kernel amadeus

yazmayı bilen gidiyor. *

gittiğini öğrendiğim ama neden gittiğini bilmediğim yazar. gidişi kötü oldu. sübyancı diye bok atmayı özledim kendisine. ağlamak istiyorum...
ağlamıyorum, gözüme toz kaçtı...

kernel amadeus...
sözlükteki nice trollerden biriydi kendisi. yazdıkları bazen beni ne kadar irrite etse de, ironik yazıları süperdi. anlayana tabi ki.
edit: deşifre ettik kendimizi de mınakey! dön artık kernel...

kulislerde geri döneceği konuşulan yazar. geri dönecek mi, temelli mi kalacak yoksa bi arkadaşa bakıp çıkacak mı, sildirdiği entryleri yedekledi mi? hepsi az sonra!

özledim..

bu yazarın gitmesine kim neden olmuşsa gelmişini geçmişini (...)

olm siktirin gidin lan. mal mısınız siz? adamı ciddiye mi aldınız? dediklerinde samimi mi sandınız? adam yazıyordu ve sözlükteki en kaliteli sağlam klavyeydi.

gitti ise geri dön diyemem ama döneceğini bilsem dön derim.

(bkz: sezen aksu- geri dön) kernel için gelsin...

alışırım zannettiğim yokluğunda acılanmam(doğru burası, gitse ne dedik, demedim dediniz!! ama gitmesi kötü oldu)
vazgeçmek zor senin o büyülü tuhaf sıcağından(* ama kernelin entryleri sıcak, büyülü: katılıyoruzzzz!!)
dön demeye utanırım zavallı korkularımla(dedim ya geri dön demek koyar adama, utanmayın deyin efenim!..)
arkasına saklandığım gururumdan(oha olm çocuk deiliz hem de gay değiliz, ne gururu? sanal ortam lan burası, başlarım gururunuza)

geri dön geri dön- (evet geri dön gerizekalı kernel..)
ne olur geri dön- (şımarma olm dön işte!!)
uzanıp tutuver elimi bir gün (??&%&)
utanır diyemem ne olur geri dön (höst lan! sözlük olarak bize gelmeni burada temsil olarak elimizi tut diyoruz.)

ah olur da bir gün sen de özlersen(beğenilmeyi, işte budur olarak eklenmeyi vs, canın çeker senin yavşak herif.)
olur da bir gün gözlerimle buluşmayı istersen(olm yanlış anlıcaklar da sözlük kastediliyor burda. sözlüğün sol framei ve aplikeyşıns kastediliyor...)

uzanıp tutuver elimi bir gün(üstte yazdık...)
utanır diyemem ne olur geri dön(götün kalkmasın fazla...)

her şey bana seni hatırlatır unutmak isterken (çakma troller, çakma kerneller, çakma çakma çakma..! sol frame de "bakire kız", "vajina" türü şeyler görmek ve eski entrylerin bize hep seni hatırlatacak.. ve diyeceğiz ki "vayy .mınakoyim!! kernel vardı bir aralar...")
utanırım hep o acılı şarkılarla ağlarken(ne ağlıcam olm.!)
bazen bir dost ya da bir çiçekle evime gelirsin(zirvelere gelmedim ama gelirsem söz sana çiçek alacam, alıcaz demi lan? eveeettt..!!!)
her şey seni hatırlatır da yeniden(işte öyle.. sensiz çekilmez olm gel bee.)

hadi lan gece gece bu kadar emek sarfettik. bunu da gördüğünü biliyoz yavşak insan. gel sen. götün kalkmasın ama. herşey doğal hali ile devam edecek emin ol. kimse daha fazla beğenmeyecek, kimse gidersin korkusu yaşamayacak.

sen gittin, eğer de dönmek istersen burdayız. amele gibi işte...
gelmicem diyorsan da:

(bkz: sözlükten giden kernel bakirdir) diye başlık açarım, daha da belin doğrulmaz ona göre.

hacı karması +266 ymış. vay anasını.

(#10002187) no'lu entrye katılıyorum.

entrylerini gerçekten özlediğim bir yazar. özellikle bir entrysinde ben sizin duygularınızın tercümanıyım demişti. bütün duygularımın tercümanı olmasa da* bazı entrylerini tercüman olarak görmekteyim.

edit: imla.

özlenen yazardır.
(bkz: üşüyoruz kernel reis)

ped yazar.
fena yazmazdı bu yavşak..

uludağ sözlüğün, kalemi en sağlam yazarıydı vaudeville for vendetta ile beraber.

iyiler erken gidiyor *

onun söylemek istediği şeyler vardı,yalnız bakmıyordu,görebiliyordu "ben sizin iç sesinizim" diyordu mesela "bi gün hepiniz biat edeceksiniz bana" pekçoğumuzun bir an için kafasından geçenlerin sesli tercümanı.
çok eleştirildi,yıkıcı bi şekilde. sanki şurada farklı yazan çok yazar varmış gibi. sanki eleştirenler bi meziyet gösterisi sergilemişler gibi. eleştiriyorsan bile yazılarına devam et dersin mesela. ki adamın yazma şevki devam etsin. ama yok bizim toplumumuz götten,pedden bahsedeni hemen kötü adam ilan eder. o senin boy aynandı yavrucum. istediğin yerine kına yakabilirsin artık.

sonuç olarak sözlük onu sevenlerine bağışlamadı,bir bahar akşamında ani bi kalp spazmıyla aramızdan ayrıldı.toprağı bol olsun.

aslında hepimiz biraz kerneliz.

piyasadan kaldırılmış.

kernelleyemiyorum yumuşacık olmuyor.
kernelleyemiyorum mis gibi kokmuyor.

(bkz: kernel ölmedi kalbimizde yaşıyor)

(bkz: aribra)

kernel ulu dışında dahi okunan bir yazardı. sağlam bir kalemi, can sıkacak konuları vardı.

aribra yeni nesil bir yazar. tarzları fena halde birbirlerine benziyor. aribra bkzıyla girmemin nedeni bu sadece. kerneli özleyen aribrada esintiler bulabilir.

aylardır sözlüge girmiyordum sol framede görünce anladım sanırım veda etmiş. oh lan iyi olmuş her gün kafa skiyordu zaten. adam akıllı yazsa kimseye laf etmem ama adam ergen holiganı. girince coşturuyor tamam yazılarında edebi bir tat var ama bunu bile bok ediyor larn. bir sanatçı kitap yazarken nasıl okunurum acaba diye yazarsa o kitap boka sarar. içinden geleni yazmalı ama bunda o yok. sırf sol framede millet görsün.

olsa da okusak....

(bkz: üşüyoruz reis)

(bkz: Sahi bi kernel amadeus vardı ne oldu ona)

kendisine en samimi ve içten şekilde bir şiirle seslenmek istediğim yegane insan. * *

Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme

Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme

Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme

Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için
Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme

Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme

Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme

Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme

Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi
Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme

Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize
O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme

Bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle
Huzurumu bozuyorsun sen mavediyorsun etme

Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı
Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme

isyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil
aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme *

geri gelmesi istenen, kesinlikle özledğim yazar.

özlediğim yazar. bunu okuyorsan bana ulaş. * lan abazan profili gibi oldu. hani o kırmızı kazaklı olan benim. telefonumu biliyorsun der gibi, ama idare et. *

ruhunun değil de fake hesabının buralarda dolaştığını hissediyorum...
en azından bluevelve gibi sübyancı değildi. eğer sübyancılık yapsa idi belki de silinmezdi. zira bildiğiniz gibi uludağ sözlük moderatörleri sübyancılara tolerans tanıyor.

sözlük dünyasında bambaşka bir yeri olan yazardı. farklı bir yeri vardı çünkü tanımları başka tanım, cümleleri başka cümle, başlıkları başka başlıktı. sadistique bir yazardı, pornografik öğeleri o kadar güzel birleştirirdi ki insan okumaya doyamazdı. yer altı edebiyatının sözlükler alemindeki en iyi kalemi, klavyesi, sesiydi. buraların hedef kitlesi kadınları o kadar iyi tanıyordu ki sanki içlerine girip çıkmış gibi onlarla ilgili analizler çıkarıyor, yazılar yazıyordu. hatta bir gün '' bana bir kız ismi söyle sana parmağındaki ojenin rengini söyleyeyim'' diye bir şey söylediğini hatırlıyorum yahu adam resmen nostraydı. açtığı her başlık ayrı bir okuma isteği uyandırırdı, bazen hiç okumadan artılardım ki ben onun nereden beslendiğini çok iyi bilen birisi olarak bu yazılara ne kadar çok zaman ve emek harcadığının farkındaydım. tek cümlelik başlık yazarlarının asla anlamayacağı ve bilemeyeceği bir tarzı vardı. gramere, sentaksa, vurguya inanılmaz dikkat ederdi. kimsenin umrunda olmayan detayları dikkate alır, yazısına eklerdi. bir kadın pedinden ve bekaretinden yüzlerce başlık açabilecek zekaya sahipti. farklı bir yazar, iyi bir adam, bilinçaltını mezarlık olarak kulllanmayan bir fenomendi. misyonunu tamamladığını düşündü ve gitti, kendi isteğiyle kendini öldürdü, elbette bir bildiği vardı, belki de onun için yeni bir hikaye başlamıştı, bilemiyorum. bu sözlükteki bir sürü bayan yazar o'na aşıktı, nerden biliyorsun diye sormayın bunu tahmin etmek zor değildi, sözde en çok nefret ettikleri yazardı ama nefretleri zamanla kırıldı -nefretin kırıldığı yerde aşk başlar- ve böyle oldu, her yazdığı onlar için aşka dönüştü; ben de yazılarına aşıktım, çok şey öğrendim ondan, bu sözlüğe bir daha onun gibi yazar gelmez, o bir efsane...

büyüksün kernel.