Güzel insanların anlayamadığı kısım şu, a köyünde 15 oy içeren sandıkla b şehrinde 2000 oy içeren sandık aynı değildir. Sisteme girilmeyen oylar incenin ezici farkla önde olduğu sandıklardır. Manipülasyon diye adlandırılan da budur. Dikkatinizi çekmesi gereken kısım kullanılan oy sayısı yerine sürekli açılan sandıktan bahsedilmesi. Güzel kardeşlerim yapmayın havı-uz medyasının gazına gelmeyin. Kesin sonuçlar açıklanmadan seçim bitmez. YSK nın azimle açıklama yapmamasının sebebi sizin bitti artık demenizi beklemektir. Yapmayın seçim kurullarında aç susuz bekleyen insanların hakkı da mı yok gözünüzde?

ince bitti diyene kadar bizim bitti demek gibi bir hakkımız yok gibi geliyor bana.
türkiye cumhuriyeti tarihinin en şaibeli seçimidir. oylar taşınmadan tüm sandıkların açılmış olarak gösterilmesi, mühürsüz oyların geçerli sayılması, sivil araçların ysk'ya pazar poşetleriyle girmesi, vs... vs... ve tepki gösteren halka polislerin "vatan haini" diye bağırması. yatacak yeriniz yok.
Ekşi sözlükte türkiye den siktirolup gitmek başlığının açılmasına sebep olmuştur. Bu başlığın açılacağını biliyordum, görünce kahkaha attım. Öngöremediğim şey ise halkın zıvanadan çıkmış gibi sevinmesi.
Erdoğan'ın konuşması öncekilere benzemiyordu. Zafer ruhu taşımıyordu. Etrafında coşkulu goygoycular da yoktu. Belki konuşmayı balkonda yapmadığı için böyle oldu ama birlikte izlediğimiz herkes aynı yorumu yaptı..Erdoğan Kısıklı'da bekleyen kalabalığa yapacağı konuşmayı iptal ettiğini duyurdu, "sadece Ankara'da yapacağım balkon konuşmasıyla bu işi toparlamayı düşünüyoruz" dedi.Ve şimdi de Erdoğan balkon konuşmasını yarına ertelediğini duyurdu. Bitmedi bu iş daha.
ince çıkıp konuşacak. Kaybettiysek de ince'den duyacağız. Fox spikerinin mesajından değil.
Muharrem ince'nin seçim sonucu açıklamasını ismail Küçükkaya'dan öğrenmek
sevgilinin senden ayrıldığını arkadaştan öğrenmek gibi bir şey.
Muhtemelen türkiye cumhuriyetinin resmen Tayyibistan olma yolunu açacaktır, bunda emeği geçen herkesin teker teker amına koyayım, alın götünüze sokun ülkenin içine sıçıldıkça zevkle köpükler saçarak havlayan çomarlar sizi.
eğer zerre miktar ahlak ve adalet duyguları olsa bu kadar adaletsiz ve insafsız bir seçimi kazandıkları için sevinç naraları atmazlar, biraz olsun utanırlardı.
Zannediyorum Muharrem ince'nin siyasi hayatı olmasa da, gelecekteki liderlik hayali bir whatsapp mesajıyla bitti.
içimden bir ses bir yerlerde büyük bir uzlaşı sağlandı diyor, Devlet baba Erdoğan devam edecek dedi edecek, kim başka ne aldı ne verdi bilemem ama bir iki yıl içinde bu ülkede büyük değişimler göreceğiz. Ne kazananda bir zafer havası var ne kaybedende isyan havası, sessizlik var sadece, MHP de %12 almış bu arada yersek.Bu arada YSKda istifa muhabbetleri de boş değilmiş, Türkiye tarihinin en uzun ve en sessiz 2 saati yaşanmış olabilir bu gece.
sonucuyla birlikte 1,5 aydır her gün sosyal medya ve televizyondan seçime dair her şeyi takip eden, her gün bu konuda konuşan ve ilk kez umudu olan babamın "yarın sabah bu sabahtan daha güzel olmayacak" diyerek gidip yatmasına sebep olan seçim.

hala cumhurbaşkanı adaylarının adam akıllı açıklamama yapmamasıyla, yayın yasağının kalktığı andan itibaren recep tayyip erdoğan'ın puan kaybede kaybede %52,5 gibi bir oy almasıyla ve insanların gerçekten büyük bir umutla ve fedakarlıkla işe koyulup ilk kez böylesine bir katılım sağlanmasıyla;

ama en çok da, son umutların yok olmasıyla tarihe geçecek olan seçim.
Millet ittifakının kazanması için O kadar insana gerçekleri anlattım; O kadar insanı ikna etmeye çalıştım; Hatta dua bile ettim... Çabalamak ise çabaladım; Dua etmek ise dua ettim; Şimdi Allah'a sormak istiyorum: Sonuç bu mu olmalıydı? Hani Allah çalışanlarla beraber diyorlar; Peki, o halde Meral Akşener oradan oraya miting için koşarken, günde 3 miting yaparken, bahçeli hiç O kadar miting yapmadan nasıl daha çok oy aldı? Demek ki çalışmak ile de başarılı olunmuyormuş her zaman...
Bizi "çok çalışırsanız başarılı olursunuz." Diyerek kandırmışlar demek...
Millet yine oyunu, proje, fikir, çözüm, sanayi ve özgürlükten yana kullandı.

Şimdi sanayi ye laf edeceklere cevap: 16 yılda açılan fabrika sayisi, neredeyse 80 yılla aynı.
10 milyon 800 bin farkla kazanan ittifak cephesini oy çalmakla suçlayan bir takım at gözlüklü ve siyasetten bihaber şahısları görmemizi sağlamıştır.
Ozel bir sey olduğu yok, sizin oy verdikleriniz her zaman ki gibi sizi ortada koyup gitti. Yarın aslında biz kazandık sonucta oyunuzu arttı diye açıklama yaparlar. Olay biter.

Ülke kalkınmaya devam eder.
Adam sayısal olarak alacağı oyu aldı. Her seçimde aldığı oyu aldı. Yok hile yok manipüle edildi filan geçin bunları arkadaşlar kayıp edildi bu kadar ama bir muharrem ince kazanıldı. Bir Akşener kazanıldı. Bir hdp kazanıldı. Hatta akp yancısı omur denilen mhp bile tek başına barajı geçti. Gelecek neler gösteriyor bilemeyiz ama tayyip Erdoğan ı sevmeyen bir % 45-50 lik kesim var. Asıl mesele bu kesim bir olamadı meselef.
Ülkedeki sağ seçmenin belirleyici olduğunu bir kere daha gösteren seçimlerdir. Kendi çıkarını, yediği içtiğini önceliğe alıp başka hiçbir farklılık barındırma ihtimali olmayan, o elindekini ve kendince yaşam tarzını ne pahasına olursa olsun muhafaza etmeye çalışan bir muhafazakar anlayış ülkeyi teslim almıştır.

Bu kitlenin ayak uydurması gereken daha seçkin kesimin ise yine en az bu kitle kadar manipülasyona açık olduğu, siyasetten uzak olduğu ve hayatıyla ilgili mutsuz ve yapması gerekenler konusunda isteksiz olduğunu gösteren, birşey yapılacaksa da çok uzun yolu olduğunu ispat eden seçimlerdir. Kimsenin MHP oy oranını koruyacağını hesap ettiğini sanmıyorum ve o kadar anlaşılmamış ki hala komplo teorileri ve büyük aldatmacalar arıyoruz. Aslında durum basit, herkes derdini anlatacak, bunu yaparken karşısındakini hor görmeyecek veya yok saymayacak. Bu etkiler olduğu sürece kutuplaşma çatışma olunca da insanlar yaşamsal refleksler gösteriyorlar.

Hadi bakalım şimdi dış mihrakları lanetleme mitinglerinde bekliyoruz, soğan lobisine dur diyelim. Faiz lobisine dur diyelim.
Öncelikle kimse kusura bakmasın kendinide kandırmasın ama zerre kadar demokratik olmayan seçimlerdir. Ayrıca yapılan adaletsizlik ve zulümler dolayısıyla kimsenin takdiri veya tebriği hak etmediği seçimlerdir. Adaylardan 3 tanesine sansür uygulanıp 1 tanesininde cezaevinden 20 dakikalığına ekrana çıkartıldığı bir seçimin adil olduğunu düşünmek en kibar tabiriyle saflıktır. Bu kişilerle alakalı bir durum değildir, olay ve olgu ile ilintilidir. Misal bugün Demirtaş içerden çıkıp iktidar olsaydı ve Erdoğan’ı cezaevine attırıp bu şartlar altında bir seçimi dayatsaydı kendisinede bakış açımız aynı olurdu, veya sayın ince iktidar olup Erdoğan’a sansür uygulatıp yokmuş gibi göstermeye çalışsaydı bakış açımız zerre farklı olmazdı.
O yüzden “demokratik bir seçim oldu, katılım yüksekti” falan demek hayalcilik veya yalancılıktır. Zaten cahil olan ülke nufus çoğunluğu için demokraside hak etmedikleri bir lükstür.
mhp dışında kazananın olmadığı seçimdir. akp (tayyip) başkanlığı almış ancak 300 millet vekili çıkartamayarak tek başına iktidardan olmuştur, muharrem ince siyasetten şimdilik gitmiştir, chp istediği anamuhalefet koltuğunu korumuş, iyi parti ve hdp %10 barajını aşarak istediklerini almış, ama devlet bahçeli seçim söylemleri sayesinde akp ve tayyip'in iplerini eline alarak kuklacı pozisyonuna yükselmiştir. kendilerini tebrik ederim.
Kimler oy verdi diye soruyorsunuz ya velilerimden az önce gelen bir mesajı göstermek istiyorum. Akıl sağlığımı koruyabilmek için başka yorum yapamıyorum.
Cehaletle savaşmak çok zor, çok.
görsel
tek adamlık anayasal bir hal aldı. mutsuzuz ama umutsuz değiliz. ülkenin bu kadarı sorunu varken, bu sorunların müsebbibi olanların ödüllendirildiği seçimdir.ah türkiyem ah, ne zaman gelecek aklın başına.
Şimdi düşünüyorum da sürenin çok kısa olması (yani baskın seçim olması) insanların sağlıklı düşünememesi içindi. Biz bu kısa süre içinde beynimizin işleyemeyeceği büyük bir mesaj bombardımanına tutulduk. Bu öyle bir mesaj bombardımanıydı ki... Bu bombardıman içinde tercihlerimizi doğru yapmamızı bırakın, ülkenin durumunu, sonu belli olmayan bir ohal rejimi içinde olduğumuzu unuttuk. El birliği ile unutturdular. Gazladılar gazladılar. Sonunda aktörler/aktrisler sahneden çekildiler. Şimdi bu bombardıman altında edindiği fikirleri sürdürenleri görüyorum. Bana da oluyor. Sakın ha! Bildiklerimizin hepsi 24 haziran akşamı yalanlandı. Güvenebileceğimiz hiç bir siyasetçinin seçime sokulmayacağı önceden düşünülmeliydi. Bunu mesaj bombardımanı, propaganda bombardımanı altında iyi düşünemedik. Tekrar ediyorum: Seçim süresi bilinçli olarak kısa tutuldu. Mesaj bilinçli olarak yoğun tutuldu. Sırf biz sağlıklı düşünemeyelim diye...
seçimden önce / seçimden sonra & hâyâl edilen / gerçekte olan ;

görsel
Akp'nin oyu %41.85'e geriledi. CHP'ye iki vekillik daha geldi, birini iyi Parti'den, diğerini MHP'den aldı.
ünlü deha siyasetçi kılıçdaroğlu'nun dediğini bir üst seviyeye çıkarıyorum. seçimin tek kaybedeni binali yıldırım'dır. hayır koltuğunu da bırakmıyor, yapıştı.