rte nin türban konusundaki ataklarından sonra açıklama yaparak göz dağı vermiş yargıtay cumhuriyet başsavcısıdır. parti kapatma konusunda dava açabilecek tek kişi olmasının avantajını kullanarak siyasete karışmıştır.
az önce akp'ye kapatma davası açmıştır.
zannedersem kendisi akp'li. kapatma davası açarak akp'ye yeni bir kitlesel destek dalgası oluşturmaya çalışıyor. (bkz: helal olsun)*
turk yargi tarihine adini kazimistir yeni bir salim basol olma yolunda.

(bkz: bir gun gelir)
akp ye harika bir koz vermiş başsavcı. kendisine teşekkürü bir borç biliyorum.
şanlıurfa suruçlu olan yargıtay cumhuriyet başsavcısıdır.
10 Mart 1950 tarihinde Şanlıurfa'da doğmuştur. Ankara Yıldırım Beyazıt Lisesini bitirmiş, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1973 yılında mezun olduktan sonra, askerliğini Tuzla'da kısa dönem olarak yapmıştır.

Ankara hakim adayı olarak mesleğe başlayan Yalçınkaya, sırasıyla Acıpayam, Bulanık Hakimliği, Gürün Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı, Gürün Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığı, Silifke Hakimliği ve Yargıtay Tetkik Hakimliği görevlerinde bulunmuştur. 14.4.1998 tarihinde Yargıtay Üyeliğine seçilen Abdurrahman YALÇINKAYA Yargıtay Yedinci Ceza Dairesi Üyesi iken Yargıtay Büyük Genel Kurulunca gösterilen adaylar arasından 21.06.2004 tarihinde Cumhurbaşkanı tarafından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekilliğine seçilerek bu görevini sürdürmekte olup, ingilizce bilmektedir.
(bkz: yarın hakkın divanında doğru da söylersin)
yazık çok yazık. yıllarca hukukun içindesin ama görünüyor ki hiç bir şey öğrenememişsin. böyle muhalefet yaparak ancak daha da geriye gideriz. demek ki başsavcı da olsan daha öğrenecek çok şeyin varmış. her koyun kendi bacağından asılır ama sorumluluğun yüzünden başka koyunlarda gidecek. en iyi ihtimal kapattın ne olacak çığ gibi gelmeyecekler mi? tabi ama sen çok biliyorsun en iyisini sen biliyorsun. ondan sonra da dert yanarlar yok laiklik gidiyor diye. sen kendi elinle yapıyorsun. aferin size her şey müstehak.

edit: hepimiz abdurrahmanız diyenler baya fazla imiş. ne yazık ki tarafsız bakamıyoruz bir türlü. önemli olan ülke menfaatleridir. senin benim değil. bu şahıs ülke menfaatlerini hiçe saymıştır. demokrasiye gölge düşürmüştür.

edit after edit: ekonomi yerlerde, rte daha da güçlendi. evet kapatacan sana hiçbir şey olmadığı gibi onlara da olmayacak. eee peki kim zarar görecek tabi ki halk değil mi? işte siz o yüzden hiç bir şeyi ama hiç bir şeyi hak edemezsiniz. ama bir gün gelecek sizin gibi kişisel davrananlar, mazlumu düşünmeyenler cezalarını çekecekler.

hadi oradan editi: baaak ne oldu abdurrahman bey sen demokrat olmazsan adamlarda sana böyle darbe yaparlar. anayasa mahkemesine çıkacağın gün rte ve ekibi haksız olsa da arkadaşlarını içeri alarak sana ayar vermiştir. bundan sonra partiyi kapasanda ayarın allahını yedin sen. bundan sonra akdeniz sahilinde küçücük odanda iyi düşler.
açtığı davayla acaip karizma yapmış, yakışıklı, atatürk kaşlı savcımız.Bu davayla bir anda türkiye'nin en medyatik insanı olmuş bu sayede emekliliğinde yeni bir ahmet çakar olarak türk medyasında iş bulmayı garantilemiştir.

zaten gazetelerden kupurler keserek hazırladığı iddanamesinde Tayyip ERDOĞAN'IN "en az 3 çocuk yapın" sözüne yer vermesi nasıl bir psikolojiyle karşı karşıya olduğumuzu anlatıyor.
35 senelik hukuk kariyeri ortadayken vazifesini yapti diye kendisi tas ustune tas koymamis ergen AKP partizanlari tarafindan hicbir sey bilmedigi iddia edilen hukukcudur. Maruz kaldigi bu tavir ile ulkemizdeki cehaleti, bilime ve bilgiye saygisizligi, ayaktakimciligini, kahvehane siyasetciligini, koca gobekli "temirkirat" zihniyetinin gunumuzdeki uzantilarini bize hatirlatmis kisiliktir.
ahmet necdet sezer tarafsız eski über cumhurbaşkanımızın atadığı biridir. daha fazla söze gerek yok sanırım.
akp ye dur demeyi bilen yiğit insan.
edit:hele şükür ki dur demesini bilen biri çıktı.
edit:yani ben demokrasi karşıtı biri mi oluyorum bu eksi oylara göre.amannnn boşver it ürür kervan yürür.
görevini yapmış başsavcıdır. tebrik ve teşekkürlerimi iletirim kendisine.
(bkz: haşim kılıç)
son bombasıyla kendisini atayan ahmet necdet sezer'e vefa borcunu ödeyen adam, vural savaş ve sabih kanadoğlu ekolünden gelme, militarist ve antidemokrat...
akp'nin kapatılması istemiyle dava açtığı için pek yakında dinci gazetelerin manşetlerini resimleriyle süsleyecek ve ağızlarından köpükler saçan yobaz taifesine hedef gösterilecek hukukçu.

(bkz: işte o savcı)
yüzmeyi bilmesini dilediğim kişi. öyle ki şu sıra birilerinin akıttığı salyalar neticesinde boğulması pek muhtemeldir.
hukuk tarihine geçecek olan sayın savcı.yarın seçim olursa ve bu parti % 60 oy alırsa ne olacak ,her seçim sonrası parti mi kapatılacak.madem öyle niye seçim yapılıyor?..tavsiyem daha net sonuç alınacak yollara başvurulması mesela 15 milyon seçmeni uzaya göndersinler..
göreve gelir gelmez şöyle bir açıklama yapmış;

"Bilim ve teknolojinin bu kadar ileri seviyeye ulaştığı çağda, Tanrı'nın verdiği aklı, zekayı kullanarak doğruları bulmak yerine hurafelerle dolu bir sisteme geri dönüş çabalarına geçit vermememiz gerekir. Cumhuriyet ilkelerine gönülden bağlı hiçbir devlet yetkilisinin bu düşüncede olduğunu aklımdan bile geçirmek istemiyorum'' ve anıtkabir özel defteri'ne;

"Türkiye Cumhuriyeti asla orta çağ karanlığına geri dönmeyecektir'' yazmış başsavcı.
askerden daha fazla ülkesini düşünen, laik cumhuriyetin yılmaz bekçisi ve koruyucu olan savcı. işin garibi, anayasasın bekçisi ve koruyucusu ordudur. askerin sesini çıkarmadığı bir partiye karşı yargıtay başsavcısı sesini çıkarmıştır. bu da asker laikliği korumuyor mu sorusunu ortaya çıkarmıştır. elbette bu düşünülemez, sorun yargıtay başsavcısının show yapıp vural savaş , sabih kanadoğlu tipi tarih geçme çabasıdır. nasılsa buradan emekli olup, ileri de televizyonların aranılan yorumcusu olacaktır. geleceğe şimdiden yatırımdır.
muvaffak olsun olmasın,aldığı maaş anasının ak sütü gibi helal olsun denilesi,yürekli adamdır.

bu kadar büyük bir güce karşı tek başına savaş açan adama tekrar bu ülkede rastlamak gurur vericidir.

bir mum ışığı yeter karanlığı aydınlatmaya,ışık o kadar güçlüdür ki karanlık karşısında,miktar önemsiz kalır.
cesurca gorevini yapan yargitay cumhuriyet* bassavcisidir.
akp'nin kapatılmasına dair hazırladığı iddianamede şu meşhur 'ulema' sözcüğü etrafında yapılan o pis ve iğrenç yorumlara iltifat etmiş bağımsız(!) cumhuriyet savcısıdır.
bu sözcük etrafında koparılan fırtınaya mı yanayım yoksa bu fırtınadan dolayı 'tusunamik kapatma davasına' mı yanayım, bilemiyorum.
başbakan erdoğan ne demişti bakalım:
''başörtüsünün yasaklanıp yasaklanmamasına dair karar verecek olan bir mahkeme şayet yasak koyarsa buna tabi ki uymak gerekir. ama bir mahkeme 'başörtüsü dinin emri değildir' diyemez. başörtüsünün dini bir emir olup olmadığına ancak ulema karar verir...''
(bkz: ulema)
tanımı da göz önünde bulundurarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki bu savcı başbakan erdoğan'ın 'ulema'ya ilişkin sözlerini ''bilerek'' evet iddia ediyorum bilerek çarpıtmıştır.
çarpıttı; çünkü hiç kimse başbakanlık makamında oturan bir insanın kalkıp da ''başörtüsünün yasaklanıp yasaklanmayacağına mahkemeler değil din alimleri karar verir.'' gibi bir sözü söyleyeceğini iddia edemez.
bunu söylemek, tayyip erdoğan'a ''aptal'' demekle eş anlamlıdır; eh eğer bir partiyi kurduktan bir yıl sonra yüzde 34, üç yıl sonra yüzde 42, beş yıl sonra yüzde 47 oy oranına taşıyan bir adam aptalsa ben de ''manyak'' bir adamım!
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=250307
ya akp'yi bitirecek ya da kendini.