bugün

Oynadığı Filmler ve TV Dizileri

* 2006 Kader
* 2006 Takva - Muharrem
* 2006 Fırtına (TV dizisi) - Oflu Hoca
* 2005 Pamuk Prenses 2 (kısa film) - Serdar
* 2005 Kapıları Açmak (TV dizisi) - Suphi Yilmaz
* 2005 O Şimdi Mahkum - Kazım
* 2005 Anlat istanbul - Darbukacı
* 2004 Yazı Tura - Firuz
* 2002 Azad (TV dizisi)
* 2001 Vizontele - Mela Hüseyin
* 2000 Dar Alanda Kısa Paslaşmalar - Suat
* 1998 Gemide - Kaptan
* 1998 Bana Old and Wise'ı Çal (kısa film) - Oguz
* 1995 Sokaktaki Adam
* 1993 Yalancı (TV dizisi) - Hulusi
* 1992 Mahallenin Muhtarları (TV dizisi) - Temel
* 1986 Davacı - Seyyar Satıcı

Ödülleri

* Takva
o 43. Antalya Altın Portakal Film Festivali, 2006 - En iyi Erkek Oyuncu
o 28. SiYAD Türk Sineması Ödülleri, 2006 - En iyi Erkek Oyuncu
o 26. istanbul Film Festivali, 2007 - En iyi Erkek Oyuncu
o 12. Nürnberg Türkiye/Almanya Film Festivali, 2007 - En iyi Erkek Oyuncu
* Yazı Tura
o 26. SiYAD Türk Sineması Ödülleri, 2004 - En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu
* Gemide
o 11. Ankara Film Festivali, 1999 - En iyi Erkek Oyuncu
o 10. Orhan Arıburnu Ödülleri, 1999 - En iyi Erkek Oyuncu
o 35. Antalya Altın Portakal Film Festivali, 1998 - En iyi Erkek Oyuncu
*
greenpeace tanıtım filminde oynayacak ya da seslendirme yapacak* beyefendidir.
erkan can, evet seviyoruz.
genç sinemacılara verdiği sınırsız destekle gönüllere onbin metre kare kapalı alan kullanımlı taht kurmuş aktör.
(bkz: siz çağırın hiç bir şey yapamazsam gelir ışık tutarım)
bıçak sırtı'nda kısa rolleri var. ve o kısacık rollere öyle şahane replikler yazılmış ve öyle gerçekçi oynuyor ki, birkaç dakikalık bir sahnede insanı gözyaşına boğabiliyor.
nedense koala adlı hayvana benzettiğim sanatçı. deli miyim, hayır. kör müyüm, evet.
ülkede ki en baba oyunculardan. vizontele filminde yobaz imam karakterinde ki oyunculuğuyla önünde saygıyla eğiliyorum.
gemide filmiyle oyunculuk dersi vermis olan insan.
fikret kuşkan'la birlikte türkiye'nin en iyi oyuncusu olduğunu düşündüğüm kişi.
06.05.08 (yani bugün) itibari ile saat 14.30'da, uludağ üniversitesi bordo salon'da söyleşiye katılacak olan oyuncu..
altın değerinde olduğu geç anlaşılmış oyuncu, fakat alkole ve ota düşkünlüğü sanırım bizi pek ilgilendirmiyor...
muhtemelen gelen bütün teklifleri kabul ediyordur. iyi-kötü proje ayırt etmemesi beni üzsede en azından gözlerden uzak olmaması tesellimizdir.. (bkz: erkan can sevenler)
türkiyenin tartışmasız en iyi oyuncularından. evet televizyon onu geç keşfetmiştir ama 14-15li yaşlardan itibaren tiyatrocudur.
kendisiyle bir röportaj yapma şerefine de erişmiş biriyim ayıptır söylemesi. dağılmadığı sürece muhtemelen yeni sinemacılar haricinde bir sinema işine girmeyecektir. dizilerde oynamasını da paslanmamamız lazım napalım diye yorumlamış, biraz da paranın gözü kör olsun dedirtmiştir. gemide, takva ve dar alanda kısa paslaşmalardaki rolleriyle az ama öz filmde büyük kalitesini konuşturmuş, türkiyenin büyük ustalarından biri olarak kabul görmeye başlamıştır.
ayrıca önder çakarın senaristi olduğu muhtemelen bu yıl olmadı bidahaki yıl vizyona giricek olan kürt çocuklarını konu alan bir filmde camcı rolünde oynayacaktır.
mahallenin muhtarları adlı diziden temel olarak tanıdığımız, temel imajını üzerinden atmayı başarmış ve her rolün adamı olduğunu göstermiştir. bana göre türkiye nin sayılı oyuncularındandır. gemide ve takva filmlerinde dört dörtlük oynamıştır. son olarak bıçak sırtı adlı dizide gördüm ben kendisini.
bir aktörün gücü , farklı karakterleri canlandırabilmesindeki yeteneğine bağlıdır. erkan can birbirine aykırı karakterleri harika canlandırıyor. hele de gemide filminde " kafamın içinde filler sikişiyor " derken ki doğallığı ne kadar usta bir oyuncu olduğunu gösteriyor. ailecek izliyoruz demek isterdim ama annem küfürden hoşlanmaz.
Yazlık filmlerden Düğün Şarkıcısında oynuyor.

edit : yalan mı söyledim lan ibne.
bu da röportaj: -önder çakarla beraber yapıldığı için kesik kesik gibi oldu sadece onun cevaplarını kopyalayınca. idare edin-

Sizin için Takva'da ve diğer filmlerinizde hazırlık aşaması nasıl gelişiyor? Takva dışında Gemide filminde de özellikle dikkat çekici bir roldesiniz;
ERKAN CAN: Önce senaryoyu okuyoruz. Ondan sonra rol hakkında okuyacağımız veya seyredeceğimiz bir şey varsa onları araştırıyoruz. Rol neyi gerektiriyorsa gerek okuyarak, gerek seyrederek ve gerekse hayatın içerisinde bunları fark ederek, gözlem yapıyoruz. Ama bu gözlem "Şimdi ben gözlem yapacağım!" diyip de yapmak gibi bir şey değil. Bizde zaten oyuncular olarak bu gözlem durumu otomatik gelişmiş durumda. Yani hep radarlarımız açık ve beynimizin içinde sürekli çalışıyoruz. O rolü hep gezdiriyoruz, onunla yatıyoruz, onunla yemek yiyoruz, o kafamızda oluşuyor ve zamanı geldiğinde ilk replikte nasıl başlıyorsak öyle gidiyor.
Gemide, benim ilk uzun metrajlı başrol filmim, ilk göz ağrım. Yeni Sinemacıların en önemli filmidir. Takvayı çekebildiysek bu onun sayesindedir. Ama Gemide bambaşka bir rol, bu bambaşka bir rol, Dar Alanda Kısa Paslaşmalarda ki Suat apayrı. Başka başka şeyler seçmeye çalışıyorum. Böyle olması bir oyuncu için önemli. Aynı şeyleri tekrarlamamak. Dolayısıyla hep kendimizle uğraşıyoruz biz. Hepimiz için 5 yıl sürdü Takva'nın hazırlık aşaması. Herkes kendi alanında Takva'yı araştırdı.

Farklı rollerde oynamak istediğinizden bahsettiniz ama dizilerde de Karadenizli hoca tiplemesiyle birçok projede karşımıza çıktınız
ERKAN CAN: işte onu Gemideyle kırdık. Dizileri saymayın. Diziler o kadar derinlikli şeyler değil. Diziyi oynadığın an o dizi yok, gelecek için hiçbir şey vaat etmiyor. O yüzden sinema daha önemli tabi ki ama diziler de bizim çalışmak zorunda olduğumuz projeler. Antrenman yapıyoruz boş durmaktansa işleyen demir ışıldar misali, orda da oynuyoruz ve dizi formatları içerisinde en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Kötü yaparsak dükkan bizim bize zararı olur.

Yeni Sinemacılara girişiniz nasıl oldu? Ve şu an işler nasıl yürüyor? Nasıl toplanıyorsunuz?
ERKAN CAN: Sinema bütün sanat dallarının toplamıdır. Bir çok şey aktarılabilinir. Tüm düşüncelerini, hayalini, duygunu insanlara çok iyi anlatabilirsin.
Hepimizin dünyayla bir derdi var. Yer almamın tek nedeni de sinema. Düşündüklerimizi çekmek, Dünyanın sorunlarını ve dertlerimizi anlatmak istiyoruz. insanın bir derdi varsa sinema yapar. Bende bu yüzden bu işe girdim.
Hazırlık aşaması ise filmi yapıyoruz diyoruz ve hemen 50-60 kişi toplanıyoruz. Sonra herkes ne yapacağını biliyor, ekibini topluyor. Işıkçısı, dekorcusu, kostümcüsü, kamera asistanları.. Şu anda herkes dağılmış vaziyette."Toplan!" işaretini duyunca herkes gelir. Önce senaryoya bakılır. Ona genel sanat yönetmeni bakar. Ne kadar masraf gidecek? Dekor nasıl olacak? Kostümler mekanlar.. Ben de oyuncuyum, onunla ilgilenirim. Herkes işini en iyi şekilde yapmaya çalışır. Bundan sonrada böyle gider. Zaten Yeni Sinemacılara hep eklenenler oluyor. Eğer bizden sonrada bu işe sahip çıkarlarsa böyle devam eder.

Oyunculuk nasıl başladı ?
15-16 yaşlarında başladım. Bursa Devlet Tiyatrosunun kurslarına gittim. Orada hem oynadım hem kurslara devam ettim. 15 yıl da Devlet Tiyatrosunda oynadım. Arada özel tiyatrolar yaptık. Sonra konservatuarı kazandım. Hem okuduk hem tiyatro yaptık. Sonra televizyon çıktı, televizyona geçtik. Daha sonra Bakırköy Şehir Tiyatrolarına girdim. Orda 7 sene oynadım ve oradan istifa ettim. Dizi, sinema derken senelerdir tiyatro yapmıyorum.10-12 senedir... Ama 2010da istanbul Kültür Başkenti olacak. Bizim de bir tiyatro projemiz var ona çalışıyoruz şimdi. Bu arada da dizi devam ediyor. Ayrıca 2008de de bir film çekeceğiz.

Tiyatro nerede sizin için?
Tiyatro ayrı bir şey. Ama sinema insanlara, kitlelere ulaşmak açısından çok daha başka benim için. Tiyatro kısıtlı biraz, ama tiyatro da yapacağız, tiyatroda da çok şey anlatacağız. Yakında bir tiyatro projem de var.

Yeni diziniz hakkında ne düşünüyorsunuz? Dizi içinde daha fazla ön plana çıkacak mısınız?
Yazarlara bağlı bu. Yazarların biraz Numan karakterine de döneceğini düşünüyorum. Güzel bi dizi çekiyoruz. Dizi formatı içerisinde eli yüzü düzgün, başı sonu var. Zaten bir sene oynayacağız bunu, tadında bırakacağız . Bu yüzden cazip geldi bana.

Seslendirme yapmayı düşündünüz mü?
Hayır pek düşünmedim. Hayatım seslendirme stüdyosunda geçti ama ben hiç yapmadım. Hep arkadaşlarım yaptı. Kendimin haricinde kimseyi seslendirmedim. Sadece Asterix filminde Temelius vardı onu seslendirdim. Belki ileride çok ekstra bir şey gelirse düşünebilirim. Özellikle çizgi film olabilir.
düğün şarkıcısı dizisinde bile farkını konuşturan, arkadan çalınan "intizar" fon müziğiyle feci karizma duran oyuncudur aynı zamanda. yakışıklı değildir belki ama karizma adamdır.
(bkz: adamin gotunden kan alirlar kamil kan)
cümlesinin yakıştığı tek kişi. tırsıyo insan valla.
nick babam.
dünyaya oyuncu olmak için gelmiş büyük aktör. ve hatta memleketin en büyük aktörü gibi geliyor bana.
mahallenin muhtarları ile tanıdığım oyuncuyu o zamanlar zırto biri sanmıştım. sonradan ne olduysa artık...
zeki demirkubuz imzalı kader filminden;
(bkz: ben yaptım narinimi)
akasya asıltürkmen, serhat özcan gibi oyuncuların da yardımıyla 40iki film adlı kısafilmiyle beğenimi kazanmış oyuncudur.filmin çoğu sahnesinde esrar(cigara) içme sahnesi olup 24 dakikadır *

1.5 saat sonra spontane edit:çağan ırmakın yönettiği ve babasına ithaf ettiği old and wise adlı kısafilmde de oynamıştır.
kült filmlerin adamı *
türkiye'nin yetiştirdiği en iyi oyunculardan biri. bıçak sırtı'ndaki performansı, gözlerinin her daim dolu oluşu içimi acıtan adam.