bugün

ntv'nin 5 haziran'da yayına koyacağı yeni programı. serdar kılıç doğada tek başına hayatta kalmaya çalışacakmış, onun maceralarını içerecekmiş. bana biraz, adamım bear grylls'li discovery channel'ın vazgeçilmezi ultimate survival'ın çakma türk işisi gibi geldi ama bekleyelim ve görelim bakalım nasıl bir şey çıkacak.
12 haziran 2010 cumartesi günü saat 21 00 de ilk bölümü yayınlanacak olan program. *
ntv'de çarşamba günleri yayınlanan süper programdır. serdar kılıç tarafından daha önce skytürk'te benzeri yayınlanmıştır.
başlama ve bitiş sahnelerini izledikten sonra fazlasıyla discovery özentisi olduğu anlaşılan programdır.. mantık ve konsept tamam da, konuşmalara da biraz ayar veilmesi lazım, o ne lan türk dil kurumundan yetkililerin denetimi altında yapılmış gibi dublajı falan.

ek: bir de şöyle bişey var; çekimin kurmaca olduğu çok belli.. yani kamerayı falan önceden yerleştirip onun önünden sanki orda hiç kamera yokmuş gibi geçiyorlar falan... garip yani... doğaçlama ilerlese tam süper olacak sanki. bear grylss gibi.
son olarak çevreci örgütler ve çevre bakanlığı tarafından tepki görmüş programdır. Geçen haftaki programda serdar kılıç'ın nesli tükenme tehlikesi altında olan engerek yılanını yemesine tepki gösterilmiş. bence gereksiz bir tepki. sonuçta hayvanlar insanlar için. zor durumlarda kalındığında nasıl davranılmasını gösteren, zevkli bir programı 1 tane yılan yedi diye eleştirmek gereksiz. ben yılan yemem ama zor durumda kalındığında yılan şu şekilde yenir diyen insana da kızmam. inşallah program yayından kalkmaz.
daha ilk bölümleri olduğu için ön yargılı olmamak gerekir ama ultimate survival dan esinlenildiği çok belli bu tür reality show sevenlere discovery channelda yeni başlayan yabanda tek başına serisini öneririm görüntü kalitesi ultimate survivaldan daha kötü ama bu bir avantaj çünkü gerçekçiliğini arttırmış ve 6 ay boyunca bir büyük bir ormanda yaşayacak olması her bölümün sonunda tarifeli treninin arkasına atlanmasından daha gerçekçi en azından izlerken salak yerine konmuyoruz.
doğayı koruma amaçlı bir programdır. Serdar Kılıç geçenlerde bir yılan yakalayıp pişirip afiyetle yedi. fakat işin ilginç tarafı doğayı koruma amacı güden bu programda yenilen yılanın soyu tükenmekte olduğu belirtilmiş. ne ilginç bir milletiz mına koyim ya. doğayı korumak için vahşi yaşam belgeseli yaparız orada da nesli tükenen hayvan yeriz.
birgün gelecek bu adam yiyecek birşey bulamayınca yazık o kameramanı yiyecek ve bizlere de anlatacak diye çok korkuyorum.
bunu yapanlar miami ink'in de türk versiyonunu yapsalar ya la.
bear grylls'in çakması bile olmak için 40 fırın ekmek yemesi gereken kişinin programı.

geçen hafta karabük'teydi adam.

arazide hayatı idame ettirme olayı, salonda protein tozuna abanıp, kasları balon gibi yapmaya benzemiyor malesef.
gerçi bear da türkiye'de geçen bölümde, kapadokya'da, peri bacalarında filan hoplayıp zıplayarak yüzümüzü kara çıkarmıştı.
eminim ki bu serdar kilic isimli vatandas, cekim yapilmadigi zamanlarda en yakin hastanede kolunda serumla uzanip yatiyordur. herif her gordugu curuk yumurtayi hupletiyor, cekirgeleri kemiriyor, camurlu sulari iciyor. nah boyle hayatta kalirsin.
çekimlerinin nasıl yapıldığını anlayamadığım program.

adam anlatıyor: " yamaç çok dikti. inerken çok düştüm. Her tarafım çizik oldu...vs".
tamam da elinde 10 kg kamerayı taşıyan adam nasıl indi?
an itibariyle başlamış olan programdır. merakla izlemekteyim. doğada iki gün tek başına kalmak müthiş bir duygu olsa gerek.
arkasında bir otobüs kamera arkası çalışanı olan adam.
acıkınca küçücük kurtları, böcekleri yiyen adam. ulan o kurtlardan 2 kilo yemen lazım adam gibi beslenebilmen için. zira güzel düşünülmüş ancak eksik yapılmış bir program. öyle marka elbiseler, ayakkabılar ve malzemelerle olmaz doğa da tek başına. bir kere o ateş başlatıcı hiç olmamış be serdar abi. tamam ilk başlarda iyiydin ama olmuyor.

hem öyle kameramanla da olmaz. alacaksın kendi kameranı kendin çekeceksin. anladık sen kendini bir şekilde doyurdun da o kameramanı nasıl doyuruyorsun. doğa da tek başına dan ziyade doğada set kurmuşlar.

türkiye'de yeni başlayan bir konsept olması vesilesiyle destekliyoruz ve severek izliyoruz.

buradan kendisine tavsiyem şudur. eklem bacaklıları yeme arkadaş. eklem bacaklı dediysek şu böcekleri kastediyorum. hayvanlar azot manyağı oldukları için tadları iğrençtir. aç kal ama gene yeme. çünkü mutlaka kusturur. denedik biliyoruz. tavsiyem mümkün olduğunca otçul beslenmesi. ağaç kabukları 10 numara. hem kusturmuyor da.
yenice ormanlarında çekilen türkiyenin el ilginç yarışma programı, sırf o harika doğa manzaraları için izliyorum.

not: hatta beni de götürün bırakın orada o derce güzel.
bulduğu herşeyi onda protein bunda karbonhidrat var diyerek mideye indiren serdar kılıç ın oynadığı ya da yaşadığı program. laf aramızda bazı sahneler dümen gibi.
türk televizyonlarındaki türlü zırtapozluklar göz önüne alındığında şu dönemde tv'lerdeki ender adamakıllı programlardan bir tanesi.
sivrilmeyeceksin birader, ben bu programda bunu gördüm. adam* tv8'de içimdeki doğa diye paşa paşa program yaparken kimse bir şey demiyordu. şimdi ntv'de doğada tek başına yayınlanmaya başlayınca sayın her şeyi bilen haşmet babaoğlu'na bile sorun olmaya başladı.
recep ivedik filmlerine benzeyen luzümsüz ötesi bir program.
derenin içinde yaşayan balık türü bir canlının yediği böceğin yenilebileceğini söyleyip, bu bit kadar iki böceği yiyen adamın porgramıdır.. o kadar aç olamazsın. olsan bile o böceğin neyi sana yetecek de yiyosun? o derede bahsettiğin o böcekle beslenen balığı yeseydin ya.. gösteriş budalalığı gibi bişeydir.. o kadar zor şartlardayım ki böcekle besleniyorum..

(bkz: bi git ya)
aç insanların halinden anlaşılmasını sağladığını düşündüğüm programdır.
bu akşam cengiz semercioğlu'nun konuk olacağı program. doğa da giderken dereye falan düşmüş *. daha önce konuk aldığını görmedim. bakalım nasıl olacak?
dünkü yayınlanan bölümünde cengiz semercioğlu'nun konuk olduğu programdır. sunucu serdar kılıç'ın önderliğindeki ikili, iki gün tabiat ile haşır neşir oldukları anları bizlere izlettirdiler. yalnız programın formatı gereği sadece doğanın verdikleriyle yetinmek zorundalar, fakat serdar kılıç konuğuna gelmeden önce sipariş listesi vermiş. resmen piknik yaptılar. ama o kadar da tevazu gösterilsin, ne de olsa adam metropol insanı olduğundan yabani hayata pek alışık değil. ikili yardımlaşa yardımlaşa her zaman olduğu gibi barınak yaparak koyuldu işe, fakat cengiz'in biraz zorlandığını gördük. karanlık çöktüğünde sürekli tetikteydi. bir ara kurbağadan tırstığına şahit oldum. sabah olunca ilginç bir omlet yaptılar. soğanların başını kesmek ve içini oymak suretiyle yumurtayı içine kırıp öyle pişirdiler. bir nevi güveç. afiyetle yedikten sonra herkes kendi hayatına döndü tekrar.
ne zaman izlesem bir konuğu ile birlikte olan, 'hani tek başına olacaktın lan' diye sordurtan program. içimdeki doğa olarak yayında iken çok daha zevkliydi.