bugün

Neden yapsındır. Üreten kazanmıyor ki bu ülkede.
Ha hangi meslek kazandırır dersen,

(bkz: Al gülüm ver gülüm) yapanlar derim.
Yapanın hali ortada olduğundan olabilir mi? Ülkede tarımla, hayvancılıkla uğraşıp mutlu olan insan mı var?
Katma değeri yüksek ürünler üretebilmek için diyeceğim ammaa vicdanım el vermiyor demeye Ama bazen de hissediyorum, var bu ülkenin de güzel şeyler üretmek için çabalayan güzel evlatları.

Domates biber satarak kalkınamazsın, kaçıncı yüzyıldayız be? Kendimize yetsek yeter de işte. O bile olamıyor.
Hem ekonomik açıdan uğraşan birey tatmin olmamakta hem de genel kabul olarak toprakla uğraşmanın, köyde yaşamanın kötü lanse edilmesi bunun başlıca sebebidir.
500 dönüm tarlam veya 100 dönüm meyvelik bahçem olsa yapardım. daha küçük arazilerde tarım bence ucu ucuna yaşamak gibi.
--spoiler--
çünkü kâr etmeniz bu şartlarda mümkün değil.
--spoiler--

--spoiler--
çünkü kazandırmıyor.
--spoiler--

bu yorumlar gerçek dışıdır.

tarım ve hayvancılık gayet de kazandırır ve kar ettirir.

gençlerin tarım yapmamasının yegane sebebi çalışma götü olmamasıdır.
yoksa hem tarım hem hayvancılık yapana gayet kazandırır.

ama bugün para kazanacak şekilde tarım ve hayvancılık yapabilmeniz için ciddi bir sermayeniz olması gerekir.
o da malesef gençlerimizin çoğunda yok.

esasen bizim devletimiz devlet olsa, yöneticilerimiz insan olsa, adam gibi adam olsa tarım ve hayvancılıktan milyarlarca dolar kazanmamamız işten bile değil.

bakınız aşağıda bazı ülkelerin tarım ürünleri ihracatından elde ettiği gelir tablosunu paylaşıyorum.
görsel

42 bin kilometrekare toprağa sahip hollanda 92 milyar dolar tarım ürünü ihracatı yapmış.
normalde bizim de 100 milyar dolarlar seviyesinde olmamız gerekirdi.

ama biz ihracatçı konumda değil,tam tersi ithalatçı ülke pozisyonundayız.
senelik tarım ürüni ithalatımız 15 milyar dolar civarında.

yukarıda da dediğim gibi, devletimiz adam olsa biz de 100 milyar dolarları yakalayamasak da, 30-40 milyar dolarlık tarım ürüni ihracatı yapabiliriz.
ama devletimiz ne yazık ki tarımı ve hayvancılığı yok etmek isteyenlere çalışıyor.

bir ülke düşünün ki 150 yıllık ziraat bankası var.
ama bu banka tarım yapacak gençlere destek olmak yerine, sikik bir yol müteahhitine 1 milyar dolar kredi veriyor.

bakınız bu 1 milyar dolar krediyi 1 sikik müteahhite vermek yerine 1000 tane çiftçiye 1'er milyon dolar kredi verilse neler olur?

ülkemizde nüfus var, toprak var, imkan var, para var...
ama kafası çalışan, vatansever yönetici yok. hain dolu amk ülkesi...
ufak bir bahçe ektim ve gördüm ki asla harcadığın paranın karşılığını alamıyorsun.
benim bahçe 300 m2 harcadığım en az 1000 tl aldıklarımın tl karşılığı 300 tl.
gerçi hepsi ilaçsız, gerçek gübre ile yetişmiş ata tohumundan ama pazar olsa satsam alacağım en fazla 300 tl.
sen bunu 300 dönüme taşı.
hadi ben acemiyim fazla harcıyorum ama tecrübeli çiftci bile olsan asla harcadığını alıp kara geçemezsin.
ayrıca çekilen çile acaip.
kan ter içinde kalıyorsun. sinekti, böcekti ısırıyor. güneş ensende. tatili yok sürekli ilgi istiyor. her yerden zararlı otlar fışkırıyor. mesela domatesler, hepsi aynı anda olmuyor. her gün toplayacaksın.
e topladığını nerede depolayacaksın.

bunlar benim ufak bir bahçede yaşadıklarım.
çiftcilere daha çok saygı duydum.

domatesin kilosu 20 tl olmalı ama gerçek domates.
- çıkar bakalım amca telefonunu( amca telefonunu çıkarır)
- al !! bak !! bu benim telefonum işte ..ben gerçekçi sahi bir insanım, bu da nüfus cüzdanım

akademisyen göt olur.
Cem Seymen sen misin bıkmadın mı.
tarım sektörüne, makine teçhizat, kimyasal ürün vb. birçok dalda üretim yapan 14-15 farklı müşteriye hizmet veriyorum ( izmir'de yer alan ve adında "agri" geçen tüm kafa şirketler müşterim)
müşterilerimin müşterilerinin %90'ı yurt dışından.
traktör kabinleri, traktör şaftları, ek ekipmanlar, tarım kimyasalları hep bizim tarafımızdan üretiliyor ve bu adamlar (ülkeler) bizim ürettiğimiz üst kalite tarım ürünleri ile gayet kaliteli ve yüksek verimli şekilde tarım yapıyor.
iç pazarda ürünlerin talebinin az olmasının tek sebebi ise maliyetler. bizim çiftçimize yeni teknoloji cihazlar pahallı geliyor. bu sebeple yatırım yapmayı tercih etmiyor. kooparatif alsın, biz ordan kullanalım kafası da cabası.

ikinci en temel sorunumuz ise, miras yoluyla bölünen tarım arazileri...100 dönümlük arazi dededen toruna gelene kadar 10 dünümlük 10 parçaya ayrılmış durumda...100 dönümü ekip biçmekle 10 dünümü ekip biçmenin maliyeti arasında uçurum farklar olmamasına karşın, alınana hasat ve elde edilen kazanç arasında uçurum farklar bulunmaktadır.

devlet yeterli desteği de sağlamayınca....geçmiş olsun tarım sektörü...

yapımda ve yıkımda emeği geçenlerin eline sıçayım...
Tarım para kazandırmaz kazanan aracıdır, senin kilosuna 4 lira verdiklerinin tarımını yapanlar bazen kilosunu 50 kuruşa satıyorlar, geliyor 10 liraya alıyorsun çiftçi 3 liraya satıyor, tarımdan para kazananlar aracılar oluyor haliylede yurtdışına satıyorlar, sana yurtdışına düşük fiyata satıyorlar gibi gelsede belki de normalde satıp alacakları karın 3-4 katını alıyorlar. Hayvancılık içinse bir 40-50 hayvanın varsa rahatlıkla çok yüksek para alde edebilirsin şimdi sorun şu ki eskiden hayvan para etmiyordu hayvan sahipleri de ihtiyaçtan hayvanlarını sattılar, şuan çok pahalı ve halkın bunu alacak parası yok haliyle ülkede hayvancılık yok yaparsa zenginler yapıp kar elde ediyorlar.
Devlet olarak köylere ulaşım, sağlık, eğitim ve bağlantı hizmetleri götürmezsen gençler de köye gitmez..

En büyük sebebi kızların köyde yasamayacagi gerçeğidir. Erkekler de doğal olarak şehirde 3 kuruşa kölelik yapıyor kız istemiyor diye.

Avrupa'da köyler bizim sehirlerdeki imkânlara sahiptir ve bundan dolayı tarım ve hayvancılık yapacak olan bir genç şehirdeki hiçbir konfordan feragat etmek zorunda kalmıyor
dedeniz toprak ağası falan ise, yapabilirsiniz. bildiğim tanıdığım örnek var.
aynı şekilde babadan zengin olup, çiftçilik yapmaya çalışan çok yakın arkadaşım şu an yaşadığım yerde dünyaca ünlü olan tavuk fabrikasında iş-kur aracılığıyla işe başladı.

mazot fiyatından haberiniz var mı ? yahut tohum, ilaç fiyatlarından.

2 dededen kalma toplam 150 dönüm arazimiz var, geçen yıl kavun ve nohut ektik. düz hesap hesaplamaya başladığım da 500 lira içeri girdiğim an hesaplamayı bitirdim, hesaplamadım bile ne kadar zarar ettiğimizi.
ilk önce tarlalarda çalışanlara mevsimlik işçilere bakın, sonra neden gençlerin tarım yapmak istemediğini anlarsınız.

Yapay zeka zamanlarında yaşıyoruz. Herkes her kesim hakkında bilgilere sahip.
En basiti Ciftci, domatesin kilosunu 20 kurustan bile satamayip cope dokerken, gencler neden tarimla ugrassin ? Eli yuzu duzgun domatesin kilosu 7-8 tl’den asagi degil suan marketlerde. Devlet tarimi mi destekliyor ? Yerli ureticiyi mi tesvik ediyor ? Yoksa tarimin hammaddesi olan tohum, gubre ve mazotu mu subvanse ediyor ? Devlet ne yapiyor ?

Tarimin t harfinden anlamayanlar gelmis yine bos beles sallamis etrafa.
kızlar köyde durmaz, erkekler tembel hayvan aramaya gitmek istemez dag-tepe. velhasıl adam gibi köyün kahrını çeken arıcılık, bahçecilik, seracılık, hayvancılık yapanlar, tarla ekenler kazaniyor. bugday olmuş 2 lira civarı. köydeki adam 5 tır yükledi gecen sene bu zamanlar. 5 tir buğday kaç lira bi düşünmek lâzım. traktoru filan hariç. 100 bin liralik arabasini aldı. mutfak masrafi yok köyde, kira yok. egitim taşımalı. hafta içi mobil bakkal geliyor. ama sabah 5 de kalkıp akşam 11 e kadar çalışmak var. kombili dogalgazli ev yok. bu işler her babayiğidin harcı degil vesselam. ayni onun emsalleri, asgari ucretle aybaşı bekliyor daha cok beklerler.
Çünkü kazandırmıyor. Hem işin çok ağır hem kazancın çok düşük. Üstelik çoğu zaman çifçiler zarar ediyor. işin içine doğal afeti falan katmıyorum. Bi' de doğal afet vurdumu hepten batıyorsun, borç batağına düşüyorsun.

Ayrıca çiftçi mazotu, lüks yat sahiplerinden daha yüksek fiyata alıyor. Bu hükümet çiftçiliği ve hayvancılığı bitirdi.
yazılanlardan çıkardığım sonuç kendi evine yetecek kadarını yetiştireceksin gerisi ziyanlık.
Toprak mı var amk. çoluğunun çocuğunun bayram seyranda mezarına gelebileceği yatacak mezar toprağı bulan şanslı.
Tayfun'la beni oyuna mı getirdiniz lan, Hepinizi tarım yapıcam oğlum.