bugün

görsel
görsel
etimolojisi farsça humbare'den yani hum-i pâre den gelir. hülasa; (içine para konan küp) anlamını taşır.

https://islamansiklopedisi.org.tr/humbaraci
http://www.lugatim.com/s/kumbara
küçük birikimler yapmak adına içine madeni para ve 5 10 tl’lik kağıt paraların atıldığı kimisinin düz cam bir kavanoz kimisinin salça kutusu kimisinin de şekilli şukullu çömlekten olduğu içi boş kutu.
görsel
Açıldığında kimilerinin iştahını kabartır. Evet, paranın köpeği bir kedim var.
Küçükken parayı çar çur harcamaktan biriktirmeyi başaramadığım için sinir olup, kumbaraya minik minik paylaşamadığım takıları veya minik ojelerimi atar, kilitlerdim.
Hergün elinizde oradan oraya savrulan bozuklukları içine attığınızda kısa sürede dahi çok ciddi miktarlar biriktirebileceğiniz alet.

2015'in son haftasıydı. Evimizin karşısında bir bakkal var. 3 yaşındaki oğlum aklına estikçe elimden çeke çeke götürür o anki kafasına göre istediği sakızı çikolatayı aldırırdı. Ama o gün değişik birşey oldu. Teneke konserve kutularından yapılan dandik kumbaralardan Alıp "bu nedir" dedi bende "kumbaradır" deyince Aldı kumbarayı.

O günden bugüne 1 ay geçti eline geçen bütün paraları kumbaraya atıyor. ilk başta kağıt ve demir Paraları aynı kumbaraya atıyorduk. Şimdi ayrı ayrı kumbaralara atıyoruz ve 3. Kumbara dolmak üzere.

1 ay içinde biriken miktar tahmini 1100-1300 liradır belki. 2016 sonunda bütün kumbaraları Bulunduğumuz ildeki merkez bankası şubesinde törenle açmayı kararlaştırdık. Bakalım ne kadar birikmiş olacak. Günü gelince editler capsle beraber yazarım.
para biriktirmeye yarayan kutu.

bugün aldım bi tane, içine de 3 lira atarak başladım.

gün içerisinde bozuk paralar o kadar gereksiz şeylere harcanıyor ki biriktirsek güzel miktarlarda para çıkarabilirim diye düşündüm.

anahtarı falan yok, yeteri kadar birikirse kutuyu deler açarım, şimdilik uzun bi süre biriktirmeye devam edeceğim gibi.

henüz ne için biriktirdiğimi bilemiyorum, elektro gitar veya dövme yaptırmak için falan olabilir, büyük hedeflerim yok -yani kumbaradan biriktirdiğim para ile motorsiklet parası çıkmaz biliyorum- ama yine de kendimce istediğim bir şeylere biriktirerek sahip olmak beni mutlu eder.
Taksimde bulunan çok şirin, sevilesi mekan. Sahipleri de en az mekan kadar sıcak ve Şirindirler.
içinde 150.000 lira olan bir kumbaraya ihtiyacım var.

Master programına başvurmak için.

Para biriktirme kutusu.
metal seramik porselen yada plastik olabilir.

http://www.cesozluk.com/i...ageNumber=0&p=kumbara
para biriktirme arzusu uyandıran hede.

ama hiçbir zaman bi çok para biriktiremedim. çünkü her gün sayıyordum. normalde açılmaması gerek bu kumbaranın. anahtarı bendeydi hep. bir koyarken üç alırdım. ama onun varlığı bile mutlu ederdi beni. içi boş olsa bile. nasıl bir sevgiyse artık..*
istikal caddesi'nde kendi halinde, reklamı, tabelası olmayan, buram buram sosyalizm kokan, sevgilinizle, arkadaşınızla rahatlıkla, laflayıp, bira içip aynı zamanda tabu, tavla vb. oyunlarla vakit geçirebileceğiniz mekan. sempatik ve güleryüzlü personelinide pas geçmemekte fayda var.
kumbaraya bi kaç yapılıp atılan banknot parayı zaman sonra çıkarmaya uğraşırken az yırtmışlığım yoktur.
70'lerin sonlarına doğru türkiye'de ilk olarak iş bankası tarafından dağıtımına başlanan ve özellikle çocuklara tasarrufun önemini aşılamayı hedefleyen para biriktirme dalgafonlarıdır. bu nedenle iş bankası ile özdeşleşmiştir, özellikle 80'li yıllarda çok popüler olabilmiş ve bir çok çocuğun ana-babasını elinden tutup işbankasından kumbara istemeye götürmesine sebebiyet vermiştir.

sanıldığının aksine domuz şeklinde garabet modelleri değil, iş bankasının o yıllarda dağıttığı orjinal "iş bankası" amblemli oldukça basık elips şeklinde ve üstünde yine elips şeklinde tutma halkası olan modelleri rağbet görmüştür. hala koleksiyonerler tarafından bu ilk yapım orjinal iş bankası kumbaraları biriktirilmektedir. bunların bir kısmı özellikle sadece banka şubeleri tarafından açılabilecek şekilde tasarlanmıştı. dolduğu zaman büyük bir sevinçle şubeye gider açtırırdınız kumbaranızı, ve veznedeki abiniz-ablanız size kağıt para olarak takdim ederdi biriktirdiğiniz bozuklukların karşılığını. işte o sevinç yaşamaya değerdi gerçekten. (bkz: 80lerde çocuk olmak)

80'li yıllardan itibaren alevlenen yüksek enflasyon ve paranın git gide değer kaybetmeye başlaması ile birlikte demir paralar da ancak sakız alınabilecek seviyelere kadar pul olup gitmiştir. hemen ardından başlatılan serbest piyasa ve globalleşme adı altında dayatılan vahşi kapitalizm de insanları tasarruf etmek bi tarafa, sürekli tüketim ve sürekli para harcamaya özendirmekle uğraşmıştır. dolayısıyla bugün birçok çocuk varlığından bile habersiz olarak tüketim toplumunun bireyleri olarak yetişmeye devam etmektedirler malesef.
şu cebimdeki sağa sola attığım bozuk elli, yüz kuruşları toplamak için almak istediğim meret. şimdiye toplasam yemin ediyorum yeni bilgisayar almıştım.
genellikle çocukların para biriktirip hayallerindeki bisikleti, barbi bebeği almak için içine para attıkları nesne. çizgi filmlerden gördüğümüz kadarı ile yabancı ülkelerde genellikle sevimli domuz şeklinde olurken ülkemizde domuz şeklindekilere rastlanmamaktadır.
bazı zamanlar ayrılık sebebi olabilir.
çocuklar tarafından kullanılan çakma para kasası.
80'li yıllarda isbankasi tarafından verilen bir çocuk oyuncağı.
80'li yıllarda iş bankası tarafından çıkarılan bir çocuk dergisi. enfes bir içeriğe sahipti...

(bkz: yaşlanmak)
zamani geldiginde cok nadirdir banka tarafindan acilanlari; fakat kendi tarafimizdan acilip yada kirilip kullanilan ufak bir birikim deposu.
çok gol yiyen kaleciler için kullanılan tabirdir. Birde bunun daha öte bir argosu vardır

(bkz: folloş)
mahalle maclarinda kaleciye fazla gol yedigi zaman takilan lakaplardan biri.
sunay akın ın şu güzel dizelerinde mazgallarla karıştırdığını itiraf ettiği hededir.

küçükken mazgalları kumbara sanıp tüm harçlığımı atardım.
onun için en çok denizden alacaklıyım.