feminizm

kadın erkek eşittir. kadınların geçiş üstünlüğü yoktur. bir erkekle kavga ederken kafa atılabiliyorsa kadınla kavga ederken de kafa atılabilir. işte gerçek eşitlik budur.

yurdum erkekleri kapitalizmi adam smith'ten, komünizmi marx'tan yahut varoluşçuluğu sartre'dan öğrenirken, feminizmi beauvoir veya butler yerine her yılın 8 mart'ında taksim'de açılan dövizlerden öğrenmeyi tercih ederler nedense.

bu da sanırım aydın cinsiyetçiliği.

feminizmin tam olarak ne anlama geldiğini bilen bir kadın dahi tanımıyorum.

Türkiyede kadınların üstünlüğü olarak uygulanan, özünde cinsiyet eşitliliğini savunan fikir akımı.

Kadınların anne gibi kutsal pozisyonu vardır. Ayrıca doğum adet gibi zor durumlara katlanır bunu erkekler yapabiliyor mu Gibi saçma sağan argümanları ile aslında kadınların erkeklerden daha üstün olduklarını bilinç altı yoluyla biz erkeklere dayatıyorlar.

Sonrada vay kadın erkek eşittir.
Hadi oradan

Feminizm yayılırsa türk aile yapısı çökecekmiş.. haberlerde gördüğümüz aile yapısından bahsediyorsan, zaten feminizme gerek yok. O yapı bitti gitti. Tecavüzler, şiddetler, aldatmacalar, cinayetler..
Dolayısıyla artık şu, feminizm türk aile yapısına uygun değildir onu bozar gibi hipotezleriniz gayet altı boş ve yetersizler.

Feminizm kocayı buluncaya, kominizm parayı buluncaya, ateizm uçak sallanıncaya kadardır.

canı sıkılan biri böyle bir şey fıttırmış yıllardır da devam ediyor.

Kadına ayrımcılıklar, ek haklar vermeye çalışmak veya kadınları erkeklerden üstün görmek demek değildir.

Geçmişten günümüze ataerkil biçimde gelmiş olduğumuz için erkeklere hak görülüp de kadınların eksik bırakıldığı yerleri doldurmaktır amacı. Eşitliktir yani.

Herhangi bir üstünlüğün söz konusu olmamasıdır.

görsel

turkiyede erkeklere dusman olmak olarak ogretilen olay.

Feminizm, tam olarak kadınların hakkını savunmak olarak tanımlanıyor. Yani bir erkekte feminist olabilir ancak ne yazık ki bizim ülkemizde feminist erkeklere iyi gözle bakılmıyor. Peki o iyi gözle bakmayanlar biliyor mu feminizmin italyan filozof erkekler tarafından ortaya çıkarıldığını.

Orta iki parmağı nasır tutanların ımyeaah mmmyeaaah diye serzenişlerde bulunduğu ideoloji.

ne yazık ki bu ülkede feminizm de diğer şeyler gibi saçma saban bi hal almıştır.

(bkz: kadının yoksa cebinde parası amıdır kumbarası) ya da
(bkz: zıpla zıpla zıplamayan tayyip) tarzı pankartlar açarak feminist olmuyorsunuz.
türkiyedeki feminist hareketi görünce ben bi feministim demeye utanır oldum.
ayrıca Simone de Beauvoir veya bu uğurda mücadele eden kadınlar bunları görse mezarlarında ters dönerler.

neden din yerine erkeğin biyolojisine düşmanlık duyduklarını anlayamadığım düşünce sistemi. bir erkek biyolojik üstünlüğüyle bir şeyleri elde ettiyse şu halde de onu biyolojik olarak alt konuma sokan nedir? ayrıca biyolojik üstünlük kadını dizginlemekte yeterliyse o halde neden erkek her istediğini yaptırmakta şiddete başvurmuyor? çünkü erkeğin biyolojisine indirgenen nefretin bir gerçek karşılığı yok. ayrıca erkek ben üstünüm görüşüne sahip olsa bile kadına üstünlüğünü bu söylem üzerinden gerçekleştirmemiştir. nitekim erkek doğrudan kadına yaptırım gücü almaz, tanrı onayıyla bu mümkündür. mesela bir plajda erkek şortla gezerken kadının burka giydiği bir tabloyu hayal edelim, bu kadın burka giyerken hiçbir motivasyonu erkek üzerine değildir. buna tanrının buyruğu amacıyla uyar ve erkeğe boyun eğmesi de bu tanrı buyruğu nedeniyle mümkündür. bu örneği bir korku üzerinden açıklarsak erkek şortla gezerken kadının bu zulme maruz kalmasını o halde akşam eve gittiğinde göreceği şiddete bağlayabiliriz. oysa böyle bir şey yoktur. kadını hizaya sokma, ona kendi tabi isteklerini bile suç olarak algılatıp tamamen erkek tatminine dayalı bir birlikteliğe onu zorlama gibi olaylarda erkek şiddeti ya da erkek biyolojisi rol oynamaz.
nitekim kadını baskılayan düşünce sistemini destekleme eğiliminde( bunu siyasi görüş üzerinden de okuyabiliriz) kadın ve erkeğin cinsiyetlerinden bağımsız olarak karar verdikleri görülür. bu sistemi kadının da desteklediğini söylüyorum yani.

ayrıca bu eleştiri feministlerin tümünü kapsamayıp sadece sorunu kültürde, gelenekte, dinde görmeyip erkeğin biyolojisine indirgeyen sığ görüşü kapsar.

Nazorella ile kültürlenme dersimize hoşgeldiniz bugün sizlerle feminist ve seksist arasına olan farkı öğreneceğiz!
Feminist: iki cinsin her anlamda eşit olduğunu savunan kişi
Seksist: tek bir cinsiyetin üstün olduğunu savunan kişi.
Yani bazı kendini feminist sanan kızlarımız aslında seksist oluyorlar.

Saçmalıktır ,tamamen aile yaşantımızı etkiler Öncelikle Türk ırkının kadın hakları konusunda utanacağı bir geçmişi yoktur(islamiyete geçip arap kültürünü benimseyip hatalar yapılmış olsa da) ikinçi hususta feminizm tarih de Avrupa da Kadınları fiziksel güç isteyen işleri yaptırmak için ortaya atılmış bir görüştür, ve Türkiye de ki Feminstler öyle bir kendilerini eziyorlar ki garip bir eziklik sendromu yaşıyorlar, boş beleş şeyleri sanki hiç derdimiz yokmuş gibi öne sürüyorlar örneğin bayan değil kadın gibi ne fark eder ne değişir ki bütün dert bu mu ? Kârı gibi lafı kadını alçaltıyormuş bu laf kadını alcatmaz hiçkimse bir başkasına benzemek istemez ben bir kadına şaka mahiyetin de erkek dediğim zaman bozulurdu, Fenerbahçe li bir insana galatasaray'li gibi konuşma dediginiz zaman bozulur yani sizin anlayacağınız bırakın bu işleri boş boş işlerle uğraşmayın kadın ve erkek fıtratı gereği farklı varlıklardır ve eşit degilerdir erkeğin yapabileceği şeyler vardır buna göre sorumluluklar taşır aynı şekilde kadının da bu zehirli düşünce tarzından Türk kadını uzak durmalıdır.

feminizimin saçma olduğunu düşünen herkesin, fransız yapımı " i am not an easy man" isimli filmi izlemesini öneririm.

feminizm, temelde kadın haklarının savunulduğu bir oluşumdu. Şu an femen grubunu ben de onaylamıyorum ancak feminizm erkeğin üstün olmadığını, kadın/erkek eşitliğini savunur. bu eşitlik sosyal haklar anlamındadır, yoksa feministler de erkeğin fiziksel üstünlüğünün farkındadır o kadar da salak değiller...

sosyal eşitliği de şu şekilde anlatayım, bir erkek üstsüz resmini sosyal medya ortamına atınca sansür yemez ( meme ucu ) ama bir kadın aynı pozu verdiğinde "sex objesi" damgası yer ve sansürlenir.... bu kadar basit....

görsel

görsel

Birleşmiş Milletlerin bir kolu olan BM Women açıklamanın devamında Sporda ücret eşitliğini talep ederek BM Kadınlarına katılın demiş.

"siz ne gerizekalısınız ya 22 kişi topun peşinden koşuyor sizde salak gibi izliyorsunuz" diyenlerin yanında futbola ilgi duyan kadınlar da vardır mutlaka ama kadın ve erkek futbolunda kalite farkı da bariz ortada. halı saha maçları bile kadın futbolundan daha kaliteli ve izlemesi daha zevkli

bu feminizmin kastığı duyarlar artık midemi bulandırmaya başladı.

Kanser.

Şaka bir yana 3. Dalga başlı başına bir saçmalık.

Kadın=erkeği savunmak yerine kadın>erkeği savunduğu sürece aborjinlerin siyasi görüşlerini dahi geçemeyecek akımdır.
Ve ayrıca evet halı saha maçları bile kadın futbol maçlarından daha eğlenceli.

"feministler eşitlik istediklerini idda ediyorlar ama asıl istedikleri sorumluluğu olmayan güç. cinsiyet dengesinin bozulmasına yol açacak şekilde, kadının ve erkeğin ayrıcalıklarını tek tarafa vermek istiyorlar. kadın olmanın ayrıcalıklarının ( ekonomik açıdan kendilerine sunulmuş imkanlar, güzelliklerine dayalı fırsatlar yakalama ve fiziksel zarar görmemeye dayalı ayrıcalıklar) yanı sıra erkeklerinki gibi( otorite, kariyer sahibi olmak için saygınlık, dış görünüşünden dolayı sert bir şekilde yargılanmamak vb. ) hem pragmatik hem de gerçekçi olmayan ayrıcalıklar istiyorlar. biyolojik dayanağı reddederek, bunun bir sosyal inşa olduğunu, eşit olmadığımızı görmezden geliyorlar."

(bkz: The red pill)

- ateist uçak sallanana kadar, komünist parayi bulana kadar, feminist koca bulana kadardir.

Teşekkürler iyi geceler ve iyi forumlar.

Gereksiz bir kelime. Zaten olması gereken bir eşitliği bu terim üzerinden savunmakta saçma geliyor bana. Ama maalesef yaratıklar bunu gerektiriyor. Sonuna kadar.

neredeyse 10.000 yıllık tek eşli ataerkil düzeni yok eden, kadınların en iyi yaşlarında (18-23) sosyal ortamdaki belirli bir grup erkek tarafından istedikleri gibi düzülüp, atıldığı boktan bir düzeni getirmiş dejenere ideolojidir.

Cinsiyetlerin hukuksal olarak eşit şartlardan yararlanmasını savunuyorum. Eşitlikten önce de adaletin sağlanması gerektiğini savunuyorum. Eğer buna feminizm deniliyorsa evet feministim.