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- kent lokantası niye bedava değil demek24
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır21
- istanbul suriyenin başkentidir12
- türkiyede çok abartılan arabalar18
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- almanya8
- icardi1905 silik olsun kampanyası26
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- kanınıza rengini verir misiniz14
- aristoteles'in orta yolu10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri12
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak16
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız8
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı8
entry'ler (42)
agressor filo uçakları, hava muharebesinde düşman hava kuvvetlerini temsil eder, manevra kabiliyeti en yüksek uçaklar ile uçarlar, tatbikatta savunma görevi yaparlar, daha ayrıntılı bilgi için ; (bkz: tango one never dies/#15149889)
abd'de düzenlenen red flag tatbikatında bilindiği üzere iki grup vardır, kırmızı takım ve mavi takım, aggressor filo olduğu için kırmızı takım pilotları özel olarak seçiliyor, rusya'yı temsil eden agressor filo uçakları, hava muharebesinde düşman hava kuvvetlerini temsil eder, manevra kabiliyeti en yüksek uçaklar ve tamamen rus öğretileriyle uçarlar (önceden f-5 şimdi f-16), tatbikatta savunma görevi yaparlar.
diğer uçaklar ise bu savunmayı delerek görev icra etmeye çalışırlar ama aggressor filo sözde değil özde rustur(milliyet olarak değil), binasının rusça yazılarla süslü olduğu, pilotların rus kızıl yıldızlı kask, kıyafet ve peçlerle gezdiği adeta rus filosu olduğu anlatılır...
bizim 141.kurt filo tatbikata 2. kez katılımların da bu aggressor filosuna alınmışlar, 2. red flag seferimizde kırmızı takım pilotları olarak bütün mavileri düşürmüşüz, asla düşmeyen "tango 1" ise tek sortide 9 uçak:5 tanesi f 15 düşürmüş, bu olaya istinaden bir patch yapılmış ve üzerine tango-1 never dies yazılmıştır, buna sahip çok çok az pilot vardır...
pilotun ismini sadece camiada ki insanlar biliyor, benim fikrime göre ve kesin olmamakla birlikte şu an thy'de kaptan pilot olarak uçan emekli bir binbaşı olduğunu tahmin ediyorum, bu büyük başarıdan "amerikalıları tepeledik geldik" diyecek kadar mütevazi, uçuş brövesini koluna dövme yaptıracak kadar havacılık sevdalısı bir pilot...
diğer uçaklar ise bu savunmayı delerek görev icra etmeye çalışırlar ama aggressor filo sözde değil özde rustur(milliyet olarak değil), binasının rusça yazılarla süslü olduğu, pilotların rus kızıl yıldızlı kask, kıyafet ve peçlerle gezdiği adeta rus filosu olduğu anlatılır...
bizim 141.kurt filo tatbikata 2. kez katılımların da bu aggressor filosuna alınmışlar, 2. red flag seferimizde kırmızı takım pilotları olarak bütün mavileri düşürmüşüz, asla düşmeyen "tango 1" ise tek sortide 9 uçak:5 tanesi f 15 düşürmüş, bu olaya istinaden bir patch yapılmış ve üzerine tango-1 never dies yazılmıştır, buna sahip çok çok az pilot vardır...
pilotun ismini sadece camiada ki insanlar biliyor, benim fikrime göre ve kesin olmamakla birlikte şu an thy'de kaptan pilot olarak uçan emekli bir binbaşı olduğunu tahmin ediyorum, bu büyük başarıdan "amerikalıları tepeledik geldik" diyecek kadar mütevazi, uçuş brövesini koluna dövme yaptıracak kadar havacılık sevdalısı bir pilot...
otoyollarda sözlükçülerin başına gelen entresan olaylar dizinidir...
haramidere-tem bağlantı yolu, akşam saatleri, yolda giderken sırtında baygın gibi yatan çocuğunu taşıyan 50'li yaşlarda kıyafetinden maddi durumu kötü olduğu anlaşılan bir adam elini kaldırır, insanlık namına durulur, gideceği yer yol üstüdür arabaya alınır.
oğlunun şimdi hatırlamadığım bir hastalığı yüzünden bu halde olduğunu, parasızlık yüzünden sırtında otostopla hastaneye getirip götürdünden bahseder, abinin durumuna üzülüp cebimden 50 lirayı vermek isterim abi utana sıkıla almak istemez önce, sonra hayır duaları eşliğinde alır, ineceği yere gelince çocuğu sırtına alır, bariyerlerin üzerinden geçerler.
bende ağır ağır ilerlerken aynadan onları izlerim, otoyol kenarındaki tepeye çıkınca baygın çocuk birden canlanır, ikiside yürüyerek evlerine doğru mutlu mesut hareket ederler, bende keriz yerine konulmaktan ve giden 50 liramın üzerine mis gibi bir soğuk su içer dumur olurum...
ilerki zamanlarda muhteşem ikili yine ayni mevkide görülür ama allahınızdan bulun diyerekten hızla uzaklaşılır...
haramidere-tem bağlantı yolu, akşam saatleri, yolda giderken sırtında baygın gibi yatan çocuğunu taşıyan 50'li yaşlarda kıyafetinden maddi durumu kötü olduğu anlaşılan bir adam elini kaldırır, insanlık namına durulur, gideceği yer yol üstüdür arabaya alınır.
oğlunun şimdi hatırlamadığım bir hastalığı yüzünden bu halde olduğunu, parasızlık yüzünden sırtında otostopla hastaneye getirip götürdünden bahseder, abinin durumuna üzülüp cebimden 50 lirayı vermek isterim abi utana sıkıla almak istemez önce, sonra hayır duaları eşliğinde alır, ineceği yere gelince çocuğu sırtına alır, bariyerlerin üzerinden geçerler.
bende ağır ağır ilerlerken aynadan onları izlerim, otoyol kenarındaki tepeye çıkınca baygın çocuk birden canlanır, ikiside yürüyerek evlerine doğru mutlu mesut hareket ederler, bende keriz yerine konulmaktan ve giden 50 liramın üzerine mis gibi bir soğuk su içer dumur olurum...
ilerki zamanlarda muhteşem ikili yine ayni mevkide görülür ama allahınızdan bulun diyerekten hızla uzaklaşılır...
bir kaç hafta önce basın ekspres yolu havalimanı istikametin de öğle vakti dur kalk yaparken emniyet şeridinden giden bir emniyet şeridi ayısının fotoğrafını çekip mail ile trafik denetlemeye ihbar ettim, anın da mail ile ilgileneceklerini belirten otomatik bir mail cevabı geldi, 08 şubat 2012 tarihli aşağıda ki şeyleri yazan şablon bir metin maili daha geldi emniyetten az önce;
"içişleri bakanlığının 22.11.1993 tarihli 212 sayılı genelgesinde belirtilen ihbar ve şikayetteki trafik suçu, daha önceden işenmiş ise; aracın bulunduğu trafik kuruluşundan adresi tespit edilerek, durum bir yazı ile sürücüsüne duyurularak uyarılacaktır, hükmü gereği ikaz mektubu gönderilmekte olup, herhangi bir trafik idari cezası karar tutanağı düzenlenmemektedir. söz konusu aracın sahibi tespit edilmiş olup gerekli ikaz mektubu gönderilmiştir."
özetle biz bu adamlara hükmün de ceza kesemiyoruz, kabak gibi plakasının da belli olduğu emniyet şeridinde ki resmi olmasına rağmen sadece ikaz edebiliyoruz diyor yurdum polisi.
emniyet şeridi ihlaline geçit vermeyen kahramanlar gibi bunları sıkıştırıp bütün riski göze alıp kendi cezanı kendin kesecekmişsin demek, kanunlar bile bu adamlardan yana, gel de bu memlekette hak hukuk adalet ara, lanet olsun ulan hepinize...
"içişleri bakanlığının 22.11.1993 tarihli 212 sayılı genelgesinde belirtilen ihbar ve şikayetteki trafik suçu, daha önceden işenmiş ise; aracın bulunduğu trafik kuruluşundan adresi tespit edilerek, durum bir yazı ile sürücüsüne duyurularak uyarılacaktır, hükmü gereği ikaz mektubu gönderilmekte olup, herhangi bir trafik idari cezası karar tutanağı düzenlenmemektedir. söz konusu aracın sahibi tespit edilmiş olup gerekli ikaz mektubu gönderilmiştir."
özetle biz bu adamlara hükmün de ceza kesemiyoruz, kabak gibi plakasının da belli olduğu emniyet şeridinde ki resmi olmasına rağmen sadece ikaz edebiliyoruz diyor yurdum polisi.
emniyet şeridi ihlaline geçit vermeyen kahramanlar gibi bunları sıkıştırıp bütün riski göze alıp kendi cezanı kendin kesecekmişsin demek, kanunlar bile bu adamlardan yana, gel de bu memlekette hak hukuk adalet ara, lanet olsun ulan hepinize...
tesadüfen sözlükte başlığa rastlayıp, bütün suserların sakın izlemeyin, öyle iğrenç böyle midem kalktı gibi tepkilerinin bilinçaltını dürtmesi sonucu dün akşam netten izledim, öncelikle yukarda ki tepkileri veren suserların ne kadar naif bir bünyeye sahip olduğunu anladım.
benim gibi kanın gövdeyi götürdüğü korku filmlerinden pek haz etmeyen bir bünye bile rahatlıkla izlediyse, uykularım kaçtı, cinsel hayatım bitti diye abartmanın anlamı yok,haaa şimdiye kadar izlediğim en enteresan filmdi, yeni doğan bir bebekten, erkek erkeğe, ufak erkek çocuğuna tecavüze kadar her türlü manyak sex sahnesi var, bir ara kadraja eşşek'te girdi ama sonu gelmedi, şimdi kubrick hayranı sinema meraklısı suserlar belki beni kınayacaktır ama sex ve şiddeti bir arada kullanması birazcık otomatik portakal filmini anımsattı, kanlı sahnelerinde tarantino'dan aşağı kalır yanı yok desem yeridir, senaryo olarak bundan daha özgün bir şey yazılmamıştır sinema tarihinde heralde...
son olarak senaryoyu yazan ağır sapık abinin ne içerek bunu yaptığını cidden merak ediyorum, penisi adamın gözüne sokup öldürmek nasıl bir fantezidir, kadının dişlerini söküp zorla oral sex yapmak, yeni doğan bebeğe tecavüz nasıl bir hayvanlıktır nasıl bir hayal ürünüdür arkadaş, ben izlemeyin demicem, biliyorum ki bu kadar entariyi okuyup lan dur bir de ben bakayım diyeceksin...
benim gibi kanın gövdeyi götürdüğü korku filmlerinden pek haz etmeyen bir bünye bile rahatlıkla izlediyse, uykularım kaçtı, cinsel hayatım bitti diye abartmanın anlamı yok,haaa şimdiye kadar izlediğim en enteresan filmdi, yeni doğan bir bebekten, erkek erkeğe, ufak erkek çocuğuna tecavüze kadar her türlü manyak sex sahnesi var, bir ara kadraja eşşek'te girdi ama sonu gelmedi, şimdi kubrick hayranı sinema meraklısı suserlar belki beni kınayacaktır ama sex ve şiddeti bir arada kullanması birazcık otomatik portakal filmini anımsattı, kanlı sahnelerinde tarantino'dan aşağı kalır yanı yok desem yeridir, senaryo olarak bundan daha özgün bir şey yazılmamıştır sinema tarihinde heralde...
son olarak senaryoyu yazan ağır sapık abinin ne içerek bunu yaptığını cidden merak ediyorum, penisi adamın gözüne sokup öldürmek nasıl bir fantezidir, kadının dişlerini söküp zorla oral sex yapmak, yeni doğan bebeğe tecavüz nasıl bir hayvanlıktır nasıl bir hayal ürünüdür arkadaş, ben izlemeyin demicem, biliyorum ki bu kadar entariyi okuyup lan dur bir de ben bakayım diyeceksin...
ayyy inanmıyoruuuuuumm...
siz askerden geldikten sonra, salya sümük ağlar, köpekler gibi pişman olup ve tekrar dönmek ister bu kız, lakin bardak bir kere kırılmıştır, ne kadar yapıştırsanda eskisi gibi olmaz, uzak durmak gerekir...
rock yapıyor diyemeyiz ama yaptığı parçaların altyapıları rock formatına çok uygundur, adam 15 sene önce verdiği röportajda nirvana diye bir grup dinledim, sonra kurt cobain'in hayatını araştırdım ve çok etkilendim diyecek kadar müthiş bir kişiliği var, geçen okuduğum bir söyleşisinde Dropkick Murphysten acayip etkilendim demiş, yurdumda rock dinleyen vatandaşına Dropkick Murphys kim desen adını bile duymamıştır, orhan gencebay işte böyle bir adamdır ve kesinlikle zamanının ötesinde bir müzik yapmaktadır, bunda rock ve metal dinleyen çocuklarının da etkisi büyüktür...
severek yaptığım, ayni zamanda pratik yemek.
benim gibi yalnız yaşayan bir erkekseniz, eve gelen misafirlerinize 15 dakika da süper bir ziyafet hazırlayabilirsiniz, benim tarifim şöyle;
malzemeler:
- 500 gr tavuk göğsü
- 6 adet orta veya büyük mantar
- tuz
- köri
- bir su bardağı hazır krema
- yarım çay bardağı zeytinyağı
yapılışı;
önce tavuk eti kuşbaşı olarak doğranır ve bir tencerede orta ateşte, üzerine bir tatlı kaşığı tuz atılarak kendi suyunda beyazlaşana kadar yaklaşık 15 dk kadar pişirilir,
ayni zamanda ayrı bir tavada mantarlar ince ince doğranmış olarak yarım çay bardağı zeytinyağında üzerine bir çay kaşığı tuz atılarak hafiften kızarana kadar karıştırılarak pişirilir,
sonra mantarlar tavuğun bulunduğu tencereye atılıp karıştırılır, hemen üzerine bir su bardağı krema dökülüp 3 çay kaşığı köri de üzerine serpilir, 1-2 dakika kadar kısık ateşte karıştırıldıktan sonra yemeğimiz hazır, yanına salata turşusu, pilav yada makarna da yapıp servis edebilirsiniz...
afiyet olsun efendim...
benim gibi yalnız yaşayan bir erkekseniz, eve gelen misafirlerinize 15 dakika da süper bir ziyafet hazırlayabilirsiniz, benim tarifim şöyle;
malzemeler:
- 500 gr tavuk göğsü
- 6 adet orta veya büyük mantar
- tuz
- köri
- bir su bardağı hazır krema
- yarım çay bardağı zeytinyağı
yapılışı;
önce tavuk eti kuşbaşı olarak doğranır ve bir tencerede orta ateşte, üzerine bir tatlı kaşığı tuz atılarak kendi suyunda beyazlaşana kadar yaklaşık 15 dk kadar pişirilir,
ayni zamanda ayrı bir tavada mantarlar ince ince doğranmış olarak yarım çay bardağı zeytinyağında üzerine bir çay kaşığı tuz atılarak hafiften kızarana kadar karıştırılarak pişirilir,
sonra mantarlar tavuğun bulunduğu tencereye atılıp karıştırılır, hemen üzerine bir su bardağı krema dökülüp 3 çay kaşığı köri de üzerine serpilir, 1-2 dakika kadar kısık ateşte karıştırıldıktan sonra yemeğimiz hazır, yanına salata turşusu, pilav yada makarna da yapıp servis edebilirsiniz...
afiyet olsun efendim...
ekşi sözlük'te "osmanlı akıncısı" nickiyle yazıyor sanırım...
allah belamı verdi sözlük...
çevik kuvvet polisinin eylem gününü iple çektiği kadın aktivist grubu...
ela gözlü olmama rağmen, hala bir halt olmadı o ülkede...
(bkz: #14349609)
modern olduğu kadar gelenekçi...
facebook profilimde dinlediği müzik bilgilerinde sırasıyla, rainbow, deep purple, led zeppelin, yavuz çetin, nirvana diye sıralanır liste, lakin bu listenin 1 numarasında, yani en başında neşet ertaş vardır, dünyadaki bütün müzisyenleri toplasan bir tane neşet babanın tezenesi etmez, bir acem kızı söyler ki büyülenir kalırsınız, bir evvelim sen oldun ahirim sensin der lanet edersin kendine, ben böyle bir aşk yaşayamadım diye, allah neşet babanın ömrüne ömür katsın, sanatçıyım diye ortada dolaşan zibidiler de mütevazilik ve gerçek sanatçı nasıl olur gitsin görsün, bir kere canlı izleme şerefine eriştim, umarım bu son da olmaz...
şimdi başka hangi müzik türü bana bu hisleri verir diye sorarsanız yanıtım hiç biri olacaktır, halk müziği derken de neşet ertaşı bir kenara koyarım kategori üstü olarak, halk müziği adı altında arabesk yapan türkücülerden de nefret ederim...
şimdi başka hangi müzik türü bana bu hisleri verir diye sorarsanız yanıtım hiç biri olacaktır, halk müziği derken de neşet ertaşı bir kenara koyarım kategori üstü olarak, halk müziği adı altında arabesk yapan türkücülerden de nefret ederim...
jack bauer'da 24 dizisinde tuvalete gitmiyordu, bence polat alemdar'ın ki daha tolere edilebilir bir sorun...
kadın erkekte kendini güvende hissetmek ister, her ne kaar ayakları yere basan bir kadın olsada erkeğinin onu sahiplenmesini, şevkat göstermesini ister...
o kadar pratik yapmama rağmen hala beceremediğim hadise...