bugün

entry'ler (193)

aşk acısı

herkesin farklı şekillerde yaşadığı, ifadelerin hep değiştiği, yanına yapıştırılan geçecek kelimesiyle geçmediğini en iyi bildiğim şey.
milyarlarca insan, milyonlarca kalbi kırık insan, binlerce sevme şekli.
gün geliyor öyle biri oluyor ki o zamana kadar bulamadığın huzru tatıyorsun. karşılıklı sevmenin güzelliğinden dünyanız yumuşacık küçücük bir buluta dönüşüyor.
bitiyor;
içindeki boşluğa bazen acı diyip genelleştiriyorsun, benim için kocaman bir eksiklik oluyor. etrafınızdaki insanların kendi ilişkilerinden çıkarımlar yaparak binlerce öğütler sunuyor. kimisi yanınızda durmayı istiyor, kimisi ne yaşadığınızı daha anlayamadan bildiği bir kaç genel geçer şey söylüyor size. hiçbirini işitmeye dayanılmıyor. ne unut, ne geçer gider, ne sevseydi bırakıp gitmezdi diyişleri duymak istemez oluyor insan.
ben ne unutmayı seçtim, ne de geçip gitmesini seçtim. beni sevmediğini düşünmemeye çalıştım. düşünmekten alamıyorum kendimi, bunca insan nasıl oluyor da ne hissetiğimi hiç anlayamaz, hiç sevmemiş olamazlar diyorum. sanırım sadece bu kadar doğru olduğunu inandıklarını birini sevmemişler diye düşünmekten başka çarem kalmıyor.
başta dağa taşa haykırmak geliyor, ne kadar çok sevdiğimi. kendimi asla unutacaksınla avutmayı sevemedim. unutmayı seçmeyi sevmediğimdendir belkide. her gece kendimle tek kaldığımda bir gün gelirse o sevdiği elbisemi giyip, saçlarımı istediği gibi toplayıp nasıl yanına koşacağımı düşünüyorum. uykulara dalıyorum bazen ellerimi boynuna doluyorum, bazen deliler gibi terk ediliyorum rüyalarımda.
yanlış giden hiçbir şey yoktu, yük ağır gelmişti ona gitme diyememiştim. her sabah uyandığımda onun için güzel bir gün diliyorum, her gece uyumadan önce ahmet kaya dinleyip özleminden dört dönmesini diliyorum.
daha içimden dökülecek yüzlerce satır var ama devam etmesi bile zor geliyor, iyi geceler.

kezban

ya sızın ananızın, bacınızın dahıl olduğu sosyo-kültürel gruba laf atmaya hıç mı utanmıyorsunuz. *

cikolataligofrett

türk kızı kendısı.

ağzın tavanı

(bkz: ünlü düsememesi)

bakire değilim ve bununla gurur duyuyorum

arkadas bakıre olmakla gurur duymak ne kadar abesle ıstıgalse, bu da o derece anlamsız.
vermedın gururlusun, verdın gururlusun. hay su zara yükledığını anlamları sey etsınler.

sen bana fazla iyisin

bır üst klıse versıyonu; (bkz: sorun sende değıl bende)

istanbul a ilk kez geleceklere tavsiyeler

(bkz: gelme)

ps: bırı yapacaktı vurmayın b'olom.

arif in manchester a attığı gol

yenı bır heyecan mı arıyorsunuz, monoton hayattan sıkıldınız mı; arayın (bkz: arıf ın manchester a attığı gol)

gangnam style

türkler olarak daha süper bı cover versıyonunu cekıp, ''knk koptummm'' dıye yorumlar atıp paylasamadıgımız ıcın selebrıtı vıdeolar arasında görmüyorum. ama dansını denemıslıgım vardır evet.

sözlükteki güzel yazarlar

bırı de benı bkzlamamıs. sözlükte bürokrası yok !!!!!

oral seks yapmış bakire bir kadınla evlenmek

(bkz: ağzından mı vermıs)

ya valla bak

ıkna etmeyı pekıstırıcı bır soylem.

olm bu sene günü gününe çalışcam lan ben

yörrüü dıye tepkı aldığınızda devamı ıcın ; (bkz: ya valla bak)

nasıl olur anlamıyorum

tanım: saskın ınsan serzenısı.

bende bu kapasıte, bu potansıyelle nasıl sözlük selebrıtısı olamam hıc anlayamıyorum olom ya. kadın selebrıtı kontenjanından basvurmak ıstıyorum lakın hep torpıl. uyu güzel ülkem uyu!!1!!1

itü sektör günleri

istanbul teknik üniversitesi, endüstri mühendisliği kulübünün düzenlediği etkinliktir. her üniversiteden öğrencinin katılımını gerçekleştirebildiği, organizasyon komitesiyle katılımcıların, konukların göz bebeği olan oturumlardır.
amacı; üniversite öğrencileri, rağbet gören, geniş kapsamlı her sektörü barındırmaya çalışarak, bizleri ''çok yetkili abilerle, ablalarla'' buluşturmak, eğlenirken düşündürmek, gülerken felsefe yapmak, platon, nietzsche gibi... (yok be olm şaka yaptım) basitçe; beleş ikramlarla, hoşsohbetli oturumlar gerçekleştirmektir.

14.nün bugün düzenlendiğidir, bugün ki için ; allaaaah dediğim. deli gibi geçmiştir.
hani teknik üniversitenin, creative canları, muhteşem bir organizasyon hazırlamıştır. turkcell'in eğlence dolu sunumundan, angry birds turnuvasından, beleş ikramlar için girilen sıralardan, hep birlikte hem oturumlardan feyzlendik, hem çok eğlendik, hem de itüden çıkacak adam teknik elemandan ileri gidemeyecektir diyen cinyıslar için sosyal etkinlik tarafımızı pek güzel yansıttık.

emk, türkiyenin en büyük iş ve kariyer kulübü olmasına nazaran en şekerto, sıcaklığından dolayı gözünüzde minicikleşen bir üye tabanına sahip. hani kariyer, iş dediğimize bakmayın. gayet gerektiğinde çöpleri toplayıp, yerleri paspasladığımız yavrucak gibi büyüttüğümüz bir yer burası.

hani boşuna her yerden bas bas bağırmadık, kaçırmayın anacım.
sektör günüyle, panelleriyle, oturumlarıyla, çöpüyle, paspasıyla hepiciğinize yer olan kocaman bir kulup burası.
artık 15. sektör günümüzde görüşmek dileğiyle!
sağlıcakla.

uludağ sözlük yazarlarının twitter sayfaları

http://twitter.com/aradaoluroyle

sözlükçülerin connected2 me sayfaları

bu neymiş la dedim geldim; http://connected2.me/aradaoluroyle

yalnızlık

özdemir asaf'ın yanlış bildiğidir..
en paylaşılandır aslında yalnızlık, öyle ya paylaşıldıkça ortaklaşandır. bitmeyendir sadece biteceğine inandırandır..

unutulmayan aşk

aşktır sonuçta, zaten unutulmak için başlanmamıştır...
koskocaman bir inançtır aşk, öyle şeylere inanırsınız ki.. bir dünya kurdurur size, hüznün daha tatlı olduğu bir yer yoktur diye düşündürür..
bu yüzden unutulmazdır ya..
zaten, unutulmak için başlanmamıştır.
biraz fon müziğidir aslında aşk, bundandır unutulmazlığı..
hani olur ya, uyanırsınız, hiç bilmediğiniz bir şarkının nakaratını söylerken bulursunuz kendinizi.. bu da öyledir işte, en umulmadıktır.
bir de bakarsınız o yabancı nasıl da tanıdık olmuştur size, şimdi ise unutulmaya çalışandır.
her çabada biraz daha batırandır..
ne rezil olmaktan ne küçük düşmekten korkunuz kalır, tek bir düşünceniz vardır; unutmak.. budur ya zaten onu unutulmayan yapan..
olmadık yerde en mide bulandırandır..
eh işte sonuç olarak;
unutulamayan değil sadece alışılandır...

eski sevgili

hayatımı sikendir..
3 ay önce ayrıldığım insandır, unutulmayandır.. ismi her şeyde saklıdır. her şey..
1.5 ay konuşmadığınızdır, unutacaksınız ya birbirinizi hiç aranmayandır.. en sonunda kendinizi telefonun başında kalbiniz delice çarparken bulduğunuz kişidir..
hepsi eski sevgilidir, ağlamak da odur, gülmek de.. mutluluk da onunladır, özlem de..
biraz sizsinizdir eski olan, biraz gözledir eski ama hiç hatrınızda solmayan..
arkadaş olduğunuzdur, biraz anne biraz baba, dediğim gibi kendinizdir biraz da..
arkadaş olmak da fayda etmez ya neyse işte.. hala kıskanılandır, o artık nefret ettığınız gözler, nasıl da kök salmıstır yüregınıze.
dedim ya unutulmayandır..
ayrıldıktan sonra hiçbir yere koyamadığınız olur.. ne sevgilinizdir, ne arkadaşınız, şimdi ne siz ne kendisidir. hiçliği anlatır sadece.
zamanla alıştığınızdır eski sevgili, dost olmaya çalışırken, unut beni olmuyor diyip tekrar hayatınızdan çıkandır.. size gecenin bu saatinde bu cümleleri kurdurur, gözlerinizi davetsiz yaşlara boğar.
öyle ya unutulmayandır o..
biraz da sizsinizdir biraz da o..
ha tabi bir de hayatınızı sikendir..