bugün

boş olmayan yazar, ülke bütünlüğü arıza vermeyegörsün, o bişeyler der ve gider.
+böyle devam kardesim....
bu karlı pazar sabahı, memleketimin insanlarının büyük çoğunluğunun uyuduğu saatlerde ve parmak uçlarımız donarken soğuktan bir şiir karşılaştırdı bizi... sonra aynılık çıktı baktığımız aynada...acımız, anımız oldu...dinleyen ve dinleten arkadaşım, karlı sabahtan güneşli günlere olsun gidişin...de ve git, tüm gidenlere inat...
terkedilen sevgilinin son cümlesine cevaptır o:
-bari bi sigara parası ver.
+al.
nickiyle propaganda'yı anımsatan yazar. **
hos nickli oturakli yazan yazar insani. bozulmasin, daha iyi olsun isterim.
kötü yazar için bitiriş cümlesi.
(#7184082) arkadaş rayban marka at gözlükleri kullanıyor galiba.

(#7184135) kendisine hitaben.. *
atatürk'e haksız yere dil uzatanların karşısına her daim çıkan yazar dost. doğruları söylemekten de çekinmez bazıları gibi. bir yerden emir almayı da sevmez bazıları gibi.
yazmakta zorlanıyor efenim. ahanda ispatı.

dedi ve gitti:
bende yavas ama cok degil
tarayıcı ne kullanıyosun?

say you miss me...:
+yavaşlıktan ziyade çok kasılıyo
+firefox

dedi ve gitti:
-firefoz kasar evet
-google crome u dene

say you miss me...:
+foz değil fox

dedi ve gitti:
-zaman zaman bende de yapıyor
-he ya fox

say you miss me...:
daha yazamıyosun bile hiç çamur atma yani

dedi ve gitti:
-biliyoruz yanlsı yazdım hehe
-ya dedim ya msnde böleyim ben

say you miss me...:
yine yanlış yazdı




dedi ve gitti:
-sempetim vardır benim kedi ve köpeklere
-sempatim


say you miss me:
+ seni msnden silip engelliyorum

dedi ve gitti:
-bulasıcıymıs demekki

dedi ve gitti:
-engelle sil
-silip engelleme

üzüm üzüme baka baka. ahahaha!
seri artı oyları hakeden meslektaştır.
sözlüğe laf olsun diye gelmediği açık olan yazar, hoşgelmiş.
lafı ottutturdu ve gitti.
bitti dedi ve gitti.
geleceğim, bekle dedi ve gitti
ben beklemedim,
o da gelmedi.
ölüm gibi bir şey oldu
ama kimse ölmedi

(bkz: özdemir asaf) (bkz: dedi ve gitti)
yine uzun ve sıkıcı bir çanakkale yolculuğu başlıyordu. aşti'ye gidip çantamı bagaja verdikten sonra yine her zamanki gibi oturup, yanıma oturacak öküzü beklemeye başladım. neden öküz? çünkü bahtsız ben. her zaman yanıma mazbut, şişman, horlayan, kokan, uyuduğunda üstüme üstüme gelen vatandaşlarla denkleşirdim. işte o öküz adayını beklerken birde baktım, koridordan gülümseyerek gelen biri var. adam geldi merhaba dedi ve oturdu.

muhabbet ediyorduk ordan burdan, türkiye'nin hallerinden. * sonra birde öğrendim ki sözlük yazarıymış, sevindim tabi ki. çanakkale'ye gelene kadar kafasını ağrıtmışımdır. sonra sabahın ilk ışıklarında çanakkale'de inip börek yemişizdir. yine görüşmek dileğiyle ayrılmışızdır. bu yolculuk bana ilk defa iyi bir dost, arkadaş kazandırmıştır. o da dedi ve gitti'dir.
nickine hasta olduğum yazar kişi.
ne dediği o anda hiç önemli değildi. önemliydi de asıl benim için önemli olan ben gitme diyemeden gitmesiydi.....