"yanında olmam sadece bir iki saat sürer." der ama o işler öyle olmuyor. uzak durunuz.
kıskançlık varsa ayrılma ihtimalinin yüksek olma durumu. ya da ottan boktan fedakarlık edilme durumu.
bu aşkın mimarları gsm operatörleri, muavinler ve skype dır..
mecbur kalmadığınız sürece bulaşmayın.
kesinlikle ayrılıktır, sonu yoktur.
saçmalıktır. sonu ayrılıktır.

gerçekten..
Eğer söz konusu ruh ikizleri ise sonu evlilik olacaktır.
(bkz: ben)
sonunun büyük ihtimalle ayrılık olacağı durumdur.
kesinlikle tavsiye edilen durumdur.

yakınınızdakiler çok hayırlıydı sanki amk. sevgi sevgidir, mesafesi olmaz. herşey hasretle, yavaş yavaş olacağından ilişki tükenmez. ozlemek derttır, ona da alışırsınız... yani... inşallah...
gözden uzak olan gönülden iran olur derler ya boşuna dememiş atalar dedeler. sevgilim trabzonda ben izmirdeyim. telefonla konuşuyoruz hadi kamerada açıoruz birbirimize. eee nerde dokunuş nerde sarılış, nerde öpülüş. uzaksa uzaktadır arkadaş.
kesinlikle tavsiye edilmeyen durumdur.
aynı şehirde birbirinden uzak olmaktan çok daha iyidir.
gökyüzü her yerde mavidir..
arkadaş olmaya benzer, çok zordur.
acaba böyle bir işe hiç kalkışmasam mı diye kendi kendime günlerdir sorduğum durum. bana destek olun lütfen.
istense olur da zor olur. Yeri gelince insan sarılmak istiyor, morali bozuksa yanında istiyor, zaman geçirmek istiyor. Uzak şehirde nasıl olacak ki? Ne kadar yeterli olacak? Başıma gelmemesi dileğiyle.*
(bkz: uzak alemlerde sevgili olmak)
* *
sağlam bir sınavdır.
olmamaktır.
Zor olduğunu düşündüğüm durumdur. Ve yeterince tanıyamamayı da içinde barındıran korkulara sebep olur. (bkz: nerelere gidem)
zordur. uzaklar ve hep kavuşmak isteği içinde çiftler yanıp sönerler. fakat gerçek aşk varsa uzaklar manasını kaybeder.
sonu ayriliktir. birbirini uzun sure gormeyipte sevgisini yitirmeyecek kisi sayisi yoktur belkide. cunku sevgi gormek ister. ayrica ikisinden biri digerini kesinle aldatcaktir cunku gormedigi icin sevgisi azalcak buna bagli olarak sevgilisine olan bagliligida azalcaktir. kisaca sonu ayrilik olan iliskidir.
hafta sonlarını iple çekmektir. sonra yolda masraf ettiniz diye o naif, düşünceli sevgilinizin elinizi cebinize attırmamasıdır. evden getirdiği kurabiyeler eşliğinde birkaç bardak çayla 3-5 saat muhabbetin dibine vurmaktır. doyulmaz, bitsin istemezsin beraber olduğunuz dakikalar, sonra akşam olur, en son feribotu yakalarsınız, kumkapıda indiğinizde akşamın karanlığında ileriden hayal meyal görünen yalova'nın tepeliklerine dalar gözleriniz, bir nefes alımına haftanın bitmesini istersiniz ona bir daha kaçıp gidebilmek için. gerçekten zordur uzak mesafe ilişkisi ama tadı başkadır dostlar.

edit: maalesef sonu ayrılıktır, ben beceremedim en azından, altından kalkamadım, başarabilen sürdürebilen varsa mutluluklar dilerim. çünkü birşeyler yarım kalıyor bir yerden sonra, en kötü anında ya da en mutlu gününde yanında olamıyorsunuz bazen daha ötesi var mı? ben inanmazdım, o sözü kabul etmezdim ama hakikatende gözden ırak olan gönülden de ırak olurmuş.
Gereksiz kıskançlıklar başlar. Ayrılıklar ve aldatmalar olur. Hatta iş öyle bir hal alırki, "çıktın mı, vardın mı, kim var yanında, onlarla takılma" tarzı konuşmalar bile olur.

(bkz: deneyimli olmak)
yanıltıcıdır. bizzat yaşadım biliyorum. uzaktayken herşey mükemmeldir evet. sonra üç sene sonra aynı şehire taşınırsınız, evlenmek amacınızdır. birbirinizi öyle yıpratırsnız ki, beraber geçen bir senenin ardından o geldiği yere geri döner, evlilik planları 2 sene daha ertelenir. en iyisi uzaktan devam etmektir. peki bu neden oluyor? kişiler uzak mesafelerden birbirni yeterince tanıyamaz ve anlayamazlar. o ayda bir hafta gördüğünüz insanın öyle farklı yönleri çıkıyor ki acaba aynı şehirde olmamız mı değiştirdi onu diyebiliyorsunuz. ama aslında işin anahtarı birbirinizi yeterince taımamanızdır. sonuca hemen bağlanmalı uzatılmammalı diyende vardır. anck ben buna katılmıyorum. evlilik on kez yaplılıp bozulacak birşey değil, evlenmeden önce herşeyinizle hazır olmalı, karşınızdaki kişiyi anlamalısınız.