bugün

ön not: o kadar aradım bunun benzeri bir başlık var mı diye ama bulamadım. ama bana hala öyle bir başlık var gibi geliyor. *

bu denli renkli ve yaratıcı rumuzların olduğu bir ortamda çok da zor değil bunu yapmak.. gün içinde online listesinde ve en çok entry yazılan başlıklardaki işime yarayacak türdeki rumuzlarla şunu yazabildim: * *

- - -

42084615915626521626735238742 kere denedim bu hikayeyi yazmayı..

ve sonunda aksam vakti bir kadeh sarap alıp geçtim sokak lambasinın altına. biraz ötede ceviz agaci var. oraya nereden geldiğini merak ediyordum fakat ben keyfim ve kahyasi hep engel oluyordu öğrenmeme ve ben de sustum hiç tereddutsuz.. hava sifirin altinda, aylardan haziran... simsiyah karanlikta ve saipsiz bi sokaktaydım. bir tek ben vardım, bir de talihsiz sokak kedisi. herkesgibi ben de soz ucar yazi kalir diye düşünüyordum ama onlar yanlış biliyor ! çünkü hertar lazim bize... bazenn ben anlamam bu işlerden diyorum. neme gerek ulan? imgelerle konusan adam kadar eli kolu bagli olamam gibi geliyor bana. derken geçmişte biraktigim iz kötü bir tad bırakmış olacak ki; -tıpkı bi' asiti kacmis kola gibi- dunya benim oyun alanim ve onun içinde insan istemiyom diye haykırdım. uyandığımda kan ter içindeydim ve odamdan hiç çıkmamıştım bile. yüzüme biraz limon cicegi kolonyasi serptim kendime gelmek için ve hemen pencereye koştum. ceviz ağacı hala orada duruyordu. kedi de öyle... tarih ise 13 temmuz.. kafamda onca cevapsiz soru... o sırada kapı çaldı. gelen dr cureklibatur ve bay arkin'dı. yani şu meşhuuur peceteye recete yazan doktor.. annem benim paranoyak sizofren olduğumu düşünüyordu ama yüzlerce defa söylediğim gibi ben sizofren degiliz! "yanlis hata yapıyorsunuz doktor bey!" diye bağırdım, direndim! baktılar ki olacak gibi değil, bu sefer ahlak polisi girdi odaya en klişe repliğiyle "yat yat yat ahlak polisi!"

off cok gicik yaa! neyse konu dağılmasın... zaten yatıyordum ben, o da geldi oturdu yanıma.

+ adın ne bakayım genç?
- yav napcan adimi ?
+ oo sen biraz asabisin galiba...
- ben anlamam..
+ harbi mi ? o zaman gericekilveizle!

çok korkmuştum ve olabilecekleri kestiremiyordum. "hasnicktir olum şimdi çükü tuttuk!" diye düşünürken en mantıklısı teslim olmak dedim. tamam buldun beni tamam. kayip pena'yı ben sakladım.. hiç bir zaman kaybolmadı o pena.. ama hep dediğim gibi hertar lazim bize.. o sırada ahlak polisi, gizemi çözdüğü için rahatlamıştı artık.. sırıtarak oturdu yanıma.. o camdan dışarı bakarken "aaa şu uludağ'daki maydonez değil mi?" * deyip dikkatini başka yöne çekip kaçmaya çalıştım ama esek kafali herif kapıya sara nobetcisi dikmiş... kaçamadım. 3 ay tedavi gördüm ve tedavim biter bitmez fox river eyalet hapishanesine sevkedildim.. orada incil ile haşır neşir olduktan sonra tanrı'ya daha da yakınlaşabilmek için sözlük yazarı olmaya karar verdim. oldum da.. üstelik çok pis yazarim.. ehuehuehu

-

edit in 04.10.2013: ilgili başlığı buldum (#804563)
sözlükte o kadar çok ingilizce yazar nicki varken ingilizce bir hikaye yazmamak olmazdı değil mi canlar?
(yine online listesinden ve bazı diğer kaynaklardan edindiğim bilgiler ışığında yazdım bunu.)

i met a man on the 13th friday of july4th... * this is the story of how i met him!

that friday night was one of my abstracted days; walking on streets alone, staring at people, wondering what they're thinking about... there were no day light or sunshine because it was a very dark night time of new york. these walkings were some kind of revenge on my background. i was facing with my faults under the rain... i was thedifferent one all among my friends because i was fond of freedom, gave no promise about my future, loved liberty at all...

anyway... while i was walking, suddenly i saw that guy! the guy who behaves like "an old wolf"...
that was the thing absorbing me into the case.. i had seen so many suspects but this one was quite different from all the others. i named him unusual suspect but wondered his real name. so i decided to follow the stranger. he was walking slowly but... i knew slow is better.

Finally, he walked into a strange store. there were weird tools -like archer cloths- on the window of the store. things were getting more and more interesting for me! i was trying to be a goodboy... in this wise i just wanted to taste a little piece of heaven. it couldn't be that hard! i just entered in... and asked his name. he introduced himself as mr nobody. maybe he was trying to be mysterious but managed it well. then i asked about the puppet as he held one. i asked some other questions too..
he was answering me without judging me! usually i dont talk much but that guy made me talkative somehow..
at last, he asked just one question: "why does a puppeteer's life interest you that much?" and went on: "don't care about the world, free your mind, dont let people decide for you, try not be a simple player of worldscene, be the scenarist and live forever because when your time is up, you gonna say death greets me warm.. now go and fuck yourself!"

the day after when i got up, it was 09.15 in the morning and i was late for school. i had a headache so i took a painkiller but was still 2_sleepy. when i felt well, i went go back to the streets and searched that store... but have never found it. maybe all of those were my fiction? or the man who wasnt there was theangelofdeath?? who knows?

i searched for what happened that night to me... it was something metaphysics named Coincidental Magic
but life wasn't as i thought it to be or supposed to be... sometimes it's "all for nothing", othe the other hand "all is you!"

(dann habe ich nach Hause gehen und etwas trinken.) *
acemi pezevenk akşam yemeğini dışarda yemeyi düşünüyordu. öğlen sadece biraz bal yemişti. iyice acıktığının farkında vardı. midesinin gurultusunu dindirmek için bir bardak demli çay içiyordu. derken bir ses yukseldi. bu ses çalan telefonunun sesiydi. arayan dogancan'dı.
- kanka naber ya napıyosun?
- ne yapalım kanka bosbelesisler'le uğraşıyoruz.
- boşver be kanka bugun variz yarin yokuz. bu dünyada bifincancay gibisi var mı be!
- haklısın kanka. arkada çalan şarkı dark jedi in da house mı? bir de sesin kötü gibi geliyor bir şey mi oldu?
- evet kanka. şarkı, bad blues band cover'ı ve moralim aagresifbayan yüzünden bozuk.
-neden kanka cadıılık mı yaptı? can sikacagi gibi kiz tabii.
-cicix! tutturdu baltali ilah filmini izleyelim diye. ben de dedim binelim benim alfa romeo 147'ye gezelim. o da dedi yok o zaman evde oturalım. peki dedim. sonra benim cruz azul formasını gördü. dedi ki: ne alaka ya! madem güney amerika'dan bir forma alıyorsun bari river plate forması al. ben de dedim ki: bi go fuck yourself, buragin babasi miyim ben river plate'i tutayım.
- anladım kanka. ben birazdan yemek yemeye çıkıcam. bir bucuk iskender yaninda light kola söylerim diye dusunuyorum
- kanka tamam çok tutmicam seni. sonra bu sinirlendi el kol hareketi yapmaya başladı. ben de bikereindiroeli dedim. ben böyle söyleyince bu dellendi. benim caldion night şişesini fırlattı bana. ben de: senin derdin ne? her şeyi fırlatıyosun; al o zaman yoğurdumu da at dedim. çok bağırmışız herhalde; komşular geldi. halk komiseri peter north abi: noluyolanburda dedi. o arada bizimki atladı hemen: bu okuzcanı anlayamıyorum. bu ne acaba dedi. ben o kadar naif bir insanım ki; banami dedin, dedim.
- kanka hadi ama çok acıktım. bursask iskendere gidicem.
- tamam tamam bitiyo zaten. ben de dedim ki: kızım ben kacinkurbaasiyim senin gibi delikeredeli birini çekiyorum yıllardır.
- eeh kanka yeter be kapatıyorum ben kusura bakma. ben hep 17 yasindayim saniyorsun! çat.
-neden hagi?

hamiş:35 yazarın rumuzları kullanılmıştır. *
her şey (bkz: derin devlet genel muduru)olan (bkz: hasmet ibriktaroglu)nun türkiye ye ihanet edip (bkz: 2023) hedefine engel olmak istemesiyle başladı. bunu engellemesi icin (bkz: 1 kivilcim yeter) li idi. o sırada aklına (bkz: ahlaksizahlakpolisi) olan (bkz: barut osman) geldi. kendi yetiştirdiği adamıydı, ve bir plan kurdu. (bkz: barut osman) a planı anlatıp uygulamasını istedi.
ve (bkz: barut osman)da aldığı emri yerine getirmek için taksim meydanında alkol içen gençlere ekibiyle yaklaştı içlerinden biri (bkz: alkol var mi gencler) diye seslendi.
gençlerden bir tanesi (bkz: bensizededim) burda içmeyelim diye celallenmeye başladı.
o sırada (bkz: barut osman) dan (bkz: al bunu al al)sesleri yükseldi. ve ekibi tüm gençleri arabaya götürüyordu. ve yanından
geçen gençlere (bkz: hepinizi adam edicem olum) diyerek bağırıyordu.

ve gençler karakola gidiceklerini beklerken. başka yere gittiklerinden haberleri yoktu.
ormanlık alana götürülmüşlerdi. ve başlarına silah dayanmıştı onlar artık (bkz: idamlik genc) lerdi.
(bkz: hasmet ibriktaroglu)nun planı işliyordu. bu olayı (bkz: tovbekar hacker) vasıtasıyla tüm kamuoyuna istediği gibi sunup ortamı kaosa sürüklüyecekti.
Sözlükte bu kadar potansiyel rumuz olmasına rağmen çok az yazılmış olan hikayelerdir.
bi baktım, şerefsiz girmiş mutfağın camından, patlatmış dolabı. balık yoğurt vs ne varsa silmiş süpürmüş. yoldum saçını başını.
kadın cinsel organına karşı sanatsal bir yaklaşımım var, bu organın hayranı ve takipcisiyim, bu duygularımı kulak kazımadan nasıl anlatırım diye düşündüm, sonra kadınların kuku diye şirin bir isim taktıklarını hatırladım bu organa, kukuyu nasıl kullanırım diye düşünürken birazda bunu gizleyeyim çok açık ve anlaşılır olmasın dedim ve ismim olan mukukulu çıktı ortaya.
bi davicinin şifresi bide atm kartımın şifresi bu kadar derin sanatsal.
Meseleyi tamamen yanlış anlayan yazarları bize gösteren başlık.