bugün

En kötüsü de bir başkasından yakın zamanda acı, gurur kırıklığı, değersizliği görerek ah etmiş birinin, aynı şeyleri size hiç düşünmeden yaşatarak bu kez sizin ahınızı alması. Hayır ne farkın kaldı ah ettiğin insandan düşünmez mi insan ? Düşünmez. Çünkü bu hayatta herkes öylesine bencil ki, kalpler ise bir o kadar çirkin. Çirkin bir burun düzeltilebilir, çirkin bir saç düzeltilebilir, çirkin bir tarz düzeltilebilir vs. ama merak ediyorum çirkin bir kalp için ne yapılabilir ? Hayatımda ilk defa, 30'umdan sonra çirkin bir kalbe ah ettim, o çirkin kalbi çok sevmeme rağmen, kalben ettim. Dile getirmeye bile korktum. Eğer gerçekleşirse bir yanım sevinirken, bir yanım kahrolacak tuttuğu için belki de. Tutsada tutmasada gerisi o ve Allah arasında artık.
Peki bunun bir telafisi var mı. Yani ahını aldığımız kişiyi arasak hakkını helal et desek gene daha fazla üzülmeyecek mi. Ne yapcaz.
herkesin ahı alınabilir ama dul bir kadının asla, diye bilinir. bunu kaynağı "yunanlı zorba" romanında zorbaya öğüt veren bir osmanlı imamıdır.

Alexis Zorba: God has a very big heart but there is one sin he will not forgive

Alexis Zorba: if a woman calls a man to her bed and he will not go. I know because a very wise old Turk told me.

Alexis Zorba: If a woman sleeps alone, it puts a shame on all men.
(bkz: sır kapısı)
tavsiye etmiyorum .
Bu konuyla ilgili ciddi birşeyler bilen varsa anlatabilir mi lütfen. Ve ah alan biri bunu telafi edebilir mi?
fiyatı uygunsa düşünülebilir.
Ben şunu yapmamak için çok uğraştım bu hayatta ama ikinci defa bana bunun yapıldığını hissediyorum. Kalbim o kadar çok acıyor kendimi o kadar çok aptal gibi hissediyorum ki. Beddu edemiyorum çok mutlu olsun ama gerçekten bi kalbi kırdı. Böyle bi kötülüğü ben ona yakıştıramıyorum bile ama o yaptı.

Şu mübarek gün de oruçlu ağzımla dua ediyorum ki allah kimin böyle kalbinin kırılmasına izin verdiyse daha sonra ona bin katı mutluluk yaşatsın. Ve o ahı alanları da ıslah etsin.
zamanımızda kimse için önem arz etmeyen bir şeydir. ah nedir ki? kullan at, nasılsa bir daha görmeyeceksin.
ölmeden önce yapılabilecek en büyük hatalardandır. allah başımıza vermesin.
ah alan kişinin belkide yıllaar yılı iki yakasını bir araya getirmeyecektir.
özellikle birini çok sevip, onu unutmak için başkasıyla beraber olurken, hala ilk insanı düşünüp ikincisini resmen kullanarak ahların en büyüğünü alırsınız ki, evlerden ırak.
eden bulur lafini iliklerine kadar yasatan durumun baslangici, ya da sadece bir paranoya.
''sen bana bunu yaptin umarim allah da sana seni bildigi gibi yapsin'' denen insan olmak. bir bilge demiştir ki; * *
önce sana kötülük yapanlara kötülük düşünmemen gelir, insanlığa attığın ilk adım budur. sana kötülük yapanlara iyilik yapabildiğin an ise ikinci büyük adımı atar ve hakiki insan olmaya başlarsın. nihayet, sana iyilik yapanla kötülük yapan arasında bir fark hissetmeyecek hale geldiğin zaman da insan olursun.

ah etme, ah alma, hadisesini adam ne güzel açıklamış.

(bkz: bilge adam)
(bkz: Al ahını - Oğuzhan Koç)
--spoiler--
hala öldürdüğüm örümceğin üzerimde bedduası var
--spoiler--

o ah mutlaka insanın canını yakar.
vakti zamanında türkçe hocamın ayağının kırılmasına sebebiyet veren durum.
ahı veren kişi gerçekleştiği zaman mutlu olur, ama zamanla pişman olabilir bu bedduası yüzünden.

(bkz: ah vermek) *
cezası üç ile beş yıl arası ağır hapistir. ağır dediysem harbiden ağır; kuru ekmek ve sudan oluşan tek öğün yemek.
karşılığı kesinlikle çıkar. can yakıp ah alanın derdidir, can acıtırken iyiydi, şimdide o düşünsün.
hayat boyu çekilecek vicdan azabıyla beraber hiç bir dikiş tutturamamayı da beraberinde getirmektedir.
birinin nahını almaktan daha iyi olan durum.
bazen eğlenceli olabilir.
(bkz: oh)
uzun bir yolculuğa çıkılmadan önce helallik istetir zaman zaman..
kesinlikle, nasıl mümkün olacaksa olsun kaçınılması gereken bir şeydir. acısı çok fena çıkar. insan neye uğradığını şaşırır. haksız yere birisini üzdüğünüzde, benzer bir dert, hatta daha beteri başınıza gelecektir. örnekleri ispatları çoktur ve çok şaşırtıcıdır.
(bkz: çıkar aheste aheste)
muhtemelen sınavda kopya istendiğinde kopya vermeyen kişinin başına gelendir.