bugün

motorize gençlerinden ve şekilcilikle kafayı bozmuş insanlarından, o yapmacık, neye hizmet ettiği belli olmayan her köşe başında kurulmuş sanat galerilerinden, hepi topu iki tarihi katedrali görmek için etrafında saatlerce bekleyen salak turistlerinden, bir kutu kolayı 2.5 euro'ya kakalayan marketinden, ufacık bir odaya aylık 600 euro alan ev sahibinden, o kocaman gözlüklerini takıp, mobiletten hallice pizzacı motorlarıyla adeta altında bir ducati varmış gibi dolaşan ibnemsi gençlerinden, her akşam dondurmacı ve pizzacıların önünde toplanıp hayvanlar gibi gülerek sohbet eden insanlarından, burnu 2000 metre havada olan taksicilerinden, her köşebaşında etraflarına aldırmadan köpek gibi sevişen gençlerinden bıktığım şehirdir.

tek güzel yönü,

(bkz: italyan kızları) *
dr. hannibal lecter'ın, Starling'den kaçtıktan sonra saklanıp izini kaybettirdiği şehir. Filmi izleyenler bilirler ki gerçekten muazzam güzellikte bir şehirdir.

(bkz: yaşanılası yerler)
(bkz: tam bana göre)
rönasans ın başkenti.

sanat. mimari. turist olmak. aşık olmak.

umarım 35 imden sonraki mabedim olacak.
3 aylık bir aradan sonra kavuşmama ramak kalan şehir. sevilecek bir yanı yok ama, insan yine de özlüyor. neyse, Allah'tan bu sene takım güzel gidiyor. tribün kovalarız en kötü.
yağmur yağdımı sokaklar inanılmaz kötü kokardı, orada satılan her şey çok pahalıydı, bir sürü zenci apaçi dolanırdı caddelerde ama çok güzel şehirdi be sözlük!
Floransa (Firenze), italya'da bir şehirdir. Kuzey italya'daki Toskana bölgesinin başkentidir. Kısa bir dönem, eski italya Krallığı'na da başkentlik yapmıştır.

Şehir, içinden geçen Arno Nehri çevresinde kurulmuştur. Çevresindeki yerleşim alanlarıyla beraber yaklaşık bir milyona yakın nüfusa sahip olan şehir, geçmişte olduğu gibi bugün de italya ve Avrupa'nın önemli ticaret merkezlerinden biridir.

Bunun yanısıra italyan Rönesansının doğum yeri olarak bilinen Floransa, kültürü ve mimarisiyle dünyaca ünlü bir turizm kentidir. Şehirde önemli sanat galerileri ve müzeler bulunmaktadır. Leonardo da Vinci ve Michelangelo bu tarihi şehirde yetişmiş dünyaca ünlü sanatçılardır. Yine ünlü yazar ve şair Dante Alighieri bu şehirde yaşamış ve ilham almıştır.
bu şehrin saati sanki rönesansta durmuştur. özellikle geceleyin bir başınıza yürürken kendinizi leonardonun atelyesinin önünden yürüyerek geçiyormuşsunuz gibi hissedersiniz. sanki michelangelo, davidi henüz bitirmemiştir. palazzo pittide raphael çizim yapıyordur rahatsız etmemeniz gerekir. bir de kulağınızda herhangi bir müzikçaların kulaklığı varsa ve çalan müzik bir klasikse tadından yenmez kıvamdadır artık şehir. ponte vecchio da oturup ayaklarınızı arno nehrine uzatırsınız. michelangelo tepesine çıkarsınız bisikletinizle, yorulursunuz belki tepeye varana kadar, ama yanınıza bir şişe bira ve kitabınızı almışsınızdır zaten. siz kimsenin umrunda değilsinizdir artık. kimse de sizin. düşünülecek o kadar çok şey vardır ki böyle bir başınıza herkesten uzakken. o kadar çok şey düşündürür ki ya da bu şehir size.
ülkenize döneceğiniz zamanı hesaplarken kendinizden utanırsınız. güvercinler bile buradaki insanlara güvenirler. kaçmazlar kimseden. kaçsalar bile çok ender uçarlar. delicesine koşar halde çok güvercin görürsünüz. ama bu güven yüzündendir ki yollarda ezilmiş bir çok ölü güvercin görürsünüz. üstüne biraz düşündüğünüzde bu asfalt bile değil, taşlara kazınmış ölü güvercinler size güven üzerine iyi bir ders bile verebilirler.
eğer rönesansta yaşamış olma hayalleri kuran biriyseniz bu şehir sizi bırakmaz.
ama eğer bir arkadaşa bakıp çıkacağım modundaysanız rönesansa karşı, o zaman bir haftasonu yeterlidir size floransada. güle güle dersiniz bu ağlamaya hazır yaşlı şehre. ve çeker gidersiniz arkanızda her saçma sapan anda bastırabilecek yağmura anlam yüklemeye çalışan insanlar bırakıp. otuz nisan ikibinyedi bu dediğim.
italya'nın toskana bölgesinin başkentidir. sokaklarında gezerken sanatı içinizde hissedersiniz. roma'nın görkeminden başı dönmüş bünyeye bir huzur getirir. turist yoğunluğu fazla olmasına rağmen, şehrin ağır sanatsal havası herkesi etkilemişçesine roma'daki o vıcık vıcıklık yoktur. orada koşuşturan turistçikler burada sakince gezer.

leonardo da vinci ve michelangelo bu şehirden çıkmış sanatçılardandır. zamanında medici ailesi italya'daki bütün sanatçılara "gelin buraya yerleşin, para pul, ev, yemek, kadın... ne isterseniz bizden" demiş ve floransa'yı böylece sanat merkezi haline getirmişlerdir.

floransa* kelimesinin kökü fiore(çiçek)dir. fiorentina da futbol takımıdır.

floransa'ya yolunuz düşerse ve yakın yerleri de gezmek isterseniz, 1 saatlik bir tren yolculuğu ile siena'ya gidebilirsiniz. hatta, oraya kadar gitmişken siena'yı da mutlaka görmenizi tavsiye ederim.

internetten gördüğünüz hava durumuna da pek inanmayınız. nem oranı oldukça yüksek olduğu için hissedilen ısı, yazan sayıdan çok farklı olmaktadır. mesela ortalama 30 dereceyi gösteriyorsa, bilin ki 50 derece hissedeceksiniz, nefes almakta bile zorlanacaksınız.
bu şehre bugün bir kar yağmıştır, bir kar yağmıştır ki, fiorentina-milan maçı iptal olmuştur.

vay arkadaş...
ırmak kenarında yürürken "allam öldürceksen hemen şimdi" diye dua edilen, klasik pazar anlayışını yerle bir etmiş, o ne yapıdır-ki kilise mi desenli-peçete-koleksiyonu-sonucu mu belli olmayan,her şeyine teker teker hayran olunası şehir.
bir dönem 812-1648 arası kutsal roma germen imparatorluğu'na bağlı alan, önce toskana markgraflığına bağlandıktan sonra, sırasıyla floransa cumhuriyeti (1115-1185 ve 1197-1532), floransa düklüğü (1532-1569) ve toskana büyük düklüğü'nün (1569-1801 ve 1814-1859) başkentliğini yapmış, 1532-1736 arası ispanyolların, 1736-1801 ve 1814-1859 arası avusturyalıların, son olarak 1801-1814 arası önce etruria krallığı (1801-1807), sonra arno ili olarak fransızların egemenliğinde kalmıştır.
bu şehirde genellikle floresan lamba kullanılır. * * *
interrail 'da olmazsa olmaz uğranması gereken duraklardan.
italya'nın en güzel şehri.
izmir olmasaydı anca burada yaşabilirdim dediğim yer
görülesi ve yaşanası şehir. gözdedir, güzeldir, hatta mükemmeldir. Anlatılmaz yaşanır klişesi söylenesi şehir.
yalnız olmanın hüzünlü olduğu şehir. paylaşılacak çok şey vardır.
muazzam ötesi bir şehirdir, mimari yapıların hepsi bir birinden güzeldir.

geztikten sonra alışveriş yapar ve akabinde pizza yersiniz. güzel bir duygudur.

(bkz: anlatılmaz yaşanır)
Sanat tarihine merakınız yoksa Amasya'ya giriş yapıp geri dönerek hakkında bir fikir edinebileceğiniz italyan köyü.
italya tarihine damga vuran ailelerin, politikacıların, düşünürlerin, sanatçıların yüzde doksanının memleketi; her sokağından tarik akan bir şehir. bir günde tamamını gezdik, ama şehri gerçekten tanımak için bir ay falan gerektiğini düşünüyorum.
tekrar tekrar gidilesi, gezilesi ve görülesi şehir.

bir kere yetmiyor, insan doyamıyor.
tanrının dünyaya armağanı. ilk görüşte aşk. istanbul'la kıyaslarken zorlandığım yegane şehir. her zaman bi şekilde istanbul kazanır da. insan bu şehirde gezerken nereye aşık olsam diye şaşırıyor. rönesans'ı anladığım şehir. şiir gibi şehir. floransa bir çok şey.
şehirde yaşayan nüfustan daha fazla heykelin bulunduğu bir italya rönesans şehri.
italyanca adı firenze.
michalengelo'nun zamanında duvarlarına çizdiği portreleri görebileceğiniz büyüleyici ve buram buram sanat kokan şehir.

sokaklarında gezerken kendinizi bir müze geziyormuş gibi hissedersiniz her tarafta bir heykel ve floransa'da yaşamış sanatçı heykel ve mezarları bulundurur. ayrıca da vinci'nin mona lisa'yı çizdiği evi görebilirsiniz. eğer yolunuz italya'ya düşerse mutlaka bir rehber eşliğinde geziniz.
italya'nın en güzel şehri.

ponte vecchio üzerinde el ele yürüyen gelinle damat, çalgıcılar, her ırktan binlerce insan görmeniz mümkündür.

ayrıca uffuzi galerisi de gidilmişken muhakkak görülmelidir. içeride fotoğraf çekmek her ne kadar yasak olsa da, dışarıdaki heykellerin yanında fotoğraf çekilmeyi unutmayın sakın. *

italya'nın diğer şehirlerine göre biraz daha büyüktür, zorluk yaşanabilir. fakat istanbul'da yaşayan bir insansanız şayet, bu şehir size küçücük gelecektir.
rönesans'ın doğduğu, italya'nın büyük şehirlerinden biri.

piazza della signoria'da frambuazlı meşhur floransa dondurması yenirken bir yandan da pandomimciler izlenmeli.
küçük bir kutu pizza alıp nehrin kenarına oturmalı.