bugün

çevremdekilere her şey yolundaymış, mutluymuşum gibi görünmeye çalışıyorum ve bu durum beni yormaya başladı. kendimle baş başa kaldığımda derin bir yalnızlık hissi ve hüzün kaplıyor içimi. yeni bir hayata başlamanın bu kadar zor olacağını düşünmemiştim. elbet bu zorlukları aşacağım. durup arkama baktığımda da canım yanıyor. yürümeye devam ediyorum ama arkama bakmadan da edemiyorum.
Icimin bir yanı hep buruk. Hep eksik sanki. Naparsam yapiyim olmuyo dolduramiyorum. Onla ilgili her şeyi unutmaya başladım. Gözlerini, sesini, bana seslenisini... Kisacasi onla ilgili her şey siliniyo aklimdan birer birer ama içimde yaşattığım bir türlü gitmiyo. Unutursun zamanla diyolar ama bu bende neden bir işe yaramiyo acaba? Behzat ç'de unutmak için un ufak etmek gerek demişti. Gerçekten un ufak olmaya başladı ama unutulmyuyo. Hayır düşününce birbirimiz için uygun olmadigimizi da gorebiliyorum ama nedense yine de söz geçiremiyorum bir türlü. Her şey bu lanet siteye takılmaya baslamamla olmuştu. O gitti ben bu siteye girmeyi bıraktım belki döner diye ama o dönmedi ben de bekleme cesaretini kendimde bulamadim. Vardır bunda da bir hayır diyip kendimi avutuyorum ama nasıl bi hayır olduğunu hayatta hicbir şeyi bu kadar çok merak etmediğim kadar çok merak ediyorum. Umuyorum kader bizi bi daha hiç bir zaman yanyana getirmez. Bi daha onu görmeye cesaretim yok çünkü. Umarim çok mutlu olur ve umarım yüzünde hiç keder belirtisi oluşmaz. Bana hep bencilsin derdi. Artık bencilliği bir kenara bıraktım. Umarim okumaz bu yazımı. Hala numarami silmemis. Ara ara hikayelerini görüyorum. Sanirim ben de sırf ismimi görsün diye hikaye atıyorum. Kendimi aslında onun için atmadığım konusunda ikna etsem de mantıklı düşündüğümde aslında sebebini gorebiliyorum. Neyse ne diyebilirim ki Allah bahtını güzel eylesin. Umarim çok mutlu olur.
Belki başka zaman edebileceğim bir itiraf...
Kimseye acımak yok bundan sonra
Hodri meydan, el mi yaman bey mi yaman görelim bakalım
Bu zamana kadar yaptığım şeylerden asla pişman olmadım. Çok kişinin psikolojisinin bozulduğu şeyleri yaşadım. Ama bunlar beni etkilemedi.
Uzun yıllar sonra ilk defa bir kızdan hoşlanmaya başladığımı düşünüyorum sözlük. Konuşma tarzı, hareketleri, gözleri beni çok etkiledi. Ancak uzaktan bir akrabalık bağı olduğu için ters tepebilir diye iletişime gecemiyorum. Bugün bir şey fark ettim ki 4 kişilik bir shobet ortamında benim kız konuşurken benim gözlerime kesinlikle bakmıyor. Acaba bir şeyler anladı da uzak mi durmaya çalışıyor diye düşünmeye başladım. Hatta öyle ki benim açtığım bir muhabbetin üzerine yorumlar yaparken bile bana değil de başkasına bakarak konuşuyor. Hayır kesinlikle bakışlarımla rahatsız da etmedim. Ki zaten ben de çekingen biriyimdir boyle konularda. Bu konuyu nasıl neticelendirebilirim bilmiyorum. Acilsam ya da belli etsem çok ters de tepebilir. Ancak gercekten etkilendim ve sürekli kafamı meşgul ediyor. Nasıl çözeceğim bilmiyorum:( Olmayacaksa da olmayacağını öğrenmem gerekiyor ama bir fikrim yok :(
Kendim sap olabilirim ama hislerim kuvvetlidir. Çok sevdiğim iki arkadaşım muhtemelen sevgili olacak.
Saçma sapan riskler alırım. muhtemelen sonu iyi bir yere varacak risklerden kaçınırım. Malım.
valla millet çatır çatır sevgili buluyor ama ben bir karşı cinsten hoşlanmaya bile korkuyorum. ciddi ciddi, hoşlanmamaya çalışıyorum. hoşlanınca sanki iyi şeyler olmayacakmış gibi geliyor.
Bünyeyi uykusuzluğa zorlamanın sonucunda beyin amcıklaması (bkz: sürmenaj) olduk herhalde ki 80 yaşındaki dede ile aynı seviyede hafıza kayıt kabiliyetine sahibim şu aralar..
2018'deki bir itirafımda "Bu kez onun sabrını taşırdım. Fakat bunu yapmak zorundaydım. Yarın yeni benim, orijinal benim ilk günüm." Demiştim. O günden sonra büyük gelişmeler gösterdim ancak %100 orijinal hale gelemedim. 3 yıl sonra aynı tarihte yine aynı kişinin sabrını taşırdım ve bir kez daha orijinal halime yaklaştım. Onu yitirmeden kendime kavuşsam mükemmel olacak.
Marifet diye söylemiyorum seviştiğim güzel kadınlar oldu ama şu yaşıma geldim bir kere bile gerçekten sadece ben olduğum için arzulanarak sevişmedim. Arada bir sevgi olsun olmasın, hiçbirinde bu hissi yaşamadım. Sanki benim talebimle olmuş gibiydi.

Yok eğer böyle değil ise ve ben bunu hissedemediysem bu çok daha acı bir durum.

Er geç bu hissi yaşayamazsam diye endişe etmiyor değilim.

Sözlüğe en cüretkar itirafım budur.
Utanınca bir yanma hissi hissediyorum böyle cehennemdeymişim gibi. Bu bir itiraf, evet.
Son zamanlarda seni cok özlüyorum. Uzun bir süredir goremedigimden mi hayallerimizi gerceklestirmemizin arasinin acikmasi hatta yok olmasi midir beni bu denli yikan bilemiyorum. Dusundukce fotograflarini gordukce delirecek gibi hissediyorum. Her sigara yaktigimda aklima düşenin sen olmasindan her kirmizi sacliyi sana benzetmekten cok sıkıldım. Her seye ragmen seni cok ozledim. Bir gun beraber olabilmek umuduyla seni o iskelede bekleyecegim kac zaman gecerse gecsin. Umarim beni ekmez saatinden once gelirsin.Seni cok seviyorum. Butun cicekler senin olsun.
2019 yılından beri hayatım bok gibi ilerliyor. hayattan gram zevk almıyorum. eskiden çok güler yüzlü esprili biriydim. şimdi ise çok karamsar mutsuz biri oldum. soğuk, kasvetli ve yağmurlu havaları sever oldum. havaların güneşli olup herkesin cıvıl cıvıl olmasını istemiyorum. 3 senedir içten güldüğümü hatırlamıyorum. güldüğüm vakitler elbette oldu ama aklımda hep başka şeyler oldu. hep yanlış kararlar alıyorum. intiharı düşünmek ani bir rahatlama sağlasa da bu eylemi yapamayacağımı biliyorum. çıkmazdayım. inşallah tez vakitte her şey normale döner.
Herkesle aram kötü. Tabi bunda insanların boktanlaşmasının payı büyük. Eskiden herkesle iyi geçinirdim şimdi Agresif agresif dolaşıyorum aq. Hangi halim daha doğru hala karar veremedim.
Annemden başka kimseyi özlemedim..
Ben en çok geçmiş günlerimi özledim.. o özgürlüğü, Ankara'nın rüzgarında savrulmayi,tek basinaligi, belki öğlene kadar uyumayı,belki saatlerce düşünmeden yaşamayı,en çok kendim olmayı,kırmızı elbisemi,bir daha hiç olamayacağım hallerimi, gece yarisi Ankara soğuğunda usuyup eve koşmayı, paramın yetemeyecegi seylerin hayalini kurmayı,pembe kalemligimi,ufak küçük yurt odamı,altında saatlerce agladigim mor battaniyemi.. ben en çok umutla yaşamayı özledim ..
Ne kadar mutlu olursam olayım moralimin içine edecek bir şeyleri veya birilerini buluyorum. Keşke self destruction tuşum olsa. Dünya da kurtulsa ben de.
(bkz: #45146681) nolu entryime istinaden birçok mesaj aldım. Entryi girdigimden bu yana hiçbir değişiklik olmadı. Şuan birkaç aile olarak özel bir durum sebebiyle farklı bir sehirdeyiz. Tüm olaylar da burada yaşanıyor. Kız oldukça ilgisiz ve yüzüme dahi bakmadığından olumsuz olarak algılıyorum. Yani bunun başka bir açıklaması olamaz gibi geliyor. Lakin gecen gün benim aracımla 4 kişilik bir gezi turu yaptık ve bahse konu olan kişi de bu tura katıldı. Bu arada kız kesinlikle çok ağırbaşlı ve hanımefendi bir insan. Kendimi onun yerine koydugumda ben olsam bu geziye katılmazdım. Çünkü ortada bir durum soz konusu ve kesinlikle bu kişi de farkında. Herkese normal davranıp bana davranmaması dikkat çekiyor. internet uzerinde yaptığım basit beden dili arastirmalari sonucunda kadınlar uzak durmak istedikleri kişilerin yüzlerine bakmazlarmis. Demek ki diyorum ortada böyle bir durum var. Üzüldüm ancak zorla güzellik de olmaz. En ufak bir sinyal yakalasaydim şansımı denerdim ancak olmadı.
iyiyim.

Öyle olmak zorunda olduğum için söylemiyorum bunu. Şu saniye iyiyim. Hep geceleri. Nadiren sabah. Ama güzel. Ya hiç olmasaydı?
Bi' ara çok kötüydüm. Ruh halim içler acısıydı. Beni gittiğim resim kursu kurtarmıştı. Şimdi de o günlere yakın durumdayım. Uzaklaşmak için burada olduğumu itiraf etmeliyim. Her şeyiyle tam bir insan gibi bi' şey bu sözlük: içinde iyi, kötü, çirkin, ulvi, sırlı, güzel... işte her şeyden biraz mevcut. Bu yüzden buradayım; ama aslında dönüp, kendimi görüyorum sanırım.
Yedi tane leşim var.
Şimdi sen gittin ya,
Şairin dediği gibi herkesi sana benzetiyorum..
"Bu da mı o. çocuğu acaba?" diyorum...!
Kayınpederimden kiloluyum. Aramızda.