entry'ler (155)

ayşe gavaş aslan

Kendini uzman psikolog psikoterapist olarak tanıtıp, insan olamayan bir canlı.Kendisini, ofisini yüzdelik vererek kullanmak niyetiyle arayan bir psikoloğa söyledikleri şunlar:
Sizi tanımıyorum. Kaç yaşındasınız ve türban var mı?
Türban varsa çalışamayız.
Bir insanı tanımak için kadının sorduğu ilk iki soru ve ardından yaptığı yorum bu.

sanat

Bana, yokluğumu gösterebilecek bir sanat.
Sanatın içindeki yokluğumla, sanat olurum. Sanat için ya da halk için varım, fark etmez. Ama yokluğum sanatçı için...

endişe

yapışkan, sabitleyici, bulaşıcı bir duygudur. aşırısı psikoterapi gerektirebilir.psikiyatrik ilaçlarla dindirilir fakat yineler.
http://yasasinozgurluk.blogcu.com/endise/17569311

türkiye de türbanlı olmak

bir ara akpli damgası yemekti. bir ara ''cemmatçi'' damgası yemekti. genelde azınlık hissiydi. şu an içi boş bir çoğunluk. göz önündeki kısmı sürekli nedense pahalı eşarplarının, ipek şallarının altından bir miktar at kuyruğu yahut önden gösterdikleri saçlarıyla meşhur. hayır, farkında değiller sanıp haber vereyim dedim... tarz meselesiymiş. başörtülüler ülkemizde hep aşağılanır hor görülürdü,mazlum ama kalite insanlardı. fakat şimdi bir tarz meselesi, malesef.

türkiye de kadın olmak

sahiplenilmeyi gerektirir. annenin babanın sana hep; dışarıda kırılacak eşya, evde kullanılacak eşya muamelesi yapması ve başka bir sahip bulmadan rahat edemedikleri bir durumdur. cinsiyet bile değildir. türkiye'de eşyaların cinsiyeti olmaz.

cep telefonuna sevgili ismini kaydetme biçimleri

bct diye kaydedilmiş olabilir. sevgili olunacağı nereden bilinsin. olunca da değiştirilmez ki.

bu yazıyı babama yazdım

küçük bir yanlışlık olduğunu hissetmektir.
http://yasasinozgurluk.bl...uk-bir-yanlislik/12909203

şempanzelerin yardım davranışı

felix warneken, alturistik davranışların çok açıklayıcı olmadığı kanaatine varıp, yardım davranışımızın biyolojik yahut sosyal normlarla ilişkilendirilmesi gerektiğini düşünmüş. ardından da başlıkta da belirtildiği gibi bir grup şempanze ve bir grup bebeğin(0-2 yaş) yardım davranışlarını inceleyip karşılaştırmış. velhasıl, 14 aylık bir bebeğin, annesinin bir şeyi yere düşürüp almaya çalıştığı esnada yardım ettiği gözlemlenirken, aynı şekilde 18 aylık bir şempanzenin de bakıcısının düşürdüğü nesneyi yerden alıp bakıcısına yardım ettiği gözlenmiş. 2000'den 2013'e kadar şempanze ve insanların yardım davranışlarıyla uğraşan sevgili bilim adamı felix, sonuç olarak hayvanların yardım davranışını sadece evrim teorisindeki gibi (türün devamlılığı için diğer hayvanların/sürünün varlığının önemli olmasından dolayı hayvanlar birbirine yardım eder) açıklamak yerine hayvanların da yardım güdüsünün olduğunu fakat bunun insanlarda daha komplex ve farklı motivasyonlardan kaynaklandığını söyler. insanlar sosyalleşmek için, iyi görünmek için, iyi hissetmek için, bir gün karşılığını alırım diye düşündükleri için ve öyle öğrendikleri için yardım edebilirlerken; şempanzeler daha çok içgüdüsel, biyolojik yardım davranışında bulunuyorlar. ve insanların yardım davranışları belirli bir dozda ödüllendirildiğinde yardımı devam ettiriyor hatta arttırıyorlarken o doz aşıldığında yardımdan soğuyabiliyorlarmış.
sonuç olarak; şempanzeler de yardım ediyor.

yalnızlık

yalnızlık ömür boyu, çok güzel bir mfö şarkısıdır.

mükemmel olan şeyler

mükemmel kelimesi; kâmil kelimesiyle aynı kökten gelen kml kelimesinin tefe'ül bâbındaki kullanılışıdır. tam, eksiksiz, olmuş anlamları vardır. soyut bir kavram olmakla beraber; sıfat olarak kullanılır. mükemmel olan 'şey' olamaz. şeylikten çıkmışlar mükemmel sıfatına yaklaşsa da mükemmel kelimesini tam karşılayamaz.

doğan baynal

beden eğitimi dersinde elimdeki kitabı görüp: ''kitap...(sessizlik) ben de bir metrekarelik odamda iki ay kapanır kitap okurum. kitapp(sessizlik)okumak güzel.'' repliğiyle hatırladığım tuhaf bir hocadır. kaprisinin altına giydiği birbirine eş olmayan çoraplarıyla öğrencilerin dikkatini çekmiş olsa da kendince karizması vardır.

bursa anadolu lisesi

hakikaten ''kalite''dir. okuduğum yıllarda çok çekmiş olsam da hayatıma çok şey katan; fakat mezun olduktan sonra uğramaya cesaret edemediğim eski lisemdir. hey gidi günler.

normal mi sence

psikoloji eğitimimin başlamasından bu güne kadar, tanıdık tanımadık herkesin bir şeyler anlattıktan sonraki sorduğu ilk sorudur.

armut

öfkelendiren bir kelime. çok anlam yüklememek lazım. varlığı kadar sinir bozucu oluyor yokluğu.

seni özlemek acıkmak gibi

Acıkmasam ölürüm çünkü. yemek yemek dünyanın en zor ikinci eylemi. açlığım olmasa,üstesinden gelemem yani.

seni özlemek acıkmak gibi

Bazen öyle çok özlüyorum ki, biraz daha özlersem ölecekmişim gibi geliyor.konuşsam da sarılsam da asla geçmezmiş gibi özlemim. sonra zamanla özlem bir düzeyde sabitleniyor, bir dahaki dalgalanmaya kadar. o zaman hissetmemeye başlıyorum özlemini. yani özledim özledim diye geçmiyor aklımdan. ama o sabitlenmiş özlem, rahatsız ediyor. anlamsız bir huzursuzluk, gerginlik, huysuzluk falan. unutuyorum özlediğimi. sonra küçük bir atıştırma, hem o huzursuzluğumu alıyor hem de yine özlemekten ölecekmişim hissi, özlemim asla geçmeyecekmiş hissi... ama ne kadar doyarsam doyayım yine acıkıyorum

kışın güzel yanları

burnumun kızarmadığı kış günlerinde, belki de burnumun kızarması tamamen geçmiştir bir daha hiç kızarmayacaktır diye umut dolmamdır.

kızların evde kalma sebebleri

zeka seviyesi yükseldikçe evde kalma oranı artar.

hakan türkçapar

şu an hasan kalyoncu üniversitesinde iktisadi idari ve sosyal bilimler fakültesi psikoloji bölüm başkanıolmakla birlikte, türkiye'nin başına gelmiş gelebilecek en sağlam bilişsel davranışçı terapisti. zekasını mizahına yansıtan, sağlam karakterli, karizmatik bir eğitmen. ünvanları yokmuş gibi yaşayabilmeyi başarırken aynı zamanda edindiklerini özümsemiş muhteşem insan. hasan kalyoncu klinik psikoloji yüksek lisansını çekilir kılan isim.

evin direği

''ben ne giyeceğim? bana gömlek versene!'' diyen, gömleğini dolaptan almaktan aciz yaratığın acizliğini örtmek için kullandığımız tamlamadır.