entry'ler (44)

hysteria

muse'n unintended ile birlikte en sevdiğim şarkılarından birisidir . zira bana mı öyle geliyor bilmiyorum ama acayip derecede barış manço'nun aynali kemer şarkısı ile benzerliği vardır melodik olarak .

diş fırçasını çantasında taşıyan kız

temizliğine önem veren, dışarda kalabilitesi yüksek kızdır. eğer sevgiliyse tadından yenmez.

ylsy

tpao adına bi kontejana yerleştiğim burstur. ama gelgeleim toefl sınavı düşündürmekte insanı. ya veremezsem ulen.

annelerin dondurma kutularını saklama kabı yapması

klişe anne davranışıdır. evdeki dondurma kaplarının sokak hayvanları için su kabına dönüştürülmesi özellikle yaz aylarında daha makbüldür.

kpss 2010

klavyemin f5 tuşunu söküp atmama neden olan sınavdır. zira artık miladını doldurmuş bir gün içinde ömrü boyunca basılmadığı kadar basılıp iflas etmiştir. ösym nin bana hatırasıdır.

havuzlu villacık

karalama politikası ürünü olan hayali villadır. herhangi bir devlet memurunun sahip olabileceği herhangi bir yazlıktır. ne zamandır karalamaya çalışıyorlar kılıçdaroğlu'nu bir başarısız girişim daha.

memurlar net

internet dünyasının kamusal anlamda en büyük ve en faydalı çöplüğü. aradığınız her şeyi büyük zorluklara katlanarak hiç okumak istemediğiniz şeyleri okuyarak bulabilirsiniz.

açken yapılanlar

buzdolabının önüne geçip ne yesem diye uzun uzun düşünmek akabinde kapak uzun süre açık kaldığı için uzun bir sinyal sesi duymak.

taş attı diye 15 yaşındaki kıza 8 yıl ceza vermek

bu yaşta adam öldürse belki de daha az ceza alıcak diye düşündüren eylemimsi. nedir şimdi bu? bir yanda adam kesen kelle koparan insanımsılar yaşı onsekizden küçük diye akli ergenliğe ermemiş sayılıp ceza indirimi uyganırken taş atan yeni ergene verilen bu ceza ister istemez türk ceza sisteminin sorgulamamızı sağlıyor. ayıptır günahtır yapmayındır.

6 şubat 2010 kayserispor galatasaray maçı

bu kadar geniş kadrolu rotasyon imkanlı galatasaray için forvet sıkıntısı yüzünden zor geçicek karşılaşmadır. bir değil iki değil nedir bu şansızlık kardeşim.

ayaga kramp girmesi

vucudtaki demir eksikliğinden dolayı daha çok hamlaşmış vucudlarda yorgunluk sonrası görülebilitesi yüksek durumdur. eğer genellikle halısaha maçlarında böyle bir durumla karşı karşıya geliyorsanız maçtan en az 2 saat önce içilecek olan maden suyunun faydasını görebilirsiniz.

askere gitmek istemiyoruz

eğer böyle bir düşünce varsa allah belasını versin dediğim söylemdir. birileri gecenin bilmem kaçında eksi 20 30 derecelerde hudutta beklerken askere gitmek istemeyen diğer başkaları ise msn de facebook da hatun kaldırma olayındadırlar. şimdiye kadar kaç bin kişi şehit oldu o topraklarda sen ve ailen rahat uyu diye. profosyonel askerlikmiş peh ! senin devletin o kadar zengin mi? madem o kadar zengin ekonomin neden bukadar kötü işçilerin neden açlık sınırında. ayrıca madem askere gitmek istemiyorsanız en güzel yanı gidin alın güzel güzel pembe teskerenizi o yakışır size !

sınıf başkanı ve yardımcısının dramı

saf ve temiz çocuklarımızı da kirleten dramdır. bir tarafta gerçekler, bir tarafta kutuplaşan öğrenciler, bir tarafta buna müsaade edenler... nasıl bir ortamın içindeyiz? algılamak mümkün değil. sinir harbi yaratıp bir sınıfı birbirine düşürenler, bir yerlere geldiklerinde neler neler yaparlar? geleceğimizin teminatları böyle birbirine düşürülür mü? hangimiz yaramazlık yapmadık? bir arkadaşımızla kavga etmedik, okulun camını çerçevesini indirmedik? Çok kızdı müdür vs öğretmen anneyi babayı çağırdı okula ama mezun ederken sıkı sıkı sarılmayı unutmadı. "sus lan" demedi. arkadaşlarıma fırça attırmadı. insandı. dram değil aslında, sinir harbi. kimse güzelim kızlarımıza kızmıyor, aslında o yaramazlık yapanlara da kızmıyor. çocuk lan bunlar. neye kızıldığını herkes iyi biliyor ama yapacak bir şey yok.

ayrıca kişisel not: bu görüntüleri çekip de internete koyan kendini öğretmen sanan denyoya ağız dolusu küfürler biriktirdim... '' Havva Başkan '' kelimesi nasıl yer ediyor buncacık çocukların dilinde? Değinilmesi gereken bir başka nokta ; bizlerde ilkokul okuduk o sıralarda bizlerde bulunduk üstelik gittiğim ilkokulda sıradan bir mahalle ilkokuluydu ama ne ben ne de hiç bir arkadaşım bi gün olsun böyle bir acıtasyon ile karşılaşmadık böyle bir durumda kalmadık. Tüm öğrenciler mavi önlüklerimizi giyer gelirdik okula temizliğin eşitliğin sembolüydü mavi önlüklerimiz, ister babası devlet memuru olsun, müdür olsun ister pazarcı olsun yahut işsiz olsun o küçücük bünyelerimiz saf yüreğimiz hiç bir ayrımcıkla karşılaşmadığı için böyle bir dramda yaşamazdık . Şuncacık kız demek ki nasıl söylemler ile karşılaşmış ki kendisine yırtık botlarını gösterecek bir savunma pslkolojisi geliştirmiş. Merak ettiğim nokta orda kameranın arkasındaki ' evet algışayun ' diyen mahluk hiç mi pedagoji eğitimi görmemiştir , insanlığı bu kadar mı sınıfta kalmıştır ?
Ayrıca ilkokul düzeyinde bir çocuk ' içimde ateş var atalay üzüyorsun beni ' ,' bu yaptığınız insanlığa sığar mı? '' gibi cümleler kuruyorsa çok fazla televizyon izliyor ya da izletiliyordur. Çünkü Çilek Çocuk Odası Yok ise bu çocukların büyük ihtimalle tek odası soba ile ısınan evin televizyonu o çocuğun ders çalışma saatlerinde ailenin diğer fertleri tarafından dizi takip etmek süretiyle sonuna kadar kullanılmaktadır. Yada sabahçı olanlar evlerine geldiklerine gündüz kuşağında dünyanın en gereksiz televizyon programları ile çocukluklarını unutmaktadırlar. Çocuk bunlar len ne bilsinler aşkı memnu yu, yaprak dökümünü entrikayı !! Bizde küçüktük bizde çocuktuk tsubasa yı izler aküde vuruşu yaparak vazo cam indirirdik en fazla, bisiklete binip düşerek dizlerimizdeki kabukları biriktirirdik.

o zamanlar hep önlük giyme zorunluluğunu sorgulardım. neden bunu giymek zorundayız, neden başka bir şey giymiyoruz. yaş ilerledikçe, haliyle herkesin aynı alım gücüne sahip olmadığını, kimi insanların daha fazla kıyafet giyebileceğini, kimilerininse yırtık ayakkabıyla kışı atlatmaya çalıştığını farketmeye başladım. önlük, sizi tek tipleştiriyor belki fakat diğer taraftan bir eşitlikte sağlıyor.
şimdi videodan gördüğüm kadarıyla, demek ki ayakkabılara kadar bütün kıyafetler tek tipleşmeliymiş.
babam diyor başkan yardımcısı, beni okutmak için inşaatın beşinci katından düştü, parmaklarını kesti. ölüyordu az daha. bizim durumumuz yok alamıyoruz işte. muhtemelen annesinin çocuğuna bilinçsizce söylediği sözler bunlar. bir baba bunları anlatmaz çünkü kızına. bilemiyorum o kızın babasını. inşallah kızının nafakasını sigarayla harcayan birisi değildir.

Fakat şurası çok acı. bunlar hiçbir şeyden anlamaz dediğimiz çocuklar, hayatın yükünü bu kadar sırtlanmak zorunda hissediyorlarsa kendimize çeki düzen vermemiz gerekir. siyasilere ne kadar çemkirirsek çemkirelim. toplum olarak düzelmediğimiz sürece, siyasilere söyleyeceklerimiz sadece kendi vicdanımızı rahatlatacaktır.
kış geldi, kar yağıyor. kaçımız üç-beş tane bot alıp bir iki ilkokulu ziyaret ettik çocuklara yardım edebilmek adına. bencillik diz boyu. yolda dilenci görünce bunlar villada oturuyor diyerek yüz çeviriyoruz, ya dilenmeyenler? ya çalıştığı halde evine yetemeyenler... Utandım çok kızdım kendime ve çöpe atmak istedim vicdanımı bu kadar sevimsizleştiyse.

jeofizik mühendisleri odası

beklenmedik bir anda 2010 yılı ajandası göndererek sevindirmiş odadır. ilk oda ajandam diye mi bu kadar sevindim bilmiyorum ama. ulan kaç aydır oda aidatınıda ödememiştim, utandım bak şimdi.

gravite arama yontemi

gravite yöntemi, temel jeofizik arama yöntemlerinden biridir. yeraltnın homojen olmaması ve değişik yoğunlukta kayaçlann bulunması nedeniyle yerkürenin yerçekimi ivmesi "g" de küçük değişmeler meydana meydana gelir. bu değişmelerin, yeryüzünde, özel aletlerler ölçülmesi ve bu değerlerin değerlendirilmesi, gravite yönteminin teşkil etmektedir. özetle; yeraltındaki değişik yoğunluklardan oluşan yerçekimi ivmesinin küçük değişmelerini ölçmek ve bu ölçü değerlerini değerlendirerek yeraltında aranan cisim veya jeolojik yapı hakkında bilgi edinmektir.

bakire sevgili istemeyen erkek

tüm sevgililerim bana versin ama karım bakire olsun diyen erkekdir ayrıca.

eski sevgiliyi bir daha göremeyecek olmak

eski sevgiliyi bir küçük park gecesi sonrası ağzına kadar tıkabasa dolu bir otomobilde ön yolcu koltuğunda ikinci bir kişi olarak kucaktayken görmekten çok daha iyi olandır.

arka sokaklar

dün geceki bölümünde iyice saçmalayan dizidir. pek izlemem arada sırada akşam yemeği sırasında falan geçmiş bölümleri izlerim ama arkadaşım bir çocuk bu kadar mı şansız bahtsız olur? bir grup senarist bir çocuğun üstüne bu kadar mı gider? hatırladığım kadarı ile bu çocuk ve annesi zamanında üvey baba şiddetine maruz kalmıştı. sonrasında çocuğun annesi tunç'un üvey babasını öldürerek hapse girmişti. bu yetmedi hapiste kadıncağızı öldürdüler. bu da az geldi tunç lösemi hastası oldu. sonra bir sürü uyuşturucu kullanan kocaman adamlarla arkadaşlık etti. iki kez kaçırıldı bir kez üzeri bombalar ile dolu olarak bakırköy meydanına bırakıldı. ne gareziniz var kardeşim çocuğa? ben olsam alır bu hikayeyi başlı başına bir dizi yaparım. ayrıca bir tek şevket çoruh için izlemeye katlanılır dizidir.

fenerbahçe ve galatasaray arasındakı benzerlikler

biri olmaz ise diğerinin bu kadar büyük olduğunun anlaşılamıyacak olmasıdır. galatasaray fenerbahçesiz, fenerbahçe galatasaraysız düşünülemez. beşiktaş her zaman üçüncü evlat olmuştur bunların arasında, ve genellikle her iki klup tarafından da desteklenebilitesi vardır. ama bir fenerbahçeli taraftarın bir galatasaray ı desteklemesi şehir efsanesi gibidir. fenerbahçe avrupa kupasında yenilse galatasaraylının; galatasaray avrupa da elense,yenilse fenerbahçelinin içinde her zaman gizli bir sevinç vardır. en büyük olma tutkusundan ziyade sanırım bunlar. ama iki takımında tadı farklıdır ikiside büyüktür ve büyük kalacaktır.

akp nin iktidar olma nedenleri

ülkenin yüzde yetmişine yakınının cahil olmasından ötürü başka bir nedeni yoktur. açlıkmış sefaletmiş hepsi sonradan gelen durumlardır. eğer bir torba kömüre, beş kilo prinçe muhtaç olduklarından oylarını bu zihniyete veriyorlar ise o zaman durum daha da vahimdir.