aynı pet şişeden bütün sınıfın iğrenmeden su içebilmesidir.
Kamışa su yürütmeye başlamak. Çavuşu tokatlamak.
(bkz: 2001 li olmak) bikac sene once 9 yaşındalardı bu sene liseli oluyorlar.
(bkz: ailemden ve hayattan nefret ediorum)
hayatı çözdüğümüzü sandığımız halbuki bir boku bilmediğimizi çok değil 1-2 sene sonra gördüğümüz yıllar. kafa arkadaşlarınız var ise çok güzel geçer.

dertlerin dert olmadığı son zamanlar.
Geçen yıla kadar olan durumum. Oh be bu sene hayata atıldım da kurtuldum.
Kurtulduğuma dua ettiğim ortamdır. Aşırı ergenlik ve kasıntı içerir.
Amaçsızca hocaları dersten soğutmaktır.
ortaokuldayken havalı gelendi. liseli olmak.
Özlenendir.
liseli olmak çoğu insanın ergenlik kelimesi yerine kullanılsada herkesin özlediği zamanlardır. Gerçek dostluğu, gizli saklı aşkı, parasızlığı, bir suyu bir yemeği beş altı kişinin ortak kullanmasını,gizli içilen sigaranın , okul idaresinin adrenalini,yapılan borçların bile ayrı tadını verir. Üzgünüm ama o günleri bir daha bulamicaksınız.
20 sene önce yaşadığım duygu.
kısmen özlenen durumdur.
dert yok tasa yoktur. 2005de lise bitti tabi iş işten geçti.
ilerde ders çıkaracağın bir çok olay yaşamaktır. Samimi ve ergenlik acılarının paylaşıldığı güzel günlerdir.
Aklıma başka şeyler geliyor böyle direkt söyleyince :@
sevgilerin hala samimi,
insanların hala içten güldüğü,
çıkarsız arkadaş edinebileceğiniz,
o kadar saçmalayabileceğiniz son dönemde olmaktır.

tünelin ucunda ışık yok gençler..
Hiç bir haltı olmayan, insanlar tarafından abartılan saçma bir şey.

Ergen ergen tipler lan işte ne olacak başka. Apaçi mi istersiniz, değişik tipleri mi hangisini isterseniz bol bol vardır. Mallığın zirvede yaşandığı kitleyi barındırır.

Bu dönemi sevenler genel de okulda okulla alakasız her türlü işi yapan kitledir. Onlar da haklı sonuçta en boş dönem vakit bol her şey gani rahat olunan dönem işte.

Başka da bir numarası yok.

Yok dostluklarmış oymuş buymuş. Ara tekini hangisinin umrundasın ? pehh.
bu başlık.

(bkz: eksi oy verilen başlıklar)
özlenen.
hey gidi hey.
Bazenleri acı çekmektir.
hormonlardan mıdır, yoksa dünya kanunu mudur bilmem, lisede aşk kaçınılmazdır, bir o kadar da (bkz: platonik aşk) kaçınılmazı vardır. bazılarını ilk kez (bkz: neşet usta) ile tanıştırır, onunla sabahlatır.
bir nevi sevdadır. bitireli 8 sene olmuş, hala dün gibi..
sabahın köründe okuldan kaçıp kadıköy'deki barlara bira fıçısı taşıma karşılığı barmenlerden bedava bira kapmaya çalışmaktır. sonra guitar herodur. yarrak gibi bir hayatmış. ama en güzel yıllarım bu şekilde geçti.
Kocaman hayallerin ortalama bir buçuk kiloluk et parçasına nasıl da sığabildiğine hayret ettiğim bebekliğin başka bir evresidir.
Bir psikoterapi seansı yazısında şöyle okumuştum:
“ 5 yaşındaki halinizi hayal edin ve karşınıza oturtun,ve o çocuğa nasıl davranırdınız?” Ben de liseye giden o kıza kimsenin sarılmadığı ve sarılamayacağı kadar sıkı sarılırdım.Liseli olmak bunlara ihtiyaç duymaktı.