bugün

sol ideolojiyi anlayamamış kişilerin yada solu kötü göstermek isteyenlerin kurduğu gazete, kağıt öbeğidir. herhangi bir sol ideolojiden düşünceyle alakaları olmamalarına karşın kendilerine solcu diyebilen tiplerdir bunlar. amaçları solcu gözüküp, şovenist olmaktır, faşizm yapmaktır. birde türk solu denen olgu vardırki o başkadır, türkiyedeki sol kesme verilen isimdir türk solu. yoksa solun milleti olur mu? hayır tabikide olmaz. bunu yapmaya çalışan düz adamdır.
bölündükçe çoğalıp büyüyeceğini zanneden türk siyasi hayatının sol güruhu *
sol evrenseldir.sol un milliyeti yoktur. solun milliyeti olursa sağ olur. sol tekdir. ezelden beri vardır ebede kadar olacaktır. *
(bkz: tampon çözelti)
pkk'nın, dhkpc'nin yıllarca solculuk oynamasına ses çıkarmayan, bu yayının solculuğuna laf edemez.

ayrıca, türk solu yayını gökçe fırat'tan ibaret değildir.'68-70 döneminde sol için çok çalışmış saygı değer büyüklerimiz de türk solu gazetesinde yazmaktadır. Bu kalemler ne idüğü belirsiz, solu bilmiyor, bir internet sitesinde kanı kaynayan üç beş kimliği belirsiz mi solcu oluyor? haddimizi bilelim.

(#623477)
ne olurlarsa olsunlar, ideolojileri iki türe ayırabiliriz:
faşist ve anti-faşist (başka isim aradım da bulamadım)

faşizm toplumların hastalığıdır. gelişim ve yayılım süreci başlı başına fenomendir. erkek egemenliğine dayalıdır, kadını üreme aygıtı olarak görür ve sapkındır.

(bkz: mussolini italyası)
(bkz: nazi almanyası)

bu nedenle, hangi akım-ideoloji vs. kisvesi altına girilirse girilsin, faşizmi hedef alan, faşismi öngören düşünce yanlıştır, etik değildir, kabul edilemez.

bu cihetle, faşizme kayan söylemiyle türksolu, en az radikal islamizm taraftarları kadar zararlı ve tehlikeli telakki edilmeli ve yaklaşılmamalıdır.

doğrusunu söylemek gerekirse, bu tür uç ve hastalıklı düşüncelerin çekiciliği ile insanların aklının karıştırıldığı düşüncesine de katılmamak oldukça zordur.

(evet, hastalıklı düşünce dedim)
(olabiliyor bazen)
maalesef parça pincik olmuş , kapitalist düzene yenilmiş grup.
kendisinden başka herkesin yalan olduğunu savunan, herkesin bi eskiden bi b.k yediğini iddia eden ki ayrıca -ne kadar kesinler meçhul- kanıtlarla bu görüşlerine inandırıcılık katan -belki de harbiden öledir ama ne olursa olsun adamın içine kurt düşüyor bir kere, yalan mı doğru mu?- ve bu yorumuyla "ulan herkes öldü de bi sen mi kaldın şimdi ben orasını anlayamadım bana bunu açıkla ben de paşa paşa..." dedirten eskilerden gelme dergimsi.
Bir de tüyap kitap fuarında umarım bir daha bulunur, bir sticker ları vardı ki hala daha odamın ve yakamın en güzel yerinde dururlar, bence bunu diyebilmek insanı mutlu ediyor.
Haliyle yuvarlak sticker, üstünde türk bayrağı ve bayrağımızın üstünde "atama, vatanıma, bayrağıma" altında ise büyük harflerle "sövdürtmem" yazıyor. o biçim bir sticker dı ki beni benden aldı, sırf o stickerden almak için aldıkça kitap aldım ordan.
"solun en geniş dünya görüşü anlamıyla sol diyorum, belirli bir spesifik ideolojiyi hareketi kastetmeden yani. radikal veya ılımlı, her nasılsa olursa yani dünya görüşü olarak sol'un milliyetçilik ile aslında temelden bir problemi vardır. çünkü milliyetçi ideolojiler nasıl olursa olsun bunlar liberal solsa nasıl olursa olsun, milliyetçi ideolojilerin malum birlik beraberlik söylemidir bunlar. yani toplumun içindeki çelişkileri, problemleri örtmek isteyen biraz, onları çok tartışmayan, yani onun üstüne bayrak örten bir ideolojidir milliyetçilik ve sol ise sosyal problemleri etnikleştirmeye, millileştirmeye çalışan ideolojilere karşı bütün problemleri sosyal cephesiyle görmeye çalışır. yani o bayrağı bir kaldıralım altında ne var bunun. ona bakmaya çalışır. yani sosyal çelişkileri, sosyal problemleri gündeme getirmeye çalışır. onun için her zaman yani milliyetçilik ile görece barışık bir sol olsa bile bir kaydı var, en azından bir kaydı vardır. bu kaydın tamamen kalktığını gözlüyoruz. yani ben işte türkiye'de kendisini solda konumlandıran, sol olduğunu, şu veya bu şekilde sol olduğunu söyleyen partilerin özellikle chp'nin herhangi bir sosyal sorunu bir kaç yılda gündeme getirdiğini görmedim. mesela bu yurtseverlik meselesi de..."

(bkz: tanıl bora)
günümüzdeki türk sol partilerine bakarsak:
+sosyal demokrat geçinip sosyal demokrasi değerlerinden uzaklaşmış partiler:chp nin başı çektiği dsp, shp ve ytp
+ütopya ümidiyle yaşayan ve radikal partiler: tkp, emep
+kürt milliyetçiliği çizgisinden genele yayılamayan etnik tabanlı bir parti: dtp
+sol kavramını yozlaştırmış ve sağın değerlerine sağdan daha yakın bir parti:ip
+etkinliğini yitirmiş bir eski devrimci derneği niteliğine bürünmüş:ödp
işte günümüzün solu, herşey ortada.
bazen kapakları (londra'daki metro patlamasından sonra londra senin için üzülmüyoruz) ve icindeki yazılar saçmalasa da yine de yararlı olduğunu düşündüğüm dergi, bazı insanların olayları anlaması için illa suratlarına doğru fırlatmak gerekir gerçekleri işte bazen bunları yapan bir yayındır da ayrıca.
(bkz: içi boşaltılmış kavramlar)
işçi partisi'nden; ajan-provakatör olduğu kanıtlanınca ihraç edilen daha sonra şansını chp'de deneyen gökçe fırat çulhaoğlu'nun provakatif yayın organıdır.
2001 yılında * türk gençliğinin istanbul'da gerçekleştirdiği büyük eylemde "ordu göreve" diye saçma sapan pankartlar açarak eyleme gölge düşüren gruptur.
dergi çalışması sırasında, gruptan ayrılmak isteyen bir kişinin garip bir şekilde kendini dergi binasından aşağı atıp "intihar(!)" etmesi ve o esnada olayı kimsenin görmemesinin aydınlığa kavuşturalamadığı karanlık örgüttür.
(bkz: türk sağı)
(bkz: sağ elimde sarımsak sol elimde soğan)
türk milletinin "sağı solu belli olmayan"* bir millet olduğunun göstergesi.
mevcut imajının en kötü tarafı proje üretememek olan cenahtır.
oysa ki avrupa da sistemle barışık, çeşitli projeler üreten bir sol mevcuttur.
ayrıca çok parçalı partileşme de kendilerine oyların bölünmesi olarak geri dönmektedir.

ortak payda da buluşamama sebepleri, çarşı herşeye karşı sendromu ile acıklanabilir.
gelişememiş olan soldur. gelişmemesinin geçerli sebepleri vardır elbet. solcu olmanın müslüman olmaya engel bir davranış olarak algılanması büyük etkendir. türkiye'de birçok millet yaşadığı için solculuğun bölünmeye sebep olacağının düşünülmesi başka önemli bir sebeptir. solculuğun önemli bir entellektüel birikim gerektirmesi de sayabilecegimiz diger etkendir.
solculuk adı altında boluculuk yapanlara karsı cıkan cogu dusuncesine katıldıgım dergidir.
" oransal " liderinin deniz baykal oluşu mevcut durumunu açıklar.*
1965 ve 1980 yılları arasında türkiyede hızlı bir ilerleme politikasına girmiş ama boku seyrek düşmüş soldur. bunlar kendi içlerinde bile birlik sağlayamamışlardı ki ülke içinde bir yer sahibi olabilsinler. kendi içlerinde bile dev-sol, dev-yol, gibi çeşitli fragsiyonlara ayrılıp, çekirdek içinde bile birbirlerini yiyipte, sadece ülkücülere karşı birleşerek belli bir yere kadar dayanabildiler. zaten zamanında gezmişin arkasında yürüyen, devrim sloganları atanlar, bugün geçmişlerinden gülerek bahsediyor. işte bir chp kaldı türkiyede sembolik olarak solu temsil eden, gerisi zaten etkisiz eleman statüsünde takılmakta.
solculuk oynayan burjuva çocukları ile bir yere gelemeyecek oluşum.
(bkz: türk sağı öldürür solu süründürür)
içi boşaltılmış soldur.
milletin bakış açısından olsa gerek bir türlü gelişememiş, birlik gösterememiş, kendi içinde bölündükçe etkisiz kalmış soldur.
güncel Önemli Başlıklar