bir milli maç sonrasında bile galatasaray - fenerbahçe kavgası yapmaktır.

babalar! kafanız mı güzel? bir milli maç oynanmış, bir hazırlık maçı. kalkmışsınız burda galatasaray şöyle, fenerbahçe böyle diye tartışıyorsunuz! neyin kafasını yaşıyorsunuz anlamadım ki!
bir kimseye veya bir şeye aşırı düşkünlüktür.
fanatizm kötü olmamakla beraber galatasaraylılara önerilmez.
Sözlükte oldukça olan bir durum. (bkz: fb nin tüm maçlarını kazanarak şampiyon olması) başlığındaki entry'im ( http://www.uludagsozluk.com/e/13175582/ ) kötü oylanıyor. arkadaş daha önce yaşanmamış bir hadiseyi ve kötü olan bir takımı berabere bile kalmadan şampiyon ediyorsun sonra benim entry'me kötü oy veriyorsun bu nasıl iştir.?
gereksiz yazarlar guruhunun(ki hepside fanatik) şu an sol frame tecavüz ettiği anlar.
ülkemin belkide dünyanın en büyük sorunlarından birisidir.

ülkem adına konuşmak gerekirse fanatizm sonucu fanatikler;

yok fenerbahçe çok rererö, yok galatasaray öyle böyle, yok beşiktaş şu, yok trabzon felan fıstık...
Hızlarını alamazlar klüp adlarına hakaretvari yakıştırmalar (8taş, gassaray, fenev, hamsi vs vs)
Şimdilerde yeni moda, yok sizin başkanınız tükaka, hassiktir ordan sizin başkanınız bok vs vs.
dahası küfürleşmeler (ana - bacı- soy - sülale karıştırmak serbest)
daha dahası arada adam yaralamalar
Böyle uzar gider.

işin ilginç yanı her fanatik sanki kendi ağır bir bokmuş gibi karşısındakinden anlayış bekler ama kendisi yapmaz, ne yaman çelişkidir anlayamıyorum.

Sözlük gibi ortamlar olmasa ne olurdu bu fanatiklerin hali bilemeyeceğim.
Her ortamda söylediğim gibi "fanatizminize sıçayım" he mi?
futbolda da boku çıkmış-çıkartılmıştır.
çoluk çocuğa pelesenk olmuş nice büyük camialar, tarihini bile bilmedikleri, kulaktan dolduruldukları aşikar 3-5 velede ergen eğlencesi haline gelmiştir.
(#14383168)
an itibariyle sözlükte ve sosyal medyada görüldüğü üzere, insanları ırkçılığı savunmaya kadar götüren bir illettir.
Saçmalıkların önde gidenidir. Bir olguyu veya herhangi bir şeyi seçip(hatta seçmeden) onu canı pahasına savunmaktır. fanatizm belası hayatın her alanına yayılmıştır. Spor, siyaset, din hatta müzik! Ergenlik çağındaki her genç, kendine bir düşünce yapısı belirler, bir tarafa doğru eğrilir. Ve bu çağda o şahsın hayatı boyunca sabit kalacak kişiliği az çok belli olur. Zaten bu yüzden ilkokul arkadaşlıklarından ziyade lise ve üniversite arkadaşlıkları kalıcıdır. ilkokulda sadece çocuksunuzdur ve düşünsel hiçbir şeyiniz yoktur. Yıllar sonra dönüp baktığınızda ilkokul arkadaşınızla hiçbir ortak yanınız kalmadığını görürsünüz. Lisede durum biraz farklılaşır. Çok olmasa da, insan biraz daha farkına varır hayatın. Ve düşünceleri yavaşça gelişmeye başlar. Savunduğu şeyleri bir anlık heves yerine düşünsel temellere oturtmaya başlar. Üniversitede ise bu en üst düzeydedir. Ancak ne olur, nasıl olur da düşünsel temel denen şey taşlı sopalı siyasi kavgalara dönüşür? insanlar kendilerine bir dava belirlemeyi severler. Bir dava insana kendini değerli hissettirir. Çünkü artık yaşamanızın bir sebebi olur. Sebepsizlik ise en korkunç hastalıktır ve insanı intihara kadar götürebilir. insanlığın en önemli çıkmazıdır "yaşama sebebi" kavramı. Bu çıkmazın aşılması için, insan bir düşünceye, hatta düşünsel bile olmayan şeylere tutunur. Elbette tutunması doğaldır. Ancak bunun uç noktalarda olması çok büyük bir tehlikedir. Ben liseden bu sene mezun olacak bir olarak çevremde şunu görüyorum. Çoğu arkadaşım hayatı hiç sorgulamaksızın kabullenirken, bazıları sözde bir sorgulama içine giriyorlar. Sözde diyorum, çünkü bir yerden sonra sorgulamayı bırakıyorlar. Çevrelerini, doğumlarından beri onlara dayatılan doğrular ve yanlışlar üzerine sorguluyorlar ve sonuca vardıklarında sorgulamayı bırakıyorlar. Ancak şunu görüyorum ki bize doğuştan verilen doğrular da atalarımızın(anne-baba, dedeler-nineler ve öncesi) fanatizmini barındırıyor. Benim ailem(teyzeler,amcalar,halalar da dahil) milliyetçi ve muhafazakar bir aile. Ve zaman zaman faşizme kayan düşüncelerle büyütüldüm. Ki gerçekten sorgulamadan önce bu düşüncelerle karar verirdim her şeye. Eğer, düşünsel temelimi değiştirmeseydim şu an tehlikeli bir ırkçı olabilirdim. işte dediğim sahte sorgulama, düşünsel temelini değil, onun dışındaki şeyleri sorgulamaktır ki sizi babanızın oğlu/kızı yapar. Sorgulamadan uzak yaşayan insanlar, spor fanatizmin yönelirler. Bunların arasında dinsel fanatikler de vardır. Sözde sorgulama yapanlarsa, içinde bulundukları çevrenin genel doğrularını uç noktalarda savunmaya başlarlar. Sözde sorgulama özellikle AK Parti ve zihniyeti tarafından bolca kullanılmaktadır şu sıralar. Sorgulayın derler insanlara. Atatürk'ü sorgulayın, neden iyi olsun ki? Ama din için aynı şeyi söylemezler. işte bu eksik sorgulamadır ve siyasi fanatizme yönlendirir insanları. Müzikal fanatizm ise Rap müzik piyasasında oldukça yaygın. Peki gerçek sorgulama nedir ve neye dönüştürür insanı? Bence gerçek sorgulama kavramı, kimya'daki ideal gaz veya saf su gibidir. Doğada bulunmaz. Sadece gerçeğe yakınlık açısından karşılaştırılabilir sorgulamalar. Neden böyledir bu? Çünkü sorgulamanın her zaman iki tarafı vardır. Bir sorgulayan ve bir de sorgulanan vardır. Sorgulayan dediğimiz şey, kişinin doğru/yanlış kalıbıdır. Gerçeğe yakın sorgulama, doğru/yanlış kalıbını sorgu koltuğuna oturtmakla olur. Ama bu bir çıkmazdır ve insanı bir boşluğa götürür. Yani yola çıkış amacı olan "Boşluğu Doldurmak" yerine boşluğun tam ortasında bulursunuz kendinizi. Ancak bu boşluk insanı her zaman öldürmez. Hatta çoğu zaman öldürmez. Çünkü insan bu sorgulama sırasında da yaşar ve yaşam her an verilen kararlarla doludur. Ve düşünsel alanda hâlâ karar veren bir doğru/yanlış kalıbımız bulunur. Ancak içimizdeki boşluk bize şunu sağlar: Henüz bir düşünceye sıkı sıkı bağlanamamışızdır ve doğrularımıza o kadar da güvenmeyiz. Diğer insanlar da en az bizim kadar haklı olabilirler bu durumda. Fanatizm de burada ölür. *

Düzenleme: Lan vatanseverlik, milliyetçilik falan da vardı keşke onları da yazsaydım be. Neyse çok uzun zaten, boşver.
kültür hastalığı. bulaşıcıdır.
http://a1.sphotos.ak.fbcd...426816614_691964597_n.jpg
Üstüne derin bir araştırma yapılmalı bence. Bizler bir şeylere sorgusuz sualsiz kapılmayı benimseyip uçlarda yaşamayı çok seviyoruz. Futbolda insanlar kendini kaybedercesine yaşanıyor bu hayatlarına fazlaca sokuyorlar ve bu iş şiddete kadar uzanıyor. Birtek futbol değil bu fanatizm bir eşyadan bir insana kadar her şeyde kendini gösterebiliyor. Psikolojik rahatsızlık bence yada biz gereğinden fazla derin yaşıyoruz bunu. Fazlasıyla rahatsız edici.
önceleri zeka seviyesi ile alakalı bir durum olduğunu düşünürdüm. bir insan fanatik olmak için aptal olmalı derdim amma lakin ki öyle değilmiş. bir sürü süper zeki arkadaşımın dahi inanılması güç bir şekilde fanatik olduğunu görmem bu düşüncelerimi değiştirdi. demek ki bu durum psikolojik. insan kendini bir şeye adamak inancı içine giriyor bir şekilde demek ki. manevi yanı kuvvetli değilse hele dünyevi fanatizmi abarttıkça abartıyor. ha manevi fanatikler yok değil mi? onlar da var. hiçbir dünyevi şeyi kabul etmiyor, adeta kendince bir ruhbanlık oluşturuyor. o da yanlış. her şeyin ölçülüsü ve yerinde olanı güzel azizim.
Her seviyesi kötüdür kötü kalacaktır. hiç bir şeye körü körüne inanmak doğru değildir.
bir şeye odaklanarak çevresindeki her şeye zarar veren, saçma sapan bir düşünce. buyursunlar;
(bkz: at gözlüğü)
mantığı hiçbir şekilde barındırmayan rahatsızlık.
bir nevi yobazlıktır.
fanatizm tehlikelidir hele ki fanatik fenerli görürseniz kaçın ordan.
uzlaşılmaz farklılıkların beraberinde getirdiği duygusal tepkilerdir.
fanatik olmakla dar görüşlü olmak aynı şeydir benim penceremden bakınca.. zira bir şeye körü körüne bağlanmak o teroriyi kabul ettirmeye çalışmak antitezini iddia edenlerle senteze varamamak dar görüşlülüktür.
şuan sözlükte rüzgarı esen taraftar kapışmasının asıl nedeni. hayat bir toptan ibaret olsa bütün toplar kral olurdu.
sözde entellerin futbolu küçümsemek için bayılarak kullandığı tabir. bence bir futbol gününün akşamında olmamasını beklemek hatadır.
ha, yine de üzücüdür, olmasa daha güzel olur, ama var.
zihnimde septisizm ile taban tabana zıt olarak yer etmiş kavram.
aziz yıldırımın tek gerçek başarısıdır evet beni bile özellikle vurguluyorum bırakın şimdiki zamanı(ki şimdi yaş tecrübe falan filan ) toy zamanlarımda bile açık görüşlü hoşgörü sahibi olan beni bile fanatizm noktasına getirmiş birinden bahsediyorum. bu yüzdendir ki fanatizm cahil toplumların gerçeğidir diyorum evet kendimi de dahil ediyorum maalesef. çünkü başaramıyorum ya da bir katkıda bulanamıyorum böyle insanların varlığına spor hayatında son vermeye.(en azından spor hayatında, siyaset zaten sahtekarlık hiç bulaşmıyorum)
insanların, yiyecek yemekleri ve yatacak yerleri olduğunda, ayrıca taraf tutma gibi bir lüksleri de olduğunda, düşünmeyi reddettikleri durumdur*.