bugün
- anın görüntüsü16
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- hamas bir terör örgütüdür14
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız17
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- vatandaşlık farkı alan otel21
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- futbolcu ismiyle nick almak10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence12
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım18
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı8
dr.hannibal lecter olarak bilinen entel yamyam,ince ruhlu seri katil,ürkütücü gurme..
bir dede kadar sıcak, ısırılası görünen profesyonel katil karakter.
en karizmatik roman karakteri. alanında bir numara ve çok iyi bir aşçı. ayrıca anthony hopkins'in efsane oyunculuğu sayesinde bence romandan uyarlanan en iyi karakterdir, bir roman karakteri daha iyi canlandırılmamıştır.
kafamızda yer etmiş kötü,kaba,pis,cani sıfatlarını yüklediğimiz katil tanımlamasını kafamızdan silip katillerinde zarif,kibar olabileceğini gösterip bizi ayrı bi paranoyaya itmiş karakterdir
ilk olarak 80lerde brian cox tarafından Manhunter isimli filmde gözüken karakter.1991'de anthony hopkins kuzuların sessizliği isimli filmde canlandırmıştır.Yanında fbi ajanını jodie foster oynamıştır.Film sinemada en sevilen filmlerdendir.Fakat hopkins ve foster müthiş ve ötesi bir biçimde oynamıştır.2000'lerde hannibal isimli filmde silence of the lambs'in sonrası anlatılıyordu.Orada fbi ajanını julian moore oynuyordu.Birde hannibal'ın freddy kruger gibi yaptığı yaşayan kurbanınıda harry potterdaki sirius black oynamaktaydı.Ardından hikayenin en başına reddragon adlı bir filmle dönüldü.Manhunter'a çok benzemektedir.O filmde fbi ajanı erkekti ve edward norton oynuyordu.Filmin finali silence of the lambs'in başıydı.Şimdi ise daha da başına hannibal'ın çocukluğuna döncek bir film çekiliyor.
işte hannibal lecter bu son derece kibar,entellektüel ve yamyam olan unutulmaz katil...
işte hannibal lecter bu son derece kibar,entellektüel ve yamyam olan unutulmaz katil...
doktordur.
silence of the lambs filminde, kaçırdığı orkestra elemanını parçalayıp, diğer elemanlara pişirdikten sonra ikram eden seri katil. doktor olması ve kurbanlarını yemesi akla karındeşen jack' ı getirmektedir.
(bkz: hannibal rising)
(bkz: lecter küçükandonyadis)
film ve kitap serileri, konu bütünlüğü açısından, aşağıdaki sıra ile giden kült karakter:
(bkz: manhunter)
(bkz: red dragon)
(bkz: the silence of the lambs)
(bkz: hannibal)
(bkz: manhunter)
(bkz: red dragon)
(bkz: the silence of the lambs)
(bkz: hannibal)
hannibal serisinde anthony hopkins' in müthis canlandirdigi yam yam doktor, seri katil. cezalandirma biçimi olarak kötü insanlarin etini yiyen, zekasina hayran birakan, yaratilmis en iyi anti kahramanlardan biri.
kendini bir übermensch, doğal olarak da besin zincirinin en üstündeki bir canlı olarak gören muhteşem seri katil. türkiye'ye ailecek gelseler bir saniye aç kalmazlar. zira o kadar çok basit insan var ki bu memelekette...
albert fish adındaki gerçek bir seri katilden esinlenilerek yaratılmıştır.
"ay çok tatlısın yerim seni" diyerek sevdiği insanları yediği rivayet edilmiştir.
Akıl hastanesine tıkıldığı sıralar tanıştığı Claris adlı bir bayana aşık olarak, başka bir hastanın Claris Starling'e laf sokuşturup eline geçen her şekil cismi fırlatması üzerine, onu tane tane yiyen nacizane kişilik Hannibal Lecter.
hastasının uykuluklarını kırmızı şarapla misafirlerine sunan manyak psikiyatır...
--spoiler--
hollywood uyarlamasında hannibal clarice'i bırakıp kaçmış gibi bitirsedeler bile aslında clarice hannibal'ın yanında kalmış cinayetleri işlemeye devam etmişlerdir.
--spoiler--
ayrıca hannibal lecter bir efsanedir. eğitimli, kibar, zeki, elit bir beyfendidir o. sadece kabalık edenleri öldürür her cinayetinin amacı vardır. hapisanedeyken yan koğuşunda kalan mahkumu sadece konuşarak öldürebilecek kadar iyi bir psikologtur. birinin beyin parçalarını keserken o kişinin bilincini kaybetmemesini sağlayacak kadar iyi bir doktordur. karizması tavandır, hayran olunasıdır.
thomas harris'in kaleminden çıkmıştır. en son kitap hannibal'ın çocukluğunu ve gençliğini anlatır.
--alıntı--
küçük karacanın pek eti yoktu ve iki, belki üç gün sonra adamların soğuktan buharlaşan nefesleri tekrar açlıktan kokmaya başlamış, asker kaçakları av evinden çıkarak karların arasından ağılın kapısına gelmiş ve samanların arasında birbirine sokulmuş çocuklardan birini seçmişlerdi.
hiçbiri donmamış olduğu için, canlı bir çocuk seçtiler.
hannibal lecterin baldırlarını, kollarını ve göğüslerini yokladıktan sonra onun yerine kızkardeşi mişa'yi seçip götürmüşlerdi. oyun oynamak için dediler. ve oyun oynamaya giden hiç kimse geri dönmemişti.
hannibal tüm gücüyle mişa'ya yapıştı; adamlar kapıyı suratına çarpıp onu yere baygın bırakana kadar güçsüz kollarıyla mişa'nın kolunu bırakmamıştı.
mişa'yı hala karacanın kanıyla kıpkırmızı karların üzerinden sürükleyerek götürdüler.
mişa'yı görmek için hiç durmadan dua etti, dua küçücük beynindeki tüm hafızayı yiyip bitirdi, ama baltanın sesi canlı kaldı. onu tekrar görmek için yaptığı dualar tümüyle boşa gitmemişti. mişa'yı tekrar gördü; onu tutsak edenlerin doğu cephesi çöktükten sonra kalan tek yiyecekleri olan çocukları sakladıkları ağılla, uyudukları av evi arasında pis kokulu tuvaletin çukurunda, hannibal, mişa'nın süt dişlerini gördü.
dualarına verilen bu yanıttan sonra hannibal lecter kendi küçük cinayetlerinin, ironisi ve zalimliği emsalsiz tanrınınkiler yanında ne kadar önemsiz olduğu dışında, bir daha tanrıyla ilgili birşey düşünme zahmetine girmedi.
--alıntı--
hollywood uyarlamasında hannibal clarice'i bırakıp kaçmış gibi bitirsedeler bile aslında clarice hannibal'ın yanında kalmış cinayetleri işlemeye devam etmişlerdir.
--spoiler--
ayrıca hannibal lecter bir efsanedir. eğitimli, kibar, zeki, elit bir beyfendidir o. sadece kabalık edenleri öldürür her cinayetinin amacı vardır. hapisanedeyken yan koğuşunda kalan mahkumu sadece konuşarak öldürebilecek kadar iyi bir psikologtur. birinin beyin parçalarını keserken o kişinin bilincini kaybetmemesini sağlayacak kadar iyi bir doktordur. karizması tavandır, hayran olunasıdır.
thomas harris'in kaleminden çıkmıştır. en son kitap hannibal'ın çocukluğunu ve gençliğini anlatır.
--alıntı--
küçük karacanın pek eti yoktu ve iki, belki üç gün sonra adamların soğuktan buharlaşan nefesleri tekrar açlıktan kokmaya başlamış, asker kaçakları av evinden çıkarak karların arasından ağılın kapısına gelmiş ve samanların arasında birbirine sokulmuş çocuklardan birini seçmişlerdi.
hiçbiri donmamış olduğu için, canlı bir çocuk seçtiler.
hannibal lecterin baldırlarını, kollarını ve göğüslerini yokladıktan sonra onun yerine kızkardeşi mişa'yi seçip götürmüşlerdi. oyun oynamak için dediler. ve oyun oynamaya giden hiç kimse geri dönmemişti.
hannibal tüm gücüyle mişa'ya yapıştı; adamlar kapıyı suratına çarpıp onu yere baygın bırakana kadar güçsüz kollarıyla mişa'nın kolunu bırakmamıştı.
mişa'yı hala karacanın kanıyla kıpkırmızı karların üzerinden sürükleyerek götürdüler.
mişa'yı görmek için hiç durmadan dua etti, dua küçücük beynindeki tüm hafızayı yiyip bitirdi, ama baltanın sesi canlı kaldı. onu tekrar görmek için yaptığı dualar tümüyle boşa gitmemişti. mişa'yı tekrar gördü; onu tutsak edenlerin doğu cephesi çöktükten sonra kalan tek yiyecekleri olan çocukları sakladıkları ağılla, uyudukları av evi arasında pis kokulu tuvaletin çukurunda, hannibal, mişa'nın süt dişlerini gördü.
dualarına verilen bu yanıttan sonra hannibal lecter kendi küçük cinayetlerinin, ironisi ve zalimliği emsalsiz tanrınınkiler yanında ne kadar önemsiz olduğu dışında, bir daha tanrıyla ilgili birşey düşünme zahmetine girmedi.
--alıntı--
kitap mı film mi karşılaştırmasında kitabının yine kazandığı thomas harris kitabı.cinayet romanları sevenler için mükemmel bir seçim.
bir seri katildir. kendisi değişik bir damak tadına sahiptir. dexter ile ortak yönü sadece puştları öldürmesidir. bu neden ile sevilir.
hannibal the cannibal diye anınca daha anlamlıdır. doğradığı insanlardan yemek yapar, sonra da misafirlerine sunar. afiyetle yerler. ismi dahi akla gelince korku için yeterlidir.
Filmi baz alarak söylüyorum ki; sinema tarihinin en karizmatik katilidir.
zekana,karizmana hayranım abi diyebileceğim kişi.
anthony hopkins in hayat verdigi karakter. herif oyunculuğun uzayını icra etmiş. anthonye ayrı doktor lecter a ayrı hayranız vesselam.
güncel Önemli Başlıklar