bugün

Benimkilerden birinin kafesinin üstünde oynasın diye bir sürü incik boncuk asılıydı. Arada onları yıkayıp geri takardım. Kuş hemen çıkıp hepsi yerli yerinde mi diye kontrol ederdi. Malı çok kıymetliydi.
Başka bir kuş oynamak isterse anında tepelerdi.
Rahmetli muhabbet kusum omzuma gelip, kikir kikir gülerdi hep. Bir gün tam öyle gülerken başımı ona doğru çevirip sen ne işe yararsin len serseri diyip güldüm. Kuştan gelen cevap ise thug life tadindaydı; kuşum...
ağaçkakan gibi tahta kemirmeleri. sanki o tahta ona bir kötülük yapmış gibi kemiriyor. gagası da mı acımıyor bilmiyorum...
Benim ufakken maket uçağım vardı. Bu dingil uçağın kanatlarına konup üstünde bi sağa bi sola gidip gelirken birden sırt üstü yere devrilip düzelmek için çırpınırdı. Bir gece kalktık bas bas bağırıyor. Anlamadık ne olduğunu. 2 3 saat bağırıp durunca bir odaya koyduk veterineri aradık bişey yapamayız yaşlı hayvan zaten falan dediler. Ses kesilince yanına gittik. Meğersem hayvan bizi bekliyomuş elimize alınca 2 defa resmen güle güle der gibi öttü ve gözlerini kapadı özledim eşeği.
genellikle cool görünmek için.
yemlikten yemi alıp yukarı çıkıp olduğu gibi fırlatması aşağıda da yapmıyor özellikle yukarı çıkıyor akla bakar mısın sonra tabi anne her yeri batırdığı için kızıyor.. takı kutusunda tüm takıları tek tek çıkarıp yere atıp arkasından uzun uzun bakıp sonra tekrar takı kutusuna getirip koyması.. ders çalışırken kalemin tepesine binmesi yada kalemin ucunu koparıp yemesi.. yemlikleri katır katır yemesi.. sabahın köründe uyanmamız için yapmadığı şaklabanlıkların kalmaması.. benim bir şey yediğimi gördüğün de kafesin için de kudurması tabi ona da verdiğimde duruluyor.. cips torbasının içine girmesi.. kazağımdan içeri girmesi.. daha aklıma gelmeyen bir çok şeyi var bu minnoşun.
hepsi de benim hoşuma giden huyları. onu çok seviyorum. iyi ki de benim olmuş aşk kuşum.
kulak memesi,ayak, tirnak ve tuz fetiscisi olmalaridir. sari mubisim ayaklarimi dillerdi, yesili kulak memesine saldiriyordu ozellikle hatunlara, beyaz olani tirnaklari ozellikle ayak tirnaklarini yemeye calisiyordu, mavisi tuzcuydu. tuzun yerini ogrendi kerats manyak sabah aksam sakladigim yerde nobet tutuyordu. kapagi kaldirdigimda hemen sakladigim tuzu bulup asagi yuvarlayip dilliyor.

birde bu sirin seyler siz mandalina portakal cikolata felen yerken hemen omzunuzdan asagiya gelip yemeye calisirlar. sizi seviyorlarsa size guveniyorlarsa bunu yapiyolar.
Kulak memesi fetişisti olmaları.
kafesten ayrılmaması. omzumda saatlerce durur. sanki ders çalıştığımı biliyorda sesini çıkartmıyor. hatta omzumda bütün yurdu dolaşalım camlar açık olsun uçmaz. ama kafesini görürdüğü an pıır. bir gün kafesini dolaba sakladığımı gördü aralıksız 10 dk dolabı gagaladı. yine bir sabah yemini kafesten çıkardım akşama kadar çıkmadı kıyamadım geri koydum.
serbest bırakınca direkt perdeye dadanıp kemirmesi. sonra delik perde yüzünden azar işitme keyff.
gözüne flaş tutunca faltasi gibi açan aldatilan karı kocaları hikayelerden bilindiği gibi ele veren yalnızlara ve hayatıniza Yoldaş en fazla iki yıl ömrü olan sevilesi canlı.
kafesin üst kısmında baş aşağı dolaşmak.
turşu yerdi bizimki. ruhu şad olsun iyi kuştu.
insanın kulak memesinden tutup baş aşağı sallanmaya çalışmaları.

benim hayatta iyi anlaşamadığım sadece iki tür canlı vardır sözlük.. 1-insanlar, 2-hayvanlar..

tabi ki kuş millettiyle de aram yok.. annemle babam almıştı seneler önce bir tane ruhsal problemleri olan muhabbet kuşu.. ne zaman dışarı salınsa benim kulak mememe saldırırdı.. baş aşağı duramayıp düşünce de bana kızardı.. bu kez gözümü gagalamaya kalkardı falan.. neyse ben bir gün dayanamadım resti çektim annemlere.. dedim ya o kuş ya ben.. sonra işte kuş dediler.. baktım ciddi ciddi gönderecekler beni evden.. "ben bu kuş için mi dedim? hayır benim bu kuşun ismini zikrettiğimi duyan oldu mu?" falan dedim de kaldım evde.. sonra öldü işte kuş.. bi gece ne olsuyda valla hiç birimiz anlamadık.. hık dedi gitti.. bu da böyle bir anımdır.
Kafesin tellerine tırmanıp baş aşağı durmak.
Açıkta kalmış iskambil destesinin uçlarını kemirmesi. Tabi bende kemirdiği yere göre kağıtları ezberlemiştim* gerçi bir gün pişti oynarken anladılar durumu, koca deste cumburlop çöpe. Neyse onlarca kazandığım yeterde artar bile. *
taklit yeteneği.
kapı zilini taklit etmesinden mütevellit, dakika başı kalkıp kapı açmanıza sebep olur.
kuş beyinli işte.
kafesteyken kafesin üstünde asılı olan salıncaklarını oyuncaklarını vs yerinden çıkarıp yere düşürmek. evin içinde gezinirken kitaplık, raf benzeri yerlere konup gücünün yettiği şeyleri tutup yere atmak. bide arkasından bakışları yokmu.*
sehpa üzerinde duran kitabımı kemiriyorlar. inatla kaldırmıyorum kitabı yerinden. bakalım nereye kadar kemirecekler. zuleyha seni seviyorum diyorum Yusuf bağırmaya başlıyor kıskanma lan diyorum kızıyorum yusufa, zuleyha yusufu kanatlarının arasına alıyor sanki zarar vereceğimi düşünüyor. garip hayvanlar vesselam.
kendisini saldığım halde uçmuyor uçamıyor. kafesin kapısı kapalı olsa bile açıp içeri giriyor manyak.
Küüüt diye pencere camına çarpmaları. Kafa beyin kalmadı garibanda.
He bir kere de burnuma konmaya çalışmıştı.
1 metreden yükseğe uçamaması. yere inip ordan hızını aldıktan sonra kafesine çıkıyor koşa koşa.*
yuvalığın sürgüsünü açarak dışarı çıkması. sabahleyin çivi çekiçle girişip sabitleyeceğim o sürgüyü.
-odaya saldığınız zaman havada birkaç tur atıp pencere kenarina konup tuneyerek saatlerce dışarıyı izlemesi. sanırım anladı tutsaklığını.

-omzunuzda sinirlenince mevzuya kulak memenizden girmesi. hassas noktayı biliyor.

-kafesin üst tellerini bir Michael Scofield edasıyla (belki aylarını aldı) kırıp kanirtarak boşluk yaratması ve o boşluktan kaçması. esaretin bedeli ne filmdi.

-karanlıktan korkmaları. kaçağı ışıkları kapatıp yakalayabiliyorsunuz. hatta o gelip kucağa konuyor.

- mavi olmaları. avatar gibin.

- müzikli dizi jeneriklerine eşlik etmeleri. (zeytin tepesi fragmanına öten kuş var mı başka? !)

- kültürlü olmaları. gazete dergi kağıt ne varsa yemeye başlıyorlar.

- uyurken denge sağlamaları. (kuş eşittir f çarpıcı x)

-içeride planlar yapıp çıkar çıkmaz kolunuza sıcmaları. (o ibne gelsin bi daha ağzına sıçıcam.)

- hip hop müziklere kafa sallayarak eşlik etmeleri. (zikirlere götürücem.)

- sahibini yıllardır bilse de halen bir şeyler tanımak uğruna merakları.

- parmaklarınızla sevişmeleri.

- az yaşamaları, üzmeleri. ;(
Uyurken izliyorum da yavru mavru ama tek ayak üzerinde uyuması hiç rahat değil.. yatak mı alsak..