bol

fr. kase
(un)

b,o ve l harflerinden olu$an, tek heceli, gani gani anlamına gelen kelime.

pavyon benzeri işletmelerde konsomatrislere ısmarlanan sözde içki.

içine girecek şeyin boyutlarından daha büyük veya geniş olan, dar karşıtı.
Nicelik bakımından olağandan veya alışılandan çok, kıt karşıtı.
(Fr.)Özel bir cam içinde likör, şarap, meyve ve maden suyu karıştırılarak hazırlanan içki.
(Yerel ağız) sevgi belirtisi olarak kahpe.
*

çad'a ait 22 idari bölgeden biri olan lac bölgesinin mamdi departmanında merkez şehir.

"L" harfinin yumuşatılarak okunduğu zaman pavyon vb. yerlerde konsomatrislerin içtiği içkiler anlamına gelir ki bütün hesap üstünüze kalır demek.

kürtlere mutlaka izletilmesi gereken 2011 yapımı Shoaib Mansoor imzalı pakistan filmi. pakistan sinemasının en önemli filmlerinden biri olmaya aday olan bol, kısıtlı imkanlarla ortaya koyulan işin kalitesi arasındaki olumlu ters orantı nedeniyle ders olarak okutulmaya oldukça uygundur. kendi geri kalmışlığını sorgulayabilen, bunu sinemalaştıran bir toplum kazandığı farkındalıkla ilerleme yolunda önemli bir adım atmıştır. islamı, buna bağlı olarak ataerkil aileyi, çok eşliliği, transeksüelliği, etiği, hukuğu, yöneticilerin meziyetlerini, mezhepleri ve en önemlisi bakamayacak kadar çocuk yapmayı öyle bir eleştirir ki izleyiciye kalan oturup düşünmek ve ders almaktır. felsefik boyutu da olan film "Neden sadece hayat almak suçken hayat vermek değil?" sorusu üzerine yoğunlaşır. iyi bir yaşam sunulamayacak, evden dışarıya çıkarılmayacak, karnı doyurulamayacak olan bir çocuğu dünyaya getirmenin neden yasal olduğu yönünde ilginç bir sav ortaya atar.

filmi izlerken kahrolarak fark ettim ki filmin bağnaz adamı Hakim Sayed Hasmutullah Khanab her yerde. filmde anlatılan ağzımız açık izlememiz, inanmakta güçlük çekmemiz gereken düşünce ve toplumsal yapı sanki bizi anlatıyor. araplar, pakistanlılar yıllardan sonra yaptıkları hataları, ettikleri duaların kifayetsizliğini görebildiler. dört nala bok yoluna saran türkiye çok daha acınacak durumda.

kısacası izlenesi film.
imdb: http://www.imdb.com/title/tt1891757/
trailer: http://www.youtube.com/watch?v=U0whApUGkaw

tüm özellikleri belirgin olan şaraplar için kullanılan terimdir.

--spoiler--
neden yok etmek suç da, dünyaya getirmek değil?
--spoiler--

gerçekten çok etkileyici ve insana vicdani açıdan ağır gelen bir film. ağzım açık izledim resmen baştan sona. başroldeki kıza soruluyor: katil siz misiniz? o da şöyle cevaplıyor: katil benim ama suçlu ben değilim.

idam cezasına çarptırılıyor ve son isteği idam sehpasında, kameralar karşısında hayat hikayesini, yaşadıklarını anlatmak. aslında topluma kendi hayat hikayesini örnek göstererek ne kadar yanlış bir yolda olduklarını göstermek.

mahkeme salonunda hiçbir şekilde kendini savunmuyor. cezadan kurtulmak amacıyla yalan attığını sanacakları için idam cezasına çarptırıldıktan sonra öleceği zaman anlatmayı istiyor.

cahilliğin, yoksulluğun, yobazlığın, sapkınlığın ve sapmışlığın filmi. izlendiği zaman bir şeyler öğreten, hayatı sorgulatan filmler var ya hani, işte onlardan. kesinlikte tavsiye ediyorum, izleyin.

Hakkında bu kadar az entry girildiği için üzüldüğüm çok etkileyici bir film.
sağlam bir film izleyeyim diyen bol izlesin.