bugün

maç değil tecavüzdür...
(bkz: oluşturulabilecek en kazma ilk onbir) *
"türkiye'yi beğenmeyen başka ülkenin milli takımını tutsun"

rte
"takımın başında ersun yanal olsaydı kelle gitmişti" dedirten maçtır. bitmek tükenmek bilmeyen fatih terim kredisinin sonucudur.

not: eşekleri salsan çayıra daha iyi futbol oynar.
öncelikle;
(bkz: fatih terim/#1252696)
(bkz: fatih terim/#1859029)

fatih terim'in oyuncu tercihlerindeki gerek seçim gerekse oynattığı pozisyonlar itibari ile yunanistan maçı ile birlikte başlayan oyun mantıksızlığının tezahürüdür.

fatih terim sağolsun, hakan'a rekor kırdırtmak için ecel terleri dökmekte, en çok gol atma, en çok forma giyme, en çok kaptanlık pazubandıyla çıkma, en çok gol kaçırma hepsini kırdırtacak.

mehmet topuz gibi sabri'ye 5 çekecek teknik kapasitede olan mehmet topuz yok, cezası biten emre her ne hikmetse 2 sezondur oynadığı kulüplerdeki performansı kötü değil, çok kötü -galatasaray'a dönmek istediğini belirtmiş hazret- hakan deseniz rekor kırmakla meşgul kendisi, hamit deseniz her ne hikmetse yanlış yerde ve yanlış pozisyonda oynatılmakta, -hamit sadece teknik olduğu için ona 10 numara pozisyonu verilmesi çok tuhaf- tuncay deseniz eski günlerini aratmakta -bunda sağ kanada çekilmesinin etkisi olmuştur kanımca-.

milli takım'ın bir iskeleti olur, bu iskelete kim formdaysa onu oturtursunuz. ancak bu takımın iskeleti hakan'dan başlamaz. kabul ettik hakan bir efsane ancak zorlamanın manası yok, kendisine küfrettirmesine de gerek yok. yok efendim pozisyon bulmuş, şanssızmış, kaleci çok iyi çıkarmış vs. yok böyle bir şey. hakan miadını çoktan doldurdu. fatih terim ısrarla 70 milyon kişiden yeteneklileri çıkarıyoruz demekle meşgul ancak 70 milyonluk türkiye, hakan'ın yerini dolduramıyor mu? hakan abilik yapacaksa, kulübeden yapsın.

tuncay, sol kanatta başarılı ancak kendisi sağ kanada çekiliyor, arda, üzülmez'e yardım etmeyince, üzülmez tek başına çırpınıyor, kadro, kalede; hakan, defansta; mehmet topuz, toraman, -maalesef servet, golü attı ama gerisi yine hikaye, işin bir diğer tarafı, milli takım kadrosunda stoperde oynayabilecek türden hakan balta ve hayrettin gibi oyuncular var ancak, adam gibi bir stoper seçememiş fatih terim, gökhan zan sakat, servet'e emanet- üzülmez, orta saha; hamit, emre -emre'ye alternatif oyuncu yok ilginçtir yine- ayhan (veya aurelio hatta koray), tuncay, ileri ikilide; halil-gökhan ünal veya -bunlar kadroda yok- halil-ümit karan hatta veya, halil-semih.

ben 2 oyuncu hariç, mevcut oyuncu seçimlerinde bu kadroyu kurdum, şimdi insanlar bir benim kadroma baksın bir de fatih terim'in kadrosuna.

ben, benim kadromun, malta'ya ilk yarıda en az 2 gol atacağı inancındayım, ama fatih terim sağolsun hakan'a rekor kırdırtmakla, sabri'nin prenslik apoletini korumakla meşgul.

ayrıca, malta gibi bir maç çerez, hazırlık maçı gibi bir maçtır, euro 2008'e giderken bir yandan da genç oyuncuları bu takıma monte etmeniz gerekmektedir. serdar özkan bu takıma ne zaman monte edilecek? mehmet topuz hangi maçta ısınacak, gökhan ünal hangi maçta kadroya alışacak, serdar kurtuluş ne arak kadroya alınacak? hazırlık maçlarında bile hakan şükür!

fatih terim, hakan'ı oynatma isteğinden ötürü, bazı futbolcuların iyi olması, bazı oyunculardan vazgeçmemesi sonucu formda olanları, yanlış mevkide oynatma hırsı grupta en kritik puan kaybına imza atmıştır. fatih terim, norveç maçında da, sabri, emre, gökdeniz ve hakan'ı aynı kadroda oynatma isteği yüzünden takımı çorbaya çevirmiş, kimse gerçek mevkisinde oynamamıştı. aynı dert, bosna hersek yine aynı dert, malta maçı. bu anlayışıyla inönü'de macaristan galibiyeti ancak yunanistan ve norveç maçlarındaki kaleci şansımızla alınabilir.

fatih terim misyonunu ve vizyonunu yitirmiş bir teknik adamdır artık. euro 96'ya akdeniz oyunlarında şampiyon olan ümit milli takım iskeletli bir kadroyla ulaşmıştı, demek ki, 4 sene üst üste gerek hakem gerek hagi'nin sayesinde ulaşmış, fatih terim'in imparatorluğu malta maçıyla fiilen bitmiştir.
türk milli takımının çok aheste oynamasıyla sonucu başından belli olan maçtır.
milli takımın ayağına gelen fırsatı teptiği maçtır.
futbolcularımız formsuzluklarıyla göz doldurmuş, orta yapamadıklarını bize göstermişlerdir.
(bkz: cafer bez getir cıvık oldu tez getir)
baykal dan sonra terim i de istifaya çağırtan maç.
1990'lı yıllarda yaşadığımız san marino faciasının akdeniz versiyonu *.
milli husran gecemizin baslangic ayagi.
devami icin (bkz: 8 eylul 2007 turkiye slovenya basketbol maci)
(bkz: Malta Rezaleti)
çektir git hakan die bağırıp çağırdığım ara sıra küfürler ettiğim maç...
onun yerinde nihat olsaydı fark olurdu.
servet çetin in sonlarına kadar gerçek kimliğini gizlediği maç; topu kaybedip rakibe gol ikram edene kadar bizleri epeyce şaşırttı, rakip ise çok kibar olduğundan golü atmayarak servet i kurtardı.
Artık ayağın denk alınması mesajını almamız gereken maç olmuştur. Daha zorlu maçlar varken bu maçta puan kaybetmek de neyin nesi kimse anlayamamıştır.
kamuoyounda şaban oğlu şaban olarak da bilinen hakan şükür'ün milli takımın da anasını ağlattığını gördüğümüz maç olmuştur, insan allah için bir tane topa da yükselip vurmaz mı be, asıl suç onda değil aslında, maç boyunca kaleciyle karşı karşıya kalsalar bile sağdan soldan ona muz ortalar yapan oyuncularda, aslında en baba sorun sinyorita'nın böyle bir adamı hala kadroya alması ve oğluna yapmadığını yaparak 90 dakika sabretmesi...
türkiye nin ucuz kurtulduğu maç olmuştur. macar maçı bir yana yakın bir gelecekte daha norveç e deplasmana gideceğiz ve yunanistan ile oynayacağızdır. bosna ya ve yenilen ve mahalle takımı maltaya takılan millilerimizin başka bir şovunu izlemek istemiyoruz.

(bkz: fatih terim ve bogdan tanjeviç yediniz bitirdiniz lan beni)
bu maç skoruna üzülmedim. bilakis sevindim, şanslıydık ki rakip Malta'ydı. malta forvetleri biraz daha becerikli olsaydı, maçın seyri çok farklı olabilir, Türk Milli Futbol Takımı tarihine kara bir leke karışabilirdi. 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası mı ? Hayal gibi.
1967 den beri atılan 2 gol ve alınan 1 puan üzerine, az önce maltalı arkadaştan aldığım habere göre tüm ülkede bir şölen havası hakimmiş, halk sokaklara taşmış, yarınıda resmi tatil ilan edilmişler. * * * *
(bkz: malta karşısında 11 balta)
(bkz: malta da haber ler iyi)
rezil bir taktikle oynamamız ve buna bir de oyuncularımızın çoğunun rezil oyunu eklenince farktan kurtulduğumuz için mutlu olduğum maç. dün karşımızda malta yerine en azından letonya gibi bir takım ya da forvette sadece maris verpakovskis gibi bir oyuncuları olsaydı cnn'e baş haber olabilirdik.
garanti 3 puan gözüyle bakılan bir karşılaşmanın nasıl bu hale geldiğini aklım almıyor. üstelik gruptan çıkma davası var ortada. yeter artık diyoruz. türkiye girsin şu euro 2008'e de biraz zor bu maçtan sonra!
böyle gidersek bir maltaya bile sap olamayacağımızı anladığımız maçtır.
türkiye nin gösterip de vermemek adlı eylemi iki kere gerçekleştirdiği maçtır.
artık bir şeyleri sorgulamamızın vaktini getiren maç.en önemlisi fatih terim. artık duygusallığı bırakmanın vakti geldi de geçiyor.maç bitti herkes halen terim e ağzını açıp bir şey söyleyemiyor. inanamıyorum,nedir bu;korku mu;çıkar çatışması mı;dışlanma korkusu mu;yoksa "evlat, senin bileceğin işler değil bunlar"çok bilmişliği mi-ki bu ülkede futbol konuşmak kadar kolay bir şey yok-?hangisi? terim i fazla abarttık, tamam ilklere imza attı, uefa,fiorentina, milan vs vs.ama bu demek değilki bu adamın yanlışları hoşgörülmeli, eleştirilmemeli.yahu takım rezil bir durumda, hiçbir özelliği olmayan dümdüz bir takım. kafam çok dağınık, neyse.bir de az önce duydum, terim tüm sorumluluğu kendi üzerine almış. şimdi yazarlar, yorumcular(içi boş adamlar)terim e daha fazla bağlanmışlardır. nasıl bir iş bu ya?