2009 oscar ödül töreni

en iyi aktris ödülü the reader filmiyle kate winslett a verilmiştir .

en iyi aktör ödülü milk filmiyle sean penn e verilmiştir .

yazıklar olsun sana akademi dediğimdir.**

Mickey Rourke a da bi ara bi ödül verin isyanımı kamçılayandır.

sean penn odulunu alirken "you commie homo loving sons of guns(sizi komunist top sever sunun bunun cocuklari)" diyerek akademinin guzel bir ozetini cikararak yarmistir.

(son of bitch'in agir kacacagi anlarda son of a gun derler bu amerikanlar. bi anlam ifade etmez ama son of bitch'i hatirlatir)

en iyi film ödülünü slumdog millionaire almıştır . bu ödülle birlikte 8 dalda oscar sahibi olmuştur .

slumdog millionaire in ne var ne yoksa götürdüğü törendir. "en iyi film ödülünü The Curious Case Of Benjamin Button kazanmıştır." diye entry mi bile hazırlamışken son anda tüh be benden önce twixy yazacak diye uyuz eden ödül töreni de olmuştur.

sean penn her rolü hakkıyla yapan üstaddır eli öpülesidir lakin duygusal davranmamak elde olmadığı için keşke mickey rourke alsa da denilmiştir.

kate winslet artık aldı da kurtulduk bu yıl. * bi de david fincher ile The Curious Case Of Benjamin Button kazansaydı değmeyin keyfime.

slumdog millionaire 10 da 8 yaparak hakkettiğini aldığı bi törendir.
son yılların en sükse filmi oldu kendisi.

ulan biz ne zaman böyle bi film yapıp sükse yapacaz acaba.
adamlar çatır çatır hint ekolünün reklamını yaptılar milyarlara.
biler hala zikindirik recep ivedik'e toz kondurmamaya devam edelim.

slumdog un sarstığı törendir;

(bkz: #4736009)

öncelikle çok güzel bir organizasyondu özellikle aktör ve aktris ödülleri açıklanırkenki eski kazananları bu seneki adaylar hakkında yapmış oldukları övgü dolu konuşmalar oyuncular kadar izleyenleride duygulandırdığına inanıyorum.bazı dallarda şaşırtıcı sonuçlar çıksada* genel anlamda hakedenden yana ödüller dağıtıldı.*,ayrıca slumdog millionaire'ye ödüller dağıtılırken Tuğrul eryılmaz adlı kişinin tahminlerinin yanlış çıkması ve akabinde bu konuya sinirlenmesi ödül töreni yayınına ayrı bir tat tatmıştır.*keşke en iyi erkek ödülüde hakettiği yeri bulsaydı* ama akademi bu sene cinsellik bakımından bi açılıma giderek bu sene ödülü başka birine verdi*.Bu sene ki oscar'ı en güzel yapan öğe ise slumdog millionaire ekibinin kattığı renkti,çok içten,iyi ve sempatiktiler nitekim bu da hakettiklerini almalarına neden oldu diyebilirim özellikle bütün ekip sahneye çıktığında nerdeyse salonun yarısı boşaldı*.benim için süper geçen bir oscar ödül töreniydi her ne kadar yanlış yorumcu seçselerde ödül törenini eksiksiz yayınlayan ntv'ye teşekkürü borç bilirim.

not: #4576311 az bir fireylede olsa liste çoğunlukla tuttu.

8 dalda oscar heykelciği kazanarak -veya bahşedilerek diyelim- törene damgasını vuran hint filmi slumdog millionaire ile benden ağız dolusu küfür almış ödül töreni. bugün bir kez daha, emperyalist "baba" bir ülkenin ezilmiş bir millete gösterdiği sözde şefkati görmüş olduk. bir nevi kıç yalama bu, ezeriz de onurlandırırız da tavrı. bana fransızlar'ın ermeniler hakkındaki tutumunu anımsattı bu.
slumdog'a kötü bir film demiyorum kesinlikle. şüphesiz ki güzel bir film. ama 8 dalda oscar almak mı? hadi oradan! hele ki, en iyi film ödülünü alması! işte ben esasen tam orada balataları sıyırdım. "bağışlayacakları kadar oscar bağışladılar. en iyi film oscar'ını da buna vermezler herhalde. o kadar da ileri gitmezler be!" diye öngörüde bulunmaktaydım. fakat açıklanışının ardından anladım ki, orada da epey yavşak varmış.
dünyanın en prestijli sinema ödülleriydi bu değil mi, yanlış hatırlamıyorsam?

çakarlar!

dur o sonra..

kırmızı halıyı falan geçelim de..

hugh jackman konusunda şüpeli idik. zira kendisini çok iyi tanımamamıza rağmen bu konumun ağırlığını kaldırıp kaldıramayacağı yönünde olumsuza eğimli bir önyargı ile başladık ama sunumuna bol miktarda action katarak sözcükler, kelime oyunları ile muhtemelen başaramayacağını gerçekleştirmiş oldu.

thy tonla küfür yedi gece boyunca. beynime kazındı arkadaş. benliğime işledi. angelina hanımefendiyi her görüşümde çapkın göz kırpmalara, gülümsemelere giriştim de sonradan gidip aynaya bakınca düzeldim.

mickey rourke'un köpüşü ölmüş tatsız idi. taziyeler diliyoruz.

sahne olayları falan da başarılı olmuş. beş bin kristal dedi, bilmemnerden esinlendim de zemini düzenledim dedi etkiledi adam zaten.

--fastforward--(efektli)

çakarlar!!

ne slumdog millionaire imiş arkadaş. öncelikle belirteyim izlemedim filmi. muhtemelen de izlemeyeceğim akademiye olan kızgınlığımdan. hikaye, kurgu falan güzeldir tamam anlarız da ne soundtrack bıraktı ne yönetmen bıraktı hadi onları da geç ne de sound mixing bıraktı örekesine hayran olayım.

-ama abi izlememişsin bile!

deme. izlemesem ne ben bunların içlerini bilirim. (bkz: hindistan/#4122267)

-tamam da hikaye güzel. ırkçılık yapıyorsun ama.. da deme asabiyim kalbini kırarım. git paşa paşa eksi oyunu ver rahatla.

yıllar yılı konuşulagelmiş meşhur yahudi lobisinden sonra akademisyenler arasında muhtemel hint lobisine dair kuvvetli teorilerim var. araştırmaya başladım. her şeyi gün yüzüne çıkaracağım bak görürsün. yıllar sonra işlediğim hayrın değerini anlayıp beni anacaklar törende.

-he was so devoted and passionate.. falan dicekler bak görürsün.

david fincher'in yerinde olsam küser giderim. benim için kodak theater bitmiştir der de giderim. ulan adam yaranamıyor arkadaş.

biraz subjektiflik barındırsam da bünyamin button'a yazık olduğu görüşündeyim. benimle aynı fikri paylaşanlar mesaj atsın, birleşelim, fincher önderliğinde basalım kodak theater'i. önümüzde kimse duramasın.

hiçbir şeyin hakkını doğru dürüst vermediği gibi, the dark knight ve the curious case of benjamin button filmlerinin de vahşice hakkını yemiş şey. (bkz: te allam ya)
çok da ciddiye alınmaması gerekir. overrated'dir.

not: neyse ki bu kadar sıçıp batırmaktan sonra, teselli olarak sean penn'in en iyi aktör seçilmişliği var.

heath in ödül alması bekleniyordu ve beklenildiği gibi ödülü aldı. benjamin biraz süpriz yaptı, ben daha çok ödül alacağını sanıyordum. slumdog u izlemediğim için ikisini karşılaştırmayacağım. hangisi daha iyiydi bilmiyorum yani. ama benjamin fincher için çok da başarılı bir film sayılmazdı. sean penn büyük süprizdi bence. ama hakettiğinden şüphem yok.

(#4731915) öncelikle tahminlerimde yanılmadığım için çok şaşırtıcı bir oscar tödül töreni oldu benim için.

sözlükteki yorumlar arasında sıkça rastladığım, benjamin button dururken slumdog'a nasıl ödül verirler sorusunu anlayamadığımı belirtmek istiyorum.
nasıl da hazır insanoğlu kutuplaşmaya daha da ilginç olan ise kutuplardan birini desteklemeye başladığında hunharca hakkını yiyor rakibinin. nasıl ödül verirlermiş slumdog'a?

artık bir şekilde akademinin günah çıkartmak için kullandığı, siyasi yanlışlarını düzelttiği bir törene dönüşmeye başlamıştır..

yukarıdaki başlığa aynen katılmak ve eklemek..eurovision misali son senelerinde başa oynarız oskarlarda..

insanlar efektle bezenmiş,yıldızlarla harmanlanmış ve yüksek sayılarda oscar'a aday bir film gördüklerinde evet bu film oscar'ı süpürür,diğer filmler avucunu yalar,kesin bu film almalı gibi tabirlerde bulunup ondan sonra ödüller ''hakedene'' gittiğinde sinirden kudururlar ve hemen ödülleri toplayan filme çamur atmaya kötülemeye başlarlar.Bu sığlıktan kurtulmamız gerektiğini düşünüyorum,filmi efekte,kadroya,adaylık sayısına göre değilde senaryoya,kurguya,içtenliğe ve anlatılmak istenene göre değerlendirmek gerektiğine inanıyorum bu bakımdan bugüne kadar favorim olan Slumdog millionaire'yi tamamen destekliyorum çünkü adamlar haketti!Konusu,kurgusu,çekimleri,oyunculuklarıyla adamlar içtendi,doğaldı ve en önemlisi başarılıydı.Tebrikler Slumdog millionaire,helal olsun.Varsın bu sığ tipler eksilemeye,kötülemeye devam etsin senin kaliten ve başarıların ortada.

son yüzyıl'da binlerce kere çeşitli şekillerle ve insanlarla işlenmiş bir "başarı hikayesini" ödüllendirmiş tören.. kahrolsun fakirlik.. acizlik.. pislik içinde yaşamak.. bunları ekliyorsun bir filme ve sonrası geliyor.. ne güzel..

nasıl oluyorsa en iyi filme the dark knight ve en iyi yönetmene de christopher nolan'ı koymamış düzenlemedir. eğer adaylar arasına bunlar girseydi, filmde benim de favorim olan Slumdog Millionaire'i geçerdi bence. zaten o zaman favorim The Dark Knight olurdu ya, neyse... En iyi yönetmen ödülünü alan muhterem de danny boyle... tamam iyidir hoştur Trainspotting'dir ama Christopher Nolan'ın yanında bence esamesi okunmaz... Yine neyse aday olanlar arasında iyileri seçilmiş bence, saçma bir durum yok... Sean Penn Mystic River'dan sonra ikinci Oscar'ını kazandı ki ona yakışır bu... Ayrıca garibim Kate Winslet, hep eli boş dönüyordu, sonunda oscar alabildi...*

Ayrıca özel ödül Jerry Lewis'e verildi... Çok hoştu ve onur vericiydi* zaten sahneye çıkışı.

nasıl shawshank redemption ın şanssızlığı forrest gump a rakip olmaksa diğer filmlerin şanssızlığı da aynıdır. slumdog millionaire gibi çok değişik ve bir o kadar da güzel bir film varken, arkasında bu kadar destek varken ve bir de her gittiği yerden ödül ile dönmüşken aksinin olması zaten çok zordu.

bir de filmi izlemeyip yorum yapanlar yok mu?

slumdog millonaire için 'sıradan hikaye' diyenlere, yanlış olsa bile hadi varsayalım ki sıradan hikaye, 'bir film sadece hikayeden mi mürekkeptir sevgideğer kardeşim' demek istiyorum. oscar törenleri sürprizli olmalıdır az veya çok. yoksa sonucu belli maçı izlemeyi kim ister? hem kim onu izlerken heyecanlanır ki?

tanım: filmlerin ödüllendirildiği bir organizasyondur. bir de herkesin kendi gönlünün oscarları vardır.

slumdog millionaire filminin ödülleri silip süpürdüğü ödül törenidir.

penelope cruz, vicky cristina barcelona filmindeki manyak eski eş rolüyle en iyi yardımcı kadın oyuncu seçilmiştir. lan keşke daha doğru düzgün bir elbise giyseydi ödül töreninde. o ne biçim elbise lan penelope. neyse, tebrikler gözüm, başarılarının devamını dilerim.

en iyi kadın oyuncu ödülünü kate winslet'ın almasıyla çok şükür bu günleri de gördük diye düşündüren törendir. törenin başında hugh jackman'ın şovu geceye ayrı bir hava katmıştır güzel olmuştur. ayrıca baba ödüller açıklanırken bu ödülleri daha önceden alan 5 kişinin çıkıp adaylar hakkında yorumda bulunmaları da ayrı bir hoşluk olmuş, mickey rourke'un ağladığı gözden kaçmamıştır.