akustikmolotof

yeni gelmiş sanırım, sanalmolotof'un devamı olduğunu söyleyenler, bir akrabalığı bulunduğu belirtenle var ama kendisi söylemeden bilemeyeceğiz. gene de hoşgelmiştir. kaçıncı nesil ne yazık ki bilmiyorum.

Kaybolan künyesinde Sanalmolotof yazan yazar. Kundaklamalarına artık bu zaptırık altında devam edecektir.

hımmm iyi ki varsin ve olacaksın yazaridir kendisi. karanlığa küfredeceğine bir mum yak. mumu yakanlardandır...

Niceliğin, nitelik yanında anlamsızlığını kavramış yazardır. Ne anlatmaktan bıkar ne de sorgulamaktan, niceliklerin karşısında bir niteliktir.

stratosfer 'in altına yazdığı sayısız yazılar nedeniyle stratosferin bünyesinde alışkanlık yapan yazar. neredesin be hocam? inan dayanamıyorum artık bu boşluğa...

okuyanda sağolsun,okumayanda diyebilme erdemliliğini kadrolu erdemsizlerede diyebilecek kadar erdemli yazar.

erdemi insanlara erdemsiz diyerek öğrettiğini iddia etmiş yazar.

ülkücülerle taşak geçmeyi abartmış yazar. vakti zamanında sevgilisinin yanında dayak mı yemiş, kafasında satır mı kırmışlar merak etmeden edemiyor insan...

bilgi verici entryleriyle sözlüğü bilgi kaynağı haline getirme konusunda emek harcayan başarılı bir yazar. kendisiyle aynı fikirde olmadığınız konularda bile seviyeli bir şekilde tartışabilir ve birşeyler öğrenebilirsiniz.

ülkücüleri iyi tanıyan yazar. herhangi bir ülkücü saldırısında, karşısında kaç kişi olursa olsun, biraz dişli görününce, biraz sert durunca, biraz korkmayınca, hepsinin çil yavrusu gibi dağılacağını bilir. kimsenin yanında herhangi bir ülkücüden dayak yediğini zannetmiyorum.

baron de tott'dan sözlüğe selam getirmiş yazar.

hiç şüphesiz sözlüğün en kaliteli yazarlarından biri. uzun süredir gözükmüyordu yazarımız ortalarda . bilmiyor ki o yokken kulbe i ahzana dönüyor evlerimiz.

güzel yazmak için sivrilmek gerekir derler. sivrilmenin bedeli kısalmaktır. vasatın hali vasatın altında olunca sivrilenlerin sayısı da fazla olur. kimisi yaşadığı çağın felsefesinin sefaletini, kendi sefaletinin felsefesini yaparak ortaya koyar; sikmeli sokmalı başlıkların, hayatta mizahin dahi yanına yaklaşamayacağı kadar mahrem mevzuların aklınca başkişisi olmaya heveslendiği yazılarında. troll denen sikkolardan bahsediyorum.

bir de imzasını; okuyup biriktirdiği, yaşayıp aklının süzgecinden geçirdiği düşüncelerini, belki ışıltılı bir bakış açısı, belki zihin açan ufuklara yol veren iki dirhem fikir kırıntısı olur diye elalemle paylaşanlar var. genelde bilinmez adları. nickaltına baksan sayfalar bulamazsın bunların.

karmasına baktım da az önce, "düz adam" yazıyor. dileyen dilediğini sever/okur elbette. ama şu yazılara "sığ" diyenlerin çapını merak ediyor insan....

vay anam vay ne nickler varmış dediğim nick.
yazarından ise haberim yok.
nickimi pek bir sönük hissetim bea.

(bkz: başlıksıçmak) konusunda başarılı (bkz: entryossurmak) konusunda üstün yazar.

ilkokul 3 e giden ama sınavı da olmayan lunapark arkadaşı arayan yazar...

edit: bu entry yi ıyy iğrenç olarak gören arkadaşım evet haklısın. ne iğrenç; ama bir o kadar da komik...bir yazar nasıl olurda ilkokul çocuklarıyla luna parka gider...haklısın kesinlikle...

(#7794996) entry'sinde samsunlu vatandaşa vajina, ahmet türk'e ise penis yani yarrak demiş kişidir. ahmet türk yarak oluyorsa onun osurmasyonluğunu yapanlarda göt olmuyorlar mı kardeşim ?

ahmet türk/#7794996

sözlük tosuncuklarının okuduklarından çıkardıkları extrem sonuçları gördükçe hiçmi hiç şaşırmayan yazardır.

ya azizim aynen öyle, göt olmakta bir, götüyle okumakta bir...

lan halbuki totoloji yapasım bile yoktu o anda.

#8747182 entrysi fena özendiren adam. çok sıkı keyif adamı belli.

(bkz: nihat genç/#9405135)

en iyi tahmini aziz nesin yaptı diyerek sözde milliyetçiliğini yaptığı milletin yüzde 58'ine aptal diyebilen kimi zaman nasyonel sosyalist, kimi zaman anarşist, kimi zaman kemalist , kimi zaman ülkücü olan bir insanı "ama o çok entelektüel önce onun kadar oku öğren sonra eleştir "minvalinde savunmasıyla beni büyük hayal kırıklığına uğratan yazar. gazi üniversitesi'nde verdiği konferanslarda büyük turan hayalini çok sevdiği faşist kurtlarla paylaşan bu faşisti bu derece savunmasını bir yanlışı "kendi kendisine dayatması" olarak görüyorum.

(bkz: cenk akyol un 1 5 milyon tl ve 400 altın alması/#9372875)

maalesef yazarımız burda da bir "ırkı" belli bir değerlendirmeye tabi tutarak ülkücülerin "türk üstün ırkı" nitelemesinin zıddına imza atmakta. bir ırka "üstün" nitelemesi nasıl bir şövenizm ise ırkçılık ise bir ırkı yüzdelere bölerek negatif olarak "nitelemek" aynı şekilde ırkçılıktır.

edit: "felsefi intihar" kavramı içeriği yanlış olarak kullanıldığından yazıdan çıkarılmıştır.

(bkz: ben sen o/#9445615)

bana göre hiç tartışmasız kisil ile birlikte sözlüğün en iyi yazarı. ancak bu tıpkı kisil'i eleştireye tutmam önünde bir engel olmadığı gibi bu değerli yazarı da bir eleştiri süzgecinden geçirmeme engel değil. uzun zamandır gerek eski nicki sanalmolotof ile gerek yeni nicki ile takip ettiğim bu yazarın garip bir şekilde "marksist" bir paradigmadan "ulusalcı" bir paradigmaya kaydığını görüyor ve bundan üzüntü duyuyorum. "kerameti kendinden menkul" bir anlayış ile "kendisi gibi düşünmeyen" insanları "cahil" "aptal" "ezilmeyi hakeden bir böcek" olarak görmesi paradigmasının "marksist" bir paradigmadan ulusalcı bir paradigmaya kaydığının önemli bir göstergesini oluşturuyor. türkiye'eki ve hatta dünyadaki işçi sınıfının profilinin muhafazakar-dindar-milliyetçi çizgide olması yazarın bu yaklaşım biçimi ile bu kesime bir "sınıf" bilinci kazandırmasını imkansız kılıyor. türkiye solunda görülen "herşeyin en iyisini ben bilirim" anlayışı sosyalist mücadeleye a priori bir yenilgiye uğratıp sonra bir de bu yenilginin nedenini "eğitimsiz işçi sınıfının üzerine atma" gafletine düşülmesini sağlıyor.

"zincirlerinden memnun bir köle toplumu" olarak en çok korktuğu toplum biçimini anlatmaya çalışan adorno "zincirlerinden memnun" olan bu insanları hiçbir zaman aptal olmakla , böcek olmakla suçlamamıştır. çünkü kapitalist sistemin "yanlış bilinç" olarak ifade edilen ideolojisi söz konusu insanların sömürü koşullarını "sorunsallaştırması" için bir engel oluşturmuş ve bu çözülüşü sağlayacak şeyin işçi sınıfı gibi eğitimsiz kitlelerin "sınıf bilinci" kazanması olduğu vurgulanmıştır. ikameci bir anlayış ile "devrim olacak ise onu da biz yaparız " deyip işçi sınıfının dönüşümünün imkansız olduğunu vurgulayan tavırlar marksizmile açık bir şekilde çakışmaktadır. çünkü marks ifadesi ile;" bu devrim işçi sınıfının kendi eseri olacaktır.".

yazarın eğitimsiz bir kitle olarak gördüğü kitleye yaklaşımının "vakur" bir yaklaşım olmayıp "elistist" bir yaklaşım olduğu çok açıktır. bir ırkın belli bir kesimine aptal diyebilen insanların "ırkçılığını" eleştirmek şöyle dursun bakış açısını tam da bu ırkçılık ile beslemesi bana göre söz konusu yazar için üzüntü verici bir durumdur. bugün biri çıkıp "alevilerin/ermenilerin/kürtlerin yüzde x'i aptaldır" dediğinde eminim ki söz konusu yazar bu kişileri faşistlikle suçlayacak ve böylece içinde düştüğü "çelişik" durum ile baş başa kalacaktır.

(bkz: #9581647) entry'sinde "madem iddialar asılsız neden aleviler mumsöndü iftirasına bu kadar tepki gösteriyorlar?" sorusuna güzel bir örneklendirmeyle cevap veren yazardır.

--spoiler--
yazdıklarını okuduktan sonra, zamane çocuklarının çok şanslı olduklarını düşünmeme sebebiyet vermiş yazar. ulan bizim zamanımızda da çalışan anne babaların çocuklarını gönül rahatlığıyla bırakabilecekleri çocuk kreşleri vardı, ama şimdinin kreşleriyle mukayese bile edilemez. yedirir, uyutur, 2 oynatır sonrada haydi eyvallah derlerdi. anladığım kadarıyla şimdinin kreşlerinde internet hizmetide verilmekte, zira bu yazarın yazdıkların daki nüans ve kavrayış seviyesinin dahil olmuş olduğu yaş grubunu tahlil etmeye yeltendim, tüm bilimsel verileri göz önünde tutup objektif bir çıkarım yapmak istedim, yok arkadaş, her seferinde sonuç aynı çıkmakta, kreşe verilmeye müsait yaştaki çocukların yaş aralığına denk gelen bir sonuç çıkıyor.
sözlüğün hitap kitlesi bu kadar düştüyse asıl bize ayıplar olsun... çocuğun suçu yok. sen oyna afacan.
--spoiler--
(#9662938)
öncelikle (bkz: adam isviçreli bilim adamı beyler)

sevdim seni. araştırma yapmadan konuşmuyorsun. yazılarımı ölçtün, biçtin ve kreşe gidecek yaşta olduğuma karar kıldın. yalnııızzzz, araştırma yaparken kriterlerin ne idi çok merak ettim. aslında tahmin edebiliyorum dur yazayım;

1- toplam entry sayısının yüzde kaçında recep tayyip erdoğan'ı övmüş.
2- toplam entry sayısının yüzde kaçında dini savunmuş.
3- toplam entry sayısının yüzde kaçında ateist satanist kemalist komünist tayfa'yı oturtmuş.
4- 10 anlaşılmamış entrysinin kaçı din ile ilgili.

evet arkadaş bu kriterlere göre beni ölçmüş ve bu adam hak adamı diyerekten bana laf atmış.
(bkz: yerler)

(#11986867) nolu entrysi ile alkışladığım yazar.

bir entrysinden yola çıkarak şunları söyleyeceğim yazar.
bak yazar; müslümanlık iyiye hep birlikte koşma temeline dayanır. bunun için bir müslüman hiç bir zaman inançsız birine duyarsız kalamaz. işte son hız giren meta bu alametin getirdiği duyarlılık sonucudur.