ırkçılık

Makul görülebilecek bir fikir akımı. Kimse kimseyi sevmek zorunda değil. Düşünce özgürlüğü varsa ki bu savunulacak birşeyse o halde bende sonuna kadar saygı duyarım. Vataınını milletini seven herkese saygı duydugum gibi.

hakkında yanlış bilinenlerin doğrulardan çok olduğu ideoloji.

ırkçılık, sosyo-psikolojik davranışların doğuştan geldiği iddiasıyla erken hristiyanlıktaki agustinusçu gelenekle ortak paydalara sahiptir. bu feodalitenin olumlanması ve protestanlık vasıtasıyla yüz yıllar sonrasında kendisini ırkçılık olarak yeniden ortaya koymuş, modern avrupa'nın iki ana düşünce akımından biridir.

ne ilginçtir ki kendisiyle karıştırılan milliyetçilik zıddı bir felsefi silsileye dayanır. bunu izah etmeme gerek yok. zaten izah edilmişi var; "tüm platonizmlerden kurtulmak için tuchydides ve machiavelli'ye sığındım" demiş nietzche.

agustinusçuluk'a platonizm diyor ve kendi ideolojisini zımnen aristotalesçilik olarak adlandırıyor ki bu da orta çağ hristiyan felsefesinde thomasçılık denen akımdır.

bu akımın milliyetçilikle ne alakası var derseniz. şöyle ki aziz tommassino aquino'nun eserinin adı "le animal politique et social"** idi. aristo'nun "zoon politikon"* dediği şey. bu akım "institutionalist" yani kurumsalcıdır. yani devlet denen olgunun doğal ve evrensel olduğunu savlar. platon ise idealist yani bireyselci.

milliyetçilik için esas olan bir topluma kurumsal yönleriyle ait olmakken ırkçılıkta doğuştan gelen ve anne babadan tevarüs edilenlerdir kişiyi değerli kılan. miliyetçilikte ise bağlı bulunduğu topluma olan sadakati ve katkıları...

o yüzdendir ki büyük devlet adamı charles de gaulle "bir kişi ancak hizmetini bir ulus devlete sunarsa özgür olur" demiştir. "fransızlar üstündür" dememiştir.

biri daha var "ne mutlu türküm diyene" diyen. onu söylemiyorum yoksa kemalist diye yaftalanırım.

tarih, ırkçılığı geçtiğimiz çağda doğurdu. arthur de gobineau'nun ünlü yapıtı "l'essai sur inégalité des races humain" (ırkların eşitsizliği üzerine) 1853-1855 yıllarında yazılmıştır. bu yapıtta dile getirilen doktrin, 1870'ten sonra wagner ile nietzsche aracılığıyla yaygınlık kazandı. bunu söylemekteki amacım arthur de gobineau'nun yapıtını, ya da wagner'in, nietzsche'nin yorumlarını eleştirmek değil, sadece ırkçılığın ne zaman ortaya çıktığını belirtmek.

iki cihan bir araya gelse asla hoşgörü göstermeyeceğim şeydir.Dünyada artık saf ırkın kalmadığı düşünülecek olursa bunu savunan hayvanımsıların neyi kanıtlamaya çalıştıkları muammadır.

Kan davasının Farklı bir şeklidir.

kafatasçılık.bazı siyasi görüşlere kaynaklık etmiş, toplumsal bir kompleksin ürünü olarak ortaya çıkmış, Siyasi ömrü kısa ama etkili olan bir anlayış.

insanlar üzerinde dinden sonra en etkili olabilen düşünce, inanç, ideoloji. keşke herkes dindar olsa da şu nazi kılıklı ırkçılar kalmasa dünyada. memleketimde bir türk veya kürt ırkçısı görmektense, dindar bir hıristiyanı görmeyi binlerce kez tercih ederim. kimse kalkıp da ırkçılık ayrı milliyetçilik ayrı martavallarını okumasın. sadece kelime oyunu var, demagoji var, cerbeze var. milliyetçilikten kasıt da bir nevi ırkçılıktır.

bir ulusalcı hastalığı.

bir ''şey'' olmayı bir şekilde de olsa beceremeyen bir tür neslin, kendini bir ''şey''zanneden insanlar grubuna iştirak edip, küme çemberi dışında kalanları işaret parmağı, dudak kıvrımı, yamuk gülümseme gibi bilumum gereksiz tepkilerle dışlaması ve ''hiç''tenleşmesi eyleminin kısa adıdır.Avrupa menşeiili olduğu rivayetler arasındadır.Renklerin bariz ayrımından başlanarak, fikirlerin doğal farklılığına kadar ürün yelpazesi mevcuttur.Kullananların zeka katsayıları değişiklik göstermekte olduğundan genellenememektedir. (bkz: çok var bunlardan)Kullanmayanların ise genelde düşünce elastikiyetlerinde yüksek kalite saptanmış ve insani olgularının yeterli ve gerekli dozda hatta üstünde olduğu kesinleştirilmiştir.
(bkz: kullanmam kullananları da civarımda istemem)

(bkz: milliyetçiliği ırkçılık sanmak)

artık kafatası ölçüsü boyutunu da aşarak tamamen canavarlık haline dönüşmüş, insanlığın başına gelen en büyük belalardan birisi olan hastalık.

(bkz: made in usa) *
(bkz: made in israel) *

(bkz: Rassismus)

Eğer araştırırsanız Peygamberimizin Türk olduğunu ispat edebilirsiniz, demektir.
Irkçılık tanımı gereği, bir ırkın üstünlüğünü savunmaya dayanır, dolayısıyla bu içerikte pek çok örneği "cumhuriyet" tarihi boyunca görmek mümkündür.

yillardir dis mihraklarin (bkz: dış mihraklar) ulkeleri bolmek icin kullandiklari ideolojimsi. ulkeleri geriletmenin en onemli yolunun vatandaslarini birbirine dusurmekten gectigini bilenlerin elindeki en onemli kozdur irkcilik.

hadi dis mihraklar yapiyor tamam. onlarin isi bu. sen neden tongaya dusuyorsun yurdumun akilli ogretmeni, doktoru, muhendisi, iscisi, emekcisi. sen neden gaza geliyorsun? bunlarin olacagini bilmiyor musun? tehlikenin farkında mısınız?

gizlice ya da alenen yapanın yakalanmadığı sürece ateizme göre cezasız kalacağı insanlık suçu.

uludag sozluk'te kullanicilar tarafindan rahatca uretilip tuketildigi halde cezasiz kalabilen ciddi bir insanlik sucu. turkiye cumhuriyeti yasalari da irkciligin boylesine futursuzca beyan edilmesinde bir sakinca gormuyor.

yani bu ortamda cani isteyen irkci soylemler kullanabiliyor, moderatorler "irkcilik yapiyorsun" diyerek kullanicinin hakkindan gelemiyor, ya da daha kotusu umursamiyor, daha da kotusu, genel yargi bunu bir "fikir hurriyeti" olarak kabul etmis. turkiye cumhuriyeti'de uludag sozluge "sen nasil boyle beyanatlari yayinlarsin" diye hesap sormuyor.

nasil olsa "dunya alem bizim dilimizi anlamaz" diye kendi ic dunyasinda irkciligi ureten, tazeleyen, tekrarlayan toplumsal bir bilinc. ben de katkida bulunayim bari:

yaziklar olsun konustuklarinizi okuyan gozlerime, duyan kulaklarima ve anlayan aklima;
yaziklar olsun insan suretinde dogup buyudugum bu topluma;
yaziklar olsun hepimize:
biz cocuklarimiza diger cocuklardan nefret etmeyi ogrettik "milletimiz sen cok yasa" diye diye. o cocuklar buyudu, kan ve nefret kusuyor "vatan" diye.

bu insanlik eger bir parca adaletli ise,
ya hepimizi adam edecek,
yada topumuzun defterini durecek.
yok eger digerleri de bizden farkli degilse,
herhalde adimiz tarihe "altin harfler"le gececek...

yaziklar olsun cumlemize.

insanın içini acıtan rezillik.

http://www.youtube.com/watch?v=jwjbhlzpFRs

faşist olduğunu kabul etmeyen bir arkadaşımın 'hayatta bir ırkçıları sevmem bir de kürtleri' cümlesiyle ironik bir şekilde yapmış olduğu davranış; kötü bir felsefe...

çoğu zaman milliyetçilik ve ulusalcılık kavramlarıyla karıştırılan kavramdır efendim.

serap eser gibi masum insanların hayatını kaybetmesine neden olan akım. Bu ne ilk, ne son...

insan istiyor ki bundan vazgeçilsin ama zor. Serap kardeşimizinin annesi yaşıyor mu bilmem lakin ellerinden öpüyorum. Yaza çize empatiyi anlatacağız. Orda kardeşinin olduğu ihtimalini düşünen eylemciler yaratacağız. Dünyanın içkisini içmiş olsa bile, bir inanışa sonuna kadar bağlansa bile acaba diyecek. "o benim kardeşim" Söz sana annem. *

Bir iki üçler yaşasın Türkler,
dört beş altı polonya battı,
yedi sekiz dokuz ruslaar domuz,
on onbir oniki italya tilki,
önüç öndört onbeş amerika kalleş,
onaltı onyedi onsekiz ortada kaldı portekiz

şeklinde körpe dimağlarımıza nakşedilendir.

vasıfsız insanların kendilerini başkalarından üstün görmek için kullandıkları en basit yöntem.

pkk lıların baş ideolojisidir,sırf bu yüzden u kadar kan dökmektedirler. (bkz: vatan hainleri)

bütün faşist yaklaşımlar içinde sadece nazizm'de bu kadar ön plana çıkarak, belirlenen topluluğun üzerinde terör uygulamalarına yolaçan yaklaşım.

yalama olmuş, dukalara gelesi paradoksal kişilik hali..

şöyle ki:

bu vakada ırk kavramının doğal bir oluşuma yani doğrudan doğruya doğaya gönderme yaptığı idda ediliyor, fakat gel gör ki, ırkçılığın kendisi doğaya gönderme yapan yani "doğal" olan birşey değildir, doğada karşılaşılan birşey değildir, o halde, doğada yer almayan birşeyden yola çıkılarak "doğal olanı" ileri sürme ve savunma gibi bir eziklik var işin içinde, yani paradoksal bir doğa soyutlaması var sayın seyirciler...

aynı eziklik farklı bir açıdan bakıldığında kapitalizm için de geçerlidir, kapitalizmle ırkçılığın aynı oyunda halay başı olmaları da bundan olsa gerek....