bugün

Bazı insanlar erkek kardeşimle yaşadığımı sanıyor *
Eşim kendisine yeni bir telefon aldı bende hemen koltuk takımı istiyorum diye mırıldanmaya başladım. 100.000 TL borcumuz var. "Ayranı yok içmeye..."

(bkz: swh)
Yaşadığım yer şehir dışında. 30 yıl istanbul'da yaşamış biri olarak getir ve yemeksepetinden kolayca sipariş ettiğim şeyler için arabama atlayıp önce 8 km'lik bir tarla ve Orman yolunu, sonra 20 km'lik e-5'i geçmem gerekiyor. Mesela bu gece canım caramel macchiato istedi. istanbul'da olsam hemen sipariş verebilirdim.

Ama burada öyle değil.

Shell'in marketine girdiğimde caramel macchiato bulamadım frappuccino aldım.

Hani bazen sahil kasabasına yerleşme hayali kurarsınız ya? hah işte öyle bir hayat yaşıyorum ama çeşitli zorlukları da olmuyor değil yani. Mahrumiyet bölgesinde gibiyim. Şehre inince kalabalığı garipsemeye başladım.

Yaşadığınız şehrin kıymetini bilin.
maalesef ki bütün Uludağ sözlük yazarlarını seviyorum...
Ali express ' den ise yaramayan saçma gereksiz şeyler almak istiyorum. Bilin bakalım ne eksik?.
acım diyorsunuz para yolluyoruz öteki gün donum yırtıldı tekrar yolla diyorsunuz.
ben de işçi adamım borç batağındayım 500 bin yollayın da gidip canlı poker oynayım diyor muyum.
hadi diyorum hadi sıkıysa yollayın.
köşeyi dönersem kırışırız.
dün modada manyak gibi içip hayatını bağıra bağıra anlatmayacaktın Kemalciğim, olmadı bu.
Zamanımın büyük kısmı biri beni izliyor mu diye düşünerek geçiyor.
Zamanımın büyük kısmı karar vermek telaş ile geçiyor.
bir inişli bir çıkışlı bir hayat yaşıyorum. geçmişe baktığımda daha güçlü olduğumu görüyorum. şimdiye baktığımda çabalıyorum ama kendime güvensizim. yarını düşünmek bile istemiyorum.
güzel bir çocukluğum oldu. çok güzel bir aileye sahiptim. annem ölene kadar da kendimi yenilmez zannederdim. zaten o zaman başladı her şey. ruhumdan büyük bir parça geri dönmemek üzere kayboldu gitti. nedenler çoğaldı. terapiler arttı. depresyondayım. geleceğe dair umudum yok ama olmasını isterim.
bir kız sevmiştim. çok hoş bir yüzü, yumuşacık saçları, yine hoş bir fiziği vardı. kitap da okurdu. ara sıra küfretse de sesi tatlıydı. o artık başkasıyla evli, çcoukları var. o günden beri birkaç kez denedim ama olmadı. kadınları hem anlıyor hem anlayamıyorum. mutluluklarını gözüme sokmadıkları sürece onlara öfkeli değilim.
arkadaş ve dosta gelince, 2016' da ölen köpekciğim kadar iyi bir dostum olmadı. asla kazık atmadı, borç isteyip geri dönmediği olmadı, beni kullanmadı, güvenimi zedelemedi. 2016' da onu kaybettim. nedense hep iyiler erken gidiyor zaten. Allah babamı korusun.
futbol konusunda şanslı mıyım yoksa hissiyatım mı kuvvetli ? bilmiyorum. galatasaray' ı 2-0 yenildiği bir maçtan sonra, çocukken desteklemeye başladım ve beni asla terk etmeyen aşkım oldu. çoğu kadının aksine beni terk etmedi üstelik. hem futbol hem basketbolda avrupa kupası kazanan tek türk kulübü de olduk. bu mutluluk bizim.
kendimden bahsetmek istedim. buraya kadar okuduysan teşekkür ederim. beni kırdığın için seni affediyorum, seni kırdığım için özür dilerim. neticede hepimiz insanız ve hayatlarımız farklı. ben yazdım, sen okudun, burada bitti ama yarın ne getirir ? bilinmez. kendine iyi bak. ben de deneyeceğim.
"Vura vura dip oldum
Ona buna dert oldum
Yana yana söndüm, çelindi gönlüm
Yaşamadan öldüm."
1 aylık flörtüm beni terk ettiğinde kendimi " s*ktir et zaten -de, -da' yı ayıramıyordu" diyerek teselli etmiştim. Bu umursamazlık bünyeme zarar vermeye başladı.
Galiba bazen ben de üzülüyorum, sanırım halen insanım.
ne hissediyorum bilmiyorum, günler nasıl geçiyor. günler birbirini kovalarken uzaktan bakan bir göz gibi izliyorum kendi hayatımı. hissizim, yersizim.
Cevabını bilmediğim ve bilmek de istemediğim sorular var hayatta.
bok gibi yaşıyorum. otuzuma geldim ve hayatımın en paralı dönemini yaşıyorum, sanırım bunu bazı noktalarda kaldıramadım.
iki gün önce 200 promille aramamı pert ettim, vurduğum arabada pert oldu. alkollü olduğum için kasko sigorta hepsi iptal. yüklü bir miktar götüme kaçtı.
hayvan gibi rakı içtikten sonra aptal bir kızı sikmeye gidiyordum gecenin üçünde.

ev arkadaşım escort amk, kız eğlenceli diye devam ediyorum bu duruma ama mantıklı hiçbir yanı yok. arkadaşlarını siktiğim için sıyrılamıyorum da işin içinden.

içmediğim gün yok, sabahları zurna gibi uyanıyorum, akşama kadar başım ağrıyor.

sabahları kalktığımda her seferinde nerde uyandım diye sağa sola bakıyorum. sürekli bir yerdeyim ve bazen evdeyim sanıyorum uyandıktan bir kaç dakika sonra farkediyorum evde olmadığımı.

işlerimi savsaklayacağım ve büyük bir çöküşe gireceğim diye çok korkuyorum. acilen toparlanmak ve bu çevreden sıyrılmam lazım.

iyi aile çocuğuyumdur lan aslında. neyse..
Türk lirası ise ve özellikle de ithal ise...

Seçime kadar hesap yapmadan alın.

Seçimden sonra kim kazanırsa kazansın çok değişecek hesap kitap...
Unutup ilaçlarımı bir daha içtim. Başım ağrıyor, şakağım atıyor. Püh!
ay çok tatlı ya aynı ben ağzın yalan yuvası olmuş.
O takıntı bende de var. Hatta evdeki saatin sesini taa odamdan duyduğumdan pilini çıkarmıştım. Baktım evdekiler ısrarla yenisini takıyor. Akrep yelkovan ne varsa kırdım ve sinsice saati duvara astım.
Eski mailimde bir şey arıyordum, maillerini gördüm. On yıl geçmiş yazalı, on koca yıl ama okuduğum her kelime o günlere götürdü beni. Unutmuşum , insanoğlu ne garip okudukça hatırladım. Her günü kıymetli kılan yüzlerce birbirinden güzel cümle öbeği yaratmış, oldum olası kalemi güzeldi hınzırın. Hissettiğim, hissettirdiklerimin güzelliği karşısında gözlerim doldu… Ne saf, ne masum, ne güzelmişiz. Doğru zamanda doğru yerde olamamışız, geç kalmışız derdi hep. Geç de kalsam ona rastlamış olmak çok güzelmiş. iyi olduğunu biliyorum öyle fısıldıyor iç sesim zaten sağlıkçıydın gerçi doktor değildin ama herbokolog olduğun için tedavini bulursun, “kutsal toprak” ne zaman çalsa gülümsüyorum. Çok iyi ol.
2 gün sinir krizine girdim evde içimden patlasam saldıracaktım.
Elim ayağım titredi.
tek başıma daha iyi hissediyorum. zamanı gelince insanlarla bir iki kelime konuşup sohbet ediyorum ama çoğu insana güvenmemeyi öğrendim.
kadınlara beni reddedip bana vermedikleri şansı başkasına verdikleri, bir tanesi de aşağılayıp reddetmişti, ve sürekli aynı tiplere şans verdikleri için haklı olarak öfkeliyim. kalbime ve yatağıma istediğim biri gibi girmediği sürece de bu öfkem devam edecek.
hayatı seviyorum ama karşılaştırdığı çoğu olayı ve insanı sevmiyorum. zaman zaman kafama intihar düşüncesi geliyor ama bu karar bazılarını daha da keyiflendireceğinden vazgeçiyorum.
çoğu kişinin salağa yatıp ya da üste çıkıp kendince haklı olmayı seçtiğini fark ediyorum. bazıları kendilerini kimsenin anlayamayacağını zannediyor ama yanılıyor. mesela metroda bana çarpıp dans eden bir kız vardı, tek düşüncesi kendisiydi ve kendi içinde ne varsa ondan kurtulmaya çalıştığı için dans ediyor, rahatlamaya çalışıyordu. ayıplamıyorum. sadece gülüyorum çünkü onları anlayabiliyorum.
bir süre sonra ortadan kaybolacak, telefon numaramı ve şehrimi değiştireceğim. ama daha vakti gelmedi.
şimdilik bu kadar...
çayı şekersiz içiyorum.
iki gün önce 200 promille aramamı pert ettim, vurduğum arabada pert oldu. alkollü olduğum için kasko sigorta hepsi iptal. yüklü bir miktar götüme kaçtı.
hayvan gibi rakı içtikten sonra aptal bir kızı sikmeye gidiyordum gecenin üçünde.

ev arkadaşım escort amk, kız eğlenceli diye devam ediyorum bu duruma ama mantıklı hiçbir yanı yok. arkadaşlarını siktiğim için sıyrılamıyorum da işin içinden.

içmediğim gün yok, sabahları zurna gibi uyanıyorum, akşama kadar başım ağrıyor.

sabahları kalktığımda her seferinde nerde uyandım diye sağa sola bakıyorum. sürekli bir yerdeyim ve bazen evdeyim sanıyorum uyandıktan bir kaç dakika sonra farkediyorum evde olmadığımı.

Bu hayatı yaşıyorsun kanka.