bugün

sözlük tarafından yapılan 1 nisan şakasını anlamadım. mal mıyım neyim sözlük!
lan sözlük az evel sana bi girdim o da ne? heryerine sıçmışlar. ağzın yüzün kan revan içinde. sümüklü sümüklü bana bakıp sırıttın. şaka mı ne yapmışlar. sen de onlara alet olmuşsun. şaşırdım tabi ve soğudum senden. ama şimdi düzelmişsin. seni sevenleri üzme sözlük sen bize sağlam lazımsın.
sonlara doğru sıkılmama rağmen benim için sözlük hiç bukadar eğlenceli olmamıştı.
bu şakayla sözlüğü göremeyecek kadar sıçmıkla bulamaları beni tiksindirdi. özellikle başı çeken densizlerin fermanlara sıçması çok üzücüydü.
içimde hiç ukte kalmadı sözlük. inanırmısın hiç yapmadığım yavşaklığı yaptım hiç burun kıvırmadan her başlığa entry girdim. hiç pişman değilim sözlük kendimi bir an olsun özümden uzaklaşmış olarak görmem iyi hissettirdi bana değişiklik iyi geldi. o değil de modların ettiği küfürlere hiç alınmadım çünkü biz de onlara bayıra karşı domaltarak.. başlıklarıyla yavşadık. ben kimseye kızmadım hiç pişman da olmadım ve bu akşam unutulmaz bir akşamdı benim için. hayatım çok monotondu tamammı iyi geldi diyorum.
gurursuzluğu deneyin bi kaç günlüğüne ben denedim çalışıyor.. umursuz davranıldığı sürece gayet tedavi edici...
biliyorum çok saçma ama sitres yapınca veya sinirlenince kaşlarımı koparıyorum.
(bkz: bu hikayedeki mal benim)
sabah sabah (bkz: iyi değilim aşkıkm) şirini 5 kez dinledim . ben böyle değildim aslında şiiri pek sevmezdim. havadan mıdır nedir bilemedim .
itiraf ediyorum sözlük, mikro iktisattan finalde geçip yanlışlıkla bütüne giren şuursuz benim.*
evvelim o oldu, ahirim o sözlük.
şu an elimde bulunan pasoyu önümüzde ki on yıl boyunca öğrenci olmasam bile kullanmayı düşünüyorum. bilmiyorum nasıl yapacağım bunu ama kafaya koydum, kimse alamaz pasomu elimden.*
biliyorum bensiz hayalleri var. kullan at fotoğraf makinesi gibiyim onun için sadece o istedikçe güzel anlarını ölümsüzleştiren ya da belki de bir kaç dakikalığına o anını güzelleştiren bir çikolatayım hayatında. biliyorum.
bugün yediğim patlıcan musakka ile aşçıların sanatkar olduğuna bir kez daha inandım.
sesin sesime değdiğinde minik bir kuşun kırık kanadıyım..gittiğinde hırpalanmış bir kalp, ılgıt ılgıt ağlayan renksiz bir dize. sesin tekrar tekrar bana geldiğinde ölüp ölüp dirilen bir masume...ben, sen değil;o değil, bu değil ben sen gittiğinde bulantılı mideyim.sarı, siyah, yeşil hiçbir rengin hiçbir sesindeyim... sustukça dibe çöken bir geminin haykırışı duyulmayan neferiyim. ellerin bana dokunduğu vakit tuzla buz olan bir yüreğin en bilinmez derinliğindeyim...ben, senin boğulmadan yüzebileceğini sandığın masmavi denizlerin en dalgalı yerindeyim...
yazmaya utanıyorum ama tüvturk'ün araç muayenesinden kaldım, moralim sıfır. üç yaşında ki alfam geçemedi ilk muayeneden. bir hakkım daha varmış ama olsun çok koydu be. üstelik bakımını yaptıralı daha 1000 km bile olmamıştı. öyle de umarsız ve rahat gitmiştim oysa ki muayeneye. eski model, şekilsiz, biçimsiz araçlara bakım "bunlar ne ya, kalır ki bunlar hep" demiştim. sonra verdiler elime raporu, öyle mal gibi kaldım sözlük, gitti bütün karizma. servisime mi kızsam, kendime mi kızsam.

edit: (bkz: #11311922)
şu an, temmuz sıcağında zar zor uzun uğraşlar sonucu bulduğu dere kenarında, suyunu kana kana içtikten sonra, etrafındaki tok aslanların da verdiği güvenle boylu boyunca uzanıp geviş getirerek uyuklayan bir camış gibiyim sözlük. ölümüne uykusuzum. üç saatlik uyku ile ağlamanın eşiğindeyim, mala bağladım resmen. keşke bebek olaydım dediğim andayım. çok acınası haldeyim söslük. uyumak istiyoruuuum diye bağırasım var. gece niye uyumadın la pro diyebilirsin. benim yanıtım da belli uyuyamadım amk. keyfimden mi? allahım hiç bir kulunu uykusuzlukla imtihan etme yareppim. amin.
-artık kabul etmem gerektiğine inanıyorum sözlük, ben bir matematik özürlüyüm. evet, doğru. arkadaşım olmasa bugün sınavdan çakacağım doğrudur.

-itiraf ediyorum şu yaşıma geldim hala tırnak alttan mı yoksa üstten mi uzuyor bilmiyorum..

-utanarak söylüyorum ki romantizm özürlüyüm.. sırf bu yüzden sevdiğim varlık bana trip atıyor. haklı mı? değil..

-sözlüğe içimdekilerin hepsini kusmak istiyorum ama nedense kusamıyorum bir uktedir kalıyor içimde..

-hiç kimse inanmasa da gelecekte 4 daldan en az birinde oscar alacağıma inanıyorum.. burda sanat icra ediyoruz sonuçta..

-turkmaxın heberler' i dışında haber izlemediğim doğrudur. ama gündemin takipçisiyim, o ayrı..

-araba markaları mevzusunda gelişme katettim. bir audi gördüğümde önden a5 mi a6 mı tanır oldum.

-paradan hala nefret ediyorum, hiç gerek olmasın sadece mutlulukla geçinelim istiyorum falan..

-düşününce ne çok itirafım varmış diyorum, yazınca da birşeye benzetemiyorum..

-şu an kaçak olarak bağlandığım internetin sahibine, 3 gündür torrentin anasını ağlatmama izin verdiği için teşekkür etmek istiyorum.. ama ne yazık ki tanımıyorum. umurumda değil aslında..
gizli bakınız vermeyi bugün öğrendim sözlük. evet 7.nesilim ben evet. utanmıyorum.

edit:sözlük artık itiraflar da eksilenir olmuş. vermeyeceksin işte çocuğun eline kumandayı. zaplar durur velet.
aşığım, seviyorum, özlüyorum, mutluyum...
ona dokunmak hissetmek istiyorum sözlük, sıcak tenini ellerimde ve nefesini dudaklarımda hissetmek.
sallanmışız hiç haberim yok la. bugün ölsek haberim olmayacak belli. *
dün akşam onu görmek çok iyi oldu sözlük bak o bir odun o bir hödük diye ulu güç kulağıma bırak fısıldamayı ' yeter beee kör müsün ' diye bağırdı resmen. evet artık kabullendim. işaretlere inanıyorum.
george orwell'in bin dokuz yüz seksen dört kitabının okyanusyasıyla şuanın türkiye'si arasında bir fark göremiyorum.
sanırsam kuyruk salladım sözlük. hayatı oyunlarıyla seviyorum ben. güzel böyle iyi oldu, iyi yaptım efet. *
kendimi beş yaşımdaki şirin ve haylaz anımdaki gibi hissediyorum. *
kabul ediyorum hep yalnış sularda yüzüyorum, evet boğulmuyorum ama nedeni yüzdüğüm sular değil benim iyi bir yüzücü olmam...

çok mu soyut oldu? durumu biraz somutlaştıralım...
istemediğim bir bölüm kazandım, okudum hatta başarılı bile oldum... sonra hayat güvencesi telaşı ile bir istemediğim bölüm daha okudum... derken iki bölüm okumuş oldum, sevmeyerek ama başarı ile... garip varlığım velhasıl! neyse bir süre kendimi dinledim, akabinde istemediğim o bölümlerden birinde yüksek lisansa başladım ve istemediğim meslekte çalışmaya... şimdi ikisinde de yine başarılıyım...

ama benim istediğim başarılı olmak değilki, benim istediğim bu değil! evet, ne istediğimi bilmiyorum ama sadece bunları istemediğimi biliyorum...

keşke yüzme bilmeseymişim, belki yanlış sularda bogulur, başka diyarlara açılırmışım!
artık çok mu geç? sanırım evet...