bugün

Aciz moronların kabullenemeyeceği kadar kutsaldır.Baska insana muhtacsanız icinizde.Ruhunuz düsük seviyede.Aaa gülümseyin,bir mezarlıkta şeytanın kollarındasınız.Neyse bunu da kaldıramayacak kadar moronsunuz.
yalnizlik zenginliktir bu kuru kalabaligin icerisinde. yasamsal yalnızlıktan bahsediyorum. halbuki zaten herkes kendi yalnizidir zihninde...
insanın başına gelebilecek en acımasız durumdur. yalnız kalma korkusu hastalık olarak nitelendirilmektedir. insan bu korkuyu kabullenmemeli, destek alarak ya da kendi kendine yenmeye çalışmalıdır.
Akşam saatlerinde olduğunu hissederek kalkıyorum yataktan. Saatin kötünün iyisinde olduğunu öğreniyorum. Evdeki sessizlik hemen fark ediliyor. Öyle güzel geliyor ki onca gürültüden sonra. Sonsuza dek yalnız kalacağımı söylüyorum kendime. "Bundan güzeli olamaz " diyerek demliyorum çayı. Evde yalnız olmanın verdiği mutluluk tarif edilemez. Azıcık çay demleyip, biraz yumurta kırıyorum. Her şey bir kişilik. Bir bardak, bir çatal, bir tabak. Misafirleri dün gece uğurlarken daha duymuştum bu mutluluğu. Acele etmeden banyo yapmıştım. Sıra beklemek yoktu. istediğim gibi dolaşabilirdim evin içinde. Fena halde özgür hissediyorum. Salona gidiyorum. Boya kokusu adeta "Gel şu tabloyu bitir, bugün!" diyor. Canımın istediği saate kadar resmimi tamamlayıp, canımın istediği bir yere gidip, canımın istediği bir şeyler içmek için çıkıyorum evden. Yanımda biri olsa bunlara karar vermekte bile özgür olamazdım, diye düşünüyorum. Yalnızlık muhteşem bir şey!
Sabah erkenden uyanıyorum sebepsiz yere. Birilerinden haber bekler gibiyim. Canım yalnız başıma kahvaltı etmek istemiyor. Azıcık çay demlemek, bir yumurta kırmak, bir tabak, bir bardak çıkarmak yalnız olduğumu yüzüme çarpacak diye korkup kaçıyorum mutfaktan. Salona girer girmez boya kokusu başımı ağrıtıyor. Bugün resim yapasım yok. Biraz dolanıyorum evin bomboş odalarında. Zaman geçsin diye uzun süre banyoda kalmaya karar veriyorum. Dolaşmaya karar veriyorum. Sokaklarda bir şey arar gibiyim. Ne zaman dönerim, nereye giderim, ne içerim hiç bilmiyorum. Birisi olsaydı belki şimdi bir fikir verebilirdi, diye düşünüyorum. Yalnızlık berbat bir şey!
alışkanlık yapandır.
benim için önemli olan, beni en çok etkileyen dönemlerde yalnızdım. kendi kafamın içiyle meşguldum. şimdi ise alışkanlıktan dolayı hayatımı kimseyle paylaşamıyorum.
bir tıkla, bir bildirimle insanlara ulaşabileceğini bilirsin. insanlar 21. yüzyıl gereği hep öylece dururlar ve sen onlara hep bir tık uzaktasındır sadece. bunu bilmek, yani insanlara kolay ulaşabileceğimi görmek ama onlara ne diyeceğimi bilmemek beni üzüyor.
egodur amına kodumun dünyasında parası olan yakışıklı olan güzel olan herkese eşit bakabilse yada bir çirkin olan fakir olan zenginlere kötü gözle bakmasa belki yalnız olmazdık.
Dayanılası değil alışılası bir durum olduğu anlaşılana kadar sürecek olan kimsesizlik dışında yanında olmasını istediğin kişinin olmaması durumudur.
Başı ağrıtan ve ruhu yoran insanlarla bir arada olmaktansa sığınılan Limandır. Rahatlatır bazen.
çevredekilerden bağımsız içe ait bir duygudur.kendi değerinin kapasitesinin farkında olan insan yalnız olsa da yalnızlık hissi duymaz.
olur da o değer unutulursa ama yalnızlık adamın ağzına eder. bağırsaklarını ağzından çıkarır da bu çıkan ne ya dedirtir.
insanın kalbini köreltendir.
bu aralar yine hissetmeye başladım, umarım kalbim tamamen kör olmaz.
Cornetto dondurmanın promosyonunu rahat rahat yemektir.
Zorrrr.
Yalnizligimin adi sensin...
Derdin her neyse,onu yaşamaya başladığın an yalnızlığın başlar. Önce arkadaşların seni dinlemekten vazgeçer, sonra dostların ve en son en yanındakiler. Artık kimse senin sıkıcı hikâyeni ve hissettiklerini dinlemek istemez. Uzaklaşır senden. Bir süre onlara kızarsınız, istersinki senin gibi hisleri sıcak devam etsin ama onlar bir süre sonra gündelik hayatlarına devam ederler ve sizi anlayamadıkları için sizdende aynısını beklerler. Hayat devam eder herkes için, zamanın içinde kaybolan sadece sizin hayallerinizdir. Sonunda bunun farkında olacak kişi ve bu farkındalığı kabullenecek kişi sizsinizdir. işte bunu kabulleneceğiniz süreye yalnızlık denir.
isterse yanınız tonla arkadaşla dolu olsun, partide partilere koşun, isterseniz ruh eşinizle mutluluklara uçun. mutlak gerçekliği, yalnız doğulup yalnız ölüneceğini ve hiçbir zaman birini tam olarak anlayamayacağınızı- birinin de sizi tam olarak anlayamayacağını- eninde sonunda öğreneceğiniz durumdur. yalnızlık her an kişiyledir. ancak insan bunu unutmak için türlü türlü oyunlara başvurur, kendini kandırdığını sanır, oysa aynaya şöyle dürüstçe bakması hep orada olan yalnızlığını açığa çıkaracaktır.
Hatiralarla avunma sanati.
Saklandığımız o küçük delikte buluyor bizi.
izlediğim diziden 5 veya 6 bölüm seyrettikten sonra sözlüğe geçip başlıklarda geçen şarkıları tek tek dinleyip eleyerek liste oluştururken fark ettiğim durumdur.

edit : entryi hazırlayıp işim çıktığı için sözlüğü terk ettiğim süre içerisinde yalnızlığın anlaşıldığı anlar başlığının sol framede belirmesi beni üzmüştür, yaralamıştır..
bazen sonsuz huzur bazen de sonsuz keder verir insana ama ekseriyetle huzur.
evrenin insana tümden gelimi, buna paralel insanın evrene tümevarımıdır yalnızlık.

tanrıyı anlamak tanrısallaşmaktır.
mansur'un dediği gibi en-el hakk'tır yalnızlık.

da vinci kadar yaratıcı, pisagor kadar realist olmaktır yalnızlık.
senden habersiz dönen dünya'ya ''umrumda değilsin'' diyebilmektir yalnızlık.

tercihse mutluluk, zorunluluksa kederdir yalnızlık.
kaldırabileni zerdüşt, kaldırmayanı ucube yapandır yalnızlık.
kendi seçimimdir.

birilerine kendimi anlatmak yerine, asıl beni görün diye bağırmak yerine kabuğuma çekildim. anlaşılmayı beklemek, yalnız kalmaktan daha çok yıpratıyor insanı. bu kez kendimi kandırmıyorum, hiç olmadığım kadar dürüst ve huzurluyum.
insan kimi zaman ihtiyaç duyar. kimi zaman da şartlar öyledir ve yalnızsındır. ama bazen hiç olmak istemediğin halde yalnız kalırsın ve o an bazı şeyleri düşünürsün. o durum hayatı bile sorgulatır. etrafınızdaki insanları sevin ve sizi sevenleri çevrenizden itmeyin. biz beraberken insanız aslında.
Son zamanlarda "zoraki- seçimimden çıkmış kendi isteğim haline gelmiştir. Ancak elimde olsun isterdim. Asosyal yapıdan antisosyal bakış açısına kaydım.
güncel Önemli Başlıklar