bugün

üniversite kimlik kartı.
Ülke çapında yaygınlaştırılmış ulaşım ve iletişim örgüsü,.
Aynana baktım.
Kenarında resminin durduğu
Senin yüzünü kendi yüzüme yakıştırdım
Kullandım bakışlarını, diş fırçanı, donlarını giydim
Okudum bütün mektuplarını
kitaplarını, defterlerini
anılarını parmak izlerime geçirdim
Talan ettim geçmişini, inin yağmalandı bittin
Şebeken artık bende
Şimdi tenini tenimle değiştirmeye geldi sıra *.
-Pamuk Prens

-Yaban Ağ

-Eylülizm

-Mümbit Hüzün

-Geçmiş Gelecek

diye bölümleri olan Yalçın Küçük'ün 2006 yılında çıkarmış olduğu kitaptır. Put yıkan kitaplarından biridir, tavsiye edilir.
yalçın küçük ün en iyi kitaplarından biri.

spoiler

yalçın hoca kaypağını arkaya kaydırıp, kırmızı kaşkoluyla burnunu örterek amerikan barına, kapısını tekmeyle açarak giriyor, belinden çıkardığı revolverini (şebeke) orhan pamuka, aleksandr soljenitsin e, ahmet altana, milan kunderaya doğrulturup dizlerine kurşunlar(kelimeler) sıkıyor, bu dış güçlerin siparişleri bütün ömürlerini tekerlekli sandalyede geçirmeye mahkum oluyorlar.

spoiler

yalçın hocanın pek çok kitabında belli onlarca kez allah allah, yok bu kadar olmaz, hadi canım, deyu çekebilirsiniz inayetinde tezdir, hocanın yazdıkları farklı bir bakış açısıdır, bilimdir, lakin en inanamayacağız konuda bile sizi öyle bir paradoksa düşürür ki dehası karşısında saygı duymaktan başka yapacak bir şeyinz kalmaz. yalçın hocanın sırrı yaptığı işi inanılmaz derecede önemsemesi, yazdığı bilim kitabı bile değme polisiye sürükleyiciliğinde, ve son derece romaneks.

devamla; milan kundera nın varolmanın dayanılmaz hafifliği romanı son derece şişirilmiş bir balondur, bunu ancak yalçın hoca patlatır, keza benim adım kırmızı, isyan günlerinde aşk da böyledir.
yalçın hoca bazı şeyleri gereğinden çok abartmasına, kendini çok önemsemesine rağmen türkiyenin tez çıkaran belli de tek yazarıdır.
bu yazıyı cemil meriç in yalçın küçük e dair bir benzetmesiyle bitirelim; yalçın küçük cumhuriyetin namık kemal idir.
kanal d'de başlayacak salak saçma bir program daha. rol kestikleri reklamlardan belli olan boş bir program daha.
şu an kanal d de başlamış sanşlı masa tarzı bir program.
şu an kanal d de devam eden baya saçma program.
(bkz: danışıklı dövüş)
beğendiğim tv programı. kısmen şanslı masaya benzettim.
kişiler tabiki farkında olayın ve kast.
kanal d nin yeni pompalamasyon tarzı programıdır. şimdi oyunu kuranlar yani misafire oyun oynayanlar işi bu kadar ciddi ve renk vermeden becerebiliyorlarsa misafir yani kendisine oyun oynanan neden onlardan olmasın çünkü o da en az onlar kadar ciddi oynuyor... sonuç itibari ile anlatmaya çalıştığım a.ına koduğumun programında herkes oyuncu...
kast olması, insanları kandırıp onların üzerinden komedi yapılmasından iyi olan programdır. diğer ucuz şaka programlarıyla alası yoktur. yıllarca sokaklarda, orda burda yapılan onlarca aptallığı şaka programı olarak izlettiler bu millete.
bi adam vardı şaka yapıyorum diye deli ayağına yatıp birinin arabasını boyamıştı, şakazede de onu bi güzel dövmüştü oohhh ellerine sağlık.
kanal d de yeni bi program. suan yakisikli bi cocugun karizmasi nasil yerle bir olur saniye saniye gosterilmekte. yazik la.
kanald'de gece gösterilen tekrarını izledim de gayet komik. oyunculuklar böyle bir şaka için başarılı.
altına sıçtı yakışıklı çocuklar.
musluktan akan suyun cinsi.
"şebeke suyu"
danışıklı dövüş olduğu her halinden belli olan sözde şaka şeysi.
kanal d ' de oynayan saçma bir program. gerçi ilk bölümünde yiğit diye bir çocuk vardı. o ne tatlıydı öyle.
olmamış bir kanal d yapımı. bir şanslı masa değil. gerçi onda da kurmaca tadı vardı ama bu kadar da belli etmiyordu.
ne kadar komik ya da ne kadar düzmece bilinmez ama yiğit denen kurbanın hali içler acısı ve işin kötüsü çocuk çok masum. titriyor lan.
hafiften scare tactics kokan bir program. tek farkı herşeyin düzmeceden ibaret olması. mağdur herşeyin farkında ve oyunculuk yerlerde.
her ne kadar kurmaca olsa da beni kahkahalara bogmus olan program. 
yigit ayri bir iyiydi. 
kurmaca olduğu çok belli olsa da yiğit beni gülmekten öldürdü. ayrıca anne rolü oynayan sarışın bayan da sanırsam seslendirme yapıyor zira onu dinlerken yabancı bir filmi türkçe dublajlı izliyor gibi oldum.
turk izleyicisinin aptal yerine kondugunun resmidir.
gece gece güldürdü. şanslı masa'nın farklı bi versiyonu sanırsam.